id
stringlengths
36
36
question
stringlengths
19
253
answer
stringlengths
35
1.05k
context
stringlengths
151
9.75k
is_negative_response
int64
0
1
number_of_articles
int64
1
6
ctx_split_points
stringlengths
5
36
correct_intro_idx
int64
-1
5
d7444aef-42a7-452c-9a7d-4634a1ce4f7e
Bernoulli prensibi hangi tür akışkanlar için geçerlidir ve bu prensipten farklılaşan durumlar nelerdir?
Bernoulli prensibi, sıkıştırılamaz akışkanlar (çoğu sıvı) ve düşük Mach sayısında hareket eden sıkıştırılabilir akışkanlar (bazı gazlar) için geçerlidir. Ancak, yüksek hızlarda hareket eden akışkanlar veya viskozite etkilerinin önemli olduğu durumlarda prensipten sapmalar olabilir.
Windows Home Server 2011, (Kod ismi Vail) Microsoft tarafından üretilen, korumalı dosya depolama sunmak için birden fazla bağlı bilgisayarlardan küçük ofis / ev ofis ve evler (SOHO), dosya paylaşımı, otomatik PC yedekleme, uzaktan erişim ve PC masaüstü uzaktan kumandası için tasarlanmış bir ev ağı sunucu işletim sistemidir. Bu 6 Nisan 2011 yılında, Windows Home Serverin ardılı olarak serbest bırakıldı. Windows Home Server 2011 son Windows Home Server sürümüdür ve yerini Windows Server 2012 Essentialsa bıraktı. Windows Home Server 2011, Windows Server 2008 R2-ye ve Windows 7-ye dayanmaktadır. Selefi eski IA-32 (32-bit) mimarisi üzerine çalışırken, bu sürüm x86-64 işlemci (64-bit) gerektirir. Müşteri yedeklemeler yapısında köklü değişiklikler ve paylaşılan klasörler ile birleştiğinde, Windows Home Server 2011 için önceki sürümden geçiş için net bir yöntem yoktur. İngilizce: Florence Baptistry veya İtalyanca: Battistero di San Giovanni (Aziz John Baptistery) Floransa (Toskonya), İtalya'da küçük bazilika statüsüne sahip bir dini yapıdır. Katedral meydanı içindeki sekizgen Baptisteri, Floransa Katedrali ve Giotto di Bondone'nin karşısındadır. 1059 ve 1128 yılları arasında yapılmış olup, şehrin en eski yapılarından biridir. Yapı Romanesk mimari tarzındadır. Baptisteri, Lorenzo Ghiberti tarafından yapılan rölyef heykelli bronz kapıları olan sanatsal üç setiyle meşhurdur. Bu kapılar, Michelangelo tarafından onların güzelliğinden dolayı ve Rönesansın başlangıcı olarak söylendiğinden "the Gates of Paradise" ("Cennetin Kapıları") olarak isimlendirildi. İtalyan şair, Dante Alighieri, pek çok sanatçı, Rönesans liderleri ve Medici ailesini içeren kişiler burada vaftiz edildiler. 19ncu yüzyılın sonuna kadar bütün Floransa'lı katolikler bu kilise vaftiz bölümünde vaftiz edildiler. Content ID, YouTube'daki telif hakkıyla korunan içeriği kolayca tanımlamak ve yönetmek için kullanılan, Google tarafından geliştirilen dijital bir parmak izi sistemidir. YouTube'a yüklenen videolar, içerik sahipleri tarafından Content ID ile kaydedilen ses ve video dosyalarıyla karşılaştırılır. İçerik sahipleri, eşleşen içeriği engelleme veya ondan para kazanma seçeneğine sahiptir. Sistem 2007 yılı civarında uygulanmaya başlandı. 2016'da geliştirilmesi 60 milyon dolara mal oldu ve telif hakkı sahiplerine yaklaşık 2 milyar dolarlık ödeme yapılmasına yol açtı. 2018 itibarıyla Google, sisteme en az 100 milyon dolar yatırım yapmıştı. Content ID, telif hakkıyla korunan ses ve video materyalleri için bir Kimlik Dosyası oluşturur ve bunu bir veritabanında saklar. Bir video yüklendiğinde, veritabanına göre kontrol edilir ve bir eşleşme bulunursa telif hakkı ihlali olarak işaretlenir. Böyle bir durumda, içerik sahibinin videoyu görüntülenemez hale getirmek için engelleme, videonun görüntüleme istatistiklerini izleme, "hak ihlalinde bulunan" videoya reklamlar ekleme seçeneği vardır ve işlem otomatik olarak içerik sahibine gider. Yalnızca belirli kriterleri karşılayan yükleyiciler Content ID'yi kullanabilir. Bu kriterler, Content ID'nin büyük bir destekçinin yardımı olmadan kullanılmasını zorlaştırır ve uygulamada kullanımını büyük şirketlerle sınırlar. Akışkanlar dinamiğinde Bernoulli prensibi, sürtünmesiz bir akış boyunca, hızda gerçekleşen bir artışın aynı anda ya basınçta ya da akışkanın potansiyel enerjisinde azalmaya neden olduğunu ifade eder. Bernoulli prensibi, adını Hollanda-İsviçre kökenli matematikçi Daniel Bernoulli'den almıştır. Bernoulli bu prensibini 1738 yılında Hydrodynamica adlı kitabında yayınlamıştır. Bazen Bernoulli denklemi olarak da geçen bu prensip farklı türlerde akışkan debileri üzerinde uygulanabilir. Aslında farklı türlerde akışkanlar için farklı Bernoulli denklemleri vardır. Bernoulli prensibinin en basit hâli sıkıştırılamaz akışkanlar (örn. çoğu sıvı akışkanlar) ve düşük Mach sayısında hareket eden sıkıştırılabilir akışkanlar (örn. gazlar) için geçerlidir. Bernoulli prensibi, enerjinin korunumu yasasından çıkarılabilir. Buna göre sabit bir akımda, bir yolda hareket eden akışkanın sahip olduğu tüm mekanik enerjilerin toplamı yine bu yol üzerindeki her noktada eşittir. Bu ifade kinetik ve potansiyel enerji toplamlarının sabit olduğunu ifade eder. Bu yüzden akışkanın hızındaki herhangi bir artış, akışkanın dinamik basıncını ve kinetik enerjisini orantılı olarak arttırırken statik basıncını ve potansiyel enerjisini düşürür. Bernoulli prensibi, direkt olarak Newton'un 2. yasasından da elde edilebilir. Eğer küçük hacimli bir akışkan yatay olarak yüksek basınçlı bölgeden düşük basınçlı bölgeye doğru ilerliyorsa, arkada; önde olduğundan daha fazla basınç var demektir. Bu, akışkan üzerinde net bir kuvvet uygulayarak akım çizgisi boyunca hızlanmasını sağlar. Kaineus: Lapithlerden Elatos'un kızı. Poseidon bu kıza gönül vermişti. Güzel kız aşık tanrıdan cinsiyetinin değiştirilmesini ve yaralanmaz bir delikanlı haline sokulmasını istedi ve tanrı Poseidon isteğini kabul edip onu erkeğe dönüştürdü ve adı Kaunos oldu. Lapithlerle Kentaurlar arasındaki meşhur savaşa katıldı. Yaralanmadığı için Kentaurlar onu sopayla dövüp dirir diri toprağa gömdüler. Görüntü Arşivleme ve İletişim Sistemleri (PACS- Picture Archiving Communication Systems) görüntülerin saklanması, geri çağrılması, dağıtımı ve sunumu için kullanılan yazılım ya da ağlara verilen isimdir. Medikal görüntüler PACS sistemlerinden bağımsız bir formatta saklanır. Medikal görüntülerin saklanması için en çok kullanılan format DICOM (Digital Imaging and Communications in Medicine) formatıdır.
0
6
[874, 1796, 3161, 4716, 5109, 5513]
3
9df28a81-632a-431e-8e6b-b3046cdd67f9
Elektro-osmotik akış hızını etkileyen faktörler nelerdir ve bu faktörlerin akış hızı üzerindeki etkileri nasıl olur?
Elektro-osmotik akış hızını etkileyen temel faktörler zeta potansiyeli, elektrik alanı gücü, çözeltinin viskozitesi ve dielektrik sabittir. Zeta potansiyeli yüzey yükünün bir göstergesidir ve zeta potansiyel arttıkça elektro-osmotik mobilite ve dolayısıyla akış hızı da artar. Elektrik alan gücü arttığında, iyonların hareketi hızlanır ve akış hızı artar. Çözeltinin viskozitesi arttığında ise iyonların hareketini zorlaştırarak akış hızını düşürür. Dielektrik sabiti, çözeltinin elektriksel özelliklerini yansıtır ve dielektrik sabit arttıkça elektro-osmotik mobilite ve akış hızı da artar.
Fermi-Dirac istatistikleri (F-D istatistikleri), fizik biliminin bir parçası olarak Pauli dışlama prensibine uyan eş parçacıkları içeren sistemdeki bir parçacığın enerjisini tanımlar. Birbirlerinden bağımsız olarak bunu keşfeden Enrico Fermi ve Paul Dirac'tan sonra adlandırılmıştır. F-D istatistikleri termal dengedeki sistemdeki yarım tam sayı spine sahip eş parçacıklara uygulanır. Ek olarak, sistemdeki parçacıklarının göz ardı edilebilir karşılıklı etkileşimlerin olduğu kabul edilmektedir. Bu çok parçacıklı bir sistemin tek tek parçacıkların enerji seviyesi ile tanımlanmasına imkân kılar. Sonuç Fermi-Dirac parçacıklarının bu enerji seviyeleri üzerine dağılımını ve sistemin özelliklerini oldukça etkileyen iki farklı parçacığın aynı seviyeye sahip olmasını içerir. Fermi-Dirac istatistikleri yarım tam sayı spinli parçacıklara uygulanabildiğinden bu parçacıklar fermiyon olarak adlandırılır. En genel olarak 1/2 spine sahip fermiyon olan elektrona uygulanır. Fermi-Dirac istatistikleri, mekanik ilkelerini kullanarak daha genel bir alan olan istatistiksel mekanik alanının içerisindedir. TRAPPIST-1 (ayrıca 2MASS J23062928-0502285 olarak da belirtilir), Güneş Sistemi'nden yaklaşık olarak 40 ışık yılı uzaklıkta, Kova takımyıldızı'nda gözlemlenebilen M8 tayf sınıfındaki bir ultra soğuk kırmızı cüce yıldızdır. Jüpiter'in kütlesinin 94 katı olmasına rağmen Jüpiter gezegeninden biraz daha büyük bir yarıçapa sahiptir. Yörüngesinde, Kepler-90 hariç diğer tüm gezegen sistemlerinden daha fazla, yedi ılıman karasal gezegen tespit edilmiştir. Mayıs 2017'de yayınlanan bir araştırma, gezegenlerin bir ön gezegen diski aracılığıyla mevcut yörüngelerine nasıl göç ettikleri düşünüldüğünde, sistemin kararlılığının şaşırtıcı olmadığını öne sürmekte. Belçikalı gök bilimcilerden oluşan bir ekip, ilk olarak 2015 yılında yıldızın etrafında dönen Dünya büyüklüğünde üç gezegen keşfetti. Belçika'daki Liège Üniversitesi'nden Michaël Gillon liderliğindeki ekip, Şili'deki La Silla Gözlemevi'nde ve Fas'taki Observatoire de l'Oukaïmeden'deki TRAPPIST (Transiting Planets and Planetesimals Small Telescope) ile geçiş fotometrisi yöntemini kullanarak bu gezegenleri tespit etti. Gök bilimciler 22 Şubat 2017'de aynı tür dört ilave ötegezegeni duyurdular. Bu çalışma, diğerleriyle birlikte Spitzer Uzay Teleskobu ve Paranal'daki VLT'yi kullandı ve en az üçünün (e, f ve g) yaşanabilir bölge içinde olduğu düşünülen gezegen sayısını yediye çıkardı. Yüzeylerinde herhangi bir yerde sıvı su olabileceğinden hepsi yaşanabilir olabilir. Verilere bağlı olarak, 170 ila 330 K (−103 - 57 °C; −154 - 134 °F arası) tahmini denge sıcaklıkları ile iyimser yaşanabilir bölgedeki gezegen sayısı altı adede kadar çıkabilir (c, d, e, f, g ve h). Kasım 2018'de araştırmacılar, e gezegeninin en olası yer benzeri okyanus dünyası olduğunu ve "yaşanabilirliği göz önünde bulundurarak daha fazla çalışma için mükemmel bir seçim olacağını" belirlediler. Stalag V-A, II. Dünya Savaşı sırasında Nazi Almanyası'nın Ludwigsburg kentinde inşa ettiği savaş esiri kampı. DMEDI (Define - Measure - Explore - Develop - Improve), DMADV tasarım yönteminin değiştirilmiş versiyonudur. PriceWaterhouseCoopers tarafından geliştirilmiştir. Yeni bir süreç tasarımına gereksinim duyulduğunda kullanılır. Tanımlama (define), ölçme (measure), keşfetme (explore),geliştirme (develop) ve iyileştirme (improve) evrelerinden oluşur. Elektro-osmotik akış, mikro-sistemlerdeki kanal içerisine uygulanan elektrik potansiyelinin ve yüzey yüklerinin çözelti içerisindeki iyonlar ile etkileşimlerinin oluşturduğu akış olarak tanımlanır. Elektro-osmotik akışın temelini Coloumb kuvveti oluşturur. Yüzey yüklenmesinden dolayı akışkan içinde yüzeye yakın ve yüzey yüküne zıt yüklü iyonların yoğun bulunduğu bir tabaka oluşur. Bu tabakaya elektriksel çift tabaka denir. Akışkana elektrik alan uygulandığı zaman, elektriksel çift tabakadaki yüklü iyonlar Coloumb kuvvetinin etkisi ile harekete geçer. Böylece elektro-osmotik akış oluşur. Kanal duvarının yüklenmesi çözeltinin pH değeri ve yüzeyin kimyasal yapısı ile ayarlanır. Kılcal kanalın yüzeyinin yüklenmesinden kaynaklanan etkiyi zeta potansiyeli karakterize eder. Yüzeyin yük durumu akış için önemli olduğundan yüzey yükünün sabit tutulması için çözeltinin pH değerinin aynı kalması önemlidir. Elektro-osmotik akış hızı, uEOA=μEOA*E şeklinde tanımlanabilir.Burada μEOA elektro-osmotik mobilite, E elektrik alandır.Elektro-osmotik mobilite aşağıdaki formül ile verilir; μEOA=(ɛ*ζ)/η Burada, ɛ dielektrik sabiti, ζ zeta potansiyeli ve η viskozitedir.
0
5
[1097, 2925, 3035, 3381, 4544]
4
4a677c19-4b64-44ca-a132-e8318ccd8844
Girdap oluşumunda Bernoulli kanunu nasıl rol oynar?
Bernoulli kanununa göre, akışkanlarda hız arttıkça basınç düşer. Girdap merkezinde hız çok yüksek olduğu için basınç da çok düşük olur. Bu düşük basınç bölgesi, çevresindeki daha yüksek basınçlı bölgeden akışkan çekmesine neden olarak girdap oluşumunu sağlar.
Bir akışkanın basınç farklılaşması sebebiyle bir eksenel merkez etrafında dönmesi hareketine girdap denir. Çevresinde döndüğü eksen düz veya eğri, tek veya çok, bir yerde sabit kalan veya gezici türde görülebilir. İçtiğimiz çayda olduğu gibi akışkanın herhangi bir dış etkence karıştırılmasıyla girdap oluşumu gerçekleşir. Teknelerin dümen suyunda, hareket eden uçakların arkasında, tekne küreğinin çekilmesiyle, bazı rüzgâr oluşumlarında dönen girdapları görebilmek mümkündür. Bu doğa olayı Bernoulli tarafındfan ortaya konmuş akışkanlar mekaniği ilkeleriyle açıklanabilmektedir. Bernoulli kanununa göre akışkanlarda basınç hız ile ters orantılıdır. Girdap merkezinde hız çok yüksekken basınç ise çok düşüktür. Merkezden uzaklaştıkça tam tersi bir şekilde basınç yüksektir hız ise düşük kalır. Bu halde basıncın yüksek olduğu bölgeden, basıncın düşük olduğu bölgeye doğru akışkan hareket etme eğilimi gösterir. Basıncın düşük olduğu bölge yüksek basıncın ortasında kalması halinde, alçak basınç bölgesi merkez olmaya başlar ve böylece girdaplaşma gerçekleşir. Bir bölgede akışkanın harekete geçmesi başka bir kuvvetin etkili olmasını gerektirir. Her etki bir tepkiyi doğururken, tepki de tekrar yeni bir etkiye dönüşür. Serdab, bilinen en eski kullanımıyla ölen bir kişinin Ka heykeli için bir oda görevi gören eski bir Mısır mezar yapısıdır. Farsçada "soğuk su" anlamına gelirken buradan Arapçaya "kiler" manasına gelecek şekilde geçmiştir. Eski Krallık döneminde kullanılan serdab, ölen kişinin ruhunun serbestçe hareket etmesini sağlayan küçük bir yarık veya deliğe sahip olan kapalı bir odaydı. Bu delikler aynı zamanda heykele sunulan adakların kokularının da içeri girmesine olanak sağlıyordu. Osmanlı döneminde de mahzen gibi güneş görmeyen, serinletici işlevi olan bina bölmeleri için kullanılmıştır. Serdab terimi aynı zamanda birçok piramitte bulunan süssüz oda tipi için de kullanılmaktadır. Yazıtların bulunmaması nedeniyle bu odanın ritüel işlevini belirlemek mümkün olamamıştır; ancak birçok Mısırbilimci burayı, İkinci Hanedanlığın özel kraliyet mezarlarındaki yeraltı depolarına benzer bir depolama alanı olarak değerlendiriyor. Bu odaların tespiti en kolay piramidin iç oda sisteminin doğu ucundaki konumu ve dış duvarındaki üç niş sayesinde yapılabiliyor. Bu türden en eski serdab, Menkaure piramidinde bulunuyor; ancak standart piramit düzeninin bir parçası haline gelmesi Djedkare Isesi'nin hükümdarlığına denk düşer. Trilineer interpolasyon, 3-boyutlu bir grid üzerinde çok-değişkenli bir interpolasyon metodudur. Trilineer interpolasyon, sıklıkla, nümerik analiz, veri analizi ve bilgisayar grafiklerinde kullanılır.
0
3
[1221, 2439, 2640]
0
5ab48f4a-d4f2-4bf7-8f26-18a3baff9c2a
Helmholtz teoremleri neden viskoz olmayan akışlar için geçerlidir?
Helmholtz teoremleri, girdapların şiddetini ve hareketini tanımlamakta kullanılır. Viskozite, akışkanın iç sürtünmesidir ve bu sürtünme zamanla girdapların enerjisini dağıtır ve şiddetlerini azaltır. Viskoz olmayan akışlarda ise bu sürtünme olmadığı için girdaplar korunur ve Helmholtz teoremleri geçerli olur.
Akışkanlar mekaniğinde, Helmholtz teoremleri, girdap (vorteks) filamanlarının çevresindeki üç boyutlu akışkan hareketlerini tanımlar. İsmini Hermann von Helmholtz'den alan bu teoremler, viskoz olmayan akışlarda ve viskozite etkisinin az olup göz ardı edilebileceği akışlarda geçerlidir. Helmholtz'un üç teoremi şöyledir: Helmholtz’un birinci teoremi: Bir girdap filamanının şiddeti girdap ekseni boyunca sabittir. Helmholtz’un ikinci teoremi: Bir girdap filamanı akışkan içinde son bulamaz: Akışkanın sınırlarına kadar uzanmalı veya kapalı bir eğri oluşturmalıdır. Helmholtz’un üçüncü teoremi: Rotasyonel harici kuvvetler yoksa, başlangıçta irrotasyonel olan bir akışkan irrotasyonel kalır. Helmholtz teoremleri viskoz olmayan akışlar için geçerlidir. Gerçek akışkanlardaki girdapların gözlemlerinde girdapların şiddeti, viskoz kuvvetlerin dağıtıcı etkisi nedeniyle yavaş yavaş azalır. Üç teorem alternatif olarak aşağıdaki gibi de ifade edilebilir: Bir girdap tüpünün şiddeti zamanla değişmez. Belli bir zamanda bir girdap çizgisinde üzerinde bulunan akışkan elemanları, aynı girdap çizgisinde kalmaya devam eder. Daha basitçe anlatmak gerekirse, girdap çizgileri akışkanla birlikte hareket eder. Ayrıca girdap çizgileri ve tüpleri, kapalı bir döngü teşkil etmelidir: ya sonsuza gitmeli ya da katı sınırlarda başlamalı/son bulmalıdır. Başlangıçta vortisitesiz olan akışkan elemanları vortisitesiz kalırlar. Helmholtz teoremleri günümüzde genellikle Kelvin'in sirkülasyon teoremi referans alınarak kanıtlansa da aslında Helmholtz teoremleri 1858'de, yani Kelvin'in teoremi yayınlanmadan dokuz yıl önce, yayınlanmıştır. IC 1575, Balıklar takımyıldızı bölgesinde yaklaşık olarak 242,98 MIy (74,5 Mpc)uzaklıkta bulunan bir merceksi gökadadır. Lewis Swift tarafından 5 Eylül 1896 tarihinde keşfedildi. Halton Arp tarafından görüntülenmiş ve Arp 231 olarak "Eşmerkezli halkalara sahip gökadalar" kategorisi altında Tuhaf Gökadalar Atlası'na dahil edilmiştir. IC 1575, çekirdeğini çevreleyen eş merkezli "kutupsal" halkaları olan tuhaf bir gökadadır. Bazı kaynaklar IC 1575'i gökada çifti olarak adlandırıyor (PGC 2601 ve PGC 2602). Ancak gerçekte düşük çözünürlüklü görüntülerde bu yanılgıya sebep olan şey, koyu renkli bir toz şerididir. LEDA (Lyon-Meudon Extragalactic Database) bugünlerde gökadayı, PGC 2601 = PGC 2602 = IC 1575 olarak listeliyor. Bu da iki ayrı nesne olarak önceki belirtmenin terk edildiğini göstermektedir. EmDrive, günümüzdeki mevcut bilimsel bilgilerle (örneğin Newton Kanunlarıyla) çeliştiği halde işlerliğe sahip olduğu iddia edilmiş, magnetron ve rezonatörden oluşan bir motor yapısıdır. En son deneysel veriler, daha önceki çalıştığına dair ve birbiriyle tutarsız çeşitli ölçümlerin deneysel hatalarla açıklanabileceğini göstermiştir. İlk defa mühendis Roger Shawyer tarafından ortaya konmuştur. Onda kullanılan Magnetron mikrodalgalar üretmektedir. Salınım enerjisi yüksek kalite faktörünün rezonatöründe biriktirilmektedir. Yazarın açıklamasına göre, özel bir formdaki kapalı rezonatörde sabit elektromanyetik salınım dalgalarının varlığı, çekimin kaynağıdır. Antik Yunan mimarisi, Yunanca konuşan insanların (Helen halkının), Yunan anakarası, Mora, Ege Adaları ile Anadolu ve İtalya'daki kolonilerde MÖ 9. Yüzyıl ile MS 1. Yüzyıl arasında geliştirdiği mimari tarzdır. Antik Yunan mimarisi, pek çok yerleşim yerinde bulunan tapınaklarıyla bilinir. Atina şehrinde bulunan Parthenon tapınağı bu tapınakların en iyi örneklerinden biridir. Bu mimari tarzdaki yapıların pek çoğu bugün harabe haline gelmiş olsa da, hala sağlamlığını korumaktadır. Helenik dünyanın her yerinde varlığını sürdüren ikinci önemli yapı türü, MÖ 525-480 yıllarında yapıldıkları düşünülen açık hava tiyatrolarıdır. Alay kapıları (Propylon), katlı revaklar (stoa), çevrili meydanlar (agora), meclisi binaları (bouleuterion), halk anıtları, stadyumlar ve anıt mezarlar (mozole) halen varlığını koruyan diğer mimari formlardır. Q Scorpii (Q Sco), Akrep takımyıldızı yönünde yaklaşık olarak 164 ışık yılı uzaklıkta bulunan K-tipi turuncu bir dev yıldızdır. Özellikleri diğer K-tipi devler; Pollux (β Geminorum), θ Centauri ve φ2 Orionis ile benzerdir. Görece olarak demir zenginliği Güneş'in yarısı kadardır. Q Scorpii'nin ikili yıldız olduğu düşünülmesine rağmen olası arkadaşı hakkında hiçbir şey bilinmemektedir. Q Scorpii, Gökada içinde Güneş'e göre 68,5 km/sn'lik bir hızla hareket eder. Gökada merkezinden uzaklığı, 16.000 ile 26.500 ışık yılı aralığında değişmektedir.
0
5
[1623, 2429, 3090, 3927, 4474]
0
dfae6eb9-989c-49b2-8cdb-cb8ae75f6ac2
Henri Pitot hangi alanda çalışmalar yapmıştır?
Henri Pitot, Fransız hidrolik mühendisi olarak köprü, kanal tasarımı ve su kemeri inşaatlarında çalışmıştır.
Cloudera, Inc., kurumsal veri yönetimi ve analitik platformu hizmeti sunan bir Amerikan yazılım şirketidir. Platform; AWS, Azure ve GCP'nin yanı sıra özel bir bulutta da çalışabilir. Kullanıcıların; bulut tabanlı yazılım veya donanım kullanarak data depolamasını ve analiz etmesini sağlar. Cloudera; veri dağıtımı, veri mühendisliği, veri ambarı, işlem verileri, veri akışı, veri bilimi ve makine öğrenimi için bulut tabanlı analitik araçları sunar. Henri Pitot, Fransız hidrolik mühendisidir. Pitot, 3 Mayıs 1695 yılında Fransa’nın Aramon bölgesinde doğmuş, 27 Aralık 1771 yılında 76 yaşında doğduğu evde ölmüştür. Fransız Bilimler Akademisi'ne 1724 yılında üye olan Pitot, hayatı boyunca birçok köprü, kanal tasarımı ve su kemeri inşaatında çalışmıştır. Kendisinin asıl tanınma sebebi ise pitot tüpünün mucidi olmasıdır. RNAV, İngilizce "area navigation"ın kısaltmasıdır. Geçmişte "random navigation" denildiği için başdaki "R" harfi kalmıştır. Türkçe manası saha seyrüseferidir. Kapala, dini ibadetlerde kullanılan, insan kafatasından yapılmış olan bir kaptır ve hem Hindu hem Budist Tantralarında rastlanır. Özellikle Tibet'te kafatasları değerli metaller ve mücevherlerle ince ince işlenerek süslenir.
0
4
[450, 823, 982, 1207]
1
a2cd4462-1243-4092-a6cf-bcfdd2818926
Kavitasyon hangi durumlarda ortaya çıkabilir ve neden bu durumlar kavitasyona yol açar?
Kavitasyon, bir sıvının basıncı, sıvının buharlaşma basıncının altında düştüğünde meydana gelir. Bu genellikle, sıvının hızı arttığında veya akış kesiti daraldığında olur. Örneğin, gemi pervaneleri yüksek hızlarda dönerken, pervane arkasında düşük basınç oluşur ve bu da suyun kaynama noktasına ulaşmasına neden olarak kavitasyon kabarcıklarına yol açar. Benzer şekilde, santrifüj pompalarda çarkların dar kanallarından geçen sıvı hızı arttığında, basınç düşer ve kavitasyon meydana gelebilir.
Bakir Topraklar Projesi, Nikita Kruşçev'in inisiyatifi ile 1954'te başlanan, Kazakistan Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti'nde ve Altay bölgesinde bulunan el değmemiş bozkırların tarıma açılması projesidir. Programın ilk yılında 190.000 km²'lik kısmı ve 1955'te, 140.000 km²'den fazla kısmı tarıma açıldı. İnsanların büyük bir kısmının, Sovyetler Birliği'nin her yerinden getirilmesi gerekirdi, bunun için Komsomol görevlendirildi. 300.000'den fazla insan, çoğunlukla Ukraynalılar, Bakir Topraklar'da çiftçiler olarak yeni yaşamlara başladılar. Askerlerin yüzbinlercesi, öğrenciler ve biçerdöver operatörleri, onlara katılacaktı, yine de bu insanlar tek bir yılın hasatı için kalacaktı. Bu topraklara kitle göçlerinin sonu ile, Ukraynalılar, birçok alanda Kazaklardan sayıca üstün oldu. Kavitasyon, bir sıvı içinde buhar kabarcıklarının oluşumu ve bunların ani olarak (içeri çökerek) patlaması ile oluşan fiziksel olayın ve bu olayın bitişik malzemede oluşturduğu hasarın adıdır. Örnek olarak gemi pervanelerinde, santrifüj pompaların çarklarında veya su tesisatlarında boru kesitinin ani olarak büyük ölçüde daraldığı kısımlar da görülebilir. QualNet Scalable Network Technologies, Inc. tarafından sahip olunan ve sağlanan bir test ve simülasyon aracıdır. Ağ simülasyon yazılımı olarak, fiziksel bir iletişim ağının davranışını taklit eden bir planlama, test ve eğitim aracı olarak işlev görür. QualNet, yürürlükteki iletişim ağlarının diğer tüm araçlardan daha hızlı ve daha gerçekçi bir şekilde değerlendirilmesini sağlar. Tüm ağı, çeşitli protokol katmanlarını, radyoları, antenleri ve cihazları sayısal olarak temsil etmek için bir ağ dijital ikizi kullanır. QualNet, olay işleme hızını ve dolayısıyla simülasyon yürütme hızlarını önemli ölçüde artırmak için çok çekirdekli ve paralel işlemcilerden yararlanmak üzere tasarlanmış son teknoloji Paralel Ayrık Olay Simülasyonu (PDES - Parallel Discrete Event Simulation) algoritmalarını kullanır ve böylece büyük ağların yüksek doğruluklu simülasyonlarını gerçek zamanlı hızlardan daha hızlı çalıştırır. QualNet ağ simülasyon platformu (QualNet) planlamacılar, analistler, BT teknisyenleri ve iletişim uzmanları tarafından farklı operasyonel koşullar altında iletişim ağlarının performansını değerlendirmek ve belirlenen operasyonel sorunları tespit etmek ve hafifletmek için kullanılır. Analiz, ilk olarak ağı ve çalışma ortamını temsil eden bir simülasyon modeli veya senaryo oluşturarak, senaryoyu yürüterek ve sonuçları analiz ederek ilerler.
0
3
[781, 1138, 2494]
1
4e50ffe0-d32e-4679-a92d-b2ef3c32bdf3
Magnus etkisi hangi sporlarda önemli rol oynar?
Magnus etkisi, futbol, tenis, beyzbol, golf gibi top ile oynanan birçok sporda önemli bir rol oynar. Örneğin, tenis oyuncuları topspin kullanarak topun daha hızlı ve dik açıyla düşmesini sağlayabilirler.
Magnus etkisi, genellikle dönmekte olan toplarda (veya silindirde) harekete başlangıç noktasından itibaren kavis yaparak izlediği yolda gözlemlenen bir etkidir. Bu etki, top ile oynanan birçok sporda önemlidir. Dönerek ilerleyen füzelerde de etkisi görülür ve mühendisliklerde de bazı kullanım alanları (rotor gemileri, uçaklar...) vardır. Top ile oynanan sporlarda topspin (üst yönlü dönme) diye adlandırılan bir durum vardır. Bu durum, topun hareket yönüne dik olacak eksende oluşan kavisin etkisiyle dönerek ilerlemesidir. Bir top Magnus etkisi altında iken; top spin, tek başına oluşturacağı yerçekimi kuvvetinden daha büyük aşağı yönlü bir dönme kuvveti oluşturur, aynı zamanda ters yönlü bir back spin(geri yönlü dönme) oluşur. Beyzbol toplarında da benzer şekilde side-spin(yanal dönme) denilen her iki yönde dönme kuvveti oluşur. Genel tanımıyla, aynı etkiye fiziksel dönme ile uçak kanatlarının çevresinde oluşan sirkülasyonda da rastlanmaktadır. Alman fizikçi olan Heinrich Gustav Magnus bu etkiyi araştıran ilk isimdir. Dönmekte olan silindirde oluşan etkiyi bulan isim olarak bilinen Kutt-Joukowski, sonrasında ise Martin Wilhelm ve Nikolai Zhukovsky bu etkiyi analiz eden ilk isimlerdir. Bayer belirtmesiyle Mu Scorpii (μ Sco, μ Scorpii), Akrep takımyıldızı'nda bulunan iki yıldız sistemini belirtir: Tuzluluk, herhangi bir tuz içeriğinin (örneğin; sodyum klorür, magnezyum, kalsiyum sülfatlar ve bikarbonatlar gibi) vücutta, toprakta veya suda çözülmesindeki miktara verilen isimdir. Pipet, kamış veya şalümo; özellikle soğuk içecekleri içerken kullanılan, genellikle plastikten yapılmış ince tüp. Özellikle kola, meyve suyu, milkshake gibi içeceklerin tüketiminde kullanılır. Önce pipet sıvı içeceğin içine yerleştirilir ve içine doğru emme kuvvetiyle sıvı ağza ulaşır.
0
4
[1201, 1314, 1498, 1785]
0
df1e4c45-c86f-46c0-bd3b-3ccaa0ec04fc
MHD'nin günlük hayattaki uygulamaları nelerdir?
MHD prensipleri, plazma kontrolünde (füzyon enerjisi), metalurjide erimiş metallerin kontrolünde ve hatta deniz suyundan enerji üretimi gibi alanlarda kullanılmaktadır. Ayrıca, MHD pompaları ve jeneratörleri de endüstriyel uygulamalarda yer bulmaktadır.
Nacht und Nebel (Almanca telaffuz: [ˈnaχt ʊnt ˈneːbəl]), Adolf Hitler'in 7 Aralık 1941'de siyasi eylemcilere ve II. Dünya Savaşı'ndaki direnişe "yardım edenlere" hapsedilme ya da öldürülmelerini hedefleyen bir talimattı. Nacht und Nebel, Almanca'da Gece ve Sis anlamına gelmektedir. Manyetik hidrodinamik (MHD), elektrik geçirgenliği olan sıvıların bilimidir. Plazmalar, sıvı metaller ve tuzlu su ya da elektrolikitler bu tip sıvılara örnektir. Magnetohydrodynamics kelimesi manyetik alan anlamına gelen magneto, sıvı anlamına gelen hydro ve hareket anlamına gelen dynamic kelimelerinden türetilmiştir. MHD, bu alandaki çalışmalarıyla 1970'te Nobel Fizik Ödülünü kazanan Hannes Alfven tarafından başlatılmıştır. MHD’nin arkasındaki temel konsept, manyetik alanların hareket halindeki kondaktif sıvılarda akım yaratabilmesine dayanır ki bu akım sıvı üzerinde güç yaratarak manyetik alanın kendisini de değiştirir. MHD’yi açıklayan denklemler Navier-Stokes sıvı dinamikleri denklemlerinin ve Maxwell'in elektromanyetizm denklemlerinin bir birleşimidir. Bu değişik denklemler aynı anda analitik ya da numerik olarak çözülmek zorundadır. Kirpi Sonic (Orijinal: Sonic the Hedgehog), Sega'nın, platform oyunu çıkışlı, Japon medya franchise'ıdır. Serinin, 1991 çıkışlı, ilk oyunu Kirpi Sonic; Sega'nın, Alex Kidd ile değiştirilecek ve Nintendo'nun Mario maskotuyla yarışacak yeni bir maskot karakter istemesi üzerine, Sega'nın Team Sonic bölümünce tasarlandı. Başarısı, birçok ardılının doğmasına ve Sega'nın, dördüncü kuşak boyunca video oyunu sektörünü yönlendiren ortaklıklardan biri olmasına yardımcı oldu. Mart 2011'e gelindiğinde, seri, 89 milyon'un üzerinde fiziksel kopya sattı ve 5 milyar doları bulundu. 2018'e gelindiğinde ise ücretsiz mobil oyunlar da içinde olmak üzere 800 milyon kopyaya ulaştı. Ernst Klink (5 Aralık 1923 - 1993), Nazi Almanyası ve II. Dünya Savaşı konularında uzmanlaşmış bir Alman askeri tarihçisidir. Almanya Askeri Tarih Araştırma Bürosu'nda (MGFA) uzun süre çalıştı. MGFA'da görev yapan akademisyenler tarafından 30 yıl içinde hazırlanan, 12.000 sayfa ve 13 ciltten oluşan Das Deutsche Reich und der Zweite Weltkrieg adlı esere katkıda bulunan Klink, Barbarossa Harekatı için Alman Ordusu Yüksek Komutanlığı tarafından bağımsız bir planlama yapıldığını tespit eden ilk kişidir. Klink Waffen-SS gazileri tarafından kurulan HIAG'ın bir üyesiydi ve onlarla birlikte çalıştı. Klink'in bazı çalışmaları, "Temiz Wehrmacht" gibi tarih dışı görüşlere verdiği destek ve Almanya'nın Sovyetler Birliği'ne yönelik saldırısının "önleyici" nitelikte olduğuna dair görüşleri nedeniyle son zamanlarda sorgulanmaktadır.
0
4
[283, 1135, 1804, 2634]
1
547e19b2-4e1e-4cfb-bc3b-75a67d5f9116
Navier-Stokes denklemleri neden bu kadar önemlidir?
Navier-Stokes denklemleri, hava akımları, okyanus akıntıları, borulardaki su akışı gibi birçok doğal fenomeni ve mühendislik problemini modellemek için kullanılır. Bu denklemler sayesinde uçak kanatlarının tasarımı, hava durumu tahminleri, boru hatlarında akışın optimizasyonu gibi alanlarda önemli ilerlemeler kaydedilmiştir.
Kirpi Sonic (orijinal adı:Sonic the Hedgehog),Sega'nın aynı isimli video oyunu serisine dayanan,Paramount Pictures ve Sega yapımcılığında çekilen, 2020 Amerikan-Japon ortak yapımı bilimkurgu macera filmidir. Sonic serisine dayanan yeni bir film serisinin ilk ayağı olarak planlanan filmin yönetmenliğini Jeff Fowler üstlenirken, senaryosunu Patrick Casey ve Josh Miller tarafından yazılmıştır. Filmin yapımcılığını Takeshi Ito, Toru Nakahara, Toby Ascher ve Neal H.Moritz üstlenmektedir. Kirpi Sonic karakteri filmde CGI ve hareket yakalama tekniğiyle aktör Ben Schwartz canlandırılmıştır. Başrollerinde Ben Schwartz Sonic'i, Jim Carrey Dr.Robotnik'i, James Marsden Tom Wachowski ve Tika Sumpter Maddie Wachowski karakterlerini canlandırmaktadır. 14 şubat 2020'de vizyona giren film,en yüksek açılış yapan video oyunu uyarlaması filmi olmuştur.Film şu anda 2020'nin en yüksek gişe yapan beşinci filmi konumundadır.28 Mayıs 2020'de Jeff Fowler'ın Pat Casey ile yönetmen ve senaryo yazarları Josh Miller'ın senaryo yazarları olduğu bir devam filmi açıklandı. Tim Miller, Hajime Satomi ve Haruki Satomi'nin de yapımcı olarak geri döneceği ve Neil H. Mortiz, Toby Ascher ve Toru Nakahara'nın devam filminin yapımcıları olacağı doğrulandı. Kirpi Sonic 2'nin yönetmen koltuğuna bir kez daha Jeff Fowler oturması planlanırken Pat Casey ve Joshua Miller filmin senaryosunu kaleme alacak.Filmin yapımcılığını ise Neal H. Moritz, Toby Ascher,Mie Onishi ve Toru Nakahara,idari yapımcılığınıysa Hijime ve Haruki Satomi üstlenecek. Filmin 8 Nisan 2022'de vizyona girmeştir. The Protein Works Cheshire, İngiltere'de bulunan bir İngiliz çevrimiçi alışveriş, gıda takviyesi ve vücut geliştirme takviyeleri markası üreticisidir. Protein İşleri şu anda Avrupa genelinde 30'dan fazla ülkeye dağıtım yapmaktadır. Protein Works 2012 yılında Mark Coxhead, Karl Jacobie ve Nick Smith tarafından kurulmuştur. Yorkshire Bankası tarafından finanse edilmektedir. 2013/2014 sezonunda Protein Works, Everton FC'ın resmi spor beslenme tedarikçisi oldu. Ortaklık, bir dizi spor beslenme ürününün tedarik edildiği Premier Lig tarihinde ilk oldu. O zamandan beri anlaşmalarını iki sezon daha uzattılar. World Register of Marine Species (WoRMS) veya Dünya Deniz Türü Kayıtları, deniz organizmalarının adlarının yetkili ve kapsamlı bir listesini sağlamayı amaçlayan taksonomik bir veri tabanıdır. Navier-Stokes denklemleri, ismini Claude-Louis Navier ve George Gabriel Stokes'tan almış olan, sıvılar ve gazlar gibi akışkanların hareketini tanımlamaya yarayan bir dizi denklemden oluşmaktadır. Bu denklemler; akışkan içerisindeki birim kütleye etki eden momentum (ivmelenme) değişimlerinin, basınç değişimleri ve sürtünme kayıplarına neden olan viskoz kuvvetlerin (sürtünmeye benzer) toplamına eşit olduğunun doğruluğunu ortaya koymaktadır. Bu viskoz kuvvetler moleküller arası etkileşimlerden meydana gelmekte ve akışkanın akmaya ne kadar dirençli (viskoz) olduğunu göstermektedir. Böylece, Navier-Stokes denklemlerinin, verilen akışkanın herhangi bir bölgesindeki kuvvetler dengesinin dinamik ifadesi olduğu söylenebilir. Bu denklemler en kullanışlı denklemlerin başında gelmektedirler. Çünkü, gerek akademik gerekse ekonomik birçok fenomenin fiziğini açıklamaktadır. Hava akımları ve okyanus akıntılarının, boru içindeki su akışının, galaksideki yıldız hareketlerinin, kanat etrafındaki hava akımlarının modellenmesinde ve hesaplarında sıkça kullanılırlar.
0
4
[1561, 2170, 2362, 3424]
3
6d057081-f0c7-4133-a4a6-288e34a4f10c
OpenFOAM'un farklı varyantları arasında ne gibi farklar vardır?
OpenFOAM'un üç ana varyantı bulunmaktadır: OpenCFD Ltd. tarafından geliştirilen ve ticari olarak da desteklenen OpenFOAM, Wikki Ltd. tarafından geliştirilen FOAM-Extend ve OpenFOAM Foundation Inc. tarafından geliştirilen OpenFOAM Foundation Inc. varyantı. Farklı varyantlar farklı özelliklere, desteğe ve lisanslama modellerine sahip olabilirler.
OpenFOAM, C++ ile yazılmış bir sürekli ortamlar mekaniği simülasyonu programıdır. GNU Genel Kamu Lisansı v3 kapsamında ücretsiz ve özgür bir yazılım olarak piyasaya sürülen OpenFOAM'un, üç ana varyantı vardır. Kronolojik sırayla, bu varyantlar aşağıdaki gibidir: OpenCFD Ltd - OpenFOAM varyantı (2007'den beri ticari markası sahibi). Bu varyant ilk olarak 2004 yılında açık kaynak olarak yayımlanmıştır. (2012'den beri OpenCFD Ltd'i bir ESI Group iştirakidir.) Wikki Ltd. tarafından FOAM-Extend varyantı (2009'dan beri) OpenFOAM Foundation Inc. varyantı (OpenFOAM Foundation Inc. (2012'den beri)) ve 2015 yılında İngiliz şirketi The OpenFOAM Foundation Ltd. Garum, Antik Roma döneminde yemeklerde kullanılan bir tür balık sosudur. Afrodizyak etkisi olduğuna inanılırdı. Roma'da daha yaygın olmasına rağmen Antik Yunanistan'dan gelmiştir. Daha çok Ton balığı, yılan balığı gibi balıkların iç organlarının tuzlanmasıyla yapılırdı. Şarap, sirke, karabiber, yağ ve su gibi katkılarda kullanılırdı. Genel olarak yemeklerde kullanılmasının yanına ilaç olarak veya kozmetik amaçlı da kullanılmıştır. Felsefe-Bilim, Teoman Duralı ve İhsan Fazlıoğlu tarafından geliştirilen kuramdır. Buna göre, felsefe-bilim 'genel felsefe' olarak adlandırılıan disiplinden başkalaşır. Onun ucu bucağı görünmezliğine karşı tarihi-sistematik bir bölümüdür. Felsefe-bilim şeklinde ortaya çıkan felsefe yapma tavrının kökleri Mısır ve Mezopotamya'ya uzanır. Ancak onu hocası Eflatun'dan ilahi-uhrevi hikmet sancağını devralarak Aristoteles başlatmıştır. Bu kuramla bilim geleneğinin 17. yüzyılda başladığı da reddedilir. Felsefe-bilim tarih boyunca üç aşamadan oluşur: Eskiçağ Ege Orta Çağ (İslam ve Yahudi-Hristiyan felsefe-bilimleri) Yeniçağ (Dindışı Avrupa felsefe-bilimleri)
0
3
[660, 1095, 1754]
0
d6a718bf-d2bf-47c8-9d51-0dcbad5e60cc
Pervaneler hangi prensiple çalışır?
Pervaneler, Bernoulli prensibine göre çalışır. Pervanenin kanatları özel bir şekle sahip olduğundan, üst yüzeyinden geçen hava alt yüzeye göre daha hızlı hareket eder. Bu da üst yüzeydeki basıncın düşmesine ve alt yüzeydeki basınçtan daha düşük olmasına neden olur. Bu basınç farkı pervaneyi ileri doğru iter veya çeker.
Pervane ya da uskur, döner bir milin üzerine yerleştirilmiş, uygun bir aerodinamik ya da hidrodinamik biçim verilmiş palalardan oluşan; itme veya çekme gücü sağlayan alet. Pervaneler hava ve su taşıtlarında kullanılır. Tengri, Eski Türkçede Tanrı, Gökyüzü; Eski Türklerin ve Moğolların inancı Tengricilik'te Gök Tanrı (Kök Tengri) ya da Gök'ün yüce tinidir. Aynı zamanda Orhun Yazıtları'nda ilk çözümlenen sözcük olup yazılışı "𐱅𐰭𐰼𐰃" şeklindedir. Yer Tengri; Gök Tengri'nin torunu, Kayra Han'ın oğlu, Ülgen'in kardeşi ve Erlik'in amcası. Gök Tengri; ise Kayra Han'ın babası, Yer Tengri'nin dedesi, Ülgen'in dedesi ve Erlik'in büyük dedesi.
0
2
[219, 640]
0
6b94185d-1dbe-47d4-b45a-a26d5150029f
Lord Rayleigh'in bilim dünyasına en önemli katkılarından biri hangisiydi?
Lord Rayleigh, William Ramsay ile birlikte argon elementini keşfetmesiyle ve Rayleigh saçılımı olarak bilinen kavramı ortaya koymasıyla bilime önemli katkılarda bulunmuştur.
MathType, Design Science firması tarafından oluşturulan, masaüstü ve web uygulamalarına eklenmek üzere matematiksel gösterimler oluşturmaya izin veren bir yazılım uygulamasıdır. John William Strutt, 3. Baron Rayleigh ya da Lord Rayleigh, (d. 12 Kasım 1842 Essex – ö. 30 Haziran 1919) bilime kapsamlı katkılarda bulunmuş İngiliz matematikçi ve fizikçi. William Ramsay'le birlikte argon elementini keşfetmiş ve 1904 yılında Nobel Fizik Ödülünü kazanmıştır. Rayleigh saçılımı olarak bilinen kavramın da kâşifidir.
0
2
[178, 511]
1
56c94baa-0286-4e06-a2d9-89471fbeb91c
Sifonun sıvıyı yukarı doğru nasıl kaldırdığına dair daha detaylı bilgi verir misiniz?
Sifon çalışırken, sıvı bir kapta yüksek seviyeden borunun kısa koluna girer ve yerçekimi nedeniyle aşağıya doğru akar. Ancak borunun uzun kolu atmosfer basıncından daha düşük bir basınca sahip olduğundan, sıvı yukarı doğru da hareket edebilir. Bu durum, borunun uzun kolundaki hava sütunuyla oluşan basınç farkı sayesinde gerçekleşir. Kısaca, sifonun çalışma prensibi, yerçekimi ve atmosfer basıncı arasındaki dengeye dayanır.
Order of Nine Angles (ONA; O9A), Birleşik Krallık'ta bulunan, ancak dünyanın çeşitli yerlerinde ilişkili gruplarla birlikte şeytani ve okült bir gruptur. 1960'larda kurulduğu iddia edilmektedir, 1980'lerin başında halk tarafından tanınacak kadar yükselerek Neo-Nazi ideolojilere ve aktivizme dikkat çekti. Düzenin söylediğine göre, 1960'ların sonlarında Batı İngiltere'nin Galli Yürüyüşlerinde, daha önce bölgede bulunan gizli bir Hristiyanlık öncesi mezhebe katılmış bir kadın tarafından kuruldu. Aynı zamanda 1973'te gruba "Anton Long" adında bir adamın katıldığını ve daha sonra büyük usta olduğu söylenmektedir. Abenomik (アベノミクス, 安倍ノミクス, Abenomikusu) Abe'nin Japonya Başbakanı olarak ikinci dönemine seçildiği Aralık 2012 genel seçimlerinden bu yana Shinzō Abe tarafından savunulan ekonomi politikalarını ifade eder. Abenomik, Japonya Merkez Bankası'nın parasal genişlemeye, hükûmet harcamaları yoluyla mali teşviklere ve yapısal reformlara dayanmaktadır. Abe'nin görev süresi boyunca, Japonya'nın nominal GSYİH büyüme oranı arttı ve devlet borcunun milli gelire oranı on yıllardır ilk kez istikrar kazandı. Ancak yapısal reformlar gözlemcilerin umduğu kadar etkili olmamıştır. Sifon (Grekçe: σίφων) herhangi bir kuvvete gerek duymaksızın sıvı iletimi yapabilen ters U biçimindeki Boruya verilen addır. Sıvının tüp içindeki yukarı yönlü hareketi atmosfer basıncıyla sağlanır. Alafranga tuvaletlerin temel bileşenidir. Nanolif veya nanofiber, ortalama lif çapları nanometreler (nanometre=10−9 metre) mertebesinde olan yaklaşık olarak bir insan saçı telinin binde biri kadar ince liflerdir. Genel anlamda lifler söz konusu olduğunda ‘nano’ terimi, lif çapının büyüklüğü hakkında bilgi verir. Günümüzde, mevcut lif üretim teknikleriyle çapı bir mikron ve altında lif üretilemediği için, çalışmalarda “çapı bir mikron ve altındaki lifler” nanolif olarak kabul edilmektedir. Bu lifleri üretmek için geliştirilmiş en son teknolojilerden biri olan elektro-üretim (elektroeğirme veya elektrospinning) yöntemidir. Birçok uygulama nanoliflerin kısa zaman içerisinde hayatın pek çok alanına gireceğini göstermektedir. Polimer esaslı nanoliflerin üretimi için en etkin ve kolay yöntem elektro-üretim (electrospinning) yöntemi olarak görülmektedir. Bunun dışında özel çekim metotları ve gaz-buharı (vapor-grown) yöntemleri ile de nanolif üretmek mümkündür. Nanoliflerin kullanım alanları arasında doku mühendisliği, uyuşturucu iletimi, hava filtrasyonu, optik sensörler, batarya separatörleri, yara örtücüler, dış cephe kaplamaları, nefes alabilir membran kaplama uygulamaları gibi alanlar bulunmaktadır.
0
4
[616, 1182, 1422, 2596]
2
8c0f57c6-7964-4a16-8e61-f4702b34b152
Sonokimya ile kimyasal reaksiyonlar nasıl gerçekleştirilir? Ultrason dalgaları doğrudan moleküllerle etkileşime girer mi?
Hayır, ultrason dalgaları doğrudan moleküllerle etkileşime girmez. Sonokimyada kimyasal reaksiyonlar, ultrason dalgalarının sıvı içinde baloncuk oluşturması, gelişmesi ve çökmesi sonucu oluşan akustik kavitasyon olayı ile gerçekleşir. Bu baloncuklar çöktüğünde çok yüksek sıcaklık ve basınç oluşur ve bu da kimyasal reaksiyonları tetikler.
Mekaniğin daha önce Rudolf Clausius tarafından tanıtılan entropi fonksiyonu olasılık teorisi kullanılarak istatistiksel entropi olarak yorumlanır. İstatistiksel termodinamik perspektif Avusturyalı fizikçi Ludwig Boltzmanın çalışmaları ile 1870 yılında tamamlandı. Kimyanın bir dalı olarak sonokimya, ultrason dalgalarının sıvılar üzerinde oluşturduğu akustik kavitasyonu ve bunun efektlerini, kimyasal aktifliği geliştirmesini inceler. Bu nedenle, kimyasal etkiler direkt olarak ultrason kaynağının moleküllerle etkileşimi sonucu değildir. Ses dalgası bağın titreşimsel potansiyel enerjisini etkilemez veya iç enerjiyi etkilemez. Onun yerine, sonokimyada akustik kavitasyon rol oynar: sıvı içinde baloncukların oluşumu, gelişimi ve içe çöküşü. Bu çöküş neredeyse adyabatiktir ve bunun sonucunda baloncuğun içinde yüksek enerji birikir, bunun sonunda çok yüksek sıcaklık ve basınç çok kısasüreliğine oluşur. Bu yüksek sıcaklık ve basınç sonucu kimyasal etkileşimler meydana gelebilir ardından baloncuk hızlıca içine çöker. Akustik kavitasyon sonucunda çok farklı sonuçlar elde edilebilir. Görünmez İnternet Projesi (I2P), sansüre dayanıklı, eşler arası iletişime olanak tanıyan anonim bir ağ katmanıdır (karma ağ olarak uygulanır). Anonim bağlantılar, kullanıcının trafiğinin şifrelenmesi (uçtan uca şifreleme kullanılarak) ve dünyanın dört bir yanına dağıtılmış yaklaşık 55.000 bilgisayardan oluşan, gönüllüler tarafından işletilen bir ağ üzerinden gönderilerek elde edilir. Trafiğin geçebileceği çok sayıda olası yol göz önüne alındığında, üçüncü bir tarafın tam bağlantıyı izlemesi pek olası değildir. Bu katmanı uygulayan yazılıma "I2P yönlendirici", I2P çalıştıran bilgisayara ise "I2P düğümü" adı verilir. I2P ücretsiz ve açık kaynaklıdır ve birden fazla lisans altında yayınlanmaktadır. Virtual private server (VPS), fiziksel bir sunucunun sanallaştırma yazılımları ile birden çok sunucuya bölünerek kaynakları en verimli şekilde kullanmasını sağlayan yapıdır. Her VPS birbirinden bağımsız ve adanmış bir sunucu gibi çalışır. Kendine ait disk alanı, IP adresi, hafızası, uygulamaları ve konfigürasyon dosyaları vardır. VPS, genellikle çoğu firma tarafından web site barındırma, radyo yayını sağlama, kontrol paneli ve diğer web yazılımlarını (script) tutma ve televizyon yayını yapma amaçlarıyla kullanılır. Limnoloji, doğal ve yapay göller ile göletlerin fiziksel ve kimyasal niteliklerini, ekolojisini, çevreyle etkileşimlerini, içlerindeki su ve enerji akımlarını ele alır. Limnoloji, iç su ekosistemlerinin incelenmesidir. Limnoloji çalışması, biyolojik, kimyasal, fiziksel ve jeolojik özelliklerin ve iç suların (tatlı ve tuzlu, doğal veya insan yapımı) işlevlerini içermektedir. Buna göller, rezervuarlar, göletler, nehirler, su kaynakları, akarsular, sulak alanlar ve yeraltı suları dahildir. Son zamanlarda, küresel iç suları Dünya Sisteminin bir parçası olarak anlama ihtiyacı, küresel limnoloji adı verilen bir alt disiplin yaratmıştır.
0
5
[264, 1088, 1793, 2314, 2953]
1
309af4e5-a46d-4338-8198-6c597434221a
Minami Torishima adasının stratejik önemi nedir?
Minami Torishima, küçük yüzölçümüne rağmen Japonya'nın münhasır ekonomik bölgesini büyük ölçüde genişlettiğinden oldukça büyük bir stratejik öneme sahiptir. Ayrıca Japonya Çukuru'nu geçen Pasifik levhasındaki tek Japon toprağı olması da adanın stratejik önemini artırmaktadır.
Hubble Derin Alan (HDF) (İngilizce: Hubble Deep Field), Hubble Uzay Teleskobu tarafından yapılan bir dizi gözlemden oluşan Ursa Major takımyıldızındaki küçük bir bölgenin görüntüsüdür. Bir taraftan yaklaşık 2.6 ark dakika bir alanı kaplamaktadır. Görüntü, 18 Aralık-28 Aralık 1995 tarihleri arasındaki Geniş Alan ve Gezegensel Kamera 2 ile çekilen 342 ayrı pozlamadan toplandı. Sicim kozmolojisi, ilk kozmolojinin sorularını sicim kuramındaki eşitlikleri uygulayarak çözmeye çalışan yeni bir alandır.Çalışmaların bağlantılı bölgesi brane kozmolojisidir (m kuramı, zar evren,…). Bu yaklaşım sicim kuramının şişme kozmolojik modelinden türetilebilir, bu sayede ilk büyük patlama senaryolarına kapı açılmıştır. Fikir, eğimli bir arka planda bozonik sicim özelliği ile bağlantılıdır, düzgün olmayan sigma modeli olarak bilinir. Bu modelin ilk işlemleri beta işlevi olarak gösterilir, modelin sürekli ölçünü bir enerji düzeyinin işlevi olarak nitelendirir, Ricci tensörü ile orantılı olmakla birlikte Ricci akışına da mahal vermiştir. Bu model konformal değişmeze sahip olduğundan mantıklı bir kuantum alan kuramı olarak tutulmalı, beta işlevi ise ardından, hemen sıfır üreten Einstein alan eşitliği olmalıdır. Einstein’ın eşitlikleri bir şekilde yersiz görünse de, bu sonuç kesinlikle iki-boyutlu modelin daha fazla boyutlu fizik üretebileceğini göstermesi açısından dikkat çekicidir. Buradaki ilgi çekici nokta ise sicim kuramı gereksinim olmasa da düz bir arka plandaki tutarlıkla 26 boyut olarak formulize edilebilir. Bu Einstein’ın eşitliklerinin altında yatan fiziğin konformal alan kuramı ile açıklanabileceğine dair ciddi bir ipucudur. Aslında, bu sicim kozmolojisi için şişmeci bir evrene sahip olduğumuza dair bir kanıtımız olduğuna işarettir.Evrenin evriminde, şişme evresinden sonra, bugün gözlemlenen genişleme Firedmann eşitliklerinde tam anlamıyla tanımlanmıştır. İki farklı evre arasında pürüzsüz bir geçiş beklenir. Sicim kozmolojisi, geçişi açıklamakta zorluk çeker. Bu sözlükte zarif çıkış problemi olarak bilinir. Şişmeci kozmoloji skaler alanın varlığının şişmeyi zorladığını ima eder. Sicim kozmolojisinde bu durum dilaton alanına mahal verir. (dilaton: sicimdeki yer çekimi ile alakalı parçacık). Bu skaler ifade, düşük enerjilerin efektif kuramı olan skaler alanın bozonik sicimin tanımına girer. Bu eşitlikler Brans-Dicke kuramındakilere benzer. Nicel çözümlenimler boyutların kritik sayısını, (26), dörde düşürmeye çalışır. Genel olarak, Friedmann eşitliklerinden rastgele sayıda boyut elde edilebilir. Başka bir durum ise boyutların kesin sayısı etkili dört boyut kuramı ile çalışarak sıkıştırılmış evrenleri üretir. Sıkıştırılmış boyutlarda skaler alanların oluştuğu Kaluza-Klein kuramı buna bir örnektir. Bu alanlara modili denir. Nicelik, öbeksel ya da bireyli yapıların bir özelliğidir. Nicelikler, "az", "çok", "eşit" tanımlarıyla, bir ölçüt temel alınarak karşılaştırılırlar. Nicelik, felsefenin konusu olmuş birçok temel sınıflandırmadan biridir. Nicelikte öbek ve birey ayrımı önemlidir. Bu sayede, bağlılık (süreklilik) ve kopukluk arasındaki ayrım belirlenir. Bireyli yapılar ele alındığında, kopukluk, tekillik, bölünmezlerine bölmek gibi tanımlamalar akla gelir (örn. ordu, kuş sürüsü, kalabalık). Diğer taraftan, öbekler söz konusu ise, bağlılık, süreklilik, birleşiklik, bölünebilenlere bölüp durmak akla gelmelidir (örn. madde, kütle, sıvı, ağaç). Minami Torishima (Japonca: 南鳥島; "Güney Kuş Adası") veya Marcus Adası kuzeybatı Pasifik Okyanusu'nda Japonya'ya ait bir mercan adasıdır. Ada, Tokyo'nun 1,848 km güneydoğusunda ve kendisine en yakın ada olan Güney Iwo Jima'nın 1,267 km doğusunda yer almaktadır. İdari olarak, Tokyo metropolüne bağlı Ogasawara köyüne bağlıdır. Ada ilk kez 1694 yılında İspanyol kaptan Manila Galleon keşfedilmiştir. 19. yüzyılın ortalarına kadar adanın koordinatları tam olarak belirlenememiştir. 1874 yılında ada bir Amerikan araştırma gemisi tarafından incelenir. Beş yıl sonra adaya ilk kez Japonlar ayak bastı ve ada 24 Temmuz 1898 tarihinde Japonya tarafından ilhak edilir. 1935 yılında adada Japon İmparatorluk Donanması tarafından bir meteoroloji istasyonu ile uçuş pisti inşa edildi. II. Dünya Savaşı döneminde adaya 4,000 asker yerleştirilmişti. Savaştan sonra San Francisco Antlaşması ile Minami Torishima diğer Ogasawara Adaları ile birlikte da ABD hakimiyetine geçti. 1968 yılından ada tekrar Japonya'ya iade edildi. Minamitorishima, Japonya'nın en doğusundaki toprağı olup Japonya Çukuru'nu geçen Pasifik levhasındaki tek Japon toprağıdır. Küçük yüzölçümüne karşın Japonya'nın münhasır ekonomik bölgesini büyük ölçüde genişlettiğinden oldukça büyük bir stratejik öneme sahiptir. Adada geçici görev gezileri yapan Japonya Meteoroloji Ajansı, Japonya Öz Savunma Kuvvetleri ve Japon Sahil Güvenlik Teşkilatı personeli dışında sivil nüfus bulunmamaktadır. Adada günümüzde bir hava gözlem yeri ile radyo istasyonu bulunmaktadır.
0
4
[378, 2757, 3387, 4905]
3
5de6708d-e572-4eaa-bf95-b008a53f91e9
Meksika Vadisi'nde hangi medeniyetler yaşamıştır?
Meksika Vadisi, Kolomb öncesi Amerika'da Teotihuacan, Toltek ve Aztek medeniyetlerine ev sahipliği yapmıştır.
RCW 120 Akrep takımyıldızı yönünde Samanyolu'nun güneyinde yaklaşık olarak 4.300 ışık yılı uzaklıkta bulunan bir H II salma bulutsusu. Zamansal paradoks (benzer şekilde zaman paradoksu ve zaman yolculuğu paradoksu), geçmişe yapılan zaman yolculuğu sırasında ortaya çıkan teorik, paradoksal bir durumdur. Bunlar arasında: ontoloji paradoksu, yazgı paradoksu ve büyükbaba paradoksu bulunmaktadır. Meksika Vadisi (İspanyolca: Valle de México), Meksika'nın orta kısımlarında, kabaca Meksiko ile Meksika eyaleti arasında yer alan vadi. "Sular arasındaki arazi" anlamına gelen antik Aztek terimi Anahuac ile Meksika Havzası ifadesi de Meksika Vadisi'ni tanımlamak için kullanılmaktadır. Meksiko metropoliten bölgesinin çoğunun yer aldığı vadide Meksika, Hidalgo, Tlaxcala ve Puebla eyaleti toprakları da yer alır. Çeşitli dağlar ve yanardağlarla çevrelenmiş olup, Trans Meksika Yanardağ Kuşağı üzerinde yer alır. En düşük rakımı deniz seviyesinden 2.200 metre (7.200 ft) yüksekte olup, çevreleyen dağlardaki en yüksek rakım 5.000 metre (16.000 ft)'yi aşmaktadır. Meksika Vadisi, Kolomb öncesi Amerika'da hüküm süren Teotihuacan, Toltek ve Aztek medeniyetlerinin yerleştiği yerlerdendi. Rodoslu Eudemus (Grekçe: Ευδημος), MÖ. 350, Rodos - 290 yılları arasında yaşamış, ilk bilim tarihçisi olduğu iddia edilen Yunan filozofudur. Aristoteles'in en önemli öğrencilerinden biriydi, öğretmeninin çalışmalarını düzenledi ve daha kolay erişilebilir hale getirdi. Eudemus'un yeğeni Pasicles de Aristoteles'in eserlerini düzenlemekten sorumluydu.
0
4
[135, 395, 1180, 1531]
2
ee74a859-8560-43c9-a53e-a914f4050000
Tlakopan'ın Aztek Üçlü İttifakı'na katılımının önemi nedir?
Tlakopan, Aztek İmparatorluğu'nun kuruluşunda ve güçlenmesinde önemli bir rol oynamıştır. Üçlü İttifak'a katılmasıyla birlikte, Aztekler Tlakopan'ın askeri gücünden ve stratejik konumundan faydalanmışlardır. Bu ittifak, bölgedeki diğer şehir devletlerini kontrol altına alma ve imparatorluğu genişletmelerine yardımcı olmuştur.
Acqua Panna İtalyan bir şişelenmiş su markası ve dünyanın en büyük şişe su markalarından biridir. Nestlé'nin Nestlé Waters North America bölümünün bir parçasıdır. Acqua Panna, adını doğal kaynağın ilk keşfedildiği Toskana tepelerindeki Villa Panna'dan alıyor. İlk olarak 1880'de şişelenmiş ve daha sonra plastik şişelerde şişelenen gazsız (karbonsuz) su oldu. Tetis Okyanusu veya Tetis Denizi, Paleozoik-Mezozoik-Erken Tersiyer süresince Gondvana ve Lavrasya arasında batı-doğu yönünde uzanan eski okyanustur. Tetis Okyanusu'ndan geriye günümüzde Akdeniz, kuzeydeki Paratetis kolundan ise Karadeniz, Aral Gölü ve Hazar Denizi kalmıştır. 335 ila 200 milyon yıl önce Dünya üzerinde tek bir kıta (Pangea) ve onu çevreleyen dev bir okyanus (Pantalassa) bulunuyordu. 200 my önceki Trias devrinde Pangea süperkıtası parçalanarak kuzeyde ve güneyde büyük iki kıtaya bölündü. Kuzeyde Lavrasya adıyla günümüzdeki Kuzey Amerika ve Avrasya'nın bulunduğu super kıta bulunuyordu. Güneyde Gondvana adıyla günümüzdeki Güney Amerika, Afrika, Antarktika ve Okyanusya kıtaları bir arada bulunmaktaydı. Gondvana ve Lavrasya kıtaları arasında Tetis Okyanusu bulunuyordu. Permiyenden sonra Lavrasya ve Gondvana kıtaları doğu yönünde genişleyerek açılıp Tetis Okyanusunu oluşturmuştur. Tetis'in Permiyende açılıp, Trias sonunda kapanan bölümüne Paleotetis adı verilmiştir. Trias'dan sonra açılıp kapanan bölümüne Neotetis denilir. Tersiyerde Neotetis'in tamamen kapanmasıyla Gondvana ve Lavrasya kıtaları çarpışmış, Alpin Orojenezi'ne ait Alp-Himalaya dağ sistemi oluşmuştur. Kretase döneminde doğuda daha geniş olan Tetis, batıya doğru daralmıştır. Atlas Okyanusu'nun yayılması ile kuzeye doğru kayan Afrika kıtası, doğudan Tetis Okyanusu'nun kapanmasına yol açmıştır. Levha hareketleri sonucu Afrika, Arap ve Hindistan levhalarının kuzeye hareketi ile eskiden Tetis'in tabanı olan alanlar Alp-Himalaya dağ kuşağını meydana getirmişlerdir. Tlakopan (ovada açan çiçek), Kolomb öncesi Amerika uygarlıklarındandır, Texcoco Gölü'nün batı kıyısındadır. Aztek Üçlü İttifakı üyesi şehir devletidir. Turta; genellikle yufka kaplı, meyveli veya kakaolu bir pasta çeşididir. Dış kısmında kullanılan malzemeye göre adlandırılırlar.
0
4
[360, 1920, 2072, 2201]
2
b468c79a-2b9d-45d7-bd95-9e79e35ff27c
Uzay Yolu dizilerinde hangi güncel olaylar yansıtılıyor?
Dizilerde emperyalizm, sınıf kavgası, ırkçılık, insan hakları ve teknolojinin etkileri gibi konular işlenir. Bu temalar hem ilk yayınlandıkları dönemde hem de günümüzde hala geçerliliğini koruyor.
Bodun Han - Türk, Altay ve Moğol mitolojilerinde Ülke Tanrısı. Budun Han da denilir. Vatanı koruyan bir ruh olarak görülür. Eski Türklerde bu adın verildiği bir dağ vardır ve onun da vatanın koruyucusu olduğu düşünülür. Başlığın diğer anlamları için Uzay Yolu (anlam ayrımı) sayfasına bakınız. Uzay Yolu (özgün adı: Star Trek), Gene Roddenberry tarafından oluşturulan bilimkurgu televizyon dizisi, film ve roman serisi. 11 kez dizi, 13 kez sinema filmi, yüzlerce kez roman, video oyunu ve hikâye olarak yayımlandı. 8 Eylül 2021 Çarşamba günü Uzay Yolu'nun ilk televizyon yayının 55. yılı kutlandı. İnsanların galakside diğer bilinçli canlılarla birleşerek Birleşik Gezegenler Federasyonu'nu kurdukları, kurgusal bir 3. Dünya Savaşı sonrası bir geleceği tasvir eder. Kahramanlar genelde fedakârdır ama zaman zaman sonuç almak için başka yollara baş vurabilirler. 1960'larda Orijinal Seri'de ve diğer serilerde olduğu gibi hikâyelerdeki çatışmalar ve politik boyutlar günümüz olaylarını yansıtır. Dizilerdeki emperyalizm, sınıf kavgası, ırkçılık, insan hakları ve teknolojinin etkileri gibi konular ilk yayınladıkları zaman olduğu gibi bugün de yankılanmaktadır. Trikofaji kişilerde saçları yolma saplantısı (Trikotillomani) ile birlikte gözlemlenebilen, saç ve kıl yemeye bağlı görülen rahatsızlıktır. Bu rahatsızlığa sahip bireylerin sindirim kanallarında kıl yumağına rastlanır (Trikobezoar). Buna bağlı olarak Rapunzel sendromu olarak bilinen bağırsak rahatsızlığına, ur oluşumuna ve çeşitli sindirim rahatsızlıklarıyla birlikte ağrılara neden olabilir. Tufan, birçok yerel efsaneye ve kutsal kitaplara göre Tanrı tarafından bir kavmi, milleti ya da tüm insanları cezalandırmak amacıyla gönderildiğine inanılan büyük felaket. Tufanın detayları farklı kültürlerde farklılıklar arz etmekle beraber en çok bilinen şekli Nuh Tufanı'dır. Eski Ahit'in Genesis bölümünde verilen sayılara göre yaratılıştan Nuh'un doğumuna kadar geçen süre 1056 yıldır. Tufan Nuh 600 yaşında iken olur. Anno Lucis'e göre yaratılış MÖ 4004, tufan 2348 yılında olur. Çoğunluğa göre tufan MÖ 4100 yılında olur. Tufan yalnızca kutsal metinlere özgü bir kavram değildir; kutsal metinlerden önce de mevcut bulunan, pek çok mitoloji, masal ve inanışta yer etmiş bir kavramdır. Birçok kültürde büyük felaketlerden bahsedilir. Bunu Heraklitus, Empedokles, Platon ve Aristoteles, "geçmişte insanlığın uğradığı su ve ateş felaketleri" olarak ifade etmişlerdir. Pisagor’a göre insanlık, böyle yedi “doğal afet dönemi” geçirmiştir. Aynı şekilde Maya kültüründe de insanlığın geçirdiği çağları birbirinden ayıran, birçok büyük felaket dönemi yaşanmış olduğu belirtilir.
0
4
[220, 1164, 1559, 2636]
1
e8186c72-8280-4810-83a8-a27657d619a2
Klingon dilinin yapısı Türkçeden nasıl farklıdır?
Klingon dili, Türkçedeki 'özne nesne fiil' veya Latin dillerindeki 'özne fiil nesne' yapısının aksine 'nesne fiil özne' yapısını kullanır. Yani cümlede önce nesne, sonra fiil ve son olarak özne gelir.
Baldur Benedikt von Schirach (9 Mayıs 1907, Berlin - 8 Ağustos 1974, Kröv, Renanya-Palatina), 1931-1940 yılları arasında Hitler Gençliği (Hitlerjugend) lideriydi. Klingon dili (ya da Klingonca) (Klingon dilinde tlhIngan Hol), kurgusal Uzay Yolu evreninde Klingonlular tarafından konuşulan yapay dil. Marc Okrand tarafından özellikle "uzaylı dili" olarak tasarlanmış olup birçok sıra dışı dilbilimsel özelliğe sahiptir. Mesela Türkçedeki "özne nesne fiil" veya Latin dillerinin "özne fiil nesne" yapısıyla tamamen ters olarak "nesne fiil özne" yapısına sahiptir. Ekranda ilk kez "Star Trek: The Motion Picture" filminde aktör James Doohan'ın canlandırdığı "Scotty" karakteri tarafından konuşulmuştur; daha önceki bölümlerde tüm Klingonlular İngilizce konuşmaktaydı. Klingon dili filmden sonra Okrand tarafından geliştirilmeye devam edilerek tam bir dil hâline getirilmiştir. Çok ilginç bir kelime yapısı vardır. Mesela "İngilizce: The Klingon Language Institute"'a göre "nuqneH" diye yazılan kelime "merhaba" ya da "ne istiyorsun?" demektir. Dünya'da az sayıda insan Klingon dilinde konuşabilmektedir. Bunlar arasında Uzay Yolu hayranları ve dille ilgilenenler ağırlıktadır. Klingon dilindeki kelimeler, genellikle Uzay Yolu evreniyle bağıntılı olduğu için bu dilin günlük konuşmalarda kullanılması pek kolay değildir. Klingon dili, Mart 2018'den beri Duolingo uygulamasından öğrenilebilmektedir. Dil henüz beta sürümündedir ve şu anda uygulamada yaklaşık 300 bin kişi bu dili öğrenmektedir.
0
2
[163, 1491]
1
9aab2b6a-b825-4cf4-be69-4b131cb6cb4d
Eugene Wesley Roddenberry'nin Uzay Yolu dışında diğer önemli eserleri nelerdir?
Roddenberry, Uzay Yolu'nun yanı sıra Dünya: Son Çatışma adlı bir diziyi de yaratmıştır. Ayrıca Kevin Sorbo'nun başrolünü oynadığı Andromeda dizisinin hikâyeleri de Roddenberry tarafından yazılmıştır.
SMART "Specific Measurable Achievable Relevant Timely“ sözcüklerinin akronimlerini bir araya getirilmesi ile oluşturulmuş ve Proje yönetiminde hedefleri tanımlama kriteri olarak kullanılan bir terimdir. SMART'a göre ölçülemeyen bir hedef, hedef değildir! SMART kısaltmasının ilk kez Kasım 1981'de Washington'da yazıya geçirildiği genel olarak kabul edilmektedir. Washington Water Power Company'nin eski Kurumsal Planlama Direktörü ve danışman George T. Doran, "Yönetimin Hedef ve Amaçlarını Yazmanın S.M.A.R.T. Bir Yolu Var" başlıklı bir makale yayınladı. SMART'ı oluşturan sözcükleri karşılıkları ve ifade ettikleri anlamlar: Komuta merkezi, (veya savaş odası) merkezi komuta ve kontrol sağlamak için kullanılan yerdir. Askerî iletişim'de önemli rol oynarlar. Sıklıkla askeri tesis ve karargâh olarak kabul edilmekle birlikte, bunlar birçok başka durumda hükûmetler veya işletmeler tarafından kullanılabilir. "Savaş odası" terimi aynı zamanda siyasette, iletişim ekiplerine atıfta bulunmak için de sıklıkla kullanılmaktadır. Bir komuta merkezinin tüm işlevleri tek bir odada bulunuyorsa, bu genellikle bir kontrol odası olarak adlandırılır. Galvaniz, 450-455 derecedeki erimiş çinkonun içine daldırılan çeliğin kaplanmasına denir. Çinko, demirle kuvvetli bağlar yaparak üçlü bir faz tabakası meydana getirir. Özellikle paslanmaya karşı yapılan bu işlem dışarıda, açık havada her türlü hava koşulunda çalışacak metallerin ömrünün uzatılması için yapılmaktadır. Galvaniz olmuş metale kromat kaplanırsa ömrü artar. Galvaniz işleminden sonra dikkat edilmesi gerekenler, galvanizin mikron değeri, malzemeye yapışkanlığı uygunluğu, deliklerdeki çapaklar, uç kısımlardaki galvaniz birikintileri, birbirine yapışmış malzemeler, dros yapışması, kaplanmamış bölgeler ile kül yapışması ve beyaz paslara dikkat edilmelidir. Demir malzeme galvanizlenmeye uygun olarak imalat aşamasında tasarlanmalıdır. Çinko giriş delikleri ve basınç çıkış delikleri özellikle içi boş olan malzemelerde önemlidir. Galvaniz prosesi şu şekildedir. Yağ alma, durulama, asitle dağlama, durulama, fluxlama, kurutma ve daldırma işlemlerinden oluşur. Galvanizlenebilen bazı küçük parçalar da vardır. Zincir galvanizi, ankraj galvanizi, profil galvanizi, sac galvanizi, saplama galvanizi gibi birçok malzeme galvanizlenebilir. Galvaniz topraklama kazık ve galvaniz topraklama şeritler de topraklama hatlarında kullanılmaktadır. Genel olarak galvanizlenebilen malzemelerin kimyasal kompozisyonları şu şekildedir; %0,25'ten az Karbon %0,05'ten az Fosfor %1,35'ten az Mangan %*0,05'ten az Silisyum Yüksek silisyum ve fosfor değerleri çoğu kez sandelin denilen mat ve kalın kaplamaya neden olabilmektedir. RAND şirketi (Araştırma ve Geliştirme anlamında, İngilizce Research ANd Development başharflerinden) ilk önceleri Amerika Birleşik Devletleri silahlı kuvvetleri için araştırma ve geliştirme yapması maksadıyla 1946 yılında Project RAND ismiyle Douglas Havacılık Şirketi tarafından ABD Santa Monica'da kurulmuş, sonra 1948 yılında ana şirket bünyesinden ayrılmış, kâr amacı gütmeyen dünya çapında siyasi strateji ve düşünce kuruluşu. Organizasyon ABD hükûmetine, Milli güvenlik konularında stratejiler üretme konularındaki çalışmalarını yoğunlaştırmıştır. Şirket eğitim, sağlık, hukuk ve bilim alanlarında da araştırmalar yapmaktadır. RAND'ın yaklaşık 1.700 çalışanı vardır ve Santa Monica, Kaliforniya (merkezi), Washington, Pittsburgh, Pennysylvania (Carnegie Mellon Üniversitesi ve Pittsburgh Üniversitesi'ne bitişik), Cambridge (İngiltere) ve Brüksel (Belçika'da) ofisleri bulunmaktadır. Ayrıca ABD'de daha başka küçük ofisleri bulunmaktadır: Jackson Missisippi'de ve New Orleans Lousiana'da Körfez Eyaletleri Politikaları Enstitüsü, 2003 yılından beridir Doha'da (Katar) RAND-Katar Politikaları Enstitüsü bulunmaktadır. Herfindahl-Hirschman endeksi ya da HHI, firmaların tek tek pazar paylarının ön plana çıkarılarak piyasa yoğunlaşma oranının ölçülmesini sağlayan bir endekstir. Rekabet hukukunu iktisada uyarlayan iktisatçılardan Orris C. Herfindahl ile Albert O. Hirschman'ın adı verilen bu endekste, endüstri içerisinde pazar payı daha büyük olan firmaların yoğunluk içinde ağırlığı artarken, HHI değeri de artmaktadır. HHI'de bir endüstrideki yoğunlaşma oranının saptanmasında her firmanın pazar değerinin karesi alınarak toplanır. Eugene Wesley Roddenberry (19 Ağustos 1921 – 24 Ekim 1991), Amerikalı yazar ve senaristtir. En çok bilimkurgu dizisi Uzay Yolu'nun yaratıcısı olarak bilinmektedir. Uzaya gömülen ilk insanlardan biridir. Roddenberry, II. Dünya Savaşı sırasında Amerikan Hava Kuvvetleri'nin Pasifik'teki harekâtlarında (en:Pacific Theater of Operations) gösterdiği kahramanlıklardan dolayı “Distinguished Flying Cross” (en:Distinguished Flying Cross) madalyasını almıştır. Yarattığı diğer eserler arasında Dünya: Son Çatışma, Kevin Sorbo'nun başrolünü oynadığı, Roddenberry'nin hikâyelerinden ortaya çıkmış bir dizi olan Andromeda sayılabilir.
0
6
[627, 1142, 2667, 3791, 4308, 4933]
5
ac173368-30a2-4738-8ea5-15ac5b02c581
Jeoloji hangi alanlarda pratik uygulama bulur?
Jeoloji, değerli taşlar ve birçok mineralin incelenmesiyle ilgilenir. Ayrıca yeraltı zenginliklerinin bulunması ve doğal afetlerle mücadelede de önemli rol oynar.
Bali Subak Sistemi, Bali’de pirinç tarlalarını sulanması için 9. yüzyılda geliştirilmiş geleneksel sulama yöntemidir. Sistem, volkanik gllerden gelen suyu nehirlere ve kanallara bölüp pirinç arazilerine ulaştırmaya yarar; 55 adet pirinç arazisi ve bunları besleyen su tapınaklarından oluşur. Adanın volkanik ve çok yamaçlı olması teraslarla çiftçilik yapmayı gerektirmiş ve bol su isteyen pirinç tarlaların sulanması için özel bir yöntem geliştirmeyi gerekli kılmıştır. Bali adasının geleneksel felsefesi olan ve “insanlar arası uyum”, “ doğa ile uyum”, “Yaradan ile uyum” olmak üzere 3 esasa dayanan Tri Hita Karana felsefesi subak sisteminde etkili oluşturulmuştur. Sistem, Bali Kültürel Peyzajı, Tri Hita Karana Felsefesinin bir tezahürü olarak Subak Sistemi adıyla 2012'de UNESCO Dünya Mirası Listesi'ne girmiştir. Zarf; bir malzemeyi alıcısına ulaşması esnasında korumak ve gizlemek amacıyla veya estetik amaçlı olarak kullanılan, kâğıt veya plastikten üretilen paket. Kırtasiye malzemesi olarak kullanılan zarflar daha çok posta sistemlerinde kullanılmaktadır. Daha çok mektupların içine yerleştirilerek korunduğu ve gizlendiği kâğıt parçası olan zarflar aynı zamanda para, kart ve her türlü basılı evrakın taşınabildiği malzemelerdir. Beton (Fransızca: le béton, Latince: bitumen), çakıl, kum gibi "agrega" denilen maddelerin bir bağlayıcı madde ve su ile birleştirilmesinden meydana gelen inşaat yapı taşıdır. Beton denince akla gri renkte taş gelir. Gri veya ona yakın rengi günümüzde kullanılan bağlayıcı maddenin çoğunlukla Portland çimentosu olmasındandır. Genellikle çimento kullanılsa da betona çeşitli özellikler verebilmek için çeşitli katkılar ve bağlacı maddeler kullanılmakta (örn. alçı, kireç vb.). Mesela portland çimentolu betonda bağlayıcı, portland çimentosu ve su karışımıdır. Asfalt ve diğer başka malzemeler de bağlayıcı olarak kullanılır; "asfalt betonu" ve "polimer betonu" elde edilir. Ancak genellikle "beton" denince portland çimentolu beton akla gelir. Günümüzde beton - kullanımı çok yaygın olan bir yapı malzemesidir. Beton gerektirmeyen inşa neredeyse yoktur. Baraj, kanal gibi su yapılarının yanında yol, bina, köprü ve diğer yapıların inşaatında kullanılır. Hem bir taşıyıcı eleman ve hem de dekoratif malzeme olarak ortaya çıkar. Dayanıklılığı, yangına karşı direnci, su geçirmezliği, ekonomik üretimi, enerji verimliliği, yerinde imalat bakımından da başlıca beton tercih nedenleridir. Beton ayrıca hazır betonarme ürün yapımında da kullanılır. Modern yapılarda nükleer radyasyona karşı da kullanılır. Dünya ortalaması olarak kişi başına yıllık beton üretimi bir ton civarındadır. Jeoloji ya da yer bilimi, geniş anlamda Yerküreyi, dar anlamda yerkabuğunu oluşum, bileşim, yapı, hareket, değişiklikler ve değişiklikleri yaratan nedenler ve tarihsel evrim açısından inceleyen, yeraltı zenginliklerinin bulunması, doğal afetlerle savaşımda katkı sunulması gibi amaçları olan bir bilimdir. Jeolojinin temel konusu Dünya olmakla birlikte yer benzeri gezegenler (Mars, Venüs, Merkür) ve doğal uyduların incelenmesini de içerir. Yer bilimleri bünyesinde ele alınır. Jeoloji, dar anlamı ile ya da çoğunlukla algılandığı biçimiyle, bütün yeryuvarlağının değil, özellikle ortalama kalınlığı 35 km olan katı yerkabuğunun bilimidir. Bu şekliyle jeoloji, yeryüzünü ve yeryüzü ile insan toplulukları ilişkisini inceleyen coğrafyadan ve yerküresini tüm olarak fiziksel yöntemlerle inceleyen jeofizikten, jeokimyasından ve jeodeziden ayrılmaktadır. Astrojeoloji ise güneş sistemindeki diğer cisimlere jeolojik prensiplerin uygulanmasını içerir. Bununla birlikte, selenoloji (Ay bilimi - Ay'ın incelenmesi) gibi, özelleşmiş terimler de kullanılmaktadır. Jeologlar Dünya'nın yaşının yaklaşık olarak 4,6 milyar (4,6x109) yıl olarak tanımlanmasına yardımcı olmuşlar, Dünya'nın litosferinin hareketli tektonik plakalara ayrıldığını tespit etmişlerdir. Teorik boyutun yanı sıra, jeoloji çok geniş bir pratik alana sahiptir; değerli taşlar ve birçok mineral ile de ilgilenirler. Jeoloji sözcük olarak ilk kez Jean-André Deluc tarafından 1778 yılında kullanılmış ve Horace-Bénédict de Saussure tarafından 1779 yılında sabit bir terim olarak ortaya atılmıştır. Bu bilim dalı Encyclopædia Britannica'nın 1797'de tamamlanan üçüncü baskısında yer almasa da 1809'da tamamlanan dördüncü baskıda uzun bir açıklama ile yer almıştır[1]. Sözcüğün daha eski bir anlam taşıyan ilk kullanımı ise Richard de Bury tarafındandır ve dünyevi ile teolojik hukukun ayrıştırılması anlamını taşır. Türkçede kullanılan sözcük, Türkçeye Fransızca géologie sözcüğünden gelmiştir. Fransızca sözcük ise Latince geologiadan türemiştir. Larva ile tedavi (Maggot terapi veya Kurtçuk tedavisi), bir yara (debridman) içindeki nekrotik (ölü) dokuyu temizlemek amacıyla canlı ve sağlıklı (Germ free) larvaların (sinek larvaları) bir insan veya hayvanın iyileşmeyen deri ve yumuşak doku yaralarına sokulmasını içeren bir biyoterapi türüdür. Larva tedavisinin yara iyileşmesine yardımcı olabileceğine dair kanıtlar bulunmaktadır. Made in Germany (Türkçe: Alman malı), bir ürünün Almanya'da üretildiğini gösteren bir ticari markadır. İlk olarak 19. yüzyılın sonunda Büyük Britanya'da ucuz ve kalitesiz olduğu düşünülen ithal mallara karşı bir koruma olarak kullanılmaya başlanan bu işaret, günümüzde pek çok tüketicinin gözünde bir kalite simgesi olarak kabul edilmektedir. 2017'de yapılan uluslararası bir araştırmaya göre, "Made in Germany"nin yüksek bir uluslararası itibara sahip olduğu ve Made in Country Index listesinde 52 ülke arasında birinci sırada yer aldığı açıklandı.
0
6
[821, 1244, 2623, 4627, 5013, 5563]
3
fa5a9fbf-f6a1-428c-89ef-8dd06d3a8b9d
Agreganın doğal ve yapay olarak elde edilmesi arasındaki farklar nelerdir?
Doğal agrega, kum ocaklarından, dere yataklarından veya deniz kıyısından doğal olarak bulunan kum, çakıl ve balast gibi malzemelerdir. Yapay agrega ise taşların kırılmasıyla mekanik olarak üretilir. Bu işlem genellikle konkasör adı verilen özel makineler kullanılarak yapılır.
JuMBO (İngilizce: Jupiter Mass Binary Objects, Türkçe: Jüpiter Kütleli İkili Cisimler) Avcı Takımyıldızı'nın içerisindeki Orion Bulutsusu'nun sınırları içerisinde James Webb Uzay Teleskobu tarafından keşfedilen ve kütlelerinin Jüpiter ile benzer olduğu tahmin edilen serbest olarak hareket ettikleri tespit edilen gökcisimlerinin genel adıdır. James Web ile yapılan gözlemler sonucunda bu cisimlerin en az 40 tanesinin ikili veya üçlü kümelerden oluştuğu ve sistem içerisinde en az 540 tane JuMBO'nun bulunduğu tahmin ediliyor. Bu gökcisimleri yıldız oluşum diski sınırlarında bulunsalar bile hem yıldız olmayacak kadar ufak kütleli olmaları hem de bir gezegenin sahip olduğu ana yıldız çevresinde dolanan yörüngeye sahip olmadıkları için sınıflandırmaya dahil edilemedi. Bu nedenle bu gökcisimlerine Jüpiter Kütleli İkili Cisimler anlamına gelen "JuMBO" ismi verildi. JuMBO'ların nasıl oluştukları henüz kesinlik kazanmamıştır. Genel olarak iki hipotez üzerinde durulur. Bunlardan birincisi bu cisimlerin bulutsu içerisindeki madde yoğunluğunun yıldız oluşumuna yetmeyecek bir alanda doğmuş olması, ikincisi ise asteroit veya gezegen gibi bu cisimlerin daha önceden bir ana yıldızın etrafında bir yörüngeye sahip oldukları fakat bir etkileşimden dolayı ana yıldız tarafından yıldızlararası boşluğa itilmesidir. İkinci hipotez aynı zamanda ikili veya üçlü bir gökcismi sisteminin sahip olduğu yörüngeden atılırken birbirleriyle olan bağlarını kopartmadığı konusunda yeni tartışmalara neden oldu. Agrega, betonun ham maddelerini oluşturan kum ve çakıl (veya kırmataş) karışımıdır. Su ve çimentoyla uygun oranda karıştırıldığında beton elde edilir. Genellikle büyüklüğü 1 ila 4 mm arasında olan agrega, kum, 8-31,5 mm arasında olan agrega çakıl 31,5–64 mm arasında olan agrega ise balast olarak adlandırılır ve belirtilen ölçülerin aralığındaki malzemenin tümünün bir arada harmanlanması ile oluşur. Agrega dolgu malzemesi veya yapay taş beton oluşturmak amacıyla diğer malzemeler ile birlikte belirli ölçülerde kullanılan bir elemandır. Doğal agrega, kum ocaklarından, dere yataklarından ya da deniz kıyısından elde edilir. Yapay agrega ise taşların, bu iş için üretilmiş araçlar (konkasör) ile kırılmasıyla mekanik olarak üretilir. İnşaat mühendisliğinde beton harcından yol kaplamasına (tüenan agrega) kadar çok geniş bir kullanım alanı vardır. Tabii etkenler ile ufalanma ürünü olup tabiatta hazır rastlanan tanelere, iriliklerine göre kum veya çakıl adı verilir. Ufalanma, insan eliyle veya makineler yardımıyla yapılacak olursa kırmızı taş veya sadece kırma denilen agrega elde edilir. Doğal taş yerine yeteri kadar sert ve sağlam bazı sanayi ürünleri veya atıkları da kırma olarak kullanılabilir. Yani; agregalar kırma taş, dışık, çakıl, kum ve benzerleri gibi taneler olup bir bağlayıcı yardımı ile bağlandıkları vakit beton, harç, asfalt veya benzerleri gibi sağlam kütleler meydana getiren cisimlerdir. Hedef izleme, temel görevi belli bir hedefin kinematik parametrelerini veya durumunu tahmin etmek olan hedef izleme sistemi sensör, donanım ve yazılımdan oluşmaktadır.
0
3
[1496, 2911, 3079]
1
ae36d41c-3c13-4bbc-bb7d-24f21d903f45
Manto'nun Dünya'nın yapısında oynadığı rol nedir ve bu rol neden önemlidir?
Manto, Dünya'nın en büyük tabakasıdır ve volkanik aktiviteyi, yer hareketlerini ve fay oluşumunu düzenler. Ayrıca çekirdek ile iletişim kurarak yüzeydeki olayları etkiler. Bu nedenle manto, Dünya'nın dinamik yapısını anlamak için kritik öneme sahiptir.
Alt manto, manto ve üst manto arasında bulunan, Dünya'nın yapısının en önemli bölümlerinden biridir. Alt manto, Dünya'nın derinlerinde bulunan, yoğun ve sıcak bir katmandır. Sıcaklık, alt mantodaki derinlikler arttıkça artar ve alt mantodaki en derin yerlerde yaklaşık 5.500 derece Celsius'a ulaşabilir. Bu sıcaklık, yüzey sıcaklığının çok daha yüksek olduğu Venüs ve Merkür gibi gezegenlerde bile bulunmaz. Alt manto, Dünya'nın yapısının en önemli bölümlerinden biridir çünkü bu katman, Dünya'nın yerçekimine ve rotasyonuna etki eder. Alt manto, Dünya'nın yer çekimi etkisi altındaki katmanlarının en altında yer alır ve bu nedenle, yerçekimi etkisi en yoğun olan bölümü oluşturur. Alt manto, Dünya'nın yapısı hakkında çok az şey bilinir. Bu katman, Dünya'nın yüzeyine ulaşılamaz ve sadece depremler sırasında yüzeyin altındaki katmanlara ulaşılabilir. Bu nedenle, alt manto hakkında çok az bilgiye sahip olunur ve hala çok az şey bilinmektedir. Manto, Dünya'nın yapısında bulunan bir tabakadır. Dünya'nın kabuğunun altında yer alan bu tabaka, kabuk ve çekirdek arasında yer alır. Manto, Dünya'nın en büyük tabakasıdır ve Dünya'nın toplam ağırlığının üçte birini oluşturur. Manto, Dünya'nın çekirdeğinin üzerine yerleştirilmiş bir tabakadır ve Dünya'nın çekirdeğinin yaklaşık yarısından daha azıdır. Manto, kayaçların çeşitli türlerinden oluşur ve Dünya'nın yapısında önemli bir rol oynar. Bu tabaka, Dünya'nın yüzeyine ulaşan volkanik aktiviteyi ve yer hareketlerini düzenler. Manto, ayrıca Dünya'nın yüzeyinde oluşan fayların oluşumunu da sağlar. Manto, Dünya'nın çekirdeğiyle iletişim kurar ve bu iletişim, Dünya'nın yüzeyinde oluşan volkanik aktivite ve yer hareketlerini etkiler. Manto, Dünya'nın yapısında en yüksek sıcaklıklara sahip olan tabakadır. Bu tabaka, Dünya'nın yüzeyine göre daha sıcaktır ve Dünya'nın çekirdeğine göre daha soğuktur. Manto'nun sıcaklığı, Dünya'nın çekirdeğine göre daha düşüktür ancak hala çok yüksektir ve yaklaşık olarak 1000 derece Celsius'tir. Bu tabaka, Dünya'nın yüzeyinde oluşan volkanik aktiviteyi ve yer hareketlerini düzenleyen bir rol oynar ve bu nedenle, manto hakkında çok fazla bilgiye ihtiyaç duyulur. Iwo Jima, Japon Volkan Adaları zincirinin Ogasawara Adaları'nın güney ucudur. Ada Tokyo'ya 1200 km uzaklıkta bulunmaktadır. Japonya'nın 8. büyük köy adasıdır. 1945 yılında II. Dünya Savaşı'nın sonlarında ABD ile Japonya arasındaki savaşın geçtiği ada olup 1968 yılında Japonya'ya tekrar iade edilmiştir. GitHub Copilot, kullanıcıların kod yazma sürecinde yardımcı olan bulut tabanlı bir yapay zeka aracıdır. GitHub ve OpenAI tarafından geliştirilen araç, Visual Studio Code, Visual Studio, Neovim ve diğer entegre geliştirme ortamlarının (IDE'ler) kullanıcılarına destek vermek için tasarlanmıştır. GitHub Copilot, teknik önizleme için 29 Haziran 2021'de duyurulmuş ve daha sonra JetBrains pazarında bir eklenti olarak yayınlanmıştır. GitHub, Copilot'un kullanıcıların belgeleri okumak için harcadıkları süreyi azaltarak programcıların bilmedikleri kodlama çerçevelerinde ve dillerinde gezinmelerine olanak tanıdığını belirtmektedir. Araç, kullanıcı tarafından sağlanan doğal dil açıklamalarına dayalı olarak kod parçacıkları önermek için makine öğrenimi algoritmalarını kullanmaktadır. Öneriler, gigabaytlarca veri üzerinde eğitilmiş geniş bir kaynak kodu veritabanından üretilmektedir. GitHub Copilot, Generative Pre-trained Transformer 3 (GPT-3) isimli insan benzeri metin üretmek için derin öğrenmeyi kullanan bir dil modeli olan OpenAI Codex tarafından desteklenmektedir. Codex modeli ayrıca bir düzine programlama dilinde gigabaytlarca kaynak kodu üzerinde eğitilmiştir. GitHub Copilot, piyasaya sürülmesinden bu yana hem övgü hem de eleştiri almıştır. Destekçileri, aracın kodlama görevlerini hızlandırma ve hataları azaltma yeteneğini överken, eleştirenler ise fikrî mülkiyet hakları ve geliştiriciler için potansiyel iş kayıpları konusunda endişelerini dile getirmişlerdir. Ağustos 2021'de, GitHub Copilot, açık kaynak kodunu uygun atıfta bulunmadan kullanması nedeniyle potansiyel telif hakkı ihlalleri konusunda eleştirilere maruz kalmıştır. Eylül 2021'de, fikrî mülkiyet haklarıyla ilgili endişeler nedeniyle birkaç şirketin çalışanlarının GitHub Copilot'u kullanmasını yasakladığı bildirilmiştir. Kasım 2021'de ise Joseph Saveri Hukuk Bürosu, GitHub ve OpenAI aleyhine GitHub kullanıcılarıyla yapılan sözleşmenin ihlalinden telif hakkı yasasının ihlaline kadar çeşitli iddialarla Copilot'un yasallığını sorgulayan bir dava açmıştır. Matematiksel istatistik, istatistiksel veri toplama tekniklerinin aksine, matematiğin bir dalı olan olasılık teorisinin istatistiğe uygulanmasıdır. Bunun için kullanılan özel matematiksel teknikler arasında matematiksel analiz, doğrusal cebir, stokastik analiz, diferansiyel denklemler ve ölçü teorisi bulunur. Terminus (Latince’de daha ender kullanılan hâliyle Terminus technikus veya çoğul hâliyle Termini, Termini Techniki, Terme) sözcüğünün anlamı, belirginleştirilmiş veya kendi alanında netleştirilmiş bir kavramın artık konuşma boyutunda uzmanca kullanılmasından kaynaklanır. Orada artık spesifik tanımlamasına kavuşur. Terminus, aynı zamanda anlam itibarıyla günlük genel konuşmanın sınırlarını zorlar. Çünkü onun geldiği içerik, bilginin ve o uzmanlık alanının öncelikle ilk türediği kavram olarak tanınmasına sürekli olarak sağlama yaptırır. Ve sürekliliği önceki çıktısındaki uzmanlaşmayı yad eder. Yoksa anlamın daha sonraki uzlaşması eksilecektir. Tanımlamanın ilk anahtar sözcüğü olmak ve anlamın kaldığı yerdeki devam onunla vardır. İçeriğinde tamamen kendisiyle olan anlamın yükünü taşır. Ve buradan başka bir yere aktarılamaz. Ancak benzeştirilebilir olanıyladır çünkü. Karşılaştırmalı örnekleme yapmak zorunda olursak, tanımlaması "uzmanlık dili"dir ki, orada özel bir anlam taşır. Öyle ki, Terminus kendine uygun düşen kavramın formundan ve onun sadece bu anlaşılması gereken uzmanlaşmış anlam boyutundan çıkar ve daha çok anlamlar yüklenen kavramını bize sunar. Her uzmanlık gerektiren "Termini (Terminus)" bize terimbilimin mitolojisini sunar. Bunun da öğretisini inceleyen bilim dalı "Terimbilim Öğretisi - Terminoloji -" dir. Ki terimbilim olanında Terminus (mitoloji) bizi Roma’ya götürür; o ki, Roma mitolojisi tanrı ve taşların sınırındadır, kendiyle özdeşleşirken.
0
5
[2153, 2457, 4499, 4810, 6291]
0
7a7d4fe1-8fee-4dc3-bb7e-858ef3f70e55
Dalradyan grubu hangi coğrafi bölgelerde bulunur ve bu bölgelerdeki yayılımı nasıl tanımlanabilir?
Dalradyan grubu, İskoçya'nın Grampian Dağlık Bölgesi'nde ve İrlanda'nın kuzey ve batısında bulunur. İskoçya'da Islay'den Fraserburgh'a kadar uzanan bir şeridi kapsar ve Büyük Glen Fayı ile Highland Sınır Fayı arasında yer alır. Shetland Adaları'nın doğusunda da Dalradyan kayaları görülür. İrlanda'da ise County Antrim'den Clifden'e kadar uzanır ancak Paleojen lavları ve tüfleri veya Karbonifer kayaçlarıyla örtülüdür.
Gliese 581 b veya GL 581 b Güneş Dışı gezegen yörüngesinde "Gliese" yıldız kümesinde bulunan 2. gezegendir Dalaz, dalas veya toz şeytanı; küçük hortumdur. Meteorolojide PO sembolü ile gösterilir. Bazı diğer hortumlardan farkı bulutlardan aşağı doğru değil, yerden yukarı doğru oluşması ve bulutlarla bağlantısı olmamasıdır. Dalaz, çoğunlukla, sıcak bir bölgede serin bir rüzgâr esince meydana gelir. İnsan hayatı açısından riskli değildir. Ekilmiş alanlarda meydana geldiğinde ürünlere zarar verebilir. Polen (çiçek tozu), bitkinin erkek gametini (bu nedenle erkek DNA) dişi gamete taşıyan bir yapıdır. Polen, bu taşınma sırasında erkek gametini çok iyi korumak zorundadır. Polenin dış duvarı eksin olarak adlandırılır. Bu tabaka çok nadir olarak bulunan ve çok dayanıklı olan sporopollenin denilen bir yapıdan oluşmaktadır. İç tabaka ise selülozdan yapılmış olup tipik bitki hücre duvarının yapısındadır. Polen tanelerinin boyu 15-100 µm arasındadır. Sıkıştırılmış polen tozu binlerce polen tanesi içermektedir.Taç yaprakların iç kısmında bir veya iki daire üzerine dizilidirlerdir Dalradyan grubu, İskoçya'nın Grampian Dağlık Bölgesi'nin ve İrlanda'nın kuzey ve batısındaki litostratigrafide yer alan bir stratigrafik birimdir (bir dizi kaya tabakası). Üst grubu oluşturan çeşitli kaya topluluğu, İskoçya boyunca batıda Islay'den doğuda Fraserburgh'a kadar uzanır ve kuzeybatıda Büyük Glen Fayı ve güneydoğuda Highland Sınır Fayı ile sınırlanır. Duvar Sınır Fayı'nın doğusundaki Shetland'ın büyük bir kısmı da Dalradyan kayalarından oluşmuştur. Dalradyan kayaları, İrlanda'nın kuzeyi boyunca, kuzey doğudaki County Antrim'den Atlantik kıyısındaki Clifden'e kadar uzanır, ancak daha sonraki Paleojen lavları ve tüfleri veya geniş kesimlerdeki Karbonifer kayaları tarafından gizlenmiştir. Hans Schmidt (28 Nisan 1877-5 Haziran 1948), 2. Dünya Savaşı sırasında bir Wehrmacht generaliydi. Kendisi, Meşe Yaprağı ilaveli Şövalye Haçıyla taltif edilenlerdendi. 24. Ordu, Mayıs 1945'te Batı Cephesi'nde teslim olduğunda ordunun komutasında Schmidt vardı.
0
5
[108, 504, 1084, 1790, 2051]
3
31edcefa-3284-4466-8eb9-6d9c4f2d1535
Dilivium terimi eskiden nasıl kullanılıyordu, günümüzde ise nasıl kullanılıyor?
Eskiden dilivium terimi, Nuh tufanının neden olduğu sanılan kil katmanlarını tanımlamak için kullanılırdı. Günümüzde ise, Rus coğrafyacı Alexei Rudoy tarafından önerildiği gibi, Buzul Çağı'nda dev buzul barajı göllerinin katastrofik patlamaları sonucu oluşan katmanları tanımlamak için kullanılır.
Rasyon bir evcil hayvanın 24 saat içinde tüm besin ihtiyaçlarını kaşılayan tüm yemler ve bunlara ait karışım oranlarını ifade eder. Evcil kanatlı hayvanlar için hazırlanan rasyonlarda dane yemler ve küspeler ağırlıklı olarak yer alırken, dört gözlü mideye sahip hayvanlarda (ruminantlar) dane yemler ve küspelerin yanında yonca, kuru çayır otları ve silaj gibi kaba yemler de rasyonda yer alır. Rasyon tabiri genellikle fabrikalarda üretilen "karma" yem tabiri ile karıştırılır. Rasyon hem karma yem hem de kaba yemi kapsayan bir anlam taşır. Karma yemin özellikle ruminantlarda tüm fiziksel ve fizyolojik ihtiyaçları karşılaması mümkün değildir. Çiftlik hayvanlarının çeşitli faktörlerden etkilenen besin gereksinimi yemlerin kuru maddesi üzerinden hesaplanır. Böylece, rasyonu tüketen hayvanın sindirim sistemi büyüklüğüne uygun miktarda tüketeceği yem karışımı kuru madde bazlı olarak hesaplanmış olur ve bu miktar yeme hayvanın tüm ihtiyaçları sığdırılır. Rasyon hesaplanması doğru yemleme yapmayı sağlar. Aksi takdirde ya yem israfı olur ya da hayvanlar gerekli besin maddelerini tüketemedikleri için beklenen verimi sağlayamazlar. Undertale, Amerikalı bağımsız geliştirici Toby Fox tarafından 2015 yılında oluşturulan 2D rol yapma video oyunudur. Oyuncu, yeraltına düşen bir çocuğu kontrol eder: Dünya yüzeyinin altında, sihirli bir bariyerle ayrılmış geniş, tenha bir bölge. Oyuncu, yüzeye geri dönüş yolculuğu sırasında çeşitli canavarlarla tanışır, ancak bazı canavarlar oyuncuyla ölümüne savaşabilir. Savaş sistemi, oyuncunun rakibin mini bullet hell saldırılarından kaçmasını içerir. Canavarları öldürmek yerine onları kurtarmak için sakinleştirmeyi veya boyun eğdirmeyi seçebilirler. Bu seçimler, sonuçlara göre değişen diyaloglar, karakterler ve hikâye ile oyunu etkiler. Temmie Chang'in çizimleri ve karakter tasarımları dışında Fox, senaryo ve müzik de dahil olmak üzere oyunun tamamını kendisi geliştirdi. Oyun, Brandish, Mario & Luigi ve Mother rol yapma oyunu serisi, bullet hell shooter serisi Touhou Project, rol yapma oyunu Moon: Remix RPG Adventure ve İngiliz komedi şovu Mr. Bean dahil olmak üzere çeşitli kaynaklardan ilham aldı. Başlangıçta, Undertale iki saat uzunluğunda olacaktı ve 2014'ün ortalarında piyasaya sürülecekti. Ancak, geliştirme önümüzdeki üç yıl içinde ertelendi. Oyun, Eylül 2015'te Microsoft Windows ve OS X için piyasaya sürüldü. Ayrıca Temmuz 2016'da Linux'a, Ağustos 2017'de PlayStation 4 ve PlayStation Vita'ya, Eylül 2018'de Nintendo Switch'e ve Mart 2021'de Xbox One'a taşındı. Tematik materyali, sezgisel dövüş sistemi, müzikal puanı, özgünlüğü, hikâyesi, diyalogları ve karakterleri ile beğeni toplamıştır. Oyun bir milyonun üzerinde kopya sattı ve birçok ödüle aday gösterildi. Çeşitli oyun yayınları ve sözleşmeleri Undertale'i yılın oyunu olarak listeledi ve diğerleri o zamandan beri onu en büyük video oyunlarından biri olarak listeledi. İlgili bir oyunun iki bölümü olan Deltarune, 2018 ve 2021'de piyasaya sürüldü. Metalurji veya diğer adıyla metal bilimi, metal ve alaşımların, cevher veya metal içeren ham maddelerden; kullanım sürecine uygun kalitede üretilmesini, saflaştırılmasını, alaşımlaştırılmasını, şekillendirilmesini, korunmasını ve "üretim-kullanım" ömrü içindeki çevresel kaygı ve sorumlulukları da dikkate alarak insanların ihtiyaçlarına cevap verecek özellikte ve biçimde hazırlanmasını hedef alan bilim ve teknoloji dalı. Metalurji, metal işleme zanaatından farklıdır. Metalurji, konusu bakımından, üretim metalürjisi (ekstraktif metalürji ya da kimyasal metalurji) ve fiziksel metalurji (malzeme bilimi) olmak üzere iki ana dala ayrılabilmektedir. Üretim metalürjisi, gerek doğada mevcut cevherlerden gerekse metal içeren ham maddelerden veya ikincil kaynaklardan (hurda, artıklar, baca tozları vs.) fiziksel ve kimyasal yöntemlerle saf metallerin veya alaşımların üretimi konularını kapsar. Öte yandan malzeme mühendisliği, metallerle birlikte seramikleri (porselen, fayans, tuğla, kiremit, cam, ateş tuğlası, refrakter malzemeler, özel sermetler vb. malzemeleri), organik yapı malzemelerini (bilhassa polimerler gibi plastikleri, kauçuk maddesini), çimento, ahşap, fiber ve kompozit malzemeleri, elektrik-elektronik ve manyetik malzemelerini, dişçilik ve tıpta kullanılan malzemeleri, yakıt malzemelerini ve bunların özelliklerinin geliştirilmesini ve üretimini inceleyen bilim dalıdır. Merdiban, Osmanlı İmparatorluğu, Abbasi Halifesi ve İlhanlılar'da yer alan ve özellikle vergi ödemelerini ve yükümlülüklerini kaydetmek için kullanılan bir muhasebe yöntemiydi. Dilivium, bir jeoloji terimidir. Sel ve taşkın sularının yüzeysel akışı sırasında bünyesinde taşıdığı kil ve benzeri alüvyonları yavaş ve istikrarlı bir şekilde biriktirmesiyle oluşan kayaçlardır. Bu terim eskiden Nuh tufanının neden olduğu sanılan kaya kil katmanlarına verilirdi. 20. yüzyılın sonlarında Rus coğrafyacı Alexei Rudoy dilivium terimini Altay havzası dağlar asındaki Buzul Çağı dev buzul barajı göllerinin katastrofik patlamaları sonucu oluşan katmanların tanımı için önermiştir. Bu göllerin en genişleri, Chuya ve Kuray, yüzlerce kilometre su hacmine sahipti ve bunların zirve hidrografi akış hızındaki tahliye oranı, Kuzey Amerika’daki meşhur Pleistosen Lake Missoula selinin azami oranlarını aşmıştır.
0
5
[1137, 2975, 4367, 4544, 5264]
4
b58be6e0-015e-4d3d-8762-2eac87b5a983
Jeoloji tarihi, sadece jeoloji biliminin tarihsel gelişimini mi ele alır yoksa diğer bilim dallarıyla olan ilişkilerini de kapsar mı?
Yukarıdaki metinde belirtildiği gibi jeoloji tarihi, jeolojinin kendi içindeki gelişimiyle birlikte paleontoloji, mineraloji ve petrografi gibi yer bilimlerinin gelişimleriyle de paralellik gösterir. Bu da jeoloji tarihinin sadece jeolojiye odaklanmadığını, diğer doğa bilimleriyle olan etkileşimlerini ve karşılıklı gelişimini de incelediğini gösterir.
Doxlama veya doxx ("dox"tan, İngilizce "belgeler" anlamına gelen documents kelimesinin kısaltması), bir kişi veya kuruluş hakkında özel veya tanımlayıcı bilgileri (özellikle kişisel olarak tanımlayıcı bilgiler) araştırmak ve kamuya açık platformlarda yaymaktır. Bu bilgileri elde etmek için kullanılan yöntemler arasında herkese açık veritabanlarında ve sosyal medya web sitelerinde (Facebook gibi) arama, bilgisayar korsanlığı ve sosyal mühendislik yer alır. İnternet yasa dışı kanun infazcılığı ve hacktivizm ile yakından alakalıdır. Doxlama; zarar verme, taciz, çevrimiçi ayıplama, gasp, zorlama, iş analizi, risk analizi, hukuki uygulamalara yardımcı olmak veya adaletin yasa dışı infazcılığı gibi çeşitli nedenlerle gerçekleştirilebilir. IC 2338, Yengeç takımyıldızında yaklaşık olarak 251,14 MIy (77 Mpc)uzaklıkta bulunan bir ara sarmal gökadadır. Stephane Javelle tarafından 2 Mart 1896 tarihinde keşfedildi. Halton Arp tarafından görüntülenmiş ve IC 2339 ile birlikte Arp 247 olarak "Füzyon görünümüne sahip gökadalar" kategorisi altında Tuhaf Gökadalar Atlası'na dahil edilmiştir. IC 2338, Yengeç Kümesi'nin bir üyesidir. Jeoloji tarihi, bir doğa bilimi olan jeolojinin paleontoloji, mineraloji ve petrografi gibi yer bilimlerinin gelişimi ile paraleller gösteren tarihsel gelişimi. Garmin Ltd. (kısaltılmış Garmin, GARMIN olarak stilize edilmiş ve daha önce ProNav olarak bilinmekteydi), genel merkezi Olathe, Kansas'ta bulunan Lenexa, Kansas'ta Gary Burrell ve Min Kao tarafından 1989 yılında kurulan çok uluslu bir Amerikan teknoloji şirketidir. 2010 yılından bu yana, şirketin ana merkezi İsviçre'nin Schaffhausen şehrinde bulunmaktadır. Şirket; otomotiv, havacılık, denizcilik, açık hava ve spor aktivitelerinde kullanılan GPS teknolojisi üzerine uzmanlaşmıştır.
0
4
[743, 1131, 1292, 1777]
2
a30b215b-b79a-48dc-8162-bab265ba3f9e
Jeositlerin korunması neden bu kadar önemlidir?
Jeositler, yerküremizin evrimini anlamak için paha biçilmez bilgiler barındırırlar. Yok olmaları durumunda, jeolojik geçmişimize ait önemli kayıtlar kaybolur ve yerbilimi çalışmalarımız büyük ölçüde kısıtlanır. Ayrıca, jeositlerin çoğu görsel açıdan da etkileyici olup, doğal güzelliğimizin bir parçasıdır.
Ege Seferi, Kaptan-ı derya Hamza Bey komutasındaki Osmanlı donanmasının İstanbul'un Fethinden (1453) sonra Ege Denizi'nde hâkimiyetini yerleştirme hedefine yönelik seferlerinden ilki. Dijital miras teknolojik ortamda bırakılan maddi ve manevi miras. Alan adları, web siteleri, e-posta hesapları, sosyal ağlardaki resimler ve diğer paylaşımlar, oyun karakterleri, iTunes Match ve Spotify gibi müzik ve video servislerindeki üyelik hakları dijital miras kapsamına giren konulardır. Djital miras bırakabilmek için öncelikle bunun tespiti gerekmektedir. İnternet üzerinden kullanılan tüm hizmetlerdeki en güncel kullanıcı adı ve şifrelerin dökümü, mülkiyet hakkının kime geçeceğine karar verilmesi gereklidir. Irk Bitig (Orhun alfabesi ile 𐰃𐰺𐰴 𐰋𐰃𐱅𐰃𐰏), 9. veya 10. yüzyıla ait çift dilli bir el yazmasıdır. Yazmanın büyük çoğunluğu Orhun alfabesi ile Eski Türkçe yazılmış olup kehanet ve falcılık hakkındadır, ancak girişinde ve sonunda Çince Budist metinler ihtiva etmektedir. Macar-İngiliz arkeolog Aurel Stein tarafından 1907'de günümüzde Çin'in Dunhuang şehri civarında yer alan Bin Buda Mağaraları'nda keşfedilmiştir. Aurel Stein tarafından Danimarkalı dilbilimci Vilhelm Thomsen'ı yollanarak Thomsen tarafından incelenmiştir. Günümüzde British Library'nin kataloğunda (Or.8212/161 6 Şubat 2023 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.) bulunmaktadır. El yazması, iyi korunmuş olması ve bilinen tek tam Eski Türkçe el yazması olmasından ötürü Türk tarihi açısından önemli kabul edilmektedir. Türkolog Marcel Erdal yazmanın "Türk kültürüne doğrudan tanıklık eden birinci binyılda üretilmiş en önemli eser" olduğunu belirtmiştir. Bulunan diğer yazmalar ise Altun Yaruk ve Sekiz Yükmek'tir. Cyranides (ayrıca Kyranides veya Kiranides), Greek ilk kez 4. yüzyılda bir araya getirildi. Latince ve Arapça çevirileri de mevcuttur. Bir "farrago" ve bir texte vivant, aktarım karmaşıklığı nedeniyle: kısaltılmış, yeniden düzenlenmiş ve eklemeler yapılmıştır. Ortaya çıkan derleme değerli taşların, bitkilerin ve hayvanların sihirli özelliklerini ve pratik kullanımlarını kapsar ve muskaların sanal bir ansiklopedisidir; ayrıca batı simya, ve Yeni Ahit çalışmalarına, özellikle kelimelerin ve büyüsel-dini uygulamaların aydınlatıcı anlamlarına. Tıbbi bir metin olarak Cyranides, antik çağda ve Orta Çağ'da bile yerel dili kullanması nedeniyle nispeten düşük itibar gördü ve Hipokrat veya Galenik tıp teorisi yerine lore'a güvenme. [[Pseudodoxia Epidemica]'da ], Thomas Browne, Cyranidesi "Yunanca Harpocration ve muhtelif Arap yazarlarından oluşan bir koleksiyon olarak tanımladı; şeylerin uygunluğu." Cyranides Orta Çağ'da "tehlikeli ve itibarsız" olarak kabul edilse de, tıbbi uzmanlığa sahip bir din adamı olan Pascalis Romanus tarafından Latinceye çevrildi. İmparator Manuel I Komnenos'un Latince tercümanıydı. 14. yüzyıl din adamı Demetrios Chloros, Coeranis olarak anılanlar da dahil olmak üzere büyülü metinleri yazıya döktüğü için yargılandı. Jeolojik miras(jeomiras), yok olması durumunda bulunduğu bölgeye ait bilgi ve jeolojik bir belgenin kaybolacağı, nadir bulunan, yok olma tehdidi altındaki jeosittir. Yerkabuğunun evriminin anlaşılmasına yardım eden tipik lokalitelerdir. Bunlar hem yerkürenin öğrenilmesi, hem de yerbilimi eğitimi için gereklidir. Yok olmaları durumunda jeolojik evrimin bir parçası, bir kaydı silinmiş olur. Bunlar olmadan yerküreyi anlamak mümkün değildir. ‘’Sit alanı’’ ilan edilmiş yerler halkın faaliyetlerine kapatılır. Jeosit, bu anlamda jeolojik sit alanı demek değildir. Jeosit, jeolojik bir özelliği temsil eden, bu özelliği görmek, öğrenmek isteyenlerin ziyaret edebilecekleri ilgili oluşumu kolayca anlatmak için kullanılan ‘’yer veya lokalite’’ anlamındadır. Boyut sınırı yoktur. Çok küçük olabileceği gibi çok geniş alanları da kapsayabilir. Jeolojik olay, süreç, ürün en iyi hangisiyle temsil ediliyorsa o lokalite ‘’jeosit’’tir. Bir alanda birden fazla özellik varsa özellik değil ama alan, bölge, yöre ‘’jeosit’’ kabul edilir. Jeositlerden haberdar olmak, varlıklarını ve oluşumlarını bilmek, jeolojik koruma için ön koşuldur. Jeolojik Miras kavramının içinde Jeositlerin jeolojik güzelliklerine ve bilimsel önemine dolaylı yoldan, onların korunması gerektiğine ise doğrudan vurgu vardır. Doğada ender bulunan, çoğu kez görsel güzelliği olan jeositlerin yok olması, aslında yerkürenin geçmişine ait belgelerin yok olması demektir. Kaldı ki Jeosit ve/veya Jeolojik Miras olmadan yerbiliminin yapılması da mümkün olmayacaktır. Marmara denizi kıyısındaki fosilli Pleyistosen oluşukları (Marmara Formasyonu), Kuzey Anadolu Fayı, Tuz Gölü, Meke Maarı ülkemizdeki bazı jeolojik miras örnekleridir. Jeolojik koruma konusunda milat teşkil eden 13 maddelik ‘’Digne Bildirgesi’’ yayınlanmıştır. Artan tahribata karşı yer bilimcilerin isyanı olan bu bildirge ilk kez, yerkürenin inorganik bölümünün de korunmaya ihtiyacı olduğu, bunların yenilenemeyen, yerine konulamaz oldukları, kayaç, fosil, istif vb. bazı oluşukların yerkürenin geçmişine ait belge nitelikleri vurgulanarak “jeolojik sit - jeosit” ve “jeolojik miras” kavramları yüksek sesle dillendirilmiştir. Yurt içinde Jeolojik Koruma çalışmaları Jeolojik Mirası Koruma Derneği-Jemirko (2000) tarafından sürdürülmeye çalışılmaktadır.
0
5
[184, 706, 1695, 2947, 5229]
4
c60f63c5-2ded-4efd-bbc3-a92c56d6a6d9
Jeosferde depolanan karbonun büyük çoğunluğu hangi formda bulunur ve bu nasıl oluşur?
Jeosferde depolanan karbonun yaklaşık %80'i, deniz organizmalarının kabuklarında bulunan kalsiyum karbonattan oluşan kireçtaşı ve türevleri şeklindedir. Bu kayaçlar, deniz canlılarının kabukları çökeldikten sonra zamanla katılaşarak oluşur.
Edmund Veesenmayer (d. 12 Kasım 1904, Bad Kissingen – ö. 24 Aralık 1977, Darmstadt), Alman Politikacı, Subay (SS-Brigadeführer) ve Savaş Suçlusu. Önemli ölçüde Macaristan ve Hırvatistan'da Holokost'a katkıda bulunmuştur. Ernst Kaltenbrunner ve Joachim von Ribbentrop'un aştında Hizmet vererek; Adolf Eichmann ile İş birliği yaptı. Mutajen, biyolojide canlıların DNA ya da RNA gibi hücresel bilgi ve yönetim zincirlerinin moleküler yapısını değiştirerek söz konusu canlının doğal olarak beklenen düzeyin çok üzerinde mutasyona uğramasına neden olan fiziksel veya kimyasal etmenlerdir. Nükleer ışınım sonucu oluşan gama ışını ve güneşten yayılan morötesi ışınlar en bilinen doğal mutajenlerdendir. Karbon döngüsünün jeolojik bölümü, küresel karbon döngüsünün diğer bölümlerine kıyasla yavaş çalışır. Atmosferdeki karbon miktarının ve dolayısıyla küresel sıcaklıkların en önemli belirleyicilerinden biridir. Dünyadaki karbonun çoğu, hareketsiz olarak dünyadaki litosferde depolanır. Yeryüzünün mantosunda depolanan karbonun büyük kısmı, dünya oluştuğunda orada depolanmıştır. Bazıları biyosferden alınan organik karbon şeklinde çökelmiştir. Jeosferde depolanan karbonun yaklaşık% 80'i, deniz organizmalarının kabuklarında depolanan kalsiyum karbonatın çökelmeden oluşan kireçtaşı ve türevleridir. Kalan % 20, yüksek ısı ve basınç altında karasal organizmaların çökelmesi ve gömülmesi yoluyla oluşan kerojenler olarak depolanır. Jeosferde depolanan organik karbon milyonlarca yıl orada kalabilir. Karbon jeoküreyi çeşitli şekillerde terk edebilir. Karbon dioksit, karbonat kayaçlarının yeryüzündeki mantoya batırıldığında metamorfizması sırasında açığa çıkar. Bu karbondioksit, volkanlar ve sıcak noktalardan atmosfere ve okyanusa salınabilir. Aynı zamanda, insanlar tarafından fosil yakıtlar biçiminde doğrudan kerojenlerin ekstraksiyonu yoluyla uzaklaştırılabilir. Ekstraksiyondan sonra, enerjiyi serbest bırakmak ve depoladıkları karbonu atmosfere yaymak için fosil yakıtlar yakılır. Richard Robert Ernst (d. 14 Ağustos 1933, Winterthur - ö. 4 Haziran 2021, Winterthur), İsviçreli kimyager ve fizikçi. Yüksek çözünürlüklü nükleer manyetik rezonans (NMR) spektroskopsinin geliştirilmesine yönelik çalışmalarından ötürü 1991 yılında Nobel Kimya Ödülüne layık görülmüştür. Tura – Türk, Çuvaş ve Altay inancında Tanrı, Rab anlamlarına gelir. Türe veya Turı da denir. Türk halk inancındaki ve Türk tarihindeki kendine özgü bir tek tanrı inancıdır.
0
5
[331, 696, 1983, 2269, 2442]
2
9f3dedf9-7778-4d74-9f17-baf59b4fc35d
Kleveyit hangi elementin keşfine yol açmıştır?
Kleveyitin içinde bulunan helyum gazının keşfi, bu radyoaktif mineralin incelenmesi sonucu gerçekleşmiştir.
Kleveyit, uranyum içeren radyoaktif bir mineraldir. 19. yüzyılın sonlarında başlatılan dünya yüzeyinde helyum arama araştırmaları sonucu İskoç kimyacı Sir William Ramsay tarafından bulunmuştur. İsveçli bilim insanı Per Theodor Cleve'e ithafen minerale kleveyit adı verilmiştir. Açılımı Data Encryption Standart olan simetrik şifreleme algoritmasıdır. 1997'de resmi bilgi şifreleme standardı olarak kabul edilirken, 2000'de yerini AES'e bırakmıştır. DES, gizli anahtarlı bir şifreleme türüdür, büyük boyutlu verilerin şifrelenmesinde kullanılır. Şifreleme işlemi Blok Şifreleme olarak adlandırılan bir yöntem ile gerçekleştirilir. Bu yöntem, şifreli metin ile düz metin arasındaki ilişkiyi gizlemeyi amaçlar. Her şifreleme adımına döngü denilir ve her döngüde kullanılan anahtar farklıdır. Açık mesaj, belirli uzunluktaki bloklara bölünür ve ayrı ayrı şifrelenen bloklar ile şifreli metin elde edilir. Her bir blok, 8 bit parity biti olmak suretiyle, 64 bit uzunluğundadır. Blok uzunluğu, kullanılan işlemci hızına göre değişebilir. Yeni dönem bilgisayarlarda, 128 bit kullanılmaya başlanmıştır. Bu yöntemde bilinmezlik fazladır; her bir bloğun her biti, diğer bitler ve anahtar ile bağımlıdır. DES, bağımlılık fazla olmasına rağmen, modern bilgisayarlara dayanamaz. Brute Force ataklarına karşı güvensizdir. Bu noktada DES’in güvenilirliğini artırmak için 3DES yöntemi geliştirilmiştir. Bu yöntemde, şifrelenen veri tekrar geri çözülür ve DES şifrelemesi 3 sefer art arda yapılır. Şifreleme için kullanılan ve uzunluğu 24 byte olan anahtar, 3 bloğa ayrılır. İlk 8 byte ile şifreleme yapılır, buraya kadar olan kısım DES işlemidir. Daha sonra şifrelenen metin ortadaki 8 byte ile çözülür ve son 8 byte ile tekrar şifrelenerek 8 byte’lık blok elde edilir. DES’e göre güvenilirliği fazladır fakat hız 3 kat daha azalmıştır. Her byte bir eşlik biti bulundurur. Dolayısı ile kullanılan anahtar 168 bittir. (24*7=168) DES’i kırmak için yüksek maliyetle son teknoloji makineler geliştirilmiş olmasına rağmen 3DES, bankalar ve devlet daireleri olmak üzere birçok ortamda kullanılmaya devam etmektedir. Bazen kum havuzu, kedi tuvalet kutusu veya kedi tuvaleti denilen kap kedilerin yanı sıra tavşanlar, yaban gelincik'ler, minyatür domuz'lar, küçük köpek'ler ve içgüdüsel olarak veya eğitim yoluyla böyle bir yerden yararlanan diğer evcil'ler için bir iç mekan dışkı ve idrar toplama kutusudur. Bir evde serbest dolaşımına izin verilen ancak metabolik atık için dışarı çıkamayan veya her zaman dışarı çıkmayan evcil hayvanlar için kullanılır. Bu hayvanların sahipleri, açık havadaki tehlikelere maruz kalma korkusuyla hayvanlarının dışarıda dolaşmalarına izin vermemeyi tercih eder. Ortalama, kapalı kedilerin ömrü 16.8 yıl iken, açık hava kedilerinin ömrü çok daha kısa, sadece 5.6 yıldır. Bu açık hava tehlikeleri arasında kötü hava durumu, yabani yaşam, trafik veya kedi immün yetmezlik virüsü gibi hastalıklar yer alır. Vahşi doğada kediler, kolay gömmek için doğal olarak yumuşak veya kumlu toprağa dışkılarlar. Dışkılarını örtmek için patilerini geriye doğru süpürme hareketiyle kullanırlar. Bu içgüdüsel arzuyu harekete geçirmek için, kedi tuvalet kutusunun dibi genellikle 2 inç (5 cm) veya daha az kedi kumu ile doldurulur. Tuvalet kutusu dolgu maddesi, amonyak gibi nemi ve kokuları emen gevşek, tanecikli bir malzemedir. Bazı kum markaları, bu tür kokuları emmek için kabartma tozu içerir veya sahipleri, kutunun altında kedi kumunun altına, ince bir tabaka serpebilir. Altlık malzemesi ayrıca bir kedinin atıklarını gömmelerine izin vererek kokularını gizleme konusundaki içgüdüsel arzusunu da tatmin eder. En yaygın malzeme kildir, ancak geri dönüştürülmüş kâğıt "peletler" ve silika bazlı "kristal" çeşitleri de kullanılır. Bazen, sahibi kedinin doğal içgüdülerini harekete geçirmek istediğinde, doğal kir kullanılır. Pisliğin içine döküldüğü kedi tuvalet kutusu, uygun şekilde temizlenmediğinde pis bir koku yayar. Tuvalet kutusundan kaçınmayı önlemek için, tuvalet kutusunun bodrum katı veya çamaşır odası gibi evin trafiğin az olduğu alanlarda tutulması tavsiye edilir. Çıkan kokuyu örtmeye veya azaltmaya yardımcı olmak için ticari olarak temin edilebilen özel tuvalet malzeme türleri vardır. Bunlar kabartma tozu, bitki özleri ve/veya kokulu kristaller içerirler. Hava girişi olan bir odada tutulursa, kokuyu evin geri kalanından izole etmek için fırın filtresine oda spreyi eklenebilir.
0
3
[278, 2094, 4398]
0
0cc6ba3d-39c8-4fbd-a68e-63f15d064d2d
Lakolitlerin diğer magmatik kaya kütlelerinden ayıran en önemli özellikler nelerdir?
Lakolitleri diğer magmatik kaya kütlelerinden ayıran en önemli özellikler, tabanı veya sapa sahip olması, genellikle stock'lardan daha küçük boyutlarda olması ve çaplarının kalınlıklarına oranının 10'dan küçük olmasıdır. Ayrıca, çoğunlukla asidik kayalardan oluşmaları da yaygın bir özelliktir.
Joe Henry Engle (26 Ağustos 1932 - 10 Temmuz 2024) Amerikan astronot. X-15 Flight 138, X-15 Flight 143, X-15 Flight 153, ALT, STS-2, STS-51-I görevlerinde yer almış, 9 gün 8 saat, 30 dakika uzayda kalmıştır. 1986'da emekli olmuştur. Bir de ödülü vardır. Scotiabank, toplam varlık değerine göre Kanada'nın en büyük üçüncü bankası olarak 754 milyar dolara sahip olan Kanadalı bir bankacılık ve finansal hizmetler şirketidir. Scotiabank, 1832'de Halifax'ta kuruldu ve merkezi 1900'de Toronto'ya taşınana kadar buradaydı. Oyun Teorisi'nin en önemli araçlarından biri olan Nash dengesi, oyuncuların belli özellikler taşıyan strateji seçimlerine verilen isimdir. Her oyuncu, oyun içinde elinde olan eylemlerden birini seçmiş olsun ve tüm oyuncuların böyle bir seçim yaptığını düşünelim. Bir oyuncu için seçilmiş eylem, diğer oyuncuların seçtikleri eylem gözetildiğinde oynanabilecek (getiri anlamında) en iyi eylem ise ve bu durum diğer tüm oyuncular için de geçerliyse, bu durumun bir Nash Dengesi oluşturduğundan söz edilebilir. Oyuncular, yalın eylemler seçebilecekleri gibi, birden çok eylemi, belli bir olasılıkla oynamayı da tercih edebilirler. Nash Dengesi, Oyun Teorisi kavramına önemli katkıları olan Amerikalı matematikçi John Nash'in adıyla anılmaktadır. Analitik anlamda benzer bir gözlemde bulunan ilk kişi Antoine Augustin Cournot isimli Fransız bir matematikçidir. Cournot bu olguyu iki firmanın, eş zamanlı olarak üretim miktarını belirledikleri kuramsal bir pazar için gözlemlemiş ve detaya dökmüştür. John Nash, 1950 yılında yazdığı doktora bitirme tezinde, bu dengenin, oyuncuların fayda fonksiyonlarının belli özellikleri sağladığı tüm oyunlarda var olduğunu ispatlayarak 1994 Ekonomi Nobel Ödülü'nü almıştır. Mutajen, biyolojide canlıların DNA ya da RNA gibi hücresel bilgi ve yönetim zincirlerinin moleküler yapısını değiştirerek söz konusu canlının doğal olarak beklenen düzeyin çok üzerinde mutasyona uğramasına neden olan fiziksel veya kimyasal etmenlerdir. Nükleer ışınım sonucu oluşan gama ışını ve güneşten yayılan morötesi ışınlar en bilinen doğal mutajenlerdendir. Lakolit, Bir sap kısmı bulunan, tabanı oldukça düz,mantar veya kubbe şeklindeki intrüsif kütlelerdir. Yatay kesitleri daireye benzer. Bununla beraber değişik şekilde olanları da vardır. Lakolitin üzerindeki örtü tabakanın yükselmesi yeryüzünde kubbe şeklinde bir dağın veya kabartının meydana gelmesine sebep olur. Ancak bu dağın ve örtü tabakanın aşılmasından sonradır ki lakolit yüzeyinde görülebilir. Bir plotonik kütleye kesin olarak lakolit diyebilmek için kesinlikle onun bir tabanı veya sapa sahip olduğunu göstermek gerekir. Aksi durumda böyle bir kütleyi sapsız ve tabansız olan batolitten ayırt etmek olanaksızlaşır. Lakolitlerde yapının zemini çoğunlukla yataydır. Lakolitler genellikle, bir başka magma sokulum kaya kütlesi olan stock’lardan daha küçüktür ve çapları 16 km ‘yi nadiren aşar. Kalınlıkları ise yüzlerce metre ile birkaç metre arasında değişir. Lakolitleri, kaya katmanlarının arasında koşut olarak sokulan örtü benzeri körkayalar olan sillerden (yargı) ayıran başlıca özellik, çaplarının kalınlıkların oranının 10’dan küçük oluşur. Bu oran 10’dan büyük olduğunda, yapı sill olarak adlandırılır. Lakolitler asidik kayalar , bazik kayalara oranla daha yaygındır. Utah‘ın güneydoğusunda Henry Dağları ABD’de iyi bilinen lakolitlerden olup mantona’daki birkaç butte aşınmış lakolitlerdir.
0
5
[254, 518, 1724, 2089, 3404]
4
4069db71-881f-4143-af67-a9712043561b
Laurentide Buz Tabakası'nın en son ilerlemesi ne zaman gerçekleşti ve bu ilerleme hangi bölgeleri etkiledi?
Laurentide Buz Tabakası'nın son ilerlemesi yaklaşık 95.000 yıl önce başladı ve 20.000 yıl önce sona erdi. Bu ilerleme, Kuzey Amerika'nın büyük bir bölümünü etkiledi, Büyük Göller'i, Kanada Kalkanı'ndaki gölleri ve doğu Kuzeybatı Toprakları'ndan Nova Scotia'ya kadar uzanan geniş bir alanı kapladı.
Laurentide Buz Tabakası, Kuvaterner buzul çağları sırasında 2.588 ± 0.005 milyon yıl öncesinden günümüze birçok kez Kanada'nın çoğu ve Kuzey Amerika Birleşik Devletleri'nin büyük bir kısmını da kaplamak üzere milyonlarca kilometre kareyi kaplayan devasa bir buz tabakasıydı. Son ilerleme, kuzey Amerika'nın çoğunu c. 95.000 ve c. Günümüzden 20.000 yıl önce ve diğer jeomorfolojik etkilerin yanı sıra, beş Büyük Göl ve Kanada Kalkanı'nın daha küçük göllerinin ev sahipliğini yapmıştır. Bu göller doğu Kuzeybatı Toprakları'ndan kuzey Kanada'nın çoğu boyunca ve üst Orta Amerika Birleşik Devletleri'nden (Minnesota, Wisconsin ve Michigan) Finger Gölleri'ne, New York'un Champlain Gölü ve Lake George bölgelerinden kuzey Appalachians'a kadar uzanır ve tüm New England ve Nova Scotia boyunca uzanır. Zaman zaman, buz tabakasının güney kenarı, Kuzeydoğu Amerika Birleşik Devletleri'nin günümüzdeki kıyı kasabalarını Boston ve New York Şehri ve Büyük Göller gibi kıyı şehirleri ve Chicago ve St. Louis, Missouri gibi uzak güneydeki kasabaları kapsıyordu. Daha sonra Missouri Nehri'nin şimdiki seyrini, Cypress Tepeleri'nin kuzey yamaçlarına kadar takip etti ve bunun ötesinde Cordilleran Buz Levhası ile bütünleşti. Buz örtüsü, kıtanın ortasında yaklaşık 38 derece enlemi güneye kadar genişlemiştir. 55 Cancri e, 55 Cancri yıldız sistemine ait bir süper dünyadır. Bazıları Elmas Gezegen demektedir. 30 Ağustos 2004 tarihinde keşfedilmiştir. 11 Ekim 2012 tarihinde 55 Cancri e'nin bir karbon gezegen olabileceği açıklanmıştır.
0
2
[1294, 1520]
0
e184894c-7644-46f4-8d70-4753479bd0f2
Litosferin astenosferden farkı nedir?
Litosfer, Dünya'nın sert ve kırılgan dış kabuğunu oluştururken, astenosfer litosferin altında yer alan daha yumuşak ve akışkan bir katmandır. Litosfer tektonik plakalar halinde hareket ederken, astenosfer bu hareketleri kolaylaştırır.
BACnet (ing.Building Automation and Control Networks kısaltması) Bina otomasyon kontrol ağı. Bir tür bina otomasyonu haberleşme protokolüdür. Bacnet sadece bina otomasyonu entegrasyonunu sağlamaz aynı zamanda ünitelerin birbiri ile ileşimini gerçekleştirir. Bu özelliği ile bina otomasyonu içerisinde en çok tercih edilen protokollerin başında gelir. Litosfer, eski Yunancada "kayalık" Hintçede "küre" anlamlarına gelir. Tanım olarak ise, sert ve mekanik özellikleri ile tanımlanan karasal tipte bir gezegenin veya doğal uydunun en dış kabuğudur. Litosfer, kabuk ve üst mantonun binlerce yıl veya daha büyük zaman ölçeklerinde elastik olarak davranan üst mantonun en üst bölümünden oluşur. Gezegenimizin kaya kısmını oluşturan ve en dış katmanı olan kabuğu tanımlamada kimyasal ve mineraloji yapısı kullanılır. Litosferin altındaki katman, astenosfer olarak bilinir. Hela (/ˈhɛlə/) Marvel Comics tarafından yayımlanan Amerikan çizgi romanlarında görünen kurgusal karakterdir. Asgard'daki ölüm tanrıçası olan karakter, İskandinav mitolojisindeki Hel'e dayanmaktadır. Helheim ve Niflheim'ın hükümdarı olan karakter, sık sık Thor'un düşmanı olmuştur. Çizgi romanların Gümüş Çağı'nda çıkış yapan Hela, ilk olarak Journey into Mystery #102'de göründü ve editör/yazar Stan Lee ile sanatçı/yazar Jack Kirby tarafından İskandinav mitolojisinden uyarlandı. Cate Blanchett, Marvel Sinematik Evreni filmi Thor: Ragnarok'ta (2017) karakteri canlandırdı. Tsukihime (Japonca: 月姫; "Ay Prensesi"), Type-Moon tarafından geliştirilen 2000 yapımı bir yetişkin görsel romanıdır. Oyun, 29 Aralık 2000 tarihinde Japonya'da Microsoft Windows için piyasaya sürüldü. Sasaki Shōnen tarafından çizilen Shingetsutan Tsukihime adlı bir manga serisi uyarlaması Ağustos 2003-Temmuz 2010 tarihleri arasında ASCII Media Works'un Dengeki Daioh dergisinde yayınlandı. J.C.Staff tarafından hazırlanan bir anime televizyon serisi uyarlaması Ekim-Aralık 2003 tarihlerinde yayınlandı.
0
4
[351, 867, 1442, 1946]
1
e3514489-e496-4a06-9331-78f227b76ee7
Milonit oluşumunda sünek deformasyonun rolü nedir ve bu nasıl gözlemlenebilir?
Milonitler, kayaçların yüksek basınç ve düşük sıcaklık koşullarında, yani kırılmadan bükülerek deforme olmasıyla oluşan sünek deformasyonun bir sonucudur. Bu deformasyonda, kayaçtaki mineraller uzar, kıvrılır ve yeniden kristalleşir. Milonitlerde bu sünek deformasyonu gösteren en belirgin özellikler yuvarlaklaşmış porfiroklastlar ve litik parçacıkların yapraklanarak hizalanmasıdır. Ayrıca, milonitin çizgisel yapısı da sünek deformasyonun bir sonucudur.
Bilim veya ilim, (bil- fiilinden türetilmiştir) nedensellik, merak ve amaç besleyen, olguları ve iddiaları deney, gözlem ve düşünce aracılığıyla sistematik bir şekilde inceleyen entelektüel ve uygulamalı disiplinler bütünüdür. Kimi kullanımlarda bu tanımın "ilim" için geçerli olmadığının altını çizmek gerekir. Çünkü bilim somut, evrensel olayları kendine konu edinmişken ilim doğaötesi olaylarla da ilgilenebilir fakat somut kanıt sunmaz. Bilimi sınıflandıran bilim felsefecileri bilimi formal bilimler, sosyal bilimler ve doğa bilimleri olmak üzere üçe ayırır. Bilimin diğer tüm dallardan en ayırt edici özelliği, savunmalarını somut kanıtlarla sunmasıdır. Bu sayede bilim, bilinmeyen olguları açıklamamıza ve evreni idrak etmemize güçlü destek olur. Bilimsel çalışmalar belirli kıstasları karşılamak zorundadır. Tüm bilim dalları, deneysel yöntemlere ve gerçek olayla ilgili varsayımın ilişiklik gücüne bağlı olarak kanunlar çıkarmaya çalışır. Einstein bilimi, her türlü düzenden yoksun duyu verileri ile düzenli düşünceler arasında uygunluk sağlama çabası, Bertrand Russell ise gözlem ve gözleme dayalı akıl yürütme yoluyla dünyaya ilişkin olguları birbirine bağlayan yasaları bulma çabası olarak tanımlar. Geleneksel bilim sadece anlamaya ve çözmeye gereksinim duysa da ileri evrelere ulaşan bilim türleri sadece çözmeyi değil çözümden öte ilerlemeyi de kapsar. Geçmişe bakıldığında en önemli sayılan bilim dallarından bazıları matematik, geometri, gök bilimi ve tıptır. Çok çeşitli matematiksel çözümleme sistemlerinin geliştirildiği ilk zamanlardan bu yana yeni formüller, sistemler, kuramlar geliştirilmektedir ki bu da bilimin sürekliliğine bir örnektir. Bilim ve bilimsel yöntem denenebilirliğe öncelik verir. Böylece nesnel sahicilik sağlanır ve araştırma belirli bir çerçeveye oturur. Bir varsayım (hipotez), türlü sınamalar sonucunda doğrulanırsa kuram (teori) statüsünü alabilir ve diğer bilim insanlarının çalışmalarında dayanak işlevi görür. Spongin, organik protein fibrillerine verilen addır. Spikül adı verilen inorganik proteinlerle birleşerek süngerlerde iskeleti oluştururlar. Rillettes pâté'ye benzer bir et preparatıdır. Genellikle domuz etinden yapılır, etler küp küp doğranmış veya kıyılmış, ağır tuzlu ve yavaşça yağda pişirilmiş, parçalanmış ve sonra bir macun oluşturmak için yeterince yağ ile soğutulmuştur. Normalde ekmek veya tost üzerine yayılmış olarak kullanılır ve oda sıcaklığında servis edilir. Rillettes ayrıca diğer etler, kaz, ördek, tavuk, tavuksular, tavşan ve bazen clupeonella, ançous, hamsi, tuna, ton balığı veya sombalığı gibi balıklarla yapılır. T9 (ingilizce:Text on 9 keys) orijinal olarak şimdi Nuance Communications'ın bir parçası olan Tegic Communications tarafından geliştirilen, cep telefonları için ABD patentli bir metin tahmini teknolojisi (özellikle 3x4 sayısal tuş takımı içerir). T9 yöntemi Verizon Wireless, NEC, Nokia, Samsung Electronics, Siemens, Sony Ericsson, Sanyo, SAGEM ve diğerlerinin telefonlarında kullanıldı. Ayrıca Texas Instruments PDA Avigo tarafından 1990'ların sonlarında kullanıldı. Başlıca rakipleri Motorola tarafından oluşturulan iTap, RIM tarafından hazırlanan SureType, Eatoni'nin LetterWise ve WordWise, Intelab'ın Tauto teknolojisidir. REST (Temsilî Durum Aktarımı; İng. İngilizce: Representational state transfer), Web protokolleri ve teknolojilerini kullanan bir dağıtık sistemdir. REST prensiplerini sağlayan sistemler, RESTful olarak sıfatlandırılır. Temsilî Durum Aktarımı ismindeki temsilî (İng. İngilizce: representational), verinin temsilini kastetmekte olup onunla ilgili durumun aktarılması olarak düşünülebilir. 2000 yılında HTTP spesifikasyonunun yazarlarından biri olan Roy Fielding tarafından doktora tezinin bir parçası olarak geliştirilmiştir. SOAP ve WSDL tabanlı Web servislerine spesifikasyon olarak daha basit bir alternatif olarak geliştirilmiştir. RESTful sistemler çoğunlukla HTTP protokolü üzerinden Web tarayıcıları tarafından sayfaların transferinde de kullanılan HTTP fiilleri (GET, POST, PUT, DELETE vs.) ile haberleşirler. Aktarılan verinin formatı HTML, JSON, XML ya da farklı bir tipte olabilir. REST, bu konuda bir kısıtlama getirmez. Aktarılan verinin tipi ve özellikleri istemci ve sunucu tarafından HTTP protokolünde yer alan İngilizce: content-type (içerik tipi) ve benzeri metaveri ile tanımlanır. Milonit, güçlü sünek deformasyon için kanıt gösteren ve normalde matristeki minerallere benzer bileşime sahip yuvarlatılmış porfiroklast ve litik parçalar içeren, yapraklanmış ve genellikle çizgisel bir kayadır.
0
6
[1959, 2100, 2596, 3225, 4324, 4536]
5
90e05a1e-2340-41fd-bb4b-5ca54f0526da
Metinde bahsedilen nikel ve alüminyum örneklerinden yola çıkarak, bir mineralin ekonomik olarak işletilebilirliğinin neye bağlı olduğunu açıklayabilir misiniz?
Metinde belirtildiği gibi, bir mineralin ekonomik olarak işletilebilirliği sadece o minerali oluşturan elementin miktarıyla değil, aynı zamanda elementin hangi iyon köküyle bir araya gelerek hangi mineralojik formu oluşturduğu ile de yakından ilgilidir. Örneğin nikel sülfit formu (petlandit) nikelin silikat formu (garniyerit)'nden daha kolay ve ekonomik olarak işlenebilir. Benzer şekilde alüminyumun elde edilebilmesi için cevherin boksit formunda olması gerekir, şistlerde bulunan alüminyum ise silikat formundadır ve bu nedenle işletilemez.
Ohol - Yakut mitolojisinde Vahşet Tanrısı. Yeryüzünde büyük kırımlara sebebiyet verir. Ohol Uğola olarak anılır. Yakut mitolojisinde, kıskançlığın, düşmanlığın ve acımasızlığın simgesidir. "İlbis Kığha" ile birlikte göğün karanlık güçleridir ama şeytan değillerdir. Savaş Tanrısı olarak da görünür. Eduard "Edu" Neumann (5 Haziran 1911-9 Ağustos 2004), 2. Dünya Savaşı'nda bir Luftwaffe subayı ve as pilotuydu. Kuzey Afrika Cephesi'nde 1941'den 1943'e kadar Jagdgeschwader 27 "Afrika"ya komuta etti. Kariyeri boyunca toplam 13 hava zaferi elde etmiştir. Genellikle minerallerin sahip oldukları kristal sistemleri olarak bilinir. Ancak tanıma elementlerin hangi iyon kökleriyle birlikte oldukları da dahildir. Mineralojik form, metal yataklarının karlı bir şekilde işletilmelerinin belirlenmesi açısından son derece önemlidir. Örneğin, nikelin sülfit formu petlanditin işletilmesi silikat formu olan garniyeritden daha kolay ve ekonomiktir. Yine alüminyumun da elde edilebilmesi için cevherin mutlaka boksit formunda olması gerekir. Birçok şisti kayaç %20 oranında Al içermesine rağmen Al için işletilemezler zira şistlerde Al silikat formundadır.
0
3
[299, 555, 1148]
2
efd5ca93-0b10-4191-a0ed-cdf784f23f0a
Mostraların oluşumunda erozyonun rolü nedir?
Mostralar, genellikle erozyonun yoğun olduğu bölgelerde daha sık görülür. Erozyon, üstteki kayaç katmanlarını aşındırarak altta kalan jeolojik birimleri yüzeye çıkarır ve böylece mostraların oluşumunu sağlar.
Mostra, jeolojide herhangi bir jeolojik birimin (anakaya, sığ çökeltiler ya da değişik minerallenmelerin) herhangi bir kazı yapmadan yüzeyde gözlenebilen kısmına verilen isimdir. Mostralara genellikle erozyonun yoğun olduğu bölgelerde daha sık rastlanır. Bunun yanında insan kaynaklı mostralara da rastlamak mümkündür (yol yapımları sırasında ya da herhangi bir madencilik faaliyetinin olduğu bölgelerde). Mostralar sayesinde mostranın bulunduğu bölgenin yapısal jeolojisi hakkında önemli bilgiler elde edilir. Bunun yanında mostralar sayesinde temel jeoloji kurallarının (istiflenme kuralı (Süperpozisyon prensibi (law of superposition)), orijinal yatay çökelme kuralı (en:principle of original horizontality) ve yanal devamlılık kuralı (en:principle of lateral continuity) gelişmesinde önemli katkılarda bulunmuştur. Bu nedenle mostra için jeolojinin temel elementi denilebilir. Madencilikte ise mostra veren cevherler genellikle yüzey madenciliği yöntemi ile üretilirler. Labne, Meksika mutfağına özgü fermente süte dayalı bir süt ürünüdür.
0
2
[975, 1044]
0
612052a9-4886-44af-85ec-0fe533f9f7f4
Paleoklimatolojide kullanılan PROXY yöntemleri nelerdir ve bu yöntemler nasıl çalışır?
Paleoklimatolojide, doğrudan ölçüm alınmayan geçmiş iklimleri anlamak için çeşitli PROXY yöntemleri kullanılır. Bunlar arasında kayalar, tortullar, sondaj delikleri, buz tabakaları ve ağaç halkaları gibi doğal kayıtlar yer alır. Örneğin, buz çekirdeklerinde hapsolmuş hava kabarcıkları, geçmiş atmosferin bileşimini ve sıcaklığını gösterirken, ağaç halkalarının genişliği o yılki yağış miktarı hakkında bilgi verir. Bu veriler, tarihlendirme teknikleriyle birleştirilerek geçmiş iklim koşullarını yeniden yapılandırmamızı sağlar.
Paleoklimatoloji, doğrudan ölçümlerin alınmadığı iklimlerin incelenmesidir. Araçsal kayıtlar Dünya tarihinin yalnızca küçük bir bölümünü kapsadığından, eski iklimin yeniden inşası, doğal çeşitliliği (varyasyonu ) ve mevcut iklimin evrimini anlamak için önemlidir. Paleoklimatoloji, kayalar, tortular, sondaj delikleri, buz tabakaları, ağaç halkaları, içinde korunmuş verileri elde etmek için Dünya ve yaşam bilimlerinden çeşitli PROXY yöntemlerini kullanır. Vekilleri tarihlendirme teknikleriyle birleştirilen bu paleoiklim kayıtları, Dünya atmosferinin geçmiş durumlarını belirlemek için kullanılır. Paleoklimatolojinin bilimsel alanı 20. yüzyılda olgunlaştı. Paleoklimatologlar tarafından incelenen kayda değer dönemler, Dünya'nın geçirdiği sık buzullaşma, YOUNGER DRYAS (soğuk iklim koşulları ve kuraklığın jeolojik kısa dönemidir.) gibi hızlı soğuma olayları ve Paleosen–Eosen Termal Maksimum sırasındaki hızlı ısınma hızıdır. Çevrede ve biyoçeşitlilikte geçmişte meydana gelen değişikliklerle ilgili çalışmalar, genellikle mevcut duruma, özellikle de iklimin kitlesel yok oluşlar ve biyotik iyileşme ve mevcut küresel ısınma üzerindeki etkisi üzerine yansır. SpX-DM1 (Demonstration Mision 1), SpaceX'in Dragon 2 kapsülü için test uçuşudur. Kapsül gelecekte insanları Uluslararası Uzay İstasyonuna (ISS) taşıyacak kapsüldür. Bu uçuş, kapsülün insan kullanımına güvenliğini test eden insansız uçuştur. 2 Mart 7:49 AM UTC 2019'da fırlatılmıştır. 3 Mart'ta, kalkıştan 24 saat kadar sonra ISS'e yanaşmıştır. Görev 8 Mart 13:50 UTC 2019'da kapsülün denize başarılı bir iniş gerşekleştirmesiyle sona ermiştir.
0
2
[1164, 1608]
0
8fd456c3-b2b1-4170-ac6e-071b3732267c
Taban seviyesi deniz seviyesinden farklı nasıl olabilir?
Taban seviyesi, genel olarak deniz seviyesini baz alır ancak bazı durumlarda yerel faktörlerden dolayı değişebilir. Örneğin, karstik bölgelerde çözünmeyen kayalar taban seviyesini yükseltebilir veya endoreik havzalarda denizden uzaklık taban seviyesinin deniz seviyesinden daha düşük olmasına neden olabilir. Akdeniz'deki Messiniyen tuzluluk krizi bunun bir örneğidir.
Taban seviyesi, yerkabuğunun dış etkenlerle aşındırılmasında, düzenleyici rol oynayan seviye. Deniz seviyesi, genel taban seviyesidir. Jeoloji ve jeomorfolojide, taban seviyesi bir erozyon süreci için alt sınırdır. Aşınmanın dayanıklı kayalar tarafından geciktirildiği daha az yapısal taban seviyeleri de vardır. Bunun örnekleri, altında çözünmeyen kayaların bulunduğu karstik bölgeleri içerir. Endoreik havzalarda olduğu gibi, büyük kara kütleleri denizden uzakta veya denizden bağlantısız olduğunda taban seviyeleri yerel olabilir. Bunun bir örneği, Akdeniz'in kuruduğu ve taban seviyesinin deniz seviyesinden 1000 m'den daha fazla aşağıya düştüğü Messiniyen tuzluluk krizidir. Genlik, periyodik harekette maksimum düzey olarak tanımlanabilir. Genlik, bir dalganın tepesinden çukuruna kadar olan düşey uzaklığın yarısıdır. Genlik kavramı ışık, elektrik, radyo dalgaları gibi konuları da kapsayan fen bilimleri alanında kullanılır. Perry W. Pratt (10 Ocak 1914 - 6 Ocak 1981), Amerikalı uçak motoru tasarımcısı ve mühendistir.
0
3
[681, 934, 1029]
0
70f70353-2ee9-4dd1-bd96-1d30e26e0113
AlphaGo'nun Lee Sedol ile oynadığı maçlar ne kadar önemliydi?
AlphaGo'nun Lee Sedol ile yaptığı maçlar, yapay zekanın karmaşık strateji oyunlarında insanları geçebileceğini göstermesi açısından çok önemliydi. Bu maçlar, Go gibi binlerce yıldır insanlar tarafından oynanan ve derin stratejik düşünme gerektiren bir oyunda bilgisayarların üstünlüğünü kanıtladı ve yapay zeka alanında büyük bir dönüm noktası oldu.
Evrensel İnsan Yük Taşıyıcısı veya HULC, Profesör H. Kazerooni ve Ekso Biyonikleri ekibi tarafından geliştirilmiş, hidrolik sistem üzerine kurulmuş, insan biçimli bir dış iskelettir. Askerlerin 90 kiloya (200 lbs) kadar olan yükleri saatte 16 kilometrelik bir hızla taşıyabilmeleri için tasarlanmıştır. Berkeley Robotikleri ve İşbilim Laboratuvarı tarafından 2000 yılından beri geliştirme aşamasında olan sistem, Lockhead Martin lisansıyla 26 Şubat 2009 tarihinde AUSA Kış Sempozyumu'nda alenen duyurulmuştur. Antrenman, idman veya egzersiz; herhangi bir alanda istenilen düzeye ulaşmak için gerçekleştirilen sistematik alıştırma. Antrenman ve idman sözcükleri Türkçede genellikle "herhangi bir spor müsabakasına hazırlık yapma" anlamında kullanılır. Egzersiz sözcüğü ise bunun yanı sıra sağlık gibi gerekçelerle yapılan kısa süreli fiziksel alıştırmaları da kapsar. Türkçede akademik konulardaki hazırlık çalışmaları için daha çok alıştırma sözcüğü tercih edilir. AlphaGo Google DeepMind tarafından geliştirilen Go oyununu oynayan bir program. Ekim 2015'te, 19x19'luk tahtada profesyonel bir go oyuncusunu avantaj verilmeden yenen ilk bilgisayar programı oldu. Bu galibiyetten sonra Mart ayında Lee Sedol ile 5 maç üzerinden yapılan oyunu da 4'e karşı 1 yenerek, dan-9 seviyesinde bir go oyuncusunu avantajsız yenen ilk bilgisayar programı oldu. Maarten Gerritszoon Vries veya Fries, aynı zamanda de Vries olarak da anılır (18 Şubat 1589, Harlingen, Hollanda – 1647 sonları Manila yakınında denizde), 17. yüzyıldan Hollandalı bir haritacı ve kaşifti, Ezo, Sakhalin, Kuril Adaları ve Okhotsk Denizi'ne ziyaretini anlatan ilk Batı Avrupalıydı. De Vries'in yaşamı hakkında pek bir şey bilinmiyor. Muhtemelen 1589'da Hollanda'nın Harlingen kentinde doğdu ve uzun yıllarını Tayvan'da geçirdi. En çok Batavia'nın valisi Anthony van Diemen adına Tartarya kıyılarını keşfetmek için 1643'te Kuzeybatı Pasifik Okyanusu'na yaptığı keşif gezisiyle hatırlanıyor. Bu deneme, 1639'da Matthijs Quast komutasındaki başarısız bir keşif gezisinden sonra Pasifik'te kimsenin keşfetmediği efsanevi altın ve gümüş adalarını aramaya yönelik ikinci seferdi.
0
4
[510, 965, 1347, 2135]
2
96b5ba1c-3e48-427b-9e3e-00b6a61ede8a
Beklenti Maksimizasyon algoritması hangi tür problemlerde kullanılır?
Beklenti Maksimizasyon algoritması, gözlemlenemeyen gizli değişkenlere bağlı istatistiksel modellerin parametrelerini tahmin etmek için kullanılır. Örneğin, bir grup insanın boy ve kilolarını bildiğimizde, ancak cinsiyetlerini bilmediğimizde, Beklenti Maksimizasyon algoritmasını kullanarak insanların cinsiyetlerine göre ortalama boy ve kilo gibi gizli değişkenleri tahmin edebiliriz.
Johann Baptist Albin Rauter (4 Şubat 1895 - 24 Mart 1949), Nazi döneminde Avusturya doğumlu yüksek rütbeli bir SS görevlisi ve savaş suçlusuydu. İşgal altındaki Hollanda'daki en yüksek SS ve Polis Lideriydi ve bu nedenle 1940-1945 döneminde oradaki önde gelen güvenlik ve polis memuruydu. Rauter doğrudan Nazi SS şefi Heinrich Himmler'e ve ayrıca Hollanda'nın Nazi valisi Arthur Seyss-Inquart'a rapor verdi. Dünya Savaşı'ndan sonra Hollanda'da insanlığa karşı suçlardan hüküm giydi ve idam mangası tarafından idam edildi. AUSCANNZUKUS, Avustralya, Kanada, Yeni Zelanda, Birleşik Krallık ve ABD'den oluşan bir komuta, kontrol, iletişim ve bilgisayar birlikte işlerlik kuruluşu. Bu kısaltma UKUSA Anlaşması'nda bir güvenlik uyarısı olarak kullanılmaktadır ve "Beş Göz" adıyla bilinmektedir. İstatistikte, Beklenti maksimizasyon (İngilizce: Expectation-maximization) algoritması, gözlemlenemeyen gizli değişkenlere bağlı istatistiksel modellerin parametrelerinin enbüyük olabilirlik ya da enbüyük artçıl tahminlerinin bulunması için kullanılan bir yinelemeli arama yöntemidir. Beklenti maksimizasyonu, beklenti (B) adımı ve maksimizasyon (M) adımı olarak iki adımın art arda tekrarlanmasıyla gerçekleşir. B-adımı parametrelerin o anki tahminlerini kullanarak bir log-olabilirlik beklentisi fonksiyonu oluşturur. M adımı parametre değerlerini log-olabilirlik beklentisini maksimize edecek şekilde günceller. Yani bu iki adımın her biri diğerinin girdisini hesaplayarak birbirini besler. Beklenti maksimizasyon adımları tahmindeki hata miktarı belirli bir oranın altına düşene kadar yinelenir. Cut-the-Knot (CTK), Bogomolny'nin 1996'dan 2018'e kadar sürdürdüğü ücretsiz, reklamlarla finanse edilen bir eğitim sitesiydi. Matematikte çeşitli konuların halk tarafından anlaşılacak biçimde açıklanmasına odaklanmıştı. Site öğretmenler, çocuklar ve ebeveynler ile matematiği merak eden herkes için eğitim, ilgiyi teşvik etme ve merak uyandırma amacıyla tasarlanmıştır. Adı, Büyük İskender'in Gordian düğümüne yaptığı çözüm efsanesine bir göndermedir. İstatistik bilimi için mod bir veri kümesi içinde en sık görülen değerdir. Tepedeğer olarak da adlandırılır. Bazı kullanım alanlarında, özellikle eğitim alanında, örnek veriler çok kere puan olarak anılmakta ve örnek mod değerine ise mod puanı adı verilmektedir. İstatiksel ortalama ve medyan gibi mod bir önemli veri bilgilerini kapsayan tek bir istatistiksel özetleme dir. Genellikle, bir veri için ortalama ve medyandan değişik değerdedir ve özellikle yüksek çarpıklık özelliği gösteren dağılımlar için bu farklılık daha da açıkça olarak görülür. Mod mutlaka eşsiz tek olmayabilir. Bazı verilerde hiç tekrarlama olmazsa hiçbir mod bulunmaz. Diğer taraftan değişik veri değerleri ayni maksimum çokluk değerine yetişebilirler. Olasılık dağılımları için çoklu mod değerine aşırı örnekler aralıklı tekdüze dağılım ve sürekli tekdüze dağılımdır; bu dağılımlar için rassal değişkenin mümkün tüm değerleri aynı olasılıkla mod değerleridir İskandinav mitolojisinde Ironwood, Midgard'ın doğusunda, devleri ve dev kurtları taşıyan trol kadınlarının yaşadığı bir ormandır. Ironwood, 13. yüzyılda önceki geleneksel kaynaklardan derlenen Şiirsel Edda'da ve 13. yüzyılda Snorri Sturluson tarafından yazılan Prose Edda'da onaylanmıştır.
0
6
[522, 789, 1589, 2041, 2976, 3266]
2
ad3d93d7-d7a0-4892-a04f-bbfcb26c0dee
Boyut indirgemede doğrusal ve doğrusal olmayan yaklaşımlar arasındaki temel fark nedir?
Doğrusal boyut indirgeme teknikleri, verileri düşük boyutlu bir uzaya lineer dönüşümler (örneğin, PCA gibi) kullanarak indirger. Doğrusal olmayan teknikler ise daha karmaşık, doğrusal olmayan ilişkileri yakalamak için fonksiyonlar kullanır (örneğin, t-SNE).
Friedrich Herrlein (27 Nisan 1889-28 Temmuz 1974), 2. Dünya Savaşı'nda 55. Kolordu'ya komuta etmiş bir Wehrmacht generaliydi. Kendisi, Şövalye Haçıyla taltif edilenlerdendi. Herrlein, 1945'te İngiliz kuvvetlere teslim oldu ve 1948'e kadar esir tutuldu. Veri biliminde, boyut indirgeme, bir verinin yüksek boyutlu bir uzaydan, düşük boyutlu bir uzaya, anlamını kaybetmeyecek şekilde dönüştürülmesidir. Yüksek boyutlu bir veriyi işlemek daha fazla işlem yükü gerektirir. Bu yüzden, yüksek sayıda gözlemin ve değişkenin incelendiği sinyal işleme, konuşma tanıma, nöroinformatik, biyoinformatik gibi alanlarda boyut indiremesi sıkça kullanılır. Boyut indirgeme yaklaşımları doğrusal ve doğrusal olmayan olarak ikiye ayrılır. Boyut indirgeme var olan özniteliklerin bir alt kümesini seçerek ya da yeni öznitelikler çıkararak yapılabilir. Boyut indirgemesi gürültü filtreleme, veri görselleştirme ya da kümeleme analizi amacıyla kullanılabileceği gibi, diğer makine öğrenimi yöntemlerinin ön adımı olarak uygulanabilir.
0
2
[253, 1014]
1
c282c07b-a8e3-4844-bd83-14baf5afe592
Claude 3'ün önceki versiyonlarından farkı nedir?
Claude 3, önceki Claude modellerinden farklı olarak görselleri analiz etme yeteneğine sahip olmasıyla ayrılır. Bu özellik, Claude 3'ü daha çok yönlü ve kullanışlı hale getirir.
Claude, Anthropic tarafından geliştirilen geniş kapsamlı dil modelleri ailesidir. İlk model Mart 2023'te piyasaya sürüldü. Mart 2024'te çıkan Claude 3 ise görselleri de analiz edebiliyor. Hans von Obstfelder (6 Eylül 1886-20 Aralık 1976), 2. Dünya Savaşı sırasında bir Wehrmacht generaliydi. Kendisi, Meşe Yaprağı ve Kılıç ilaveli Şövalye Haçıyla taltif edilenlerdendi. Obstfelder, Eylül 1941'de, Barbarossa Harekâtı sırasında Kiev'e ilk ulaşan Wehrmacht birliklerinden biri olan 29. Kolordu'ya komuta etti. Ekim 2021'de Babi Yar Katliamı'nın 80. yıl dönümü münasebetiyle düzenlenen anma töreninin arka planında, Babi Yar Holokost Hatıra Merkezi tarafından yayınlanan 161 kişilik failler listesinde yer alan 161 ismin içinde Obstfelder'nın da adı vardı. Obstfelder, Babi Yar Katliamı'na katılımına dair hiçbir zaman yargılanmadı.
0
2
[188, 832]
0
a9a386bd-87ae-4d36-a394-f0c4ff110681
Common Voice projesi neden başladı?
Common Voice, Amazon Echo, Siri veya Google Asistan gibi büyük şirketlerin dil asistanlarına bir alternatif olarak ortaya çıktı. Mozilla, ses ve konuşma tanıma yazılımları için ücretsiz ve herkese açık bir veri tabanı oluşturmayı amaçladı.
Trawniki (Almanca: Trawnikimänner), Barbarossa Harekatı'ndan sonra Orta ve Doğu Avrupa'da Nazi Almanyası tarafından savaş esiri alınan kişilerden Kızıl Ordu'ya karşı savaşan işbirlikçilere verilen isim. Binlerce işbirlikçi Haziran ayında başlatılan Polonya'nın işgali operasyonunda Genel Hükümet için çalıştı. Polonya'da faaliyet yürüten Trawniki'ler Hiwi kategorisindeydiler. Nazilerin Sovyet savaş esirlerine karşı işledikleri suçlar kapsamında pek çok kişinin ölümünden sorumlu oldular. Eylül 1941 ve Eylül 1942 arasında Alman SS ve polis birlikleri özel bir Trawniki eğitim kampında Wachmänner (muhafızlar) olarak bilinen 2.500 trawnikiyi eğitti; 1944 sonundan önce aktif görevde olan toplam 5.082 kişi vardı. Saha işlemlerinde 1000 civarında Hiwi'nin kaçtığı bilinmektedir. Trawniki'lerin veya Hiwi'lerin çoğunluğu savaş esirlerinden gelse de, aralarında Doğu Avrupa'daki Volksdeutschelerden de gelen vardı. Çoğunlukla Ukraynaca, Rusça, Lehçe ve işgal altındaki bölgelerin diğer dillerini konuşuyorlardı. Trawniki kampındaki tüm memurlar Reichsdeutsche ve takım komutanlarının çoğu Volksdeutsche idi. İstenen kişiler arasında ve eski Sovyet esirleri Ukraynalılar, Ruslar, Belaruslar, Estonyalılar, Letonyalılar, Litvanyalılar, Tatarlar, Gürcüler, Ermeniler ve Azerbaycanlılar vardı. Trawnikiler, Nazilerin Polonya Yahudilerini imha etmeyi planladığı Reinhard Operasyonu'nda önemli bir rol oynadılar. Ayrıca imha kamplarında görev yaptılar ve diğerleri arasında Varşova Gettosu Ayaklanması'nın bastırılmasında önemli rol oynadılar. Common Voice, ses ve konuşma tanıma yazılımları için ücretsiz bir veritabanı oluşturmak üzere Mozilla tarafından başlatılan bir kitle kaynak projesidir. Proje, mikrofonla örnek cümleler kaydeden ve diğer kullanıcıların kayıtlarını inceleyen gönüllüler tarafından desteklenmektedir. Transkripsiyonlu cümleler, kamu malı CC0 lisansı altında bulunan bir ses veritabanında toplanır. Bu lisans, geliştiricilerin veritabanını herhangi bir kısıtlama veya maliyet olmadan sesten metne özelliğini kullanan uygulamalar için kullanabilmelerini sağlar. Common Voice; Amazon Echo, Siri veya Google Asistan gibi büyük şirketlerin dil asistanlarına bir cevap olarak ortaya çıktı. Little Nemo, Amerikalı karikatürist ve animatör Winsor Zenic McCay 'in çizdiği ve hazırladığı 1905'te yayınlanan çizgi roman . Eserin 107. yılına denk gelen 15 Ekim 2012 günü Google anasayfasında Little Nemo'ya özel doodle hazırlamıştır. Hugo 2, ITE Media tarafından geliştirilmiş ve PlayStation için yayınlanmış 1999 yapımı bir aksiyon video oyunudur. Aynı platformda yer alan 1998 yapımı Hugo oyununun devamı niteliğindedir.
0
4
[1536, 2201, 2439, 2628]
1
68fcc47d-e1ff-4317-a203-35e8b183a193
GPT-3'ün insanlardan ayırt edilemeyecek kadar gerçekçi metinler üretme yeteneği, hangi etik endişeleri gündeme getiriyor?
GPT-3'ün ürettiği metinlerin gerçekliğini kanıtlamak zorlaştığı için sahte haber yayma, dezenformasyon ve akademik sahtekârlık gibi sorunlar ortaya çıkabilir. Ayrıca, bu teknoloji kötü amaçlı kişiler tarafından manipülasyon ve kandırmaca amacıyla kullanılabilir.
Gloriette, bir bahçedeki yüksek bir bölgede yer alan binaların genel adı. Yapısal düzenleme ve şekil itibarıyla bir pavyona veya küçük bir tapınağa benzeyebilir. Viyana'daki Schönbrunn Sarayı'nın bahçesindeki Gloriette buna örnektir. Generative Pre-trained Transformer 3 (Türkçe: Üretken Ön İşlemeli Dönüştürücü 3) kısaca GPT-3, insanların yazdığı metinlere benzer içerik üretmek için derin öğrenmeyi kullanan özbağlanımlı dil modelidir. GPT-n serisindeki üçüncü nesil dil tahmin modeli olan GPT-3, San Francisco merkezli yapay zeka araştırma laboratuvarı OpenAI tarafından geliştirilmiştir. GPT-3'ün tam sürümü, veri işleyecek 175 milyar parametreye sahiptir. Bu rakam GPT-2'nin öğrenme kapasitesinin 2 katıdır. 14 Mayıs 2020'de tanıtılan ve Temmuz 2020 itibarıyla beta aşamasında olan GPT-3, önceden öğretilmiş dil örnekleriyle doğal dil işleme (NLP) sistemini kullanmaktadır. GPT-3'ün piyasaya sürülmesinden önce, en büyük dil modeli Microsoft'un Şubat 2020'de tanıttığı ve GPT-3'ün %10'undan daha az kapasiteye sahip olan (17 milyar parametre) Turing NLG idi. GPT-3 tarafından üretilen metnin kalitesi o kadar yüksektir ki, bir insan tarafından yazılmadığını anlamak zordur. Bu durumun yaratabileceği avantajlar olabileceği gibi riskler de vardır. 31 OpenAI araştırmacısı ve mühendisi, 28 Mayıs 2020'de GPT-3'ü tanıtan orijinal makaleyi yayımlamıştır. Makalelerinde, GPT-3'ün potansiyel tehlikeleri konusunda insanları uyarmış ve bu riski azaltmak için çalışmalar yapılması gerektiği çağrısında bulunmuşlardır. Avustralyalı filozof David Chalmers, GPT-3'ü "şimdiye kadar üretilmiş en ilginç ve önemli yapay zeka sistemlerinden biri" olarak tanımlamıştır. Bir medya filtresi, bir filtre türüdür. Kum, turba, rendelenmiş lastik, köpük, kırılmış cam, jeo-tekstil kumaş, antrasit, kırılmış granit yatak veya içme, yüzme havuzları, kültür balıkçılığı, sulama, yağmursuyu sulama yönetimi, petrol ve gaz operasyonları ve diğer uygulamalar için suyu filtreleyen diğer malzemeler kullanır. Belediye içme suyu sistemleri, arıtma için genellikle hızlı kum filtresi veya yavaş kum filtresi kullanır. Bir tasarım suyu bir kabın tepesine, suyu eşit bir şekilde dağıtan bir "başlık" vasıtasıyla getirir. Filtre "medya", üstte ince kum ile başlar ve daha sonra kademeli olarak daha büyük boyutlarda, birkaç kat halinde kaba kum, ardından dipte çakılla devam eder. Üst kum, parçacıkları sudan fiziksel olarak uzaklaştırır. Takip eden katmanların işi, daha ince olan katmanı desteklemek ve etkili drenaj sağlamaktır. Medya filtrede parçacıklar sıkışıp kaldıkça, yatak üzerindeki fark basıncı artar. Periyodik olarak, yatakta sıkışan katıları çıkarmak için bir geri yıkama başlatılabilir. Geri yıkama sırasında, akış normal akış olarak ters yöne yönlendirilir. Çok-ortamlı filtrelerde, ortamdaki tabakalar normal filtrasyona devam etmeden önce yoğunluk farklılıkları nedeniyle tekrar tabakalaşır. Ortam filtreleri; akarsu, nehir ve göllerdeki su kalitesini korumak için kullanılır. Asılı katılar ve fosfor gibi yağmur su kirliliğinin giderilmesinde etkili olabilirler. En yaygın filtre malzemesi kumdur. Diğer filtrelerde, bazen "organik filtreler" olarak adlandırılan tahta yongaları veya yaprak kalıbı kullanılabilir. Ortam filtreleri ayrıca atık suları lağım çukurundan ve primer çökeltme tanklarından temizlemek için de kullanılır. Yaygın olarak kullanılan malzemeler kum, torf ve doğal taş lifidir. Petrol ve gaz endüstrisi, hem yukarı hem de aşağı işlemlerde çeşitli amaçlar için medya filtreleri kullanır. Fındık kabuğu filtreleri, üretilen su arıtma için üçüncü bir yağ giderme basamağı olarak yaygın şekilde kullanılır. Kum filtreleri, genellikle biyolojik arıtmanın ve rafineri atık suyunun arıtılmasının ardından ince katıları çıkarmak için kullanılır. Çoklu ortam filtreleri, askıya alınmış katı maddelerin hem üretilen sudan hem de rafineri atık sularından çıkarılmasında kullanılır. Çok ortamlı filtrelerde yaygın olarak kullanılan malzemeler çakıl, kum, granat ve antrasittir. Band-Aid, Amerikan ilaç ve tıbbi cihazlar şirketi Johnson & Johnson tarafından dağıtılan ilk yardım için bir yapışkan bandaj markasıdır. 1920 yılında icat edilen marka, Amerika Birleşik Devletleri ve Avustralya'daki yapışkanlı bandajlar için genel bir terim haline geldi. Yara bandı 1920 yılında Johnson & Johnson çalışanı Earle Dickson tarafından, Highland Park, New Jersey'de yemek yaparken sık sık kendini kesip yakan eşi Josephine ičin icat edildi.
0
4
[234, 1659, 3977, 4430]
1
6b9a408f-2b37-40a9-bf56-2b6cbec044a2
Hugging Face platformunda kullanıcılar neler yapabiliyor?
Hugging Face platformunda kullanıcılar, makine öğrenimi modellerini ve veri setlerini paylaşabilir, çalışmalarını sergileyebilir ve doğal dil işleme uygulamaları için geliştirilen transformer kütüphanelerini kullanarak kendi uygulamalarını geliştirebilirler.
Hugging Face, Inc., bir Fransız-Amerikan şirketi.. New York City merkezli olan şirket, makine öğrenimi kullanarak uygulamalar geliştirmek için hesaplama araçları sağlayan bir platform geliştirmektedir. Şirket, özellikle doğal dil işleme uygulamaları için geliştirilen transformer kütüphaneleri ile ve kullanıcıların makine öğrenimi modellerini, veri setlerini paylaşabildikleri ve çalışmalarını sergileyebildikleri platformuyla bilinmektedir. Fenibut, anksiyolitik etkileri olan bir merkezi sinir sistemi depresanıdır ve anksiyete, uykusuzluk ve çeşitli diğer endikasyonları tedavi etmek için kullanılır. Genellikle ağız yoluyla tablet olarak alınır, ancak damardan da verilebilir. Fenibutun yan etkileri sedasyon, uyku hali, mide bulantısı, sinirlilik, ajitasyon, baş dönmesi ve baş ağrısını içerir. Aşırı dozda fenibut, bilinç kaybı dahil olmak üzere belirgin merkezi sinir sistemi depresyonu üretebilir. İlaç, yapısal olarak nörotransmitter γ-aminobütirik asit (GABA) ile ilişkilidir ve dolayısıyla bir GABA analoğudur. Bununla birlikte, düşük konsantrasyonlarda, fenibut, beyindeki dopamin konsantrasyonunu hafifçe artırarak, anksiyolize ek olarak uyarıcı etkiler sağlar. Fenibut Sovyetler Birliği'nde geliştirilmiş ve 1960'larda tıbbi kullanım için tanıtılmıştır. Bugün Rusya, Ukrayna, Beyaz Rusya, Kazakistan ve Letonya'da tıbbi kullanım için pazarlanmaktadır. İlaç Amerika Birleşik Devletleri'nde ve Avrupa'nın çoğunda klinik kullanım için onaylanmamıştır, ancak internette takviye olarak satılmaktadır ve nootropik olduğu iddia edilmektedir. Fenibut eğlence amaçlı kullanılmıştır ve öforinin yanı sıra bağımlılık ve yoksunluk sendromu gelişebilir. Avustralya'da kontrollü bir maddedir ve yasal statüsünün Avrupa'da da yeniden gözden geçirilmesi gerektiği öne sürülmüştür.
0
2
[443, 1780]
0
3f155078-b1de-4b8a-b545-fa4d6a69e48d
Rastgele karar ormanları, karar ağaçlarının aşırı uyma problemini nasıl çözüyor?
Rastgele karar ormanları, eğitim setine aşırı uymayı önlemek için birden fazla karar ağacı oluşturur ve bu ağaçların tahminlerini birleştirir. Her ağaç farklı bir rastgele alt küme üzerinde eğitilir ve bu da her ağacın farklı bir bakış açısı kazanmasını sağlar. Sonuç olarak, ormanın genel tahmini daha istikrarlı ve genelleştirilebilir hale gelir.
Makdus, (Arapça: مكدوس, İngilizce: Makdous), haşlanmış küçük patlıcanların içi ceviz, kırmızı biber, tuz ve sarımsak ile hazırlanan bir karışım ile doldurulduğu bir Arap mutfağı yemeğidir. Zeytinyağına yatırılarak terbiye edilen patlıcanlar, kıvamını alınca neredeyse turşu gibi keskin bir kokuya kavuşur. Suriye kökenli olan bu yemek Lübnan'da ve tüm Levant bölgesinde popülerdir. Kavanozlarda uzun bir süre bozulmadan kalabildiği için, genelde kışın hazırlanır. En çok Suriye'de tüketilir, ama Lübnan, Filistin, Ürdün, Irak ve İsrail'de de yaygındır. Sonbahar mevsiminde, genellikle eylül ve ekim aylarında patlıcan ve ceviz hasat edilir ve biberler olgunlaşır. Makdus, geleneksel olarak bu dönemde hazırlanır ve depolanır. Letchworth veya resmî adıyla Letchworth Garden City, İngiltere'nin Hertfordshire kontluğunda bulunan bir kenttir. Kent, Londra'nın kuzeyinde yer almaktadır. Yüzölçümü 20.12 km² olan kentin nüfusu 2011 yılı itibarı ile 33,249'dur. Letchworth, Birleşik Krallık'ın ilk (ve Welwyn Garden City ise ikinci eski) bahçeşehiridir. Rastgele ormanlar veya rastgele karar ormanları, sınıflandırma, regresyon ve diğer görevler için, eğitim aşamasında çok sayıda karar ağacı oluşturarak problemin tipine göre sınıf (sınıflandırma) veya sayı (regresyon) tahmini yapan bir toplu öğrenme yöntemidir. Rastgele karar ormanları, karar ağaçlarının eğitim setlerine aşırı uyma problemlerini gidermektedir.
0
3
[726, 1048, 1410]
2
d610f351-1f35-4db4-80e0-c8e77f25bc95
U-Net mimarisi, geleneksel evrişimli ağlardan nasıl farklılaşıyor ve bu farklar biyomedikal görüntü işleme için avantaj sağlıyor mu?
U-Net, geleneksel evrişimli ağlardan farklı olarak, simetrik bir yapıya sahiptir. Ağın giriş kısmında özellik haritaları inceltilirken, çıkış kısmında bu özellikler upsampling yoluyla tekrar orijinal çözünürlüğe geri getirilir. Bu yapı, biyomedikal görüntü işlemede özellikle faydalıdır çünkü küçük detayların korunmasına ve daha hassas bölütlemelere olanak tanır.
Petit Tube, YouTube'da bulunan sıfır veya çok az izlenmeye sahip videoları rastgele gösteren bir Fransız internet sitesidir. Web sitesi, kullanıcıların Spotify'da daha önce hiç dinlenmemiş şarkıları dinlemesini sağlayan bir site olan Forgotify'a benzerdir. Shaiful Alam Chowdhury ve Dwight Makaroff tarafından yapılan bir araştırmaya göre, YouTube'daki tüm videoların üçte birinden fazlasının ondan az görüntülenmesi vardır: Bu, Petit Tube'da bu kadar çok videonun olmasının sebeplerinden biridir. Psikolojide, ekonomide ve felsefede tercih, genellikle alternatifler arasında seçim yapmakla ilgili olarak kullanılan teknik bir terimdir. Örneğin, biri B yerine A'yı tercih ederse, A'yı B'ye tercih eder. Tercihler, davranışla bu ilişkiden dolayı karar teorisinin merkezinde yer alır. Bağlaç durumları olarak, arzularla yakından ilişkilidirler. İkisi arasındaki fark, arzuların bir nesneye yönelik olması, tercihlerin ise biri diğerine tercih edilen iki alternatif arasında bir karşılaştırma ile ilgili olmasıdır. İflasta bu terim, iflas eden tarafın hangi ödenmemiş borcunu ödemesi gerektiğini belirlemek için kullanılır. Teobromin, kakao bitkisinde bulunan, C7H8N4O2 kimyasal formülüne sahip acı bir alkaloid. Çikolata, çay ve kola fındığı da dahil olmak üzere bazı gıdalarda bulunur. Kimyasal, teofilin ve kafein ile birlikte ksantin alkaloidi olarak sınıflandırılır. Kafein, teobromine kıyasla fazladan bir metil grubuna sahip olması bakımından farklıdır. Teobromin ismine rağmen brom içermez ve isim kakao ağacının bilimsel ismi olan Theobroma'dan türetilmiştir. Therianthropy, mitolojide insanların biçim değiştirme yoluyla diğer hayvanlara metamorfoz yapma yeteneğidir. Fransa'da Les Trois Frères'de bulunan mağara çizimlerinin bu kavramdaki eski inançları tasvir etmesi olasıdır. En iyi bilinen therianthropy formu, kurt adamların hikâyelerinde bulunur. Türk mitolojisinde kurt saygı duyulan bir hayvandır. Türk efsaneleri, halkın kurtların soyundan geldiğini anlatmaktadır. Asena efsanesi, Türk halkının nasıl yaratıldığını anlatan eski bir Türk efsanesidir. Efsaneye göre, Çin'in kuzeyindeki küçük bir Türk köyü, geride bir bebekle Çinli askerler tarafından basıldı. Asena adında gök mavisi yeleli yaşlı bir dişi kurt bebeği buldu ve ona baktı. Daha sonra Türk halkının ataları olan yarı kurt, yarı insan yavruları doğurdu. U-Net, Freiburg Üniversitesi Bilgisayar Bilimleri Bölümü'nde biyomedikal alanlardaki görüntü işleme çalışmalarında bölümleme yapmak için geliştirilmiş bir evrişimsel sinir ağıdır. Ağ mimarisi, tamamen evrişimli ağa dayanmaktadır ve daha az eğitim görüntüsü ile çalışmak ve daha hassas bölümlemeler sağlamak için değiştirilmiş ve genişletilmiştir. Arıca bu ağ o kadar hızlıdır ki, 512x512 piksellik bir görüntünün bölümlemesi GPU’da 1 saniyeden daha kısa sürer. S-ibareleri Avrupa Birliği 67/548/EEC sayılı Direktifin Ek 3 de tanımlanmıştır: Tehlikeli maddeler ve müstahzarlara ilişkin özel risklerin niteliği. Liste 2001/59/EC sayılı Direktifle birleştirilmiş ve yayınlanmıştır Diğer AB ülke dillerinde de çevirileri bulunabilir. Liste sonradan güncellenmiş ve Avrupa dillerindeki çeviriler eklenerek Directive 2006/102/EC ’de yayınlanmıştır. Bu güvenlik ibareleri Avrupa da değil uluslararası da kullanılmakta olup tam bir uluslararası uyumu sağlamak için sürekli çaba gösterilmektedir.
0
6
[498, 1121, 1567, 2333, 2794, 3321]
4
84813410-ea78-47cf-bed5-d92b9795f96f
Ticari mutfaklar ev mutfaklarından nasıl farklıdır?
Ticari mutfaklar, restoranlar, oteller ve hastaneler gibi işletmelerde bulunur ve genellikle daha büyük ölçekte yemek pişirmeyi gerektirir. Bu nedenle, ev mutfaklarından daha ağır iş ekipmanlarına sahiptirler. Örneğin, büyük bir ticari bulaşık makinesi veya endüstriyel fırınlar gibi. Ayrıca, hijyen standartları daha katıdır ve sıkı denetimlere tabi tutulurlar.
M-devlet veya mobil devlet e-devlet'in modern gelişmiş bir hizmetidir. Mobil devlet yalnızca akıllı telefonlar, dizüstü bilgisayarlar, kişisel dijital asistanlar (PDA'lar) ve kablosuz internet altyapısı kullanılarak mümkün olan devlet hizmetleri ve uygulamalarına erişimi ifade eder. 21. yüzyılda kamu yönetimi'nde önemli yere sahip olmuştur. Pedosfer (Toprakküre), yerkürenin en dış katmanı olan Litosfer (Taşküre) üzerini kaplayan toprakların oluşturduğu katmandır. Yunan dilinde "pedon" (toprak) ve sfaíra (küre) kelimelerinin birleşiminden oluşmuştur. Pedeosfer ile birlikte litosfer (taşküre), atmosfer (havaküre), hidrosfer (suküre) ve Biyosfer doğal çevreyi oluşturur. Pedosferi oluşturan topraklar, kayaçların fiziksel, kimyasal ve biyolojik yollarla ayrışması ile oluşur. Bitkilerin tutunup, büyüdüğü katmandır. Toprak içinde bitki ve hayvan atıkları (humus) ile kum, kil, mikroskobik canlılar, hava, su bulunur. Bitkiler fotosentez yaparak güneşten gelen enerjiyi canlıların kullanabileceği hale getirir. Pedosferde bitkilere ev sahipliği yaptığından ekosistem açısından oldukça önemlidir. Wu deneyi, 1956'da Çin asıllı Amerikan fizikçi Chien-Shiung Wu ile Birleşik Devletler Ulusal Standartlar Bürosu düşük sıcaklık grubu tarafından yürütülmüş bir nükleer fizik deneyidir. Deneyin amacı önceden elektromanyetik ve güçlü etkileşimlerde korunduğu belirlenen dönüşümçarpanının (parite) zayıf etkileşmelerde de korunup korunmadığını belirlemekti (P-korunumu). Eğer P-korunumu doğru olsaydı evrenin bir ayna yansıması versiyonu da (sağın sol ve solun sağ olduğu) şimdiki evrenin ayna görüntüsü gibi davranacaktı. Eğer P-korunumu ihlal edilirse, evrenin ayna yansıması gibi davranan versiyonu ve şimdiki evrenin ayna görüntüsünü ayırt etmek mümkün olacaktı. Deney, parite korunumunun zayıf etkileşim tarafından ihlal edildiğini (P-ihlali) belirledi. Bu sonuç, önceden pariteyi korunumlu nicelik kabul eden fizik camiası tarafından beklenmiyordu. Paritenin korunumsuz olduğu fikrini ortaya çıkaran ve deneyini öneren Tsung-Dao Lee ve Chen-Ning Yang 1957 yılında bu sonuçla Nobel Fizik Ödülü'nü kazandılar. Mutfak ya da ocaklık, yemek hazırlamak için kullanılan alandır. Modern mutfak tipik olarak; set üstü ocak, fırın, mikrodalga fırın gibi pişirme aletlerine sahiptir. Bulaşık yıkamak gibi işleri yapabilmek için bir evyesi vardır. Modern mutfaklarda genellikle bulaşık makinesi de bulunur. Yemek depolamak için kullanılan kiler, mutfak dolabı ya da buzdolabı gibi ekler de mevcuttur. Mutfağın temel işlevi yemek pişirmek olsa da özellikle evlerde büyüklüğüne, içindeki donanıma bağlı olarak değişik faaliyetler de yürütülebilir. Eğer bir çamaşır makinesi varsa, mutfakta yıkama ve kurutma yapılabilir. Mutfak eğer yeterince büyükse ailenin yemek yediği yer olabilir. Bazen ailenin ve misafirlerin bir araya gelmek için tercih ettiği en rahat oda olabilir. Ayrıca yemek (veya kahvaltı gibi küçük öğünler), eğlence ve çamaşır yıkama için de kullanılabilir. Ticari mutfaklar, restoran, kantin, otel, hastane, ofis ve iş yeri tesisleri, askeri kışla ve benzeri kuruluşlarda bulunur. Bu mutfaklar genellikle daha daha ağır iş ekipmanlarıyla donatılmıştır. Örneğin, büyük bir restoranda büyük bir gömme buzdolabı ve büyük bir ticari bulaşık makinesi olabilir. Tsukihime (Japonca: 月姫; "Ay Prensesi"), Type-Moon tarafından geliştirilen 2000 yapımı bir yetişkin görsel romanıdır. Oyun, 29 Aralık 2000 tarihinde Japonya'da Microsoft Windows için piyasaya sürüldü. Sasaki Shōnen tarafından çizilen Shingetsutan Tsukihime adlı bir manga serisi uyarlaması Ağustos 2003-Temmuz 2010 tarihleri arasında ASCII Media Works'un Dengeki Daioh dergisinde yayınlandı. J.C.Staff tarafından hazırlanan bir anime televizyon serisi uyarlaması Ekim-Aralık 2003 tarihlerinde yayınlandı.
0
5
[343, 1100, 2111, 3262, 3766]
3
59058a41-7596-4da7-a5cc-8c80d38ed948
Azerbaycan Mektebi Dergisi'nin ismi tarih boyunca nasıl değişmiştir?
Dergi ilk olarak 1924 yılında 'Yeni Okul' adıyla yayınlandı. Daha sonra 1930-1941 yılları arasında 'Öğretmene Yardım' adını aldı ve 1943 yılından itibaren günümüzdeki adıyla 'Azerbaycan Mektebi' olarak yayımlanmaya devam etti.
Azerbaycan Mektebi Dergisi ("Yeni məktəb" - Azerice; - ينى مكتب) Uluslararası hakemli eğitim dergisidir. Derginin ilk sayısı 1924 yılında yayımlanan eğitim dergisidir. İlk editörü Azerbaycan Eğitim Komissarı Mustafa Guliyev olmuştur. 1924-1930'da Yeni Okul, 1930-1941'de Öğretmene Yardım adı verildi ve 1943'ten beri "Azerbaycan Mektebi" adı altında yayınlandı."Eğitim Politikası", "Pedagoji", "Metodoloji", "Müfredat", "Psikoloji", "Eğitim Tarihi", "Uluslararası Tecrübe", "Eğitim Teknolojileri" ve d. alanlarda hemen hemen eğitimin her alanında makaleler kabul etmektedir. Centennial Light, (Türkçe: Yüzyıllık ışık) dünyanın en uzun süre yanan ampulüdür. 1901 yılından bu yana yanmaktadır ve neredeyse hiç kapatılmamıştır. Livermore, Kaliforniya'da bulunan 4550 Doğu Bulvarınındaki Livermore-Pleasanton İtfaiye Departmanı tarafından ampulün sürekli olarak açık kalması sağlanmaktadır. Uzun ömürlülüğünden dolayı ampul, Guinness Dünya Rekorları Kitabı, Ripley's Believe It or Not! ve General Electric tarafından kayıtlara geçirilmiştir. Big Classic sandviçi, uluslararası fast food restoran zinciri Wendy's tarafından satılan bir hamburgerdi. Sandviç, "daha sağlıklı" bir ürün isteyen 18-36 yaşındaki erkek demografisine hitap eden daha büyük bir burger sunmayı amaçlamıştı. Şirket tarafından satılan sadece iki isimli hamburger ürününden biridir ve Burger King Whopper sandviçine karşı rekabet etmek için tasarlanmıştır. Fly-by-wire, manuel uçuş kumandalarını elektronik bir arayüz ile değiştiren gelişmiş uçuş kumanda sistemi. Bu sistemde uçak pilottan bağımsız bilgisayar kontrollü basit bir yapay zekaya sahiptir. Bu görev bilgisayarı, hız, irtifa, hava durumu, uçağın donelerini, ağırlığı ve pek çok önemli veriyi (data) sayısal ortamda harmanlayarak uçağa en güvenli uçuşu sağlar. Bu teknoloji, yeni nesil uçaklar olarak adlandırılan ve uçuş kumanda yüzeylerinin hareketinin side-stick denilen lövye ile sağlandığı uçaklarda bulunur. Edens Zero, Hiro Mashima tarafından yazılan bir manga serisidir. Seri, Haziran 2018 tarihinden bu yana Kodansha'nın Dengeki Bunko Magazine dergisinde yayınlanmaktadır. J.C.Staff tarafından hazırlanan bir anime televizyon serisi uyarlaması Nisan-Ekim 2021 tarihleri arasında yayınlandı. İkinci sezonunun ise Nisan 2023 tarihinde yayınlanması planlanmaktadır.
0
5
[575, 1038, 1423, 1941, 2299]
0
7bc26a87-0858-4cb9-84a6-8abacb02143e
Yazıda bahsedilen derslerin dışında başka yaygın dersler var mıdır?
Evet, yazıda bahsedilen İngilizce, tarih, matematik, beden eğitimi ve bilim gibi derslerin yanı sıra müzik, sanat, Türkçe, sosyal bilgiler, din kültürü ve ahlak bilgisi gibi birçok yaygın ders daha vardır.
Kaynak teli. İki metalin birbiriyle kaynak yöntemiyle ergitilerek birleştirilmesi için kullanılan tele kaynak teli denir. Havayla teması kesmesi ve arkı sağlaması için ilave olarak CO2 veya karışım gaz kullanılır. Buna gazaltı kaynak yöntemi ile kaynak denir. Kaynak elektrodu 1907 - 1914 döneminde İsveçli Oscar Kjellberg (en:Oscar Kjellberg) tarafından bulunmuştur. Bir tel çubuk etrafına karbonat ve silikatlardan oluşmuş bir tabaka kaplamış ve bunu kurutmuştur. Daha sonra elektrik akım üretecinden elde ettiği elektrik arkı ile kaynak yapmıştır. Bu pratik buluş, bugünde kullanılmakta olan kaynak elektrod çubuğunun en temel şeklidir. Literatürde Örtülü Kaynak Elektrodu olarak belirtilir. Metallerin çeşidine göre kullanılacak elektrodlar da farklılık gösterir. Kol saatleri, gözlük, otomobil, köprü, yatak, gemi, tank, füze, uzay aracı gibi pek çok nesne, kaynak yöntemleriyle imal edilmiş parçalardan oluşur. Gazaltı kaynak yönteminde, genellikle 1 - 5 - 15 - 50 - 60 – 250 kg lık makaralara veya bidonlara sarılan ve SG1, SG2, SG3 diye anılan kaynak teli kullanılır. Alümiyum ve paslanmaz kaynak teli de birçok çeşidiyle vardır. Kaynak teli ile imalat süreklilik içerdiği için daha verimlidir. Kaynak elektrodunda ise her 35 ve 45 cm de bir elektrod değiştirmek gerekir. Ayrıca her elektrodda pense ucunda kalan 5 cm kadar kaynak elektrodu kullanılmadan atılmak zorunda kalınır. Kaynak telinde ise genellikle 15 kg lık makaralar kullanıldığı için bu olumsuzluk yoktur. Ayrıca kaynak teli kullanmak için gazaltı kaynak makinası kullanmak gerekir. Bu makinalarda akım üreteci ile birlikte tel sürme motoru ve telin kılavuzlandığı bir torçda bulunur. Ders, eğitim ve pedagojide öğrenmenin bölümlenmesi ile ortaya çıkan parçalardır. En yaygın dersler: İngilizce, tarih, matematik, beden eğitimi ve bilimdir. Sinkrotron radyasyonu, yüklü parçacıkların ışınsal olarak hızlandırılması sonucu yayılan elektromanyetik radyasyondur. Sinkrotronlarda bükücü mıknatısların, salındırıcıların veya zigzaglayıcıların kullanılması sonucu oluşturulur. Wikstroemia, 55-70 tür çiçekli çalılık ve mezereon ailesinden küçük ağaçların, Thymelaeaceae'deki bir cinsidir. Hawaiian türleri, yaygın olarak false ohelo olarak bilinir.
0
4
[1657, 1813, 2043, 2215]
1
9ff45b61-632b-4488-b357-428807d553e4
Kara tahtaların ilk yapımında kullanılan malzemeler nelerdir?
Kara tahtalar ilk olarak siyah ve koyu gri renkli, yumuşak ve ince kayrak levhalarından yapılmıştır.
Aynı zamanda yazı tahtası olarak da bilinen kara tahta, bu amaçla kullanıldıklarında tebeşir olarak isimlendirilen kalsiyum sülfat ve kalsiyum karbonat çubuklarla üzerlerinde yazı yazılan ve çizim yapılan yeniden kullanılabilir yazım yüzeyleridir. Kara tahtalar ilk olarak siyah ve koyu gri renkli, yumuşak ve ince kayrak levhalarından yapılmıştır. Modern versiyonları gözü daha az yorduğu kabul edildiği için genellikle yeşil renklidir. Bal, arılar tarafından çiçeklerden ve meyve tomurcuklarından alınarak yutulan nektarın arıların bal midesi denilen organlarında invertaz enzimi sayesinde kimyasal değişime uğramasıyla oluşan ve kovandaki petek hücrelerine yerleştirilen çok faydalı bir besindir. Nektar bala çevrilirken arılar sağladıkları invertaz enzimi sayesinde sakkarozu inversiyona uğratarak fruktoz ve glikoz şeklinde basit şekerlere dönüştürür ve fermantasyonun meydana gelmesini önleyecek miktarda suyunu uçururlar. Kovandaki hücrelere yerleştirilen ve üzeri mumdan bir kapakla örtülen bal arılarca sağlanan özel havalandırma sistemi sayesinde bildiğimiz tat ve kıvama gelir. Halen dünyada üretilen bal türleri kestane balı, köknar balı, monofloral bal, çiçek balı, petek balı, armut balı, dağ balı, akasya balı, çam balı, kremalı bal, okaliptüs balı ve meşe balıdır. Ormanda doğal çiçek polenleriyle, ağaç besinleri ile arıların yaptığı "Gerçek Bal" asla şekerlenmez, bozulmaz. Fakat günlük üretimdeki bal üreticileri hızlı üretim ve arıların hızlı çoğalması, erken ölmemesi için arılara toz şeker verirler, bu şekildeki kovanda üretilen ballar soğuk ortamda kristalleşir, şekerlenir. Arılara verilen toz şeker vb ürünler ne kadar fazla ise balın o kadar yüzdesi şekerlenir. Hızlı üretim için Türkiyede bal üreticilerinin yasal olarak kovan başına belli kg miktarı kadar toz şekerleri daha ucuza alıp, arılara yedirmeleri TARIM VE ORMAN BAKANLIĞI tarafından kanunen yasaldır. Kış gibi soğuk ortamda marketlerde satılan ballara bakınca, az kristaleşen balda toz şeker miktarının az olduğu ya da o seride arılara toz şeker verilmediği anlamına gelir. Çok kristalleşen balda ise arıya komple toz şeker, benzeri ürünler verildiği yüzde olarak çok azının bal olduğu anlamına gelir. Balın rengi, şeker dengesi ve tadındaki farklılık tamamen toplanan nektarlardan kaynaklanır. Balın kokusunu, çiçeklerdeki aromalı uçucu yağlar verir ki bu aynı zamanda çiçeklerin kokularını veren yağdır. Bal üretiminde ½ kg ham nektarı toplamak için 900 bin arının bir gün boyunca çalışması gerekir. Toplanan bu nektarın ise ancak bir kısmı bala çevrilebilir. Elde edilen balın miktarı getirilen nektarın şeker konsantresine bağlıdır. Bal; nem, güneş ışığı, kaynatma gibi sıra dışı bir etkiye maruz kalmadıkça bozulmaz ve zaman faktöründen etkilenmez.
0
2
[438, 2743]
0
fb67d9ae-d500-40dc-a48c-95c465faef74
Lisans derecesi hangi ülkelerde nitelik çerçevesinde temel düzeylerden biri olarak kabul edilir?
Nitelikler çerçevesine sahip ülkelerde, lisans derecesi normal olarak çerçevedeki temel düzeylerden biridir.
Vela, ABD tarafından Vela Projesi kapsamında geliştirilen bir yapay uydu grubudur. Vela, 1959 yılında küçük bütçeli bir program olarak başladı. 26 yıl sonra sona erdiğinde ise başarılı ve maliyetli bir programdı. Toplamda 12 tane Vela uydusu fırlatıldı (altısı Vela Hotel, altısı Advanced Vela tasarımında). Amacı uzaydaki nükleer patlamaları tespit etmekti. Advanced Vela uyduları ise atmosferdeki nükleer patlamaları da tespit edebilecek özelliklere sahipti. Vela uydularında asıl olarak 12 adet dışta X ışını dedektörü ve 18 adet içte gama ışını dedektörü bulunmaktaydı. 90 Watt'lık enerji üreten güneş panelleriyle de enerji ihtiyacı karşılanmaktaydı. Hans Schmidt (28 Nisan 1877-5 Haziran 1948), 2. Dünya Savaşı sırasında bir Wehrmacht generaliydi. Kendisi, Meşe Yaprağı ilaveli Şövalye Haçıyla taltif edilenlerdendi. 24. Ordu, Mayıs 1945'te Batı Cephesi'nde teslim olduğunda ordunun komutasında Schmidt vardı. Mikrotik, yönlendirici bir işletim sistemidir (RouterOS). Lisans derecesi veya bakalorya (Orta Latincede: baccalaureus; Yeni Latincede: baccalaureatus), kuruma ve akademik disipline bağlı olarak üç ila yedi yıl süren bir programın tamamlanması üzerine, üniversiteler tarafından verilen akademik derece. Nitelikler çerçevesine sahip ülkelerde, lisans derecesi normal olarak çerçevedeki temel düzeylerden biridir. Lisans dereceleri başlıklı bazı yeterlilikler diğer seviyelerde (ör. MBBS veya tıp fakültesi mezunu) olabilir ve lisans dışı başlıkları olan bazı nitelikler lisans dereceleri (ör. İskoç MA sanat ustası ve Kanada tıp doktoru) olarak sınıflandırılabilir. 12. yüzyıldaki "bachelor" veya üniversite mezunu, kendi bayrağı altında vasalları toplamak için çok genç veya fakir olan bir şövalye bekçisine atıfta bulundu. Aynı zamanda sosyal olarak evlenebilen, ama henüz sahip olmayan bir erkek idi. 13. yüzyılın sonunda, lonca ya da üniversitelerin küçük üyeleri tarafından da kullanılmıştır. Halk etimolojisi veya kelime oyunu ile, baccalaureus kelimesi, akademik başarı ya da onur için verilen ödüllere referans olarak bacca lauri ("laurel berry" veya akdeniz defnesi) ile ilişkilendirilmiştir. İngiliz sistemi ve onun tarafından etkilenenler altında, lisans akademik dereceleri ya (onur derecesi, sıradan derece veya genel derece olarak bilinen) veya onur derecesi olarak onur derecesi olarak ayırt edilir. Bir onur derecesi genellikle bir geçiş derecesinden daha yüksek bir akademik standart gerektirir ve bazı sistemlerde bir çalışma yılı daha fazladır. Bazı ülkelerde, ör. Avustralyada, aynı alanda lisans diploması programından ya da (Birleşik Krallık sistemine benzer bir şekilde) tamamlanmasından sonra devam eden bir akademik lisans derecesi olarak kabul edilebilecek "lisansüstü" bir lisans derecesine sahiptir. Mars to Stay (kalmak üzere Mars) misyonları, Mars'a ilk defa gönderilecek olan astronotların orada kalmayı planlamasını teklif eder. İlk öncüler, Mars'ın kullanılmayan âcil dönüş araçlarını geri dönüştürerek yerleşim birimlerinin yapımında kullanılır. Mars to Stay misyonları hem masrafları düşürmek, hem de Mars'ta kalıcı yerleşimi kesinleştirmek için savunulur. Mars to Stay'i savunan dikkate değer kişilerden Buzz Aldrin özellikle açık sözlü olmuş, sayısız forumlarda "Forget the Moon, Let’s Head to Mars!" ("Ay'ı unutun, haydi Mars'a gidelim!") ve 13 Haziran 2013'te "Mars'ın Çağrısı"nda (İng. "İngilizce: The Call of Mars") Aldrin, "Mars'ı iskânıyla iki gezegenli tür olmak"tan (İng. "İngilizce: to homestead Mars and become a two-planet species") bahseder. Mars Underground, Mars Homestead Foundation, Mars One ve Mars Artists Community destekleme gruplar ve iş organizasyonları da Mars to Stay politika girişimlerini desteklemişlerdir. Mars to Stay misyonu mimarisinin en erken formel tasarısı, 1996 yılında Mars VI Workshop incelemesinde George Herbert'in "İngilizce: One Way to Mars" (Tr. "Mars'a tek yön bilet") sunumunda verildi.
0
5
[656, 917, 975, 2744, 3885]
3
c3515811-6851-4a48-87da-95aa41ed0174
Udemy'nin öğrencilere sunduğu en büyük avantajlar nelerdir?
Udemy, geniş bir yelpazede konularda çeşitli kurslar sunarak öğrencilerin ilgi alanlarına ve kariyer hedeflerine uygun eğitimler bulmasını sağlar. Ayrıca, esnek öğrenme imkanı sunar; öğrenciler kendi hızlarında, istedikleri zaman ve mekanda kurslara erişebilirler. Udemy'nin sunduğu uygun fiyatlı kurslar da öğrencilere kaliteli eğitime erişimde önemli bir avantaj sağlar.
38 Aquarii (e Aquarii, e Aqr, 38 Aqr), Kova takımyıldızı yönünde yaklaşık olarak 449 ışık yılı uzaklıkta bulunan B-tipi mavi-beyaz bir dev yıldızdır. Soluk bir yıldız olmasına rağmen uygun gözlem koşullarında çıplak gözle gözlenebilir. 13.860 K olan etkin sıcaklığı, mavi-beyaz renginin kaynağıdır. 38 Aquarii, Gökada içinde Güneş'e göre 20,2 km/sn'lik bir hızla hareket eder. Gökada merkezinden uzaklığı, 23.800 ile 32.000 ışık yılı aralığında değişmektedir. Oyuncak bebek evi (minyatür bebek evi), çocuk oyuncağı veya yetişkinleri için el uğraşı, koleksiyon nesnesi veya eğlence aracı olarak üretilmiş maket ev. Minyatür evler, ilk defa 16. yüzyılda yetişkin erkek koleksiyoncular tarafından sahibinin servetini ve toplumsal statüsünü sergilemek amacıyla birer gösteriş nesnesi olarak yapılmışlar; 17. yüzyılda gelişmiş Avrupa ülkelerinde seçkin sınıftan kadınlar günlük işlerinden uzaklaşıp düşsel bir dünya kurmak için bebek evleri üretmiştir. Zamanla özellikle kız çocuklarına yönelik eğitici ve öğretici araçlar olarak üretilen bebek evleri, Sanayi Devrimi ve II. Dünya Savaşı'ndan sonra seri olarak üretilmiştir. BabyNes Nestlé'nin Nespresso'ya benzer şekilde tek kullanımlık kapsüllerden bebek maması üreten bir içecek makinesidir. Bu ürün, Nespresso'nun bebek maması endüstrisindeki kahveyle olan başarısını yeniden yaratmak için tasarlandı. İlk kez 25 Mayıs 2011'de İsviçre'de tanıtıldı. The Wall Street Journal, Nespresso'ya 2010 yılında satışlarının% 20 artmasının ardından rakiplerine karşı bir dizi yasal işlem getirdiği için Nestlé'nin 2011'de en hızlı büyüyen markası olduğunu belirtti. Nestlé, 2011 sonunda ürün için güçlü satışlar yaptığını bildirdi. Udemy (veya Udemy.com), yetişkinlere ve öğrencilere yönelik, alanında profesyonel gönüllü eğitmenler tarafından oluşturulan kursları içeren eğitim teknolojisi, kitlesel çevrimiçi açık ders ve bir çevrimiçi öğrenme platformudur. Udemy, 40 milyondan fazla öğrenciye ve 65'ın üzerinde dilde 50.000 öğretim görevlisine sahiptir. 485 milyondan fazla kurs kaydı yapılmıştır. 180'dan fazla ülkeden öğrencilerin ve eğitmenlerin bulunduğu Udemy kullanıcılarının büyük bir bölümü ABD dışında bulunuyor. Udemy'de ayrıca 7.000'den fazla işletme müşterisi var ve iş gazetesi Fortune, şirketlerin (Udemy for Business) %80'inin çalışanlarını terfi ettirmek için Udemy kullandığını belirtmiştir. Öğrenciler, büyük ölçüde işle ilgili becerilerini geliştirme aracı olarak kursları almaktadırlar. Udemy, şirket çalışanları için ders oluşturmak isteyen kurumsal eğitimcileri çekmek için özel bir çaba sarf etmiştir. Udemy, eğitmenlerin seçtikleri konularda çevrimiçi kurslar oluşturmalarına izin veren bir platformdur. Eğitmenler Udemy'nin kurs geliştirme araçlarını kullanarak kurs oluşturmak için video, PowerPoint sunumları, PDF belgeleri, ses dosyaları, zip dosyaları ve canlı dersler yükleyebilmektedirler. 2021 itibarıyla web sitesinde 155.000'den fazla kurs bulunmaktadır. Merkezi San Francisco, Kaliforniya'da bulunan Udemy'nin Denver, Colorado; Dublin, İrlanda; İstanbul, Türkiye; Austin, Texas; Melbourne, Avustralya; Gurgaoun, Hindistan'da merkezleri bulunmaktadır. Dasein, Almanca varoluş anlamına gelen ve Martin Heidegger tarafından Varlık ve Zaman adlı eserinde kullanılan bir terimdir. Heidegger'in asıl ilgi alanı "Varlığın Anlamı"dır; fakat bunun aslında özellikle insan varlığı için "Bazı varlıkların varlığının kipi" olduğunu söyler. Varlığın anlamı "Varoluş'un analizi" yoluyla keşfedilmelidir savını işler. Bu ona göre varlık konusunda Antik Yunan düşünürlerinden beri süregelen kördüğümü (bu kördüğüm hiç değilse Aristo'dan beri varlık yerine varlıkların tartışılmasından kaynaklanmaktadır) çözecek tek yoldur. Varlığa bir yaklaşım sağlayabilmek, şeylerin değil varlığın kipinin incelenmesine bağlıdır ve bize en açık olan varlık kipi kendi varlığımızdır yani varoluşumuzdur. Terim ilk kez Alman filozof Karl Jaspers tarafından kullanılmıştır. Jaspers'e göre insan varlığının iki farklı düzeyinden birincisini, onun mekansal ve zamansal boyutunu tanımlar. Varlık veya nesneleşmiş insandır. Dasein toplum içindeki varlık, yerini başkasının alabileceği parçacıktır. Başkalarıyla ayrı durumda olma halini, kendisinde içsel yaşantının yerini dışsal kurumların ve dış düşüncelerin aldığı; kilisenin de partinin de kendisini, özgür değil, eşit yapmaya uğraştığı insan varlığını tanımlar. Terimi kamuoyunda tanıtan ve Jaspers'in varoluş anlamına eklemeler yapan Heidegger'dir. Onun felsefesinde dasein belirli bir türden var oluştur. İnsan bireylerinin var olma tarzıdır. Heidegger'deki fark onun, varlığın kendisi için bir problem olması, var olmanın ne anlama geldiğini soran bireyin var oluşu olmasıdır. Modern çağın insanını bilinç varlığı olarak merkeze koyan özne felsefesine alternatif bir felsefenin temel kavramı olarak önermiştir. İnsan öz bilincinin ekseni etrafında dönemez; her şeye kendince bakar ve etki eder. Onu bozma gücüne sahip değildir. Daseini betimleyen üç temel vardır: 1. Olgusallık, 2. Kişinin amaçlı varlığını ve yapabileceklerini kavraması 3. İnsanın meşguliyetler içinde kendisini unutması ve bunun sonucunda has özelliklerini ve gerçek var oluşunu kaybetmesi.
0
5
[460, 1122, 1671, 3128, 5157]
3
14cdbf26-7b9a-4d01-9154-dd1e400a23e1
Kimya hangi temel dallara ayrılır ve bu dallar arasındaki farklar nelerdir?
Kimya, analitik kimya, anorganik kimya, organik kimya, fizikokimya ve biyokimya gibi temel dallara ayrılır. Analitik kimya, maddenin bileşimini ve yapısını belirleme yöntemlerini inceler. Anorganik kimya, karbon içermeyen bileşikleri incelerken, organik kimya karbon bazlı bileşiklerle ilgilenir. Fizikokimya, kimyasal olayların fiziksel prensipleriyle ilişkisini araştırırken, biyokimya canlı organizmalardaki kimyasal süreçleri inceler.
Uzay kuvvetleri, askerî branş türüdür. Uzay savaşı ve uzay operasyonları yürütür. 2020 itibarıyla bağımsız uzay gücüne sahip tek ülke ABD'dir. Aralık 2019'da Amerika Birleşik Devletleri Uzay Kuvvetleri kuruldu. Rusya daha önce bağımsız bir hizmet kolu olarak Rusya Uzay Kuvvetlerine sahipti. Kimya, maddenin yapısını, özelliklerini, birleşimlerini, etkileşimlerini, tepkimelerini araştıran ve uygulayan bilim dalıdır. Kimya bilmi daha kapsamlı bir ifadeyle maddelerin özellikleriyle, sınıflandırılmasıyla, atomlarla, atom teorisiyle, kimyasal bileşiklerle, kimyasal tepkimelerle, maddenin hâlleriyle, moleküller arası ve moleküler kuvvetlerle, kimyasal bağlarla, tepkime kinetiğiyle, kimyasal dengenin prensipleriyle vb konularla ilgilenir. Kimyanın en önemli dalları arasında analitik kimya, anorganik kimya, organik kimya, fizikokimya ve biyokimya sayılır. Hazanbel ya da Eğir kökü (Acorus calamus), Acorus genus'undan tek çenekli, çok yıllık, sulak alan bitkisi. Kokulu yaprakları ve daha da kokulu köksapı geleneksel olarak tıp ve güzel koku yapmakta kullanılmış, kurutulmuş ve toz haline getirilmiş köksapı zencefil, tarçın ve küçük hindistan cevizi yerine kullanılmıştır. Andreas Stihl (10 Kasım 1896 – 14 Ocak 1973), İsviçre doğumlu bir Alman mühendis ve motorlu testereler alanında önemli bir mucit ve Andreas Stihl AG & Company KG'nin kurucusu. Genellikle "motorlu testerenin babası" olarak anılmaktadır. Kontrol listesi orijinal haliyle checklist, bir işin yapılmasında insan hafızasının eksikliğini tamamlayan, potansiyel tehlike ve arızaları önlemek için kullanılan bir tür çalışma biçimi. En basit hali yapılacaklar listesidir. Gelişmiş bir listede işin gün ve saatinin programlanması ile diğer faktörler dahil olur. Temel amaç yapılacakları kağıda dökmek ve belgelendirmektir. SOAP (Simple Object Access Protocol - Basit Nesne Erişim Protokolü), Service-oriented Architecture felsefesini pratiğe uyarlayan iki interface'den biridir. Üzerinde bulunan Universal Description Discovery and Integration (UDDI) ile birlikte hizmet yönelimli mimarinin pratikte kullanılmasını mümkün kılar. SOAP (Basit Nesne Erişim Protokolü) dağıtık uygulamalarda ve web servislerinin haberleşmesinde kullanılmak üzere tasarlanan, RPC (Remote Procedure Call) modelini kullanan, istemci/sunucu mantığına dayalı bir protokoldür. Daha genel olarak SOAP, web üzerinden fonksiyonları kullanmak için geliştirilmiş bir sistemin XML tabanlı kurallar topluluğudur. SOAP ile ilgili bütün mesajlar XML formatında iletilir ve temel olarak bir SOAP mesajı 3 şekilde oluşabilir: Metot Çağırımı Cevap Mesajı Hata Mesajı
0
6
[292, 859, 1178, 1414, 1791, 2597]
1
cd843fc9-2820-4d32-a8f8-ebce3bfd2e41
Fotostabilite yüksekliği nasıl ölçülür?
Fotostabilite, genellikle ürünün güneş ışığına maruz kaldığında renk değişimleri, solma veya kırılma gibi bozulmalar göstermemesiyle ölçülür. Laboratuvarlarda özel cihazlar kullanılarak belirli bir süre ve yoğunlukta UV ışığına maruz bırakılan ürünlerin özellikleri incelenir ve fotostabilite derecesi bu sonuçlara göre belirlenir.
Fotostabilite, Güneş ışığı altında dayanıklı kalma becerisi manasına gelir. Güneşten korunmak amacıyla kullanılan ürünler için önemli bir etkendir. Ürünün fotostabilitesinin yüksek olması, ürünün güneşe dayanıklılğının yüksek olması yani güneş ışığı ile kolay bozunmayacağı anlamına gelmektedir. Uskumru (Scomber scombrus) bir deniz balığı. Aynı zamanda Uskumrugiller familyasına adını vermiş olan, bu familyanın örnek balığıdır. Vücut iğ şeklindedir. Sırtta aşağıya doğru inen açık veya koyu yeşilimsi-mavi, üzeri lekeli bantlar vardır. Başta beyin görünmez, karın tarafı açık gümüşi renktedir. Bütün yüzgeçler yumuşak ışınlı olup, gözler kolyoza göre daha ufaktır. Kolyozdan kafada ve vücutta bulunan pulların tekdüze, sırt yüzgecindeki dikenleri daha çok sayıda (11-13), pulları ve yanlarının altında koyu esmer lekeler ve hava kesesi olmayışı ile ayrılır. 8 ila 11 yıl arasında yaşarlar. Büyüklüğü ortalama 30–35 cm'dir, maksimum 50 cm olur. Ortalama ağırlığı 200-500 gram civarındadır. Kuzey Amerika sahilerinde, Kuzey Denizi, Akdeniz, Ege Denizi, Marmara Denizi ve Karadeniz'de yaşar. Besin değeri açısından da zengin olan uskumru balığı pek çok protein ve vitamin içerir. İlk akla gelen uskumru Omega 3 açısından zengindir bilgisi olsa da uskumru sadece Omega 3 açısından değil; A vitamini, C vitamini, B6 vitamini, B12 vitamini, kalsiyum, demir ve magnezyum açısından da zengindir. Süpernova 1604 (ayrıca Kepler'in Süpernovası, Kepler'in Novası veya Kepler'in Yıldızı olarak da bilinir), gökyüzünde Yılancı takımyıldızı yönünde Samanyolu'nda ortaya çıkan bir süpernova. Eylül 2011 itibarıyla galaksimizde gözlenmiş son süpernovadır ve Dünya'dan yaklaşık olarak 20.000 ışık yılı uzaklıktadır. -2,5 kadir görünen parlaklığıyla gece gökyüzünde tüm yıldızlardan ve Venüs hariç tüm gezegenlerden daha parlak olarak çıplak gözle gözlemlenebilmiştir. Süpernova 1604, üç hafta boyunca gündüzleri de görülebiliyordu. Reaganomics veya Reaganizm, 1980'lerde ABD Başkanı Ronald Reagan tarafından açıklanan ve neoliberaller tarafından desteklenen ekonomi politikalarıydı. Bu politikalar muhalifleri tarafından arz yönlü ekonomi, damlama ekonomisi veya "voodoo ekonomisi" olarak nitelendirilirken, Reagan ve savunucuları buna serbest piyasa ekonomisi adını vermeyi tercih etti. Reagan'ın ekonomi politikasının temelleri arasında savunma harcamalarının artırılması, federal bütçenin dengelenmesi ve hükûmet harcamalarının büyümesinin yavaşlatılması, federal gelir vergisinin ve sermaye kazançları vergisinin azaltılması, hükûmet düzenlemelerinin azaltılması ve enflasyonu azaltmak için para arzının sıkılaştırılması yer alıyordu. Reaganomics'in sonuçları hala tartışılıyor. Destekçiler, takip eden yıllarda stagflasyonun sona erdiğine, daha güçlü GSYİH büyümesine ve girişimcilik devrimine işaret ediyor. Eleştirmenler, genişleyen gelir açığına, açgözlülük atmosferi, azalan ekonomik hareketlilik ve ulusal borcun sekiz yıl içinde üç katına çıkmasına ve sonuçta 2. Dünya Savaşı sonrası ulusal borcun GSYİH yüzdesi olarak daralma eğilimini tersine çevirmesine işaret ediyor. Hobbit: Beklenmedik Yolculuk. John Ronald Reuel Tolkien'in, Yüzüklerin Efendisi üçlemesinin öncül kitabı olarak da görülen Hobbit kitabı, ilk başta Guillermo del Toro tarafından sinemaya uyarlanacaktı. Buna karşın filmin yapılması ile ilgili belirsizlikler nedeniyle filmden ayrıldı ve filmi, Yüzüklerin Efendisi serisinin yönetmeni Peter Jackson'un çekeceği kesinleşti. Çekimlerine 2010 yılı itibarıyla başlandı. 14 Aralık 2012 tarihinde vizyona girdi. .
0
5
[296, 1390, 1916, 3067, 3523]
0
5fb48748-a3a9-450e-877d-99f8774b7970
Kemofobi neden tehlikeli olabilir?
Kemofobi, insanların kimyasallardan korkmasına ve onlardan kaçınmasına yol açabilir. Bu durum, sağlıklı beslenme alışkanlıklarını terk etmelerine, tıbbi tedavileri reddetmelerine veya hatta kamu sağlığı önlemlerini (örneğin su florürlenmesi) desteklememelerine neden olabilir. Kemofobi, yanlış bilgilendirmeye ve bilimsel gerçeklere karşı bir direnç oluşturarak toplumsal sağlık için zararlı sonuçlar doğurabilir.
Galibarda veya Fuşya rengi kırmızı ve mavi ışığın eşit oranlarda karıştırılması ile elde edilir. Bu renk daha çok İngilizce isminin okunuşu olan "macenta" adıyla anılır. Galibarda rengi dört renkli (CMYK) baskıda kullanılan renklerden biridir. Galibarda renginin hex değeri "#FF00FF", RGB değeri "255, 0, 255" ve CMYK değeri "0, 100, 0, 0" dır. Securitas, Roma mitolojisinde güvenlikten, özellikle de Roma İmparatorluğunun güvenliğinden sorumlu tanrıçaydı. MIMO (multiple-input and multiple-output), çoklu giriş ve çıkış anlamına gelen bir radyo terimidir. Verici (transmitter) ve/veya alıcı (receiver) tarafında birden fazla anten kullanılarak bağlantının performansını artırmaya yarar. Çoklu antenlerle toplam aktarım gücünü antenlere dağıtarak tayfın verimliliğini aşamalı olarak artıran bir dizilim kazanç (array gain) elde edecek, bağlantının güvenilirliğini artıran bir çeşitlilik (diversity gain) sağlayacak veya her ikisini birden gerçekleştirecek akıllı anten işlevleri için kullanılır. Öte yandan, günümüzde “MIMO” terimiyle daha çok bir radyo linkinin birden çok yolla yayılmasından yararlanılarak kapasitesinin çoğaltılması yöntemi kastedilmektedir. Vittel birçok ülkede satılan bir Fransız şişelenmiş su markasıdır. 1992'den beri Nestlé'nin Nestlé Waters bölümünün bir parçasıdır. Perrier ile birlikte önde gelen iki Fransız maden suyu şirketi arasında yer alıyor. Vittel suyu, Vittel'deki "Büyük Kaynak" kaynağından elde edilen maden suyu kullanılarak üretilir ve 1854'ten beri şişelenerek, giderek daha fazla ticari amaçlarla kullanılmaya başlanmıştır. Vittel, 2008 yılında üst üste onuncu yıldır Londra Maratonu için su sağlayıcısıdır. MAUD Komitesi, İkinci Dünya Savaşı sırasında oluşturulmuş bir İngiliz bilimsel çalışma grubuydu. Bir atom bombasının mümkün olup olmadığını belirlemek için gerekli araştırmaları yapmak üzere kurulmuştur. MAUD adı, Danimarkalı fizikçi Niels Bohr'un hizmetçisi Maud Ray'e atıfta bulunan bir telgraftaki garip bir satırdan geldi. MAUD Komitesi, Mart 1940'ta Mark Oliphant yönetimindeki Birmingham Üniversitesinde çalışan Nazi Almanyası'ndan mülteci iki fizikçi olan Rudolf Peierls ve Otto Frisch tarafından yazılan Frisch-Peierls muhtırasına cevaben kuruldu. Memorandum, küçük bir saf uranyum-235 küresinin binlerce ton TNT patlayıcı gücüne sahip olabileceğini savundu. MAUD Komitesi başkanı George Thomson'dı . Araştırma dört farklı üniversite arasında bölünmüştür: her biri ayrı bir program yöneticisine sahip olan Birmingham Üniversitesi, Liverpool Üniversitesi, Cambridge Üniversitesi ve Oxford Üniversitesi . Nükleer reaktör tasarımı, uranyum-235'in özellikleri, o zamanlar varsayımsal olan plütonyum elementinin kullanımı ve nükleer silah tasarımının teorik yönleri gibi çeşitli uranyum zenginleştirme araçları incelendi. On beş aylık çalışmanın ardından araştırma, topluca MAUD Raporu olarak bilinen "Uranyumun Bomba Olarak Kullanılması" ve "Uranyumun Bir Güç Kaynağı Olarak Kullanılması" adlı iki raporla sonuçlandı. Rapor, savaş çabaları için bir atom bombasının fizibilitesini ve gerekliliğini tartıştı. Buna cevaben İngilizler, Tube Alaşımları kod adlı bir nükleer silah projesi yarattı. MAUD Raporu, Amerika Birleşik Devletleri'nin kullanımına sunuldu, burada Amerikan çabalarına enerji verdi ve sonunda Manhattan Projesi'ne dönüştü. Rapor aynı zamanda atom casusları tarafından Sovyetler Birliği'ne ifşa edildi ve Sovyet atom bombası projesinin başlamasına yardımcı oldu. Kemofobi (İngilizce adıyla chemophobia ya da chemonoia) kimyasal madde korkusudur. Bazı kimyasalların yol açtığı potansiyel kötü olaylar, kişiye zarar verme düşüncesi ve kansere yol açma ihtimalleri nedeniyle bu korku ortaya çıkmaktadır. "Doğal" ve "kimyasal içermez" gibi etiketlere sahip tüketici ürünleri (tüm tüketici ürünleri kimyasal maddelerden oluştuğu için ikincisi imkansızdır), tüketicilere "daha güvenli" bir alternatif gibi görünen bir şey sunar, bu da "kimyasalların" doğal olmadığı ve tehlikeli olduğu yönündeki yanlış algıyı güçlendiriyor. Kimyager Michelle Francl şöyle yazmıştır: "Biz kemofobik bir toplumuz. Kimyasal kelimesi; yapay, katkılı, tehlikeli veya toksik bir şeyin eşanlamlısı hâline geldi." Kemofobiyi "gerçek bir fobiden çok renk körlüğüne benziyor" olarak nitelendiriyor çünkü kemofobikler karşılaştıkları kimyasalların çoğuna karşı "kör"; Evrendeki her madde kimyasaldır. Francl, belgelenmiş diş kaybı ve beslenme eksikliği vakalarına rağmen, kamu suyunun florlanmasına karşı çıkan yerel yasaların bir vakada gösterdiği gibi, bu tür yanlış anlaşılmaların masum ve zararsız olmadığını öne sürüyor. Michael Siegrist ve Angela Bearth, kemofobiyi ölçmek için 8 Avrupa Ülkesi (Avusturya, Fransa, Almanya, İtalya, Polonya, İsveç, İsviçre ve Birleşik Krallık) üzerinde 5.631 katılımcıdan oluşan bir örneklemle bir anket gerçekleştirdi. Sonuçlar katılımcıların %30'unun kimyasal maddelerden korktuğunu ortaya çıkardı. Ayrıca katılımcıların %40'ı "günlük yaşamlarında kimyasal maddelerden uzak durduklarına" inanıyordu ve katılımcıların %39'u "kimyasalların olmadığı" bir dünyada yaşamak istiyordu. Profesör Gordon Gribble, kemofobinin başlangıcının muhtemelen Sessiz Bahar'a atfedilebileceğini ve Times Beach'in kirlenmesi ve Bhopal felaketi gibi sonraki olayların durumu yalnızca daha da kötüleştirdiğini yazdı.
0
6
[345, 457, 1162, 1652, 3434, 5273]
5
746fa157-7a32-449e-9ad3-5e4ac3d4a6d8
Kimya felsefesi neden 20. yüzyılın ikinci yarısından itibaren daha fazla ilgi görmeye başladı?
20. yüzyılın ikinci yarısında kuantum mekaniği ve moleküler biyoloji gibi yeni bilimsel gelişmeler, maddenin doğası ve kimyasal reaksiyonların nasıl gerçekleştiği hakkındaki anlayışımızı kökten değiştirdi. Bu gelişmeler, kimyanın temel varsayımları ve metodolojisi hakkında yeni felsefi sorular ortaya çıkardı ve bu da kimya felsefesine artan bir ilgiyi beraberinde getirdi.
Kimya felsefesi, kimya biliminin temelindeki varsayımları ve metodolojiyi inceler. Kimya felsefesi, filozoflar, kimyagerler ve filozof kimyacılar tarafından araştırılmıştır. Tarihin büyük bölümünde bilim felsefesi büyük oranda fizik felsefesinden oluşmaktaydı fakat kimya kaynaklı felsefi sorular 20. yüzyılın ikinci yarısından itibaren artan düzeyde ilgi görmüştür. Samanyolu veya Kehkeşan, Güneş Sistemi'ni içeren bir galaksidir. Dünya'dan görünümünü açıklayan tanımıyla: gece gökyüzünde görülen ve çıplak gözle tek tek ayırt edilemeyen yıldızlardan oluşan puslu bir ışık şerididir. Yerel Küme'nin bir parçası olan çubuklu sarmal türdedir. Gözlemlenebilir evrende bulunan sayısız galaksiden sadece bir tanesidir. 23 Ekim 2015 Cuma günü Ruhr-Universität Bochum üyesi Alman astronomlar tarafından 46 milyar piksellik "855.000X54.000" çözünürlükte Samanyolu galaksisi haritası yayınlanmıştır.
0
2
[367, 892]
0
92201344-fd1f-4208-b651-4884eacadfbb
Klorobenzenlerde klor atomlarının konumunun önemi nedir ve bu farklı konumlara bağlı olarak hangi özellikler değişebilir?
Klorobenzenlerde klor atomlarının konumu, molekülün fiziksel ve kimyasal özelliklerini önemli ölçüde etkiler. Örneğin, klor atomları arasındaki mesafe ve benzen halkasına olan göreceli konumları, molekülün simetrisini, polaritesini ve dolayısıyla erime noktası, kaynama noktası gibi fiziksel özellikleri değiştirir. Ayrıca, klor atomlarının konumu, molekülün reaktifliğini de etkileyebilir. Farklı izomerler, farklı reaksiyonlara farklı hızlarda girebilir veya tamamen farklı ürünler oluşturabilir.
Klorobenzenler, bir benzen iskeleti üzerinde ornatık olarak bir veya daha fazla klor atomundan oluşan bir aril klorür/halobenzen grubudur. C6H6–nCln formülüne sahiptirler; burada n = 1–6, klor atomlarının sayısıdır. Klor ornatıklarının sayısına bağlı olarak birkaç yapısal izomer mümkün olabilir. Monoklorobenzen Diklorobenzene 1,2-Diklorobenzene 1,3-Dichlorobenzene 1,4-Dichlorobenzene Trichlorobenzene 1,2,3-Trichlorobenzen 1,2,4-Trichlorobenzen 1,3,5-Trichlorobenzen Tetraklorobenzenler 1,2,3,4-Tetraklorobenzen 1,2,3,5-Tetraklorobenzen 1,2,4,5-Tetraklorobenzen Pentaklorobenzen Hekzaklorobenzen Shenzhou 8 (Çince: 神舟八号; pinyin: Shénzhōu bā hào), Shenzhou programı kapsamında gerçekleştirilen bir insansız uzay uçuş göreviydi. Fırlatma, 31 Ekim 2011 tarihinde Jiuquan Uydu Fırlatma Merkezi'nden UTC 21:58'de gerçekleşti. 3 Kasım'da ve tekrar 11 Kasım'da araç Tiangong-1 uzay modülü ile otomatik olarak kenetlendi. Araç 17 Kasım'da UTC 11:32'de İç Moğolistan'a bağlı Siziwang sancağına indi. Frikorps Danimarka (Danca: Frikorps Danmark), Almanya'nın desteğini almak isteyen Danimarka Nasyonal Sosyalist İşçi Partisi'nin oluşturmuş olduğu işbirlikçi kuvvetlerdir.
0
3
[600, 995, 1166]
0
c93c5f01-b444-4da2-9215-e6b43d8420f9
Sodyum neden havada hızla oksitlenir ve nasıl saklanmalıdır?
Sodyum, yüksek derecede reaktif bir element olduğu için havadaki oksijen ile kolayca reaksiyona girer ve oksitlenir. Bu nedenle, hava ve su ile temasını engelleyen vazelin veya gazyağı gibi maddelerle kaplı bir ortamda saklanması gerekir.
Sodyum, periyodik cetvelde Na (Latince natrium sözcüğünden) simgesi ile gösterilen ve atom numarası 11 olan element. Sodyum yumuşak ve kaygan bir metal olup alkali metaller grubuna aittir. Doğal bileşiklerin içinde (özellikle NaCl) bol miktarda bulunur. Yüksek oranda reaktiftir, sarı bir alevle yanar, su ile şiddetli reaksiyon verir ve havada hızla oksitlenir. Dolayısıyla, vazelin, gazyağı gibi hava ve su ile temasını kesecek bir ortamda saklanması gerekir. Bitki yayılışı, olarak da bilinir, Ernest Haeckel tarafından koroloji şöyle tanımlanmıştır: Belirli direy ve bitey alanlarındaki sistematik birimlerin coğrafi dağılışları, kökenleri ve bunların değişmelerinin araştırılmasıdır. Bitkiler uygun çevre şartlarının bulunduğu yerleri örterek yaşama alanlarını çizmiş olurlar. Böylece türlerin ilk yaşamaya başladığı yerlere gen merkezi (çıkış merkezi) adı verilir. Örneğin Verbascum'un (sığırkuyruğu) gen merkezi orta Anadolu'dur. Bitkilerin dağılışı ve göçü her ne kadar birbirine sıkıca bağlı ise de faaliyetleri farklıdır. Dağılış, bitkinin bulunduğu çevreden tohumlarla yayılması ve yeni yerlere ulaşmasıdır. Oysaki göç bir gelişmeyi içerir. Dolayısıyla dağılış, göçün gerekli habercisidir ve yeni çevre kazanılmasının sona ermesidir. Doğada tohumla yayılma yapan taksonomik birimlerin sayısı azdır. Yayılmayı ve göçü sağlayan bitki kısımlarına Diaspor denir. Diasporlar, yer değiştirme yeteneğinde olup genellikle üreme organlarıdır. Örneğin spor, tohum veya meyve gibi. Birçok hallerde diasporlar vejetatif kökenli özel organlar olabileceği gibi bitkinin değişikliğe uğramış kısımları, bitkinin tümü hatta bitki grupları da olabilir. Genellikle aynı bitki veya aynı birey değişik tipte diaspor meydana getirebilir. Böylece kuzey yarım kürenin mutedil bölgelerinde orman ağaçlarının büyük bir kısmı örneğin meşe ve göknar normal olarak tohum üretirler, fakat bunlar dip sürgünü, çelik veya diğer aktif olan vejetatif kısımlarla da üreyebilir. Bundan başka birçok koloni yayılma gösterir. Örneğin Phragamines (su kamışı) dünyanın büyük bir kısmına yayılmıştır. Su kamışı bu yayılmayı tüysü meyvesi ile rüzgarlarla ve az çok yüzebilen rizomlarla, su ile de yapabilirler. Bu arada bir kısım bitkiler çok fazla yayılma olanaklarına sahip iken, bir kısmı bundan yoksundur. Bitki türlerinin coğrafi alanlara yayılış şekilleri takım, familya,cins ve türlere göre çok değişiktir. Yayılma ve çoğalma imkânları en fazla olan talli bitkilerdir. (Bakteriler, Mantarlar ve Algler); buna karşılık Fanerogamların (Çiçekli bitkiler) yayılma ve çoğalma olanakları daha sınırlıdır. Tohumlu bitkiler aktif ve pasif olmak üzere iki şekilde yayılırlar. Aktif yayılma (otokori): Bitkiden oluşan tohumun yine aynı bitkinin kendi olanaklarını kullanarak yere düşüp etrafa yayılmasıyla olur. Pasif yayılma (allokori): Tohumların taşıyıcılar tarafından başka yerlere götürülmesiyle olur. TARDIS (Time And Relative Dimension In Space) (Türkçe: Uzaydaki zaman ve izafi boyut), İngiliz bilimkurgu dizisi Doctor Who'daki uzay ve zamanda herhangi bir yere gidebilen, Gallifrey adlı bir gezegende yaşayan Zaman Lordları tarafından yaratılan bir zaman makinesidir. Bazen adı "The Blue Box" yani "Mavi Kulübe" olarak da geçer. Asıl şekli olmasa da dışarıdan 1963 yılı Londrasından kalma bir polis telefon kulübesi olarak görünmektedir. Şekil değiştirmesini sağlayan kamuflaj ünitesi bozulduktan sonra Doktor onu tamir etmemiş, öyle bırakmıştır. Aynı anda 6 kişinin kullanabilme kapasitesi olan bu zaman makinesinin aynı zamanda içi dışından daha büyüktür. TARDIS'in içinde uyuma bölümleri, özel ihtiyaç odaları, gardırop, kütüphane, havuz, inziva odası ve kontrol odası bulunuyor. TARDIS içini kontrol edebilir, yeni odalar ekleyebilir ve bazı odaları silebilir. TARDIS, taşıdığı yolculara farklı dilleri anlama ve konuşma yetisi veren bir sisteme sahiptir. Ayrıca her TARDIS'in kendine has bir zekası ve kişiliği vardır. Doktor onu çalmıştır ya da kendi söylediğine göre ödünç almıştır ve onunla birlikte son büyük zaman savaşından kaçmayı başarmıştır. "The Doctor's Wife" bölümünde TARDIS insan görünümündedir ve Doktor'un kendisini çaldığını değil de kendisinin Doktor'u çaldığını iddia eder. Doctor Who dizisi İngiltere'nin her yerine yayıldıktan sonra popüler kültür arasına girmeyi de başarmıştır. "TARDIS" kelimesi artık içi dışından büyük görünen herhangi bir şeyin adı olmuştur. Kavramsal tarihi 1963'te Doctor Who dizisi yazılırken, yazan kişiler Doktor'un zaman makinesinin neye benzemesi gerektiğini tartışmaktaydılar. Belli bir şekilde tutmak için "Police Box" olarak yapılmasına karar verilmişti. Ve the ship's "chameleon circuit" adlı bölümde şeklinin aynı olmasının nedeni açıklanmıştı. Diğer Zaman Lordları TARDIS'in bir diğer adı olan TT Kapsülü yani Time Travel Capsule (Zaman Yolculuğu Kapsülü) adını kullanmaktadırlar. The French Connection William Friedkin'in yönettiği 1971 yapımı Hollywood filmi. Robin Moore'un aynı adlı romanından sinemaya uyarlanmıştır. Senaryosunu Ernest Tidyman yazmıştır. Film 8 dalda Oscar'a aday gösterilmiş, En İyi Film Akademi Ödülü dahil 5 ödül almıştır. Gene Hackman En İyi Erkek Oyuncu Akademi Ödülü'nü kazanmış,William Friedkin En İyi Yönetmen Akademi Ödülü'nün sahibi olmuştur. Film ayrıca kurgu ve uyarlama senaryo dallarında ödül almıştır.Roy Scheider yardımcı erkek oyuncu ile Oscar'a aday olmuş, ödülü alamamıştır. Ses ve görüntü yönetimi dallarında da adaylıkları vardır. Film 1975 yılında French Connection II isminde bir devam filmi çekilmiştir. "Kanunun Kuvveti", 2005 yılında Kongre Kütüphanesi tarafından "kültürel, tarihi ve estetik olarak önemli" filmler arasına seçilerek ABD Ulusal Film Arşivi'nde muhafaza edilmesine karar verilmiştir. Blowfish, Bruce Schneier tarafından 1993 yılında tasarlanmış, çok sayıda şifreleyici ve şifreleme ürününe dahil olan; anahtarlanmış, simetrik bir Block Cipher (öbek şifreleyici)dir. Blowfish ile ilgili olarak şu ana kadar etkin bir şifre çözme analizi var olmasa da, artık AES ya da Twofish gibi daha büyük ebatlı öbek şifreleyicilerine daha fazla önem verilmektedir. Schneier; Blowfish'i bir genel kullanım algoritması olarak, eskiyen DES'ın yerini alması için ve diğer algoritmalarla yaşanan sorunlara çözüm olarak tasarlamıştır. O zamanlarda, birçok diğer tasarım lisanslı, patentle korunmakta ya da devlet sırrı olarak saklanmaktaydı. Bruce Schneier, bunu şu şekilde ortaya koymaktadır : Tasarımın belirgin özellikleri anahtar-bağımlı S-boxes ve oldukça karmaşık anahtar çizelgesini içerir.
0
5
[463, 2874, 4818, 5687, 6483]
0
6fde9d20-9a5e-421e-8164-da28d7a46749
Symposion kavramı günümüzde nasıl kullanılıyor?
Günümüzde 'symposion' kelimesi, eski anlamından farklı olarak, genellikle bir tartışma grubunu veya bilgi paylaşımını ifade eder. 'Bilgi şöleni' olarak da çevrilebilen bu kelime, akademik veya entelektüel amaçlı toplantıları tanımlamak için kullanılır.
Selcen Hatun, Dede Korkut Kitabı'nda Kan Turalı'nın nişanlısıdır. Antik Yunan'da, Symposion (Yunanca: συμπόσιον symposion, συμπίνειν sympinein, "birlikte içmek"), Antik Roma'daysa Symposium veya Convivium (birlikte yaşamak) adlı altında içerisinde bir ziyafeti veya bir içki alemini barındıran bir sosyal etkinliktir. Roma edebiyatının en önemli yazarlarından biri olan Marcus Tullius Cicero Symposium’u, hayatı birlikte yaşamakla bir tutmuş ve bu kavramı karşılayan convivium terimini kullanmıştır. Türkçeye Fransızcadan 'sempozyum' olarak geçen symposion, symposium sözcüğü, günümüzde yalnızca bir tartışma grubunu belirtmekte ve 'bilgi şöleni' olarak çevrilmektedir. Symposion'da geçen veya Symposion'u betimleyen edebi eserler iki Sokratik Diyaloğu, Platon'un Symposion adlı diyoloğu ve Ksenefon'un Sempozyum'unu, ayrıca Megaralı Theognis'in ağıtları gibi birkaç Yunan şiirini içerir. Yunan ve Etrüsk sanatında tasvir edilen sempozyumlar benzer mizansenler göstermektedir. Hen 3-1475 veya IRAS 17423-1755, Yay takımyıldızında yaklaşık olarak 18.000 ışık yılı uzaklıkta bulunan bir ön gezegenimsi bulutsudur. 1976 yılında Karl Gordon Henize tarafından keşfedilmiştir. Merkezi yıldız, Güneş'ten 12.000 kat daha fazla aydınlatma gücüne sahiptir.
0
3
[66, 978, 1248]
1
41baa14b-80c3-4481-866a-739534bf65b4
Agronomistlerin çalışma alanları hakkında daha detaylı bilgi verir misiniz?
Agronomistler, bitki yetiştiriciliğinin her aşamasında çalışabilirler. Örneğin, toprak analizi ve yönetimi, tohum seçimi ve ekim teknikleri, gübreleme ve sulama sistemleri, zararlılarla mücadele yöntemleri gibi konularda uzmanlaşabilirler. Ayrıca, genetiği değiştirilmiş bitkilerin geliştirilmesi, sürdürülebilir tarım uygulamaları veya iklim değişikliğine dayanıklı ürünlerin üretimi gibi alanlarda da araştırma yapabilirler.
Spin ya da dönü, temel parçacıklar ve dolayısıyla bileşik parçacıklar (hadronlar) ve atom çekirdeklerince taşınan korunan bir niceliktir. Spin, kuantum mekaniğindeki iki tür açısal momentumdan biridir – diğeri ise yörüngesel açısal momentumdur. Yörünge açısal momentum operatörü, yörünge dönüşünün klasik açısal momentumunun kuantum mekaniğindeki karşılığıdır ve açı değiştikçe dalga fonksiyonunun periyodik yapısı olduğunda ortaya çıkar. Fotonlar için spin, ışığın kutuplanmasının kuantum mekaniğindeki karşılığıdır; elektronlar için spinin klasik karşılığı yoktur. Elektronun spin açısal momentumunun varlığı, gümüş atomlarının yörünge açısal momentumu olmamasına karşın iki olası ayrık açısal momentuma sahip olduğunun gözlemlendiği Stern-Gerlach deneyi gibi deneylerden çıkarılmıştır. Elektron spininin varlığı, spin-istatistik teoreminden ve Pauli dışarlama ilkesinden kuramsal olarak da çıkarılabilir ve tam tersi, elektronun özel spini verildiğinde, Pauli dışarlama ilkesi türetilebilir. SI spin birimi, klasik açısal momentum ile aynıdır (yani, N · m · s, J ·s veya kg ·m 2 ·s −1). Uygulamada spin, dönüş açısal momentumunu açısal momentumla aynı boyutlara sahip olan indirgenmiş Planck değişmezine (ħ) bölerek boyutsuz bir spin kuantum sayısı olarak verilir; ancak bu değerin kesin hesaplaması bu değildir. Çoğu zaman, "spin kuantum sayısı" basitçe "spin" olarak adlandırılır. Bunun bir kuantum sayısı olduğu gerçeği örtüktür. Agronomist ya da mahsul doktoru, tarım alanında çalışan ve çiftçiler ile mahsul araştırmacıları arasında aracı görevi yapan kimselerdir. Agronomi, çiftçiliğin icadından bu yana insanlar için var olmuştur ve oldukça önemli bir meslektir. Agronomistler de bu işi gerçekleştiren kimselerdir. Agronomistler, bitkilerin yetiştirilebileceği, genetik olarak değiştirilebileceği işimize yarayacak biçime çevrilebileceği sayısız yolu incelemektedirler. Belirli bir çalışma alanları yoktur. Tarlalarda, çiftliklerde veya seralarda bitki yaşamını gözlemleyebilir, tarım laboratuvarlarında deneyler yapabilirler. Avusturya Savaş Mağdurları Anma Hizmeti, askerlik çağına gelmiş olan gençlere dokuz aylık Sivil Hizmeti'nin yerine 12 ay süren yurt dışında görev yapma imkânı sunuyor. Bu görev imkânı 1998’de Dr. Andreas Maislinger tarafından kurulmuş olan Avusturya Yurt Dışı Hizmet derneğinin bir bölümüdür. Bu hizmet ağırlıklı olarak Holokost anıtlarında yapılmaktadır.
0
3
[1436, 2037, 2393]
1
63289f4e-71e6-45ee-8de6-4c10ab0c4c4b
Fitopatolojinin bitki koruma içindeki önemi nedir?
Fitopatoloji, bitkileri hastalıklara karşı korumanın temelini oluşturur. Hastalıkların nedenlerini, yayılışını ve kontrol yöntemlerini anlamak, sağlıklı bitki yetiştiriciliği için kritik önem taşır. Bu sayede tarımsal verim artar, gıda güvenliği sağlanır ve çevresel etkiler minimize edilir.
Fitopatoloji (İngilizce: phytopathology) bitki hastalıkları ile ilgilenen bilim dalı. Phytos (bitki) ve Pathology (hastalık bilimi) kelimelerinden oluşmaktadır. Bitkilerde hastalığa neden olan faktörleri, oluşumunu, etmenlerini, bitkilerin birbirleri ile ilişkilerini, koruma ve tedavi yöntemlerini araştırır. Bitki koruma içinde yer alan ana bilim dallarından biridir. Paket anahtarlama uygun boyuttaki bloklar içerisinde tüm verilerin aktarıldığı bir dijital ağ iletişimi yöntemidir. Aktarılan verinin küçük parçalara bölünmüş hali paket olarak isimlendirilir. Paketlerde kullanıcı verisi, yönlendirme, hata düzeltme ve akış kontrolü işlemleri için alanlar mevcuttur. Ağın paketi teslim edebilmesi için adres bilgisine ihtiyaç vardır. Donanıma bağlı olarak kullanılan paket yapısı değiştiği için herkes tarafından kullanılan paket yapısı aynı değildir. Veri ağ içerisinde 500 - 2000 byte boyutlarındaki küçük paketlere yerleştirilir. İstasyonlar tarafından uzun mesajlar paketlere dönüştürülür. Bu paketler tek tek ağa gönderilir. Gönderilen paketler her bir anahtarlama noktasında alınır ve tamponlandıktan sonra bir sonraki anahtarlama noktasına gönderilir. Karar verme algoritmaları kullanılarak anahtarlama noktaları paketin gönderileceği doğru yolu bulabilir. Bağlantı öncesinde bir veri yolu oluşturmaya gerek yoktur. Paket anahtarlamada paketler hedef noktaya ulaşmak için aynı yolu kullanmazlar. Paketler farklı yolları kullanarak hedef noktaya ulaşabilir. Bu durum paketlerin varış düğümünde sıralanmasını gerektirir. Paketler, düğümler üzerinde ayrı ayrı işletilir ve işletildiği anda en uygun yoldan hedef düğümüne gönderildiği için farklı yollar kullanır. Bu durum hataya duyarlılık açısından avantajlıdır. Birçok paket, aynı anda anahtarlama noktaları arasındaki tek bir bağlantıyı kullanır. Bu sayede hat verimliliği sağlanır. Paketler sıraya sokulur ve en kısa sürede hedef düğüme iletilir. Birden fazla paket tarafından paylaşılan ağ üzerinde farklı hızlarda veri akışı olur. Ağ adaptörleri, switch, router ve diğer ağ düğümleri paketleri tamponlar ve kuyruğa ekler. Ağdaki trafiğe bağlı olarak değişen talebe göre paketler gönderilir. Paylaşılan ağ meşgul ya da yoğun olsa bile paketler kabul edilir. Ancak ağ üzerinde paket yoğunluğundan dolayı trafik oluşmuşsa paketlerin teslim süreleri artar. Sıraya konulan paketler önceliklendirilebilir. Paketi teslim ederken bu önceliklerin kullanılmasıyla öncelikli paketler diğerlerinden önce gönderilir.
0
2
[370, 2469]
0
a1bf1013-f953-43ef-b5ca-001dce4de752
Fotosentez sırasında kimyasal enerji nerelerinde depolanır?
Fotosentez sırasında kimyasal enerji, karbondioksit ve sudan sentezlenen şekerler gibi karbonhidrat moleküllerinde depolanır.
Agrobacterium, H. J. Conn tarafından keşfedilmiş, yatay gen transferini kullanarak bitkilerde tümörlere sebep olan bir Gram- negatif bakteri cinsidir. Geçerli 11 türü bulunmaktadır ve bunlar arasında üzerinde en çok çalışma yapılanı ve bilineni A. radiobacter (eski sinonim adıyla Agrobacterium tumefaciens)'dir. Agrobacterium türleri aynı zamanda kendi DNA'larını bitkilerin DNA'sına aktarma yeteneği ile de iyi bilinirler ve bu sebepten dolayı genetik mühendisliğinde önemli bir araç haline gelmişlerdir. Agrobacterium cinsi oldukça heterojendir. Son taksonomik çalışmalar sonucu Agrobacterium türlerinin çoğu Ahrensia, Pseudorhodobacter, Ruegeria ve Stappia gibi farklı cinslerde sınıflandırılmıştır. Birim fonksiyon (özdeşlik fonksiyonu, özdeşlik gönderimi, özdeşlik dönüşümü, birim dönüşüm, birim işlev gibi farklı şekillerde de kullanılır), her zaman kendisine verilen değeri döndüren fonksiyondur. f(x) = x şeklinde ifade edilebilir. Su aktivitesi ya da aw substrattaki kısmi buhar basıncının standart durumdaki suyun kısmi basıncına oranıdır. Gıda bilimi alanında, standart durum çoğunlukla aynı sıcaklıktaki suyun kısmi basıncı olarak tanımlanır. Bu özel tanımı kullanarak, saf distile su tam olarak bir su aktivitesine sahiptir.Sıcaklık arttıkça, aw (kristalli tuzlu ya da şekerli bazı ürünler hariç) tipik olarak artar. Yüksek aw substratlar mikroorganizmalara daha fazla destek eğilimindedirler. Genellikle bakteriler en az 0.91 ve mantarlar en az 0.7 su aktivitesine gereksinim duyarlar. ayrıca fermantasyon agöz atabilirsiniz. Su yüksek aw değeri olan yerden düşük aw değeri olan yere doğru göç eder. Örneğin, eğer bal (aw ≈ 0.6) nemli havaya maruz kalırsa (aw ≈ 0.7) havadan su çeker. Salam (aw ≈ 0.87) kuru havaya maruz kalırsa (aw ≈ 0.5) kurur. Ay teorisi, Ay'ın hareketlerini hesaplamaya çalışır. Ay'nın hareketlerinde çok sayıda usulsüzlük (veya tedirginlikler) vardır ve bu hareketler için birçok hesaplama girişiminde bulunulmuştur. Sorun olan bu problem yüzyıllar sonra doğruluk düzeyi çok yüksek olacak şekilde modellenebilmektedir (bkz. Modern gelişmeler bölümü). Ay teorisi şunları da içermektedir: genel teorinin arka planı; Ay'ın hareketini analiz etmek ve hareketlerini tahmin etmek için formüller ve algoritmalar üretmek için kullanılan matematiksel teknikler dahil; ve ayrıca belirli bir süre için Ay'ın pozisyonunu hesaplamak için kullanılabilecek nicel formüller, algoritmalar ve geometrik diyagramlar; genellikle algoritmalara dayalı tabloların yardımıyla. Ay teorisinin 2000 yılı aşkın bir araştırma geçmişi vardır. Daha modern gelişmeleri son üç yüzyıl boyunca temel bilimsel ve teknolojik amaçlar için kullanılmıştır ve halen bu şekilde kullanılmaktadır. Deniz hukuku, deniz ve okyanus sularının kullanımı konusunda ortaya çıkan sorunlar ile hukuksal açıdan ilgilenen Uluslararası hukukun bir alt dalıdır. Deniz hukuku, denizcilik hukukunun aksine bir kamu hukukudur. Devletlerinin karasuyu, kıta sahanlığı ve münhasır egemenlik hakkına sahip olduğu su alanlarının tanımlanmasında ve belirlenmesindeki kuralları belirten ve devletlerin bu kurallar dahilinde uluslararası statü kazanmış denizlerden yararlanmalarını belirli bir çerçeveye oturtan disiplindir. Özellikle uluslararası deniz hukukunun uygulanması diğer uluslararası belgelerde olduğu gibi taraf devletleri kapsar. Ayrıca deniz ve okyanusların devletler arasında paylaşımı, buralardaki tüm faaliyetler ve işlenen suçlar da deniz hukukunun kapsamında ele alınır. Deniz hukuku; Deniz Kamu Hukuku ile Deniz Özel Hukuku olmak üzere ikiye ayrılarak incelenebilir. Deniz özel hukuku ise kendi içerisinde birçok dala ayrılır. Deniz Özel Hukukunun bir alt dalı olarak deniz üzerinden gerçekleştirilen ticari faaliyetlere ilişkin düzenlemelerse Deniz Ticareti Hukukunun konusunu oluşturmaktadır. Fotosentez, bitkiler ve diğer canlılar tarafından, ışık enerjisini organizmaların yaşamsal eylemlerine enerji sağlamak için daha sonra serbest bırakılabilecek kimyasal enerjiye dönüştürmek için kullanılan bir işlemdir. Bu kimyasal enerji, karbondioksit ve sudan sentezlenen şekerler gibi karbonhidrat moleküllerinde depolanır.
0
6
[704, 941, 1765, 2695, 3788, 4115]
5
c26bf067-3c31-494e-ae14-e57373862f42
Giberellinlerin bitki gelişimindeki rolü nedir ve bu hormonların sentezi nasıl kontrol edilir?
Giberellinler, bitkilerin boyuna büyümesini sağlayan önemli hormonlardır. Aktif giberellin seviyesi yüksek olan bitkiler daha uzun gövdeye sahip olurken, cüce bitkilerde bu seviye düşüktür. Giberellin sentezi ve kontrolü genetik mekanizmalar tarafından düzenlenir.
Kutuplanabilirlik ya da polarlanabilirlik bir molekülün, bir dipol tarafından indüklenme özelliğidir. Kutuplanabilme elektron sayısı ile artar. Elektron sayısı ise molekül kütlesi ile artar. Polarlanabilirliği yüksek olan moleküllerde elektron göçü daha kolay, dolayısıyla dağılma kuvveti büyük olur. Gloucester (isminin söylenmesi GLOS-tər), Birleşik Krallık'ın İngiltere ülkesinin Güney Batı bölgesinde Gloucestershire Kontluğu içinde bulunup ve şehir olma ilk kraliyet beratı 1155'te İngiliz Kralı II. Henry tarafından verilen tarihsel bir yerleşkedir. Gloucester şehri Antik Romalılar tarafından MS 45'te Glevum adıyla kurulmuştur. Giberellin, ikinci grup bitki hormonudur. 1950’li yıllarda karakterize edilen giberellinler 80’den fazla bileşin bulunduğu bir gruptur. Giberellinlerin esas etkisi, bitkilerin boyuna büyümesini sağlamaktır. Böylece uzun bir bitki gövdesi aktif giberellinleri, cüce bir bitki gövdesinden daha fazla ihtiva eder. Giberellinlerin sentezi ve kontrolü genetik kontrol altındadır. Giberellinler izopren birimlerinden yapılmıştır. Giberellinler 4 izoprenoid biriminden türevlenen 20 karbonlu terpenoidlerir. GA -aldehit bütün bitkilerde ilk oluşan giberellinlerdir ve bütün giberellinlerin öncü maddesidir. GA ’nin hidroksilasyon ve oksidasyonu sonucunda diğer giberellinler oluşur. İlk olarak giberellinler Gibberella fujikuroi ’ de bir metabolit olarak keşfedilmiştir. Bu mantarın pirinç fidelerinde aşırı gövde ve yaprak uzamasına sebep olduğu belirlenmiştir. 1930’larda Japon bilim insanları Gibberella fujikuroi fungusundan büyümeyi uyaran bir bileşiği kristal olarak elde etmeyi başardılar ve giberellin A olarak adlandırdılar. 1950’lerde Amerika ve İngiltere’de mantarlardan saflaştırılan maddeye giberillik asit adı verildi. 1958’de Mac Millan ve arkadaşları yüksek bitkilerde giberellin keşfettiler. Olgun olmayan tohumlardaki giberellin konsantrasyonu vejetatif dokulardakinden çok fazla olduğundan bu çalışmada tohumlar kullanıldı. Genç (無駄) anlamı "boşuna; işe yaramazlık; savurganlık" olan Japonca bir kelime ve bir anahtar kavram olarak Toyota Üretim Sistemi (TPS)'ndeki kaynakların optimal tahsisinin sapmasının üç türünden birisidir. (Diğerleri mura ve muri'dir). Atık azaltma etkili bir şekilde kârlılığı artırmanın bir yoludur. Toyota; Japonya'da yaygın olarak, bir ürünün geliştirme programı ya da kampanyasına başvuru amaçlı olarak tanınan, mu- öneki ile başlayan, bu üç sözcüğü kabul etti. Bir müşterinin gözünden katma değerli iş, mal üretmek veya bir müşterinin ödemeye istekli olduğu bir hizmeti sunarak katma değer sağlayan bir süreçtir. Bununla birlikte muda; gerekenden daha fazla kaynak tüketen, atık oluşmasına neden olan herhangi bir işlemdir. Muda, aşağıdaki gibi adlandırılan iki tipe ayrılır: Muda Tip - I : Son müşteri için katma değeri olmayan ancak gerekli olan faaliyetler. Genç Tip -II : Son müşteri için katma değeri ve gerekliliği olmayan faaliyetler. Bu, işbu tip israfı ortadan kaldırmayı hedeflemektedir. Tip-I, genellikle katma değeri olmayan etkinlik olarak sınıflandırılmış olmakla birlikte ortadan kaldırılması zor ancak zorunlu muda değildir. Örneğin, kritik süreç için kalite denetimi süreci, otomobilin montajında, aracın kalitesini sağlamak ve son kullanıcıya göndermeden önce güvenlik standartlarını yerine getirmek için gereklidir. Bununla birlikte, müşteri açısından bakıldığında, bu eylemler gereksiz sayılır ve değer katan montaj sürecine veya araç montajına katkıda bulunmaz. Tip-II, atıklara katkıda bulunan katma değeri olmayan faaliyetlerdir ve gizli maliyetleri etkiler. Toyota Üretim Sistemi, meydana gelen fireleri tanımlar ve bunları 7 ana kategoriye ayırır. Z3, 1940'ta tamamlanan, Alman mühendis Konrad Zuse tarafından yapılan ilk bilgisayardır. 1944 yılında Berlin'e düzenlenen bombalı saldırı sırasında yok edilen Z3, 1960 yılında yeniden yapılarak Berlin'deki Deutsches Museum'de sergilenmektedir. Radio Paradise, dinleyicilerinden topladığı bağışlarla yayın yapan Amerika Birleşik Devletleri merkezli internet radyosu. Reklamsız bir şekilde 24 saat yayın yapar. Tüm dünyadan dinleyici kitlesine sahiptir. Rock, caz, klasik, elektronik gibi çeşitli türlerde şarkılar çalar. Son çalınan parçalar gerçek zamanlı olarak sitede gösterilmekte, dinleyiciler çalan parçalara oy verebilmekte veya yorum yapabilmektedir.
0
6
[301, 636, 1974, 3655, 3899, 4313]
2
1ed53373-fa0d-4f19-b5e1-d54a0ddf6b69
Azouz Begag'ın siyasi kariyerinde hangi partilere üyeliği olmuştur?
Azouz Begag, siyasi kariyeri boyunca Sosyalist Parti, Cumhuriyet için Birlik ve Dominique de Villepin'in kurduğu Dayanışmacı Cumhuriyet partilerine üyelik yapmıştır.
Azouz Begag (d. 5 Şubat 1957, Lyon 3. arrondissement) Fransız siyasetçi, ekonomist. Cezayir kökenli bir ailenin çocuğu olarak Lyon'da dünyaya gelmiştir. Lyon 2 Üniversitesi'nde ekonomi alanında doktora yapmıştır. Ulusal Bilimsel Araştırma Merkezi'nde (CNRS) araştırmacı olarak görev almıştır. École centrale de Lyon'de öğretim görevlisi olarak görev yapmıştır. 2004 yılında Ekonomik ve Sosyal Konsey üyeliğine atanmıştır. Dominique de Villepin Hükûmeti'nde Fırsat Eşitliği Bakanı olarak görev almıştır. 1992 bölge seçimleri ile 1995 belediye seçimlerinde Sosyalist Parti'den aday olmayı denese de aday olamamış, 1997 milletvekili seçimlerinde Cumhuriyet için Birlik'ten Lyon milletvekili adayı olmak istese de Lyon teşkilatı başka bir aday çıkartmıştır. Bakan iken, 2007 Fransa cumhurbaşkanlığı seçiminde François Bayrou'yu desteklediğini açıklamış ve seçim sürecinde hükûmetten ayrılmış, seçimin ikinci turunda asla Nicolas Sarkozy'e oy vermeyeceğini, Ségolène Royal'e oy verip vermemesinin de gizli olduğunu söylemiş, 2007 Fransa yasama seçimlerinde MoDem'den milletvekili adayı olmuş ancak ilk turdan seçimi kaybetmiştir, ikinci turda mevcut milletvekili Jean-Michel Dubernard (UMP) ile Jean-Louis Touraine (PS) aday olarak kalmış ve Begag ise Dubernard'a oy vermeme çağrısı yapmıştır. 2010 yılında Dominique de Villepin'in Dayanışmacı Cumhuriyet (RS) adlı partisine dahil olmuş ve 2012 Fransa cumhurbaşkanlığı seçiminin ilk turundan itibaren François Hollande'a oy vereceğini açıklamıştır. Boşanmış ve iki kız babasıdır. Nier, Nisan 2010'da Cavia tarafından geliştirilen ve Square Enix tarafından PlayStation 3 ve Xbox 360 için yayınlanan aksiyon rol yapma bir video oyunudur. Oyun Japonya'da, daha genç bir ana karakterle PlayStation 3 için Nier Replicant adıyla piyasaya çıkarken, Xbox 360 için daha yaşlı bir ana karaktere sahip olan, Nier Gestalt isimli alternatif versiyonu piyasaya sürüldü. Gestalt, Japonya dışında Nier ismiyle her iki platform için de piyasaya sürüldü. Oyunun remaster'ı Nier Replicant ver.1.22474487139... , 23 Nisan 2021'de PlayStation 4, Xbox One ve Windows için piyasaya sürüldü. Oyun, Drakengard serisinin bir spin-off'udur ve olayları ilk oyunun beşinci sonundan devam eder. Bundan bin yıldan fazla bir süre sonra devam eden oyun, kahramanın Yonah'ın - versiyona bağlı olarak kız kardeşi veya kızı - Black Scrawl adlı hastalığa çare bulmaya çalışmasıyla başlıyor. Grimoire Weiss olarak bilinen konuşan bir kitapla ortak olarak, Dünya'yı saran Gölge adlı yaratıkların doğasını anlamaya çalışırken diğer iki karakter olan Kainé ve Emil ile yolculuk eder. Oyun, rol yapma temalı oynanışıyla, arada çeşitli video oyunu türleri arasında geçiş yaparak oynanışını sunar. Nier, Cavia'nın da bulunduğu Japonya dışındaki oyunculara hitap edecek bir oynanışa sahip olacak şekilde tasarlandı; ek olarak, oyunun Gestalt versiyonu aynı nedenle daha yaşlı bir ana karaktere sahiptir. Müzikleri, Monaca'nın başı Keiichi Okabe tarafından bestelendi ve birkaç albüm yayınlandı. Nier karışık eleştiriler aldı; eleştirmenler hikâyeyi, karakterleri ve müziklerini överken, farklı oynanış öğelerinin ne kadar iyi harmanlandığı konusunda aynı fikirde değillerdi. Özellikle yan görevler olmak üzere, bazı oynanış öğelerinin uygulaması eleştirildi ve grafikleri standart altı olarak kabul edildi. Buna rağmen oyun zamanla oyuncular arasında beğeni toplayarak bir kült klasiği haline geldi. Orijinal Nier 500.000 kopya satarken, 2021 yılında çıkan remaster'ı dünya çapında bir milyon kopya sattı. PlatinumGames tarafından geliştirilen devam oyunu Nier: Automata, 2017 yılında piyasaya sürüldü. Sosyoteknik sistem, işyerlerinde insanlar ve teknoloji arasındaki etkileşimi tanıyan karmaşık örgütsel çalışma tasarımını inceleyen örgütsel gelişim alanındaki bir yaklaşımdır. Terim aynı zamanda toplumun karmaşık altyapıları ile insan davranışı arasındaki etkileşimi ifade eder. Bu anlamda toplumun kendisi ve alt yapılarının çoğu karmaşık sosyoteknik sistemlerdir. Sosyoteknik sistemler terimi, II. Dünya Savaşı döneminde Londra'daki Tavistock Enstitüsü'ndeki Eric Trist, Ken Bamforth ve Fred Emery tarafından İngiliz kömür madenlerindeki işçilerle yaptıkları çalışmalara dayanmaktadır. Söz konusu çalışmalarda, kullanılan teknoloji ile örgütün çeşitli yönleri arasındaki ilişkiler incelenmiş ve teknoloji ile sosyal sistemin etkileşim içinde oldukları ve bunlardan birinin tek başına belirleyici olmadığı gözlenmiştir. Giberellin, ikinci grup bitki hormonudur. 1950’li yıllarda karakterize edilen giberellinler 80’den fazla bileşin bulunduğu bir gruptur. Giberellinlerin esas etkisi, bitkilerin boyuna büyümesini sağlamaktır. Böylece uzun bir bitki gövdesi aktif giberellinleri, cüce bir bitki gövdesinden daha fazla ihtiva eder. Giberellinlerin sentezi ve kontrolü genetik kontrol altındadır. Giberellinler izopren birimlerinden yapılmıştır. Giberellinler 4 izoprenoid biriminden türevlenen 20 karbonlu terpenoidlerir. GA -aldehit bütün bitkilerde ilk oluşan giberellinlerdir ve bütün giberellinlerin öncü maddesidir. GA ’nin hidroksilasyon ve oksidasyonu sonucunda diğer giberellinler oluşur. İlk olarak giberellinler Gibberella fujikuroi ’ de bir metabolit olarak keşfedilmiştir. Bu mantarın pirinç fidelerinde aşırı gövde ve yaprak uzamasına sebep olduğu belirlenmiştir. 1930’larda Japon bilim insanları Gibberella fujikuroi fungusundan büyümeyi uyaran bir bileşiği kristal olarak elde etmeyi başardılar ve giberellin A olarak adlandırdılar. 1950’lerde Amerika ve İngiltere’de mantarlardan saflaştırılan maddeye giberillik asit adı verildi. 1958’de Mac Millan ve arkadaşları yüksek bitkilerde giberellin keşfettiler. Olgun olmayan tohumlardaki giberellin konsantrasyonu vejetatif dokulardakinden çok fazla olduğundan bu çalışmada tohumlar kullanıldı. Trikofaji kişilerde saçları yolma saplantısı (Trikotillomani) ile birlikte gözlemlenebilen, saç ve kıl yemeye bağlı görülen rahatsızlıktır. Bu rahatsızlığa sahip bireylerin sindirim kanallarında kıl yumağına rastlanır (Trikobezoar). Buna bağlı olarak Rapunzel sendromu olarak bilinen bağırsak rahatsızlığına, ur oluşumuna ve çeşitli sindirim rahatsızlıklarıyla birlikte ağrılara neden olabilir. Saban, tarımda yararlanılan tarlayı ekme öncesi toprağı havalandırmakta kullanılan bir alettir. Büyük sabanlara köten ya da kotan adı verilir ve bu adlandırma aynı anlamdaki Gürcüce "gutani" (გუთანი) kelimesinden gelir. Çok dişli ve genellikle motorlu araçlarla çekilen sabanlara pulluk denir. Sabanlar ayrıca yer altına kablo döşemek gibi endüstri amaçlı olarak da kullanılmaktadır. Saban, basit olarak kazma veya bahçıvan beline benzer bir alettir. Sabanlar, ilk geliştirildiğinde insanlar tarafından çekilirken, zamanla yük ve binek hayvanları kullanılmaya başlanmıştır. Modern sabanlar ise traktörler tarafından çekilmektedir ve pulluk olarak da adlandırılmaktadır.
0
6
[1525, 3606, 4430, 5768, 6163, 6833]
0
7a47f2dc-c05e-45ce-994d-620e8fb66e32
Pierre Joliot'nun bilimsel çalışmaları hakkında bilgi verebilir misiniz?
Pierre Joliot, Fransa Ulusal Bilimsel Araştırma Merkezi'nde biyoloji alanında çalışmalar yürütmektedir. Ancak yukarıdaki metinde spesifik olarak hangi konularda araştırma yaptığına dair bir bilgi bulunmuyor.
Klaus Barbie (25 Ekim 1913 - 25 Eylül 1991), Alman SS subayı, Gestapo üyesi. "Lyon Kasabı" olarak da bilinir. Pierre Joliot (d. 12 Mart 1932, Paris), Fransız biyolog. Fransa Ulusal Bilimsel Araştırma Merkezi'nde çalışmaktadır. Irene Joliot-Curie ile Frédéric Joliot-Curie'nin çocuğu, Helene Joliot'un kardeşi, Marie Sklodowska-Curie (Marie Curie) ve Pierre Curie'nin torunudur. Teleseminarlar, belirli bir konuyla ilgilenen bir grup insana antrenman sağlamak, eğitim vermek, ürünleri tanıtmak veya satmak için kullanılır. Geleneksel seminerlere, içerik ve amaçlara benzerler, fakat belirli bir konumdan ziyade telekonferans veya köprücülük üzerinden verilirler. İletişim kurmak, teletrayım sağlamak ve seyahat masrafı olmaksızın iş yapmak için yeni bir yoldur. Teleseminarın ev sahibi, izleyicisiyle iletişim kurmak için belirli bir zaman ve tarih belirleyecektir. İzleyici, kullanılan bridgeline kapasitesine ve tartışılan konunun popülaritesine bağlı olarak birkaç katılımcıdan 1.000 katılımcıya kadar değişebilir. Teleseminarlar, bir ev sahibinin bir kerede çok sayıda kişiye bilgi sağlaması için bir fırsat sunar. Bir antrenörün aynı anda birçok katılımcıyı bir kerede değil, birçok kişide eğitmesine izin verir. Bu konferans çağrıları genellikle kaydedilir. Genellikle, bilgi sunumu için ayrılmış sabit bir zaman süresi vardır, ardından sorular ve cevaplar için başka bir sabit zaman aralığı vardır. Aynı zamanda seyahat, pahalı hazırlık ve sunum malzemesi maliyetlerini de ortadan kaldırır. Bu faktörler teleseminarları çok uygun maliyetli bir dağıtım yöntemi haline getirmektedir. Teleseminarlar ücretsiz ya da öğrenciler için katılım ile ilişkili bir maliyet ve uzaktan eğitim olabilir. Maliyet, tartışılan içeriğe ve aramayı barındıran kuruluşa bağlı olarak değişecektir. Katılım ücretine rağmen, öğrencilerin bu avantajı, canlı bir seminere seyahat etmenin zorluğunu ve masrafını gerektirmez. Katılımcılar tele konferansa evden veya telefon bağlantısının olduğu herhangi bir yerden katılabilirler. Ücreti ödedikten sonra, katılımcılar bir telefon numarası alacak ve çağrı için şifre alacaklardır. Teleseminar için herhangi bir ücret yoksa, telefon numarası ve şifre kodu e-posta yoluyla dağıtılabilir veya şirketin web sitesinde bulunabilir. Sezgisel yeme, vücudun açlık ve tatmin olmaya dair ipuçlarına verdiği tepkiye odaklanan bir yemek yeme yaklaşımıdır. Yaygın diyetler aksine bireyin "kilo kontrolü"ne odaklanması yerine yiyeceklerle pozitif bir ilişki geliştirmesini amaçlar. Sezgisel yeme, insanların diyet yapma, fiziksel sağlık, zihinsel ve sosyal olarak iyi olma hali hakkındaki görüşlerini değiştirerek tüm bunlara bütünsel bir yaklaşımla bakılabilmesini aşılamayı amaçlar. Bununla birlikte, yiyecekler, fiziksel aktivite ve bedene karşı olumlu bir tutum ve ilişki oluşturmaya yardımcı olur. Evelyn Tribole ve Elyse Resch tarafından ortaya atılan "sezgisel yeme" terimi ilk olarak 1990'larda hakemli bir dergi makalesinde yer aldı. 2012'de, Tribole ve Resch'in sezgisel yemenin on bileşenini tanımlayan ve üzerinde yürütülen bilimsel araştırmaları gözden geçiren Sezgisel Yeme: Sağlıklı Beslenme Alanında Çığır Açan Yaklaşım adlı kitabı yayınlandı. Meyve presi, meyve katılarını - sapları, derileri, tohumları, posayı, yaprakları ve kırıntıları - meyve suyundan ayırmak için kullanılan bir cihazdır. Amerika Birleşik Devletleri'nde Madeline Turner, 1916'da Turner's Fruit-Press'i icat etti. Elma veya armutları ezmek için bir elma şarabı presi kullanılır. Kuzey Amerika'da, filtrelenmemiş meyve suyuna "cider" denir ve filtrelendikten sonra elma suyu olarak bilinir hale gelir. Britanya'da filtrelenmiş olsun ya da olmasın meyve suyu olarak anılır. (elma şarabı terimi, fermente (alkollü) meyve suyu için ayrılmıştır) Diğer ürünler arasında elma sirkesi, elma şarabı, elma brendi ve "Applejack" adlı alkollü içiecek bulunur. Meyve presine diğer örneklerden şarap presi, şarap yapımı sırasında üzümleri sıkmak için kullanılan bir cihazdır. Yağ presi ise, bitki ve meyvelerden yağ çıkarmak için kullanılan bir cihazdır.
0
5
[110, 378, 2252, 3171, 4040]
1
b43bbc9f-a35d-4a1e-803a-943c3ede7ba4
New Journal of Chemistry dergisinin yayıncısı kimdir?
New Journal of Chemistry, Royal Society of Chemistry (RSC) tarafından Fransız Ulusal Bilimsel Araştırma Merkezi (CNRS) adına yayınlanmaktadır.
Morcilla ana malzemesi pişmiş pıhtılaşmış kan olan bir söğüştür. Çoğu zaman domuzdan elde edilir ve koyu maun rengindedir. Domuz yağıyla karıştırılarak yenilmesiyle bilinir. Ayrıca, pirinç veya diğer tahıllardan biri, ekmek içi veya soğan içi gibi et ürünü olmayan malzemeler de içerir. New Journal of Chemistry, kimyanın tüm yönleriyle ilgili araştırma ve inceleme makaleleri yayınlayan, aylık hakemli bilimsel bir dergidir. Royal Society of Chemistry (RSC) tarafından Fransız Ulusal Bilimsel Araştırma Merkezi (CNRS) adına yayınlanmaktadır. 1977'de Nouveau Journal de Chimie adıyla kurulmuş, 1999'da bugünkü adını almıştır. Baş editörler Denise Parent (CNRS) ve Sarah Ruthven'dir (RSC). Journal Citation Reports'a göre derginin 2019 etki faktörü 3.288'dir. Yunuslama; uçakların yanlamasına ekseni çevresinde gerçekleştirdiği harekete denir. Uçağın burnunun yukarı-aşağı yönlü hareketidir. Uçaklarda bu hareket, lövyenin ileri geri hareketiyle, yatay stabilizör ya da kanart üzerinde bulunan irtifa dümeni (elevator) tarafından gerçekleştirilir. Netgsm, Türkiye'nin dördüncü GSM operatörü. Netgsm, 2009'da Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı BTK'dan sabit telefon, sanal mobil telefon, internet servis sağlayıcılığı ve haberleşme altyapı lisansları almıştır. 2024 Şubat ayı itibarıyla sabit telefon hizmetleri kapsamında 200 bine yaklaşan VoIP/SMS/internet abonesi bulunmaktadır. +90 510 22X XXXX blokunu almıştır. Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu'dan işletmeci (operatör) lisansları alarak telekomünikasyon sektöründe Sabit Telefon, Faks, SMS, Sesli Mesaj, Toplu SMS, Sanal Santral ve katma değerli hizmetleri tek panelde birleştirerek abonelerine hizmet vermektedir. SMŞH, STH, ISS ve Altyapı İşletmeciliği lisansları almış yeni nesil telekom firmasıdır. Bünyesinde yüzlerce bayi bulunduran Netgsm lisanslarını aldığı 2 Haziran 2009 tarihinden bugüne kadar toplamda 198.000+ abonesi ile BTK'nın 2023/4.Çeyrek Pazar Verileri raporuna göre abone sayısı en yüksek 3.Telekom Operatörüdür. Türkiye’nin ilk tam MVNO hizmetini sunan Netgsm, 2023 yılında test aşamasını gerçekleştirmiştir.
0
4
[287, 759, 1047, 2086]
1
0284558b-b4c6-42e6-80e6-61d97b275253
Guano gübre olarak kullanılmaya başlamadan önce hangi doğal gübreler tercih ediliyordu?
Yazıda belirtilmediği için kesin bir cevap vermek mümkün değil. Ancak, guanonun 19. yüzyılda popülerleşmesiyle birlikte tarımda kullanılan diğer doğal gübrelerin de var olduğu düşünülebilir. Örneğin, hayvan gübresi (sığır, at vb.) ve bitki kompostu gibi seçenekler yaygın olarak kullanılmış olabilir.
Guano, esasen penguen ya da karabatak gibi deniz kuşlarının dışkılarından oluşan bir madde. 19. yüzyılda tarımda çok popüler olan bir gübredir. Kökeninin doğal ve organik olmasına rağmen tarımsal üretimde kullanılan ilk yapay gübrelerden kabul edilir. 1840'tan sonra Justus von Liebig'in teşvikleri ile kesin olarak kullanıma geçmiştir. Doğal güherçilenin yanında guano patlayıcı madde imalatında kullanılmıştır. Vegemite çeşitli sebze ve baharat katkı maddeleri ile kalan bira mayası ekstraktından yapılan marmayt tipli kalın, siyah bir Avustralya besin yayılımıdır. 1922'de Melbourne, Victoria, Avustralya'da Cyril Percy Callister tarafından geliştirildi. Vegemite markası, Ocak 2017'ye kadar Mondelez (eski adıyla Kraft Foods Inc.) tarafından sahip olundu, Bega'dan sonra tam Avustralya mülkiyeti için Avustralya Bega Peynir grubu tarafından 460.000.000 ABD Doları (2018'de yaklaşık 470.000.000 ABD Doları'na eşdeğer) anlaşma ile satın alındı. Sandviçler, kızarmış ekmekler, krepler ve kraker bisküvilerin yanı sıra hamur işleri için dolgu malzemesi olarak da yayılan Vegemite, İngiliz Marmiti, Yeni Zelanda Marmiti, Avustralya Promitesi, MightyMite, AussieMite, OzEmite, Alman Vitam-R ve Swiss Cenovis'e benzer. Vegemite tuzlu, hafif acı, malt ve glutamat bakımından zengin - küp bulyona benzer bir umami aroması veriyor. Vegan, koşer ve helaldir. August Hirt (d. 28 Nisan 1898 - 2 Haziran 1945), II. Dünya Savaşı sırasında Strazburg'da Reich Üniversitesi'nde başkan olarak görev yapan İsviçreli ve Alman uyruklu bir anatomist idi. Natzweiler-Struthof toplama kampındaki mahkûmlar üzerinde hardal gazı ile deneyler yaptı ve Yahudilerden elde edilen iskelet koleksiyonu için Auschwitz'de 86 kişinin öldürülmesinde öncü rol oynadı. Kurbanlarının iskeletleri ile, Strazburg anatomi Enstitüsü'nde örnekler yapmayı amaçlamış, ancak projenin tamamlanması, savaşın ilerlemesi yüzünden durdurulmuştur. Hirt, SS-Hauptsturmführer (yüzbaşı) ve 1944 yılında SS-Sturmbannführer (binbaşı) idi. August Hirt, evli ve bir oğlu ve bir kızı vardı. Laureys a Castro veya Lourenço A. Castro, 1650 Anvers, Belçika doğumlu, deniz manzaraları ve deniz savaşları türünde başarılı eserler veren Flaman ressam. Yaklaşık 30 yıl boyunca eserlerini ürettiği İngiltere'de önde gelen bir deniz ressamı olarak kabul edildi. Su bilimleri (İngilizce: Aquatic science), su kalitesi ve hidrolojik modelleme, akuakültür, akuatik biyoteknoloji, gıda kalitesi ve gıda güvenliği, su kaynaklarında fiziksel, kimyasal ve biyolojik kalite elementlerinin tespiti, su güvenliği, göl ve akarsu restorasyonu gibi birçok alanla ilgilenen bilim dalıdır. Suyun yaşamsal bir ihtiyaç olması ve içerisinde yaşayan canlıların ve insanların ihtiyaçlarını karşılamada önemli rol oynaması nedeniyle, ilaç, gıda ve kozmetik sanayii gibi alanlarda Su Bilimleri ve Mühendisliği Bölümünün önemi her geçen yıl daha da artmaktadır.
0
5
[413, 1352, 2033, 2295, 2872]
0
1aa0f985-7589-4589-84e0-ae50648977df
Amazon Mechanical Turk'ün çalışma prensibi nedir?
Amazon Mechanical Turk, küçük görevleri (örneğin veri girme, anket doldurma, resim etiketleme) insan işçilere dağıtan bir platformdur. Bu işçiler, genellikle 'Turk' olarak adlandırılır ve her görevi tamamladıkları için ödeme alırlar. Sistemin arkasındaki zeka, aslında binlerce insanın yaptığı bu küçük görevlerin toplamından kaynaklanır.
Daedalus Projesi, 1973'le 1977 yılları arasında British Interplanetary Society tarafından finanse edilmiş olan, mâkul yıldızlararası uzay için insansız bir uzay aracını tasarlamayı hedef alan projedir. Alan Bond'un etrâfında topladığı bir düzine araştırmacıyla ve bilim adamıyla bu projede çalıştı ve füzyon roketi kullanmaya karar verdiler. Proje kriterleriyle güncel ya da yakın gelecekte mevcut olacak teknolojilerin kullanımı ve uzay aracının da bir insan ömrü içinde (50 yıl) hedefine varmasını kararlaştırılmıştı. Fakat yukarıda da ifâde edildiği gibi insansız uzay aracı araştırma hedefi güdecekti. Hedef olarak o zamanlar en az bir gezegeni olduğu sanılan 5,9 IY uzaklıktaki Barnard'ın Yıldızı seçilmişti. Fakat tasarım, başka bir yakın yıldızı hedefleyebilecek şekildeydi. Kamusal mal; iktisatta, tüketimde rekabeti olmayan ve kullanımı dışlanamaz mal. Rekabetin olmaması, bir bireyin mal tüketiminin başkalarının o malı tüketme olasılığını azaltmaması, kullanımı dışlanamamazlık ise bir malın kullanımından kimsenin fiilen mahrum edilememesidir. Gerçek hayatta, tamamen rekabeti olmayan ve kullanımı dışlanamaz bir mal mevcut olmasa bile, iktisatçılar için bazı mallar ekonomik analizler için kullanışlı olacak kadar bu kavrama uymaktadır. Örneğin, bir birey doktora gittiği zaman diğerleri için gidilebilecek doktorların sayısında bir eksilme olacaktır. Yani başkalarını doktor ziyaretinden mahrum etmek mümkündür. Bu niteliğiyle doktor ziyaretleri rekabeti olan ve dışlanabilir bir özel maldır. Hâlbuki, hava solumak diğerleri için mevcut olan havanın miktarını düşürmez ve insanlar fiilen hava tüketiminden mahrum kalmazlar. Bu yüzden hava kamusal bir maldır, fakat hava ücretsiz olduğundan iktisaden önemsizdir. Başka bir örnek ise MP3 müzik dosyalarının internet üzerinden paylaşımıdır. Bu dosyaların herhangi bir insan tarafından kullanımı başkalarının kullanımını sınırlamaz. Bunun sebebi ise resim ve müzik dosyalarının paylaşımının üzerindeki kontrolün etkinliğinin düşük olmasıdır. Carl Paul Gottfried von Linde (d. 11 Haziran 1842, Berndorf, Bavyera - ö. 16 Kasım 1934) Alman bilim insanı. Buzdolabının mucidi olarak tanınır. Linde'nin yaptığı cihaz, yiyecek bölmesinin arkasına freon gazı pompalayan bir buhar motoruyla çalışıyordu. Borulardaki gaz yoğunlaşarak sıvı hale geçiyordu. Yoğunlaşma sırasında gazın sıcaklığı düşüyor ve bu, yiyecek bölmesinin soğuk kalmasını sağlıyordu. Amazon Mechanical Turk, Amazon'un 3 Kasım 2005 itibarıyla kullanıcılarına sunmuş olduğu soru-cevap hizmetidir. İsmini, tarihe "Satranç Oynayan Türk Otomatı" olarak geçmiş otomatik makineden alır. Bu makinenin özelliği görüntüde otomatik olarak satranç oynayabilmesi, fakat aslında sadece içinde seyirciden gizlenen satranç oyuncusunun hareketlerini tekrarlamasıdır. Böylece tüm sistem, izleyicilere satranç oynayabilecek kadar zeki görünmektedir. Amazon Mechanical Turk de ardındaki insan zekasını gizleyerek benzer bir akıllı sistem yanılgısı yaratır. Java ME veya J2ME (Java Micro Edition) çeşitli cihazlar için tanımlanmış bir grup belirtim ve teknolojidir. J2ME belli sınıflardaki cihazlar için bir grup yapılandırma ve profillere bölünmüştür. Şu anda çoğu telefon bu platformu desteklemektedir. Şu anda belli güncellemeleri çıkan bu platformun, telefonlarda güncellemesini yapabilmeniz için, işletim sisteminin desteklemesi gerekmektedir (örnek: Symbian).
0
5
[782, 2002, 2404, 2957, 3365]
3
0f694ecc-7a23-4892-865f-f95a188f2d6f
Fitts yasası, tasarımcıların kullanıcı arayüzlerini nasıl iyileştirmelerine yardımcı olur?
Fitts yasasına göre, hedeflerin büyüklüğü ve uzaklığına bağlı olarak işaret etme süresi değişir. Bu nedenle tasarımcılar, sık kullanılan veya önemli butonları daha büyük ve kullanıcılara yakın konumlandırarak arayüzün kullanılabilirliğini artırabilirler. Böylece kullanıcıların bu butonlara ulaşması daha hızlı ve kolay olur.
Herboloji, otsu bitki bilimi ya da otsu bitkileri inceleyen bilim dalı. Ziraat mühendisliği, botanik ve eczacılığın ilgi ve araştırma sahasına da girer. Ziraat sahasında, tarım alanlarında sorun olan otsu bitkiler, botanik sahasında otsu bitkilerin biyolojisi ve sistematiği, eczacılık alanında ise, otsu bitkilerin farmasotik özellikleri ve insan sağlığında kullanımı gibi konuları içerir. Türkiye'de akademik ve resmi anlamda herboloji, ziraat fakültelerinde bir bilim dalı olarak yer almakta ve Zirai Mücadele Araştırma Enstitüleri'nde şube olarak temsil edilmektedir. İçerisinde baharatlar, kokular ve de şifalı bitkiler adıyla anılan bitkilerin satıldığı dükkânlara ve bunların satıcılarına aktar denmektedir. Osmanlı zamanında Baharat Yolu ile Hindistan'dan ve diğer Doğu ülkelerinden gelen güzel koku ve baharatların satışıyla başlamış bu meslek, o dönemde ağırlıklı olarak Mısır Çarşısı'nda yapılıyordu, hatta çarşı adını içinde satılan malların Mısır'dan gelmesinden almıştı. Günümüzde, Mısır Çarşısı'nda çok az aktar kalmıştır. Fitts kanunu (genellikle Fitt yasası olarak anılır), esas olarak insan-bilgisayar etkileşimi ve ergonomide kullanılan insan hareketinin öngörücü bir modelidir. Bu bilimsel yasa, bir hedef alana hızla hareket etmek için gereken sürenin, hedefe olan uzaklık ile hedefin büyüklüğü arasındaki oranın bir fonksiyonu olduğunu öngörür. Paul Fitts tarafından ortaya atılmıştır. Fitts yasası, bir nesneye el veya parmakla fiziksel olarak dokunarak veya bir işaretleme cihazı kullanarak; bilgisayar monitöründeki nesneyi işaret ederek, işaret etme eylemini modellemek için kullanılır. Hedef nesnenin boyutuna ve uzaklığına bağlı olan bir şeye işaret etmek için geçen süreyi hesaplar. Fare kullanma ve diğer giriş araçlarıyla ekranda herhangi bir yere tıklama süresini gösterir. Tasarımcılar tarafından hedefteki butonların, örneğin kaydet butonu gibi önemli butonların daha büyük ve yakın düzenlenmesi ile uygulama alanı bulmaktadır. Fitts yasasının çeşitli koşullar altında geçerli olduğu gösterilmiştir. Birçok farklı uzuv (eller, ayaklar, alt dudak, başa takılan nişangahlar), manipulanda (giriş cihazları), fiziksel ortamlar (su altı dahil) ve farklı kullanıcı popülasyonları ile (genç, yaşlı, özel eğitim ihtiyacı olanlar ve ilaç verilmiş katılımcılar gibi) denenmiştir.
0
2
[1038, 2304]
1
c4c5f446-3d17-4735-ad82-2ec635aa62b0
Ford SYNC sisteminin hangi işletim sistemleri ile çalıştığı hakkında bilgi verebilir misiniz?
Ford SYNC'in ilk iki kuşağı Microsoft tarafından tasarlanan Windows Embedded Automotive işletim sistemiyle çalışırken, üçüncü kuşak (Sync 3) şu anda BlackBerry'nin QNX işletim sistemini kullanıyor.
Ford Sync (stilize Ford SYNC), kullanıcıların hands-free telefon görüşmeleri yapmalarına, müzik kontrol etmelerine ve ses komutlarını kullanarak diğer işlevleri gerçekleştirmelerine olanak tanıyan, fabrikada kurulmuş, entegre araç içi iletişim ve eğlence sistemidir. Sistem, Ford Motor Company ve diğer üçüncü taraf geliştiriciler tarafından geliştirilen uygulamalar ve kullanıcı arayüzlerinden oluşmaktadır. İlk iki kuşak (Ford Sync ve MyFord Touch), Microsoft tarafından tasarlanan Windows Embedded Automotive işletim sisteminde, üçüncü kuşak (Sync 3) şu anda BlackBerry'nin QNX işletim sisteminde çalışıyor. Ford ilk olarak Ocak 2007'de Detroit Uluslararası Otomobil Fuarı'nda SYNC'in serbest bırakıldığını açıkladı. SYNC, Ford'un teknolojiyi Kuzey Amerika'daki on iki Ford grup araca (2008 model) yerleştirdiği 2007'de perakende pazarına girmiştir. Bir Bimaristan ya da bimarhane (Farsça: بيمارستان; Arapça: بِيْمَارِسْتَان), aynı zamanda darüşşifa veya basitçe maristan, tarihi İslam dünyasında hastanedir. Sosyal bilimler felsefesi, bilim felsefesinin psikoloji, sosyoloji, ekonomi ve siyaset bilimi gibi sosyal bilimlerle ilgilenen özelleştirilmiş halidir. Sosyal bilimler alanında çalışan felsefeciler sosyal bilimler ile doğa bilimleri arasındaki ilişkiyi, toplumsal fenomenlerin nedensel ilişkilerini ve toplumsal bir yasanın imkanını irdeler.
0
3
[853, 1012, 1354]
0
b7f85721-4ff9-4ac5-a797-c6b2c4045c44
Giyilebilir bilgisayarların yaygınlaşmasında akıllı telefonların rolü nedir?
Akıllı telefonların gelişimi, giyilebilir teknolojinin yaygınlaşmasında önemli bir rol oynamıştır. Cep telefonlarının akıllı telefona dönüşmesiyle, özel giyilebilir cihazlar genel olarak hepsi bir arada cihazlara dönüşmüştür. Bu da giyilebilir bilgisayarların daha kullanışlı ve erişilebilir hale gelmesini sağlamıştır.
Norton 360, Symantec tarafından geliştirilen, bir "hepsi bir arada" güvenlik paketi olarak pazarlanmaktadır. Paket, kişisel bir güvenlik duvarı, sahteciliğe karşı koruma ve kötü amaçlı yazılımları tespit edip temizleme yeteneğini içerir. Bu paketi Norton Internet Security'den ayıran, dosya yedeklemesi ve PC bakımını içermesidir. Paketin bir kutu kopyası, OEM yazılımı olarak bilgisayarlarda ön yüklüdür veya bir karşıdan yükleme olarak dağıtılır. Ek işlevler, ebeveyn denetimleri ve istenmeyen e-posta filtrelemesi dahil, Symantec tarafından geliştirilmiş eklentiler olarak da mevcuttur. Paket, Microsoft Security Essentials ve McAfee Toplam Koruma paketiyle yarışmaktadır. Norton 360, Windows XP'nin 32 bit sürümleri ve Windows Vista'nın 32 bit veya 64 bit sürümleriyle uyumludur. Windows 7 desteği de eklenmiştir. USS Missouri (BB-63) ("Mighty Mo" veya "Big Mo"), ABD Deniz Kuvvetlerine bağlı Iowa sınıfı zırhlı. ABD Deniz Kuvvetlerinde Missouri eyaletinin onuruna isimlendirilmiş dördüncü gemidir. Missouri, ABD tarafından inşa edilmiş son muharebe gemisidir. Güvertesinde Japon İmparatorluğunun kayıtsız şartsız teslimiyet belgesinin imzalanması ile II. Dünya Savaşı'nın sona ermesine sahne olmuştur. Giyilebilir bilgisayar, vücuda giyilen bilgisayarlardır. Giyilebilir bilgisayar teknolojisi etkin bir araştırma alanıdır ve insan bilgisayar etkileşimi, giyilebilir teknoloji, taşınabilir teknolojiler ve kablosuz teknolojilerden yararlanır. 2010 yıllarından sonra popüler olmuştur. Giyilebilir cihazlar genel kullanım için olabilir, bu durumda bunlar mobil hesaplama'nın küçük bir örneğidir. Alternatif olarak, fitness izleyicileri gibi özel amaçlar için de kullanılabilirler. İvmeölçerler, kalp atış hızı monitörleri, daha gelişmiş tarafta elektrokardiyogram (EKG) ve kan oksijen doygunluğu (SpO2) monitörleri gibi özel sensörler içerebilirler. Giyilebilir bilgisayar tanımına, hareketlerle kontrol edilen başa takılan optik bir ekran olan Google Glass gibi yeni kullanıcı arayüzleri de dahil edilir. Cep bilgisayarı ve cep telefonlarının akıllı telefonlara dönüşmesiyle, özel giyilebilir cihazlar genel olarak hepsi bir arada cihazlara dönüşebilir. Giyilebilir ürünler genellikle bileğe takılır (örn. kol saati, vespor takip cihazları), boyuna asılır (kolye), kola veya bacağa bağlanır (egzersiz yaparken akıllı telefonlar) veya başa (gözlük veya kask olarak) takılır. Ayrıca başka bir yere de yerleştirilebilir (örneğin bir parmağın üzerine veya bir ayakkabının içine). Giyilebilir bilgisayarların batarya, ısı dağılımı, yazılım mimarileri, kablosuz ve kişisel alan ağları ve veri yönetimi gibi diğer mobil bilgisayarlarda ortak olan çeşitli teknik sorunları vardır. Pek çok giyilebilir bilgisayar her zaman aktiftir.
0
3
[818, 1207, 2728]
2
6f376d36-f39f-492e-a3d5-d52dac3c30a9
Giyilebilir teknoloji ürünleri hangi alanlarda hizmet sunuyor?
Giyilebilir teknoloji ürünleri, eğlence, eğitim, sağlık, iş, bilgi alma, sosyalleşme ve güvenlik gibi çeşitli alanlarda hizmetler sunmaktadır.
Carolina Reaper, orijinal ismi HP22BNH7 olan ve Guinness rekorlar kitabına göre dünyanın en acı biberi seçilen Capsicum chinense türü biber. Karolina Azraili anlamına gelir. Güney Karolina bölgesinde seralarda yetişen kırmızı renkli dolma bibere benzer. Ed Currie sınıfından olan bu biber 7 Ağustos 2013 yılında Guinness rekorlar kitabına girmiştir. Scoville Heat Units'in Winthrop Üniversitesinin yaptığı testlere göre bu biberin acılık seviyesi yaklaşık olarak 1,569,300 civarında olduğu tahmin ediliyor. Bazı verilere göre ise acılık seviyesinin 2.300.000'lere kadar ulaştığı da görülmüştür. Bu biberden tadacak kişilerin, eğer acıya dayanıklılığı yok ise çok ciddi mide hasarlarına yol açacağı uzmanlar tarafından sık sık gündeme getirilmiştir. Öte yandan Eylül 2014'te Jason McNabb isimli kişi, bu biberden 10.95 saniyede üç tane yiyerek yine Guinness rekorlar kitabına girmiştir. Giyilebilir teknoloji, insanlar tarafından giyilebilen teknolojik aletlerin genel adıdır ve vücut hareketlerini izleyen akıllı sensörlerle yüklüdür. Akıllı saat, akıllı gözlük, vücut sensörleri, elektronik giyim eşyaları, mücevher ve kişisel video kayıt cihazları giyilebilir teknoloji ürünleri arasında yer alır. Kullanıcıların her zaman yanlarında olan giyilebilir teknoloji ürünleri; sağlık hizmetleri, konum takibi, spor performansını izleme, daha düzenli olma, formda ve aktif kalma, kilo verme, etkinlik izleme için kullanılır. Eğlence, eğitim, sağlık, iş, bilgi alma, sosyalleşme, güvenlik gibi alanlarda hizmetler sunar. Giyilebilir teknoloji ürünleri genellikle, Wi-Fi, Bluetooth ve mobil internet bağlantısı yoluyla kablosuz olarak akıllı telefonla senkronize olur. Kullanıcılar giyilebilir cihazlara sensörler yardımıyla bağlanır. Elektronik, yazılım, sensörler ve bağlantı gibi "nesneler", cisimlerin internet üzerinden veri alışverişini (kalitesi dahil) sağlayan faktörler olduğundan, etkinlik izleyicileri gibi giyilebilir cihazlar nesnelerin internetine bir örnektir. İnsan müdahalesi gerektirmeden üretici, operatör veya diğer bağlı cihazlardır. Transaction Processing Facility (TPF), zSeries ve System z9 dahil olmak üzere IBM System/360 ailesinden türeyen ana bilgisayar bilgisayarları için bir IBM gerçek zamanlı işletim sistemidir. TPF, coğrafi olarak dağılmış büyük ağlarda, temelde basit işlemlerin büyük, sürekli yüklerini işleyerek hızlı, yüksek hacimli, yüksek verimli işlem işleme sunar.
0
3
[886, 2048, 2400]
1
b56728e7-8379-43e7-b2e8-154272690532
HIG'lerin geliştiriciler için önemi nedir ve bu yönergelerin uygulanmaması durumunda neler olabilir mi?
HIG'ler, geliştiricilere kullanıcı dostu ve tutarlı uygulamalar oluşturmaları için yol gösterir. Uygulama arayüzlerinin daha sezgisel olmasını sağlar ve kullanıcı deneyimini iyileştirir. Ancak, HIG'lere uyulmaması durumunda, uygulama kullanımı zorlaşabilir, kullanıcılar kafa karışıklığı yaşayabilir ve hatta rakip uygulamalara yönelebilirler. Ayrıca, uygulama platformun diğer uygulamalarıyla uyumlu olmazsa, kullanıcıların alışkın oldukları arayüzden uzaklaşarak öğrenme eğrisini artırabilir.
Zombi liberalizm veya zombi neoliberalizm, genel olarak liberalizmin ve özel olarak neoliberalizmin mevcut durumunu tanımlama amacıyla sol siyasette kullanılan aşağılayıcı bir ifadedir. İfadeyi kullananlara göre, liberalizm bir zombi gibidir, çünkü "ölmüştür" ama "sendelemeye devam etmektedir". Maine Coon, büyük bir kedi ırkıdır. İlk olarak ABD'de keşfedilmiştir. HIG (Human interface guidelines veya İnsan arayüzü yönergeleri) uygulama geliştiricilerine bir dizi öneriler sunan yazılım geliştirme belgeleridir. Amaç, uygulama arayüzlerini daha sezgisel, öğrenilebilir ve tutarlı hale getirerek kullanıcıların deneyimini iyileştirmektir. Kılavuzların çoğu, belirli bir masaüstü ortamında uygulamalar için ortak bir görünüm ve his tanımlamakla sınırlanır. Kılavuzlar belirli politikaları numaralandırır. Politikalar bazen insan-bilgisayar etkileşimi çalışmalarına (dolayısıyla kullanılabilirlik testi) dayanmaktadır, ancak çoğu platform geliştiricileri tarafından seçilen keyfi sözleşmelere dayanmaktadır. HIG'nin temel amacı, kullanılan uygulamalar ve diğer araçlar da dahil olmak üzere çevre genelinde (genellikle bir işletim sistemi veya masaüstü ortamı) tutarlı bir deneyim yaratmaktır. Bu, hem aynı görsel tasarımın uygulanması, hem de arayüzün ortak öğelerinin tutarlı bir şekilde erişilmesi ve bu öğelerin davranışının oluşturulması anlamına gelir. butonlar ve ikonlar gibi basit öğelerden, iletişim kutuları gibi daha karmaşık yapılara kadar oluyor. HIG'ler, geliştiricilerin daha iyi uygulamalar yaratmalarına yardımcı olmak amacıyla öneriler ve tavsiyelerdir. Geliştiriciler bazen kasıtlı olarak, kılavuzların uygulamalarına uymadığını düşünürlerse, kopar seçerler veya kullanılabilirlik testi yaparken bir avantaj sağlarlar. Bununla birlikte, HIG'i yayınlayan kuruluş, başvurunun onaylanmasını durdurabilir. Örneğin Mozilla Firefox'un kullanıcı arabirimi GNOME projesinin HIG'ine karşı gidiyor ki, bu GNOME dağıtımında Firefox yerine Epiphany'nin temel argümanlarından biridir. Bilgisayarla görme ve görüntü işlemede, otomatik görüntü eşikleme yapmak için Nobuyuki Otsu (大津展之 Ōtsu Nobuyuki) tarafından oluşturulan Otsu methodu kullanılmaktadır. En basit haliyle, algoritma pikselleri ön plan ve arka plan olmak üzere iki sınıfa ayıran tek bir yoğunluk eşiği döndürmektedir. Bu eşik, sınıf içi yoğunluk varyansını en aza indirerek veya eşdeğer olarak, sınıflar arası varyansı maksimize ederek belirlenmektedir. Otsu'nun yöntemi, Fisher's Discriminant Analysis'in tek boyutlu ayrık bir analoğudur. Jenks optimizasyon yöntemiyle ilgilidir ve yoğunluk histogramında gerçekleştirilen global olarak en uygun k-ortalamalara eşdeğerdir. Çok seviyeli eşiklemenin genişletilmesi orijinal belgede açıklanmıştır ve o zamandan beri hesaplama açısından verimli uygulamalar önerilmiştir. Aleksandr Belev (Bulgarca:Александър Белев) (1898 Lom, Bulgaristan - 9 Eylül 1944 Köstendil) Bulgar siyasetçi ve devlet adamı. Antisemitik görüşleriyle bilinir. Nazi ideolojisine öykünen Ratnik örgütünün kurucularındandır. İkinci Dünya Savaşı sırasında Bulgaristan Krallığı döneminde devlet kademelerinde görev almış, yaklaşık 12 bin Bulgar Yahudisinin Nazi toplama kamplarına gönderilmesini sağlamıştır. Savaşın son dönemlerinde Sofya'nın Sovyet Kızılordusu ve Bulgar partizanları tarafından kurtarılması üzerine Almanya'ya kaçmaya çalışırken partizanlar tarafından yakalanmış ve öldürülmüştür.
0
5
[296, 366, 1991, 2786, 3382]
2
f40739a0-b09a-4f29-9d13-b4701a61523f
Hick yasası menü tasarımında nasıl kullanılabilir?
Hick yasasına göre, seçim sayısı arttıkça karar verme süresi logaritmik olarak artar. Bu nedenle, menülerde çok fazla seçenek sunulmamalı ve seçenekler anlamlı kategorilere ayrılmalıdır. Ayrıca, sık kullanılan seçenekler daha görünür ve kolay erişilebilir yerlerde olmalıdır.
Steins;Gate (Japonca: シュタインズ・ゲート Shutainzu Gēto), 5pb. ve Nitroplus tarafından geliştirilen bir görsel roman serisidir. Science Adventure serisindeki Chaos;Head 'ın ardından ikinci oyundur. Hikâye, bir grup öğrencinin geçmişi değiştirmenin yollarını açan teknolojiyi keşfetmesini anlatmaktadır. Oyun, 15 Ekim 2009 tarihinde Xbox 360, 26 Ağustos 2010 tarihinde Windows, 23 Haziran 2011 tarihinde PlayStation Portable, 25 Ağustos 2011 tarihinde iOS, 24 Mayıs 2012 tarihinde PlayStation 3, 14 Mart 2013 tarihinde PlayStation Vita ve 27 Haziran 2013 tarihinde Android için piyasaya sürüldü. Yomi Sarachi tarafından yazılan manga uyarlaması 2009-2013 yılları arasında Media Factory'nin Monthly Comic Alive dergisinde serileştirildi. Kenji Mizuta tarafından yazılan ikinci bir manga serisi 28 Aralık 2009 tarihinde Mag Garden'ın Monthly Comic Blade dergisinde serileştirilmeye başladı. White Fox tarafından hazırlanan anime uyarlaması, 6 Nisan 2011 ve 14 Eylül 2011 tarihleri arasında yayınlandı. 20 Nisan 2013'te tarihinde Steins;Gate: Fuka Ryōiki no Dejavu adlı anime filmi yayınlandı. Oyunun Steins;Gate: Hiyoku Renri no Darling adlı bir fan diski, 16 Haziran 2011'de piyasaya sürüldü. Yine 8-bitlik devam oyunu olan Steins;Gate: Hen'i Kuukan no Octet 28 Ekim 2011 tarihinde yayınlandı. 25 Nisan 2013 tarihinde başka bir oyun olan Steins;Gate: Senkei Kōsoku, 25 Nisan 2013 tarihinde piyasaya sürüldü. 10 Aralık 2015'te Steins;Gate 0, Playstation 3, PlayStation 4 ve Vita için piyasaya sürüldü ve 2018'de bir anime uyarlaması yayınlandı. Steins;Gate Elite adlı yeni bir oyun da 20 Kasım 2018 tarihinde piyasaya sürüldü. Honeyd, kullanıcıların, bir bilgisayar ağında birden fazla sanal konak oluşturmasına ve koşturmasına izin veren açık kaynak kodlu bir bilgisayar programıdır. Bu sanal konaklar, üzerinde farklı birçok taklit sunucular çalışacak şekilde yapılandırılabilirler, sonsuz sayıda bilgisayar ağı yapılandırmasının simule edilebilmesini sağlarlar. Honeyd ilk olarak, profesyoneller ve güvenlik meraklıları tarafından bilgisayar güvenliği alanında kullanıldı ve Knoppix tabanlı bir Linux canlı CD dağıtımı olan Knoppix STD 'de yer aldı. Hick kanunu veya Hick-Hyman yasası, İngiliz ve Amerikalı psikologlar William Edmund Hick ve Ray Hyman'ın adını taşıyan; bir kişinin olası seçimler sonucunda bir karar vermesi için geçen süreyi açıklayan kanundur. Buna göre seçimlerin sayısını artırmak karar süresini logaritmik olarak arttırmaktadır. Hick-Hyman yasası, seçim tepkisi deneylerinde bilişsel bilgi kapasitesini değerlendirir. Hick-Hyman yasasında belirli bir miktarda biti işlemek için harcanan zaman miktarı, bilgi edinme oranı olarak bilinir. Hick yasası bazen menü tasarım kararlarını desteklemek için kullanılır. Örneğin rastgele sıralı bir kelime listesinde (örneğin bir menü) verilen bir kelimeyi (örneğin bir komutun adı) bulmak için, listedeki her kelimenin taranması gerekir. Burada doğrusal zaman harcamak gerekir ve bu nedenle Hick yasası burada geçerli değildir. Bununla birlikte, liste alfabetikse ve kullanıcı komutun adını biliyorsa logaritmik zamanda çalışan bir alt bölümleme stratejisi kullanabilir. Joseph Albert "Joe" Walker (20 Şubat 1921 - 8 Haziran 1966) Amerikalı test pilotudur. NASA ve Amerika Birleşik Devletleri Hava Kuvvetleri'nin Man In Space Soonest prejesinde çalışmıştır. 1963 yılında deneysel X-15 roket uçağı ile gerçekleştirdiği iki test uçuşunda yerden 100 kilometre yüksekte uzay'ın sınırında uçmuştur. Bu uçuşlar ilk uzay uçağı uçuşlarında biridir. Aynı zamanda Walker bu uçuşlarla Amerika Birleşik Devletleri Hava Kuvvetleri ve Uluslararası Havacılık Federasyonu standartlarına göre astronot ilan edilmiştir. Friedrich Siebert (7 Temmuz 1888-13 Mayıs 1950), 2. Dünya Savaşı'nda 13. Kolordu'ya komuta etmiş bir Wehrmacht generaliydi. Kendisi, Şövalye Haçıyla taltif edilenlerdendi. Siebert, bir Nazi Partisi üyesiydi. Yahudi partizanlar, II. Dünya Savaşı sırasında Nazi Almanyası ve işbirlikçilerine karşı Yahudi direniş hareketine katılan düzensiz askeri gruplardaki savaşçılardı. Nazi işgali altındaki Avrupa'da bir dizi Yahudi partizan grubu faaliyet gösteriyordu; bazıları Yahudi gettolarından veya toplama kamplarından kaçan birkaç kişiden oluşurken, Bielski partizanları gibi diğerlerinin sayısı yüzlerle ifade ediliyor ve aralarında kadın ve çocuklar da bulunuyordu. En kalabalık gruplar Doğu Avrupa'daydı, ancak yerel direnişçilerle birlikte çalıştıkları işgal altındaki Fransa ve Belçika'da da gruplar vardı. Birçok bireysel Yahudi savaşçı işgal altındaki diğer ülkelerdeki diğer partizan hareketlerinde yer aldı. Toplamda Yahudi partizanların sayısı 20.000 ila 30.000 arasındaydı.
0
6
[1616, 2142, 3125, 3656, 3864, 4637]
2
d56df5d1-762d-4f81-ae49-e7351a6da426
UVO eServices hangi işletim sistemiyle çalışıyor?
Yazıda belirtildiğine göre, UVO eServices başlangıçta Microsoft'un Windows Embedded Automotive işletim sistemi ile çalışıyordu.
Berim (İngilizce computing), bilgi işlemlemesi ile ilgili genel bir terimdir. Çoğunlukla sayısal veri işlemlemesi için kullanılsa da, en dar anlamıyla hesaplama ile, insan düşünmesine (bilişim) kadar uzanan olgular için kullanılan bir kavramdır. Berim, iyi tanımlanmış bir modeldir ve bir algoritma, protokol, ağ topolojisi, vb. şekilde ifade edilebilir. Berim, ayrıca bilgisayar biliminin bir ana konusudur; berimsel yolla neyin yapılabileceğini veya yapılamayacağını araştırır. UVO eServices, Kia Motors America tarafından Amerika Birleşik Devletleri pazarı için belirli araçlarda sunulan, abonelik içermeyen bir OEM bilgi-eğlence ve telematik servisidir. Sistem, kullanıcıların akıllı telefonlarında ahizesiz görüşme yapmalarını, müzik yayını yapmalarını, bir İÇN'ye gitmelerini ve sesli komutları kullanarak araç tanılama işlemleri yapmalarını sağlar. Carputer olarak 4 Aralık 1998 tarihinde Microsoft şirketine ait Windows NT tabanlı Windows Embedded Automotive işletim sistemi ile çalıştı. Entegre araç içi iletişim ve eğlence sistemi, Kia Motors ve diğer üçüncü taraf geliştiriciler tarafından geliştirilmiştir.
0
2
[480, 1119]
1
17123dcc-b9aa-4306-aee3-c3ba2ad206a6
Sketchpad programı insan-bilgisayar etkileşimini nasıl kolaylaştırdı?
Sketchpad, kullanıcıların grafiksel bir arayüz aracılığıyla bilgisayarlarla etkileşim kurmasını sağladı. Bu, o zamana kadar yaygın olan metin tabanlı komut girme yöntemine kıyasla çok daha sezgisel ve kullanımı kolay bir deneyim sundu.
Sketchpad (Robot Draftsman) Ivan Sutherland'in 1963'te doktora çalışması sırasında yazdığı bilgisayar programıdır. Sutherland'e 1988'de Turing Ödülü, 2012'de Kyoto Ödülü'nü getiren programın insan-bilgisayar etkileşimini kolaylaştırdığı düşünülmektedir. Bilgisayar destekli tasarım uygulamalarının ilki olan Sketchpad, çağdaş yazılım geliştirme bileşenlerinden grafiksel kullanıcı arayüzü ile nesne yönelimli programlamayı da etkilemiştir. Christoph Meiners (31 Temmuz 1747 - 1 Mayıs 1810), Warstade'de doğan bir Alman filozof, tarihçi ve yazar. İnsan kökeninin çokgenci teorisini destekledi. Göttingen Tarih Okulu'nun bir üyesiydi.
0
2
[440, 633]
0
ea5711be-ab6b-4240-8511-cc3cd2a595f3
Lityum sorunu neyi açıklamak için kullanılıyor ve neden bu kadar önemli?
Lityum sorunu, evrenin başlangıcında oluşan lityum miktarının gözlemlerimizle uyuşmaması durumunu açıklamak için kullanılır. Bu önemlidir çünkü Büyük Patlama teorisinin doğruluğunu test eder ve evrenimizin ilk anları hakkında bilgi edinmemize yardımcı olur. Eğer teorik hesaplamalar gözlemlerle uyumlu değilse, ya teoride bir eksiklik var demektir ya da lityumun oluşumu ve dağılımı hakkındaki anlayışımız eksiktir.
Astronomide (Astrofizik, Kozmoloji vb.), lityum sorunu veya lityum tutarsızlığı, galaksimizdeki metal açısından fakir (Popülasyon II ) halo yıldızlarının gözlemlerinden anlaşılan lityumun ilkel bolluğu ile Big Bang nükleosentezi + WMAP, CMB'nın(Kozmik Mikrodalga Arkaalan Işınımı kozmik baryon yoğunluğu tahminleri nedeniyle teorik olarak var olması gereken miktar arasındaki tutarsızlığı ifade eder. Yani, Big Bang'in (Büyük Patlama) en yaygın kabul gören modelleri, ilkel lityumun, özellikle 7Li'nin üç katı kadar var olması gerektiğini öne sürüyor. Bu, tahminlerle tutarlı olan hidrojen (1H ve 2H ) ve helyum (3He ve 4He ) izotoplarının gözlenen bolluğuyla çelişir. Tutarsızlık, bu ilkel bollukları standart BBN (Büyük Patlama Nükleosentezi) tahminlerinden kozmik baryon içeriğinin bir fonksiyonu olarak tasvir eden, astrofizikçi David Schramm'ın onuruna adlandırılan sözde "Schramm planı" ile vurgulanmıştır. Mantıkta, matematik ve psikoloji gibi alanlarda ancak ve ancak, iki ifade arasındaki iki koşullu mantık bağlacını belirtir. Birbirine bağlı olan iki ifadenin birinin doğruluğu için ötekinin doğru olması gerekmektedir, dolayısıyla ya iki ifade de doğru ya da her ikisi de yanlıştır. Yazılışta, ancak ve ancak'a alternatif olarak Q P için gerekli ve yeterlidir, Q ise P ifadeleri de kullanılır. Conax, dijital televizyon yayınları için koşullu erişim hizmetleri veren bir firmadır. Merkezi Oslo, Norveç'tedir. Conax'ın ayrıca ABD, Hindistan ve Almanya'da iştirakleri, Rusya, Singapur, Çin, Kuzey Kore, Brezilya ve Kanada'da satış ve destek ofisleri bulunmaktadır. 1986 ve 1992 yılları arasında Conax'ın çekirdeği, Telenor'un Araştırma ve Geliştirme Departmanı'nda oluşturuldu. Bu teknoloji, dünyanın ilk abonelik sistemli platformlarının smart kartlarını içeriyordu. 1994 yılında Telenor Conax, Telenor grubundan bağımsız olarak kuruldu. Conax iletişim alanında hizmetler veren Telenor'a aittir. Conax şifreleme sistemi DigitAlb, Canal Digital, KabloTV, Viacom ve daha birçok platform tarafından kullanılmaktadır. Shimenawa (Japonca: 注連縄; "çevreleyen halat"), Şintoizm'de ritüel arınma için kullanılan pirinç samanı veya kenevir ipinin uzunluklarıdır. Shimenawanın çapı birkaç santimetreden birkaç metreye kadar değişir ve genellikle geleneksel kağıt şeritlerle süslenmiş olarak görülür. Shimenawa tarafından sınırlanan bir alan, genellikle bir Şinto tapınağınınki gibi kutsal veya ritüel olarak saf bir alanı belirtir. Shimenawanın kötü ruhlara karşı bir koruma görevi gördüğüne inanılır ve genellikle yeni bir binada inşaat başlamadan önce temel atma töreninde kurulur. Genellikle Şinto tapınaklarında, torii kapılarında ve kutsal simge yapılarda bulunurlar. Shimenawa ayrıca yorishiroya, ruhları cezbettiği veya onların yaşadığı düşünülen nesnelere yerleştirilir. Bunlar, özellikle belirli ağaçlara yerleştirilmeyi içerir, içinde yaşadığı düşünülen ruhlar kodama olarak bilinir. Bu ağaçların kesilmesinin uğursuzluk getireceğine inanılır. Ruhların yaşadığı düşünülen taşlar söz konusu olduğunda, taşlar iwakura olarak bilinir. Shimenawanın bir varyasyonu, yokozuna tarafından sumo güreşinde, giriş töreninde büyük şampiyon sıralaması olarak çıkış yapmak için giyilir. Bu örnekte, yokozuna tarafından kullanılan shimenawa, yaşayan yorishiro olarak görülür ve bu nedenle görsel olarak "kutsal" olarak ayırt edilir. Biftek Nazi, Nasyonal Sosyalist Alman İşçi Partisi veya Sturmabteilung'a katılmış komünistleri, sosyalistleri veya sol düşünceyi benimsemiş olanları tanımlamak için kullanılmış bir terim veya lakaptır. Kahverengi giyinen Sturmabteilung üyesi olup sol veya sosyalist düşünceyi benimseyenler bir bifteğe benzetilmiş ve "dıştan bakınca kahverengi ama esasen içi kızıl" ifadesiyle oluşturulmuştur. Bireye söylenen "Kızıl" tanımı o dönem özellikle komünistler ve sol ideolojinin farklı çeşitlerini benimseyenler için söylenmekteydi. Münih doğumlu Amerikalı tarihçi Konrad Heiden, 1936 tarihli "Hitler: A Biography" adlı kitabında bu tanımlamayı ilk ortaya çıkaranlardan biriydi. "Biftek Nazi" tanımlaması Strasserizm'den etkilenen ve Nazi Partisi içerisinde sola eğilimli belli grup için de kullanıldı.
0
5
[913, 1306, 2025, 3327, 4125]
0
e9168927-804b-4e2b-959f-55744d457a14
KUKA Robotics Corporation'ın dünya genelinde kaç satış ve servis iştiraki bulunmaktadır?
KUKA Robotics Corporation'ın dünya genelinde 25 satış ve servis iştiraki bulunmaktadır.
Tupolev Tu-75, Tu-4 bombardıman uçağının sadece bir prototipi üretilmiş yolcu uçağı versiyonu. Yeni, özel tasarlanmış bir füzelaja sahiptir. Bu sınıfta ilk Sovyet uçağı olarak bir kuyruk yükleme rampasına sahiptir. 21 Ocak 1950'de ilk test uçuşunda başarılı oldu. Hava Kuvvetleri'in bu uçağa hazır olmaması sebebiyle seri üretime geçilemedi.. EnCase, Guidance Software (2017'de OpenText tarafından satın alındı) tarafından dijital araştırma ürünleri paketi içinde paylaşılan bir teknolojidir. Yazılım, adli bilişim, siber güvenlik, güvenlik analitiği ve e-keşif kullanımı için tasarlanmış çeşitli ürünlerle birlikte gelir. EnCase geleneksel olarak adli bilişimde ele geçirilen sabit sürücülerden kanıt kurtarmak için kullanılır. Araştırmacının belgeler, resimler, internet geçmişi ve Windows Kayıt Defteri bilgileri gibi kanıtları toplamak için kullanıcı dosyalarının derinlemesine analizini yapmasına olanak tanır. Şirket ayrıca EnCase eğitimi ve sertifikasyonu da sunmaktadır. EnCase tarafından kurtarılan veriler, BTK Killer ve Danielle van Dam cinayeti davalarında olduğu gibi çeşitli mahkeme sistemlerinde de kullanılmıştır. Casey Anthony, Unabomber ve Mucko (Wakefield Katliamı) davaları için sağlanan kanıtlar gibi diğer davalarda da EnCase'in ek adli analiz çalışmaları belgelenmiştir. KUKA dünya çapında endüstriyel robot üreticisi ve fabrika otomasyonu için çözümler üreten bir Alman şirketidir. KUKA Robotics Corporation’ın dünya genelinde, Amerika Birleşik Devletleri, Kanada, Meksika, Brezilya, Çin, Japonya, Kore, Tayvan, Hindistan ve çoğu Avrupa ülkesi başta olmak üzere birçok satış ve servis iştiraki olan 25 iştiraki bulunmaktadır. Şirket ismi, KUKA, Keller und Knappich Augsburg’un baş harflerinin kısaltması olup, üretimi yapılan tüm endüstriyel robotlar ve ürünlerde geçerli olan tescilli ticari marka ismidir. IC 1613 (ayrıca Caldwell 51 olarak da bilinir) Balina yakımyıldızı yönünde 26 Ceti yıldızı yakınında bulunan bir düzensiz cüce galaksidir. Alman astronom Max Wolf tarafından 1906 yılında keşfedilmiştir. IC 1613, Yerel Grup üyesidir. Uzaklık tahminlerinde Sefe değişeni süre parlaklık ilişkisi kalibrasyonunda önemli bir rol oynamıştır. Yerel Grup'ta Macellan Bulutları dışında RR Lyrae değişeni gözlenmiş tek düzensiz cüce galaksidir. 1999 yılında, Cole vd. Hubble Uzay Teleskobu'nu kullanarak galaksinin hakim nüfusunun yaşını yaklaşık 7 milyar yıl olarak hesaplamışlardır.
0
4
[343, 1294, 1832, 2407]
2
d0932b25-c4cf-42df-8d5a-b4263f370481
Otomasyonun faydaları nelerdir ve bunlar nasıl elde edilir?
Otomasyon, iş gücü tasarrufu sağlar çünkü makineler insanları yerinden edebilir. İhtiyaç fazlası malzeme kullanımını azaltarak ve enerji verimliliğini artırarak israfı azaltır. Elektrik maliyetlerinde tasarruf sağlamak için daha az enerji tüketen sistemler kullanılabilir. Ayrıca, otomasyon, malzemeleri daha verimli kullanmayı sağlayarak malzeme maliyetlerinde de tasarruf sağlar. Son olarak, makineler insanlardan daha tutarlı ve hassas oldukları için kalite, doğruluk ve hassasiyette iyileştirmeler elde edilebilir.
Otomasyon, esasen karar kriterlerini, alt süreç ilişkilerini ve ilgili eylemleri önceden belirleyerek ve bu önceden belirlemeleri makinelerde somutlaştırarak süreçlere insan müdahalesini azaltan geniş bir teknoloji yelpazesini tanımlar. Otomasyon, mekanik, hidrolik, pnömatik, elektrikli, elektronik cihazlar ve bilgisayarlar dahil olmak üzere, genellikle kombinasyon halinde olmak üzere çeşitli yollarla yapılır. Modern fabrikalar, uçaklar ve gemiler gibi karmaşık sistemler genellikle bu tekniklerin tümünü kullanır. Otomasyonun faydaları arasında iş gücü tasarrufu, israfın azaltılması, elektrik maliyetlerinde tasarruf, malzeme maliyetlerinde tasarruf ve kalite, doğruluk ve hassasiyette iyileştirmeler yer alır. Otomasyon, bir işin insan ile makine arasında paylaşılmasıdır. Toplam işin paylaşım yüzdesi otomasyonun düzeyini belirler. Duyar Han - Türk ve Altay mitolojisinde Eziyet Tanrısı. Tuyar veya Toyar da denir. Ateşten yaratılmıştır. Boynuzlu ve kuyrukludur. Eli ve ayağı yoktur. Ölüm tohumu eker. Mutsuzluk getirir. İnsanlara eziyet eder ve delilik verir. Alnının ortasında tek gözü vardır. Bazen yarı insan yarı şeytan olarak tanımlanır. Üç ayaklı atı vardır. Ulu Tuyar ya da Dohsun Duyar olarak da bilinir. Yeraltında yaşar.
0
2
[840, 1240]
0
2b08465d-c075-454f-9743-8091916b6eda
ATM'nin ilk icadından sonra yaygınlaşması ne kadar sürdü?
Yazıda belirtildiği gibi, ilk ATM 1967 yılında hizmete girdi. Ancak, ATM'lerin yaygınlaşması ve günlük yaşamımızda rutin hale gelmesi daha uzun bir zaman aldı. 1970'lerde ve 1980'lerde ATM'ler giderek daha fazla sayıda kurulmaya başlandı ve bu da onların popülerliğini artırdı.
Nokta bulutu veya nokta kümesi (İngilizce: Point cloud), bir vektör uzayında örgütlenmemiş bir alansal bir yapıya ("bulut") sahip bir nokta kümesidir. Nokta bulutları, her biri kendi uzaysal koordinatlarıyla kaydedilmiş noktalar aracılığıyla tanımlanır. Coğrafi referanslı nokta bulutları, dünyayla ilgili koordinat sistemine uygun noktalar içerirler. Nokta bulutları, fotogrametri benzeri tarama yöntemleri ile edinilirler. Kilwa Kisiwani, Doğu Afrika'da, bugünkü Tanzanya'nın güney kıyılarındaki bir adada yaşamış olan bir topluluktur. Swahili Sahili boyunca MS 13-15. yüzyıllarda saltanat sürmüş olan Orta Çağ Kilwa Sultanlığı'nın merkezi idi. Kilwa Kisiwani, UNESCO tarafından yakınlardaki Songo Mnara Harabeleri ile birlikte bir Dünya Mirası olarak listelenmiştir. Zombi bilgisayar, (genelde yalnızca zombi olarak kısaltılır) genel ağa (internet) bağlı, bir kırıcı (hacker) tarafından bilgisayar virüsü veya truva atı ile tehlikeye atılmış bilgisayardır. Daha geniş bir şekilde ifade etmek gerekirse Zombiler, programların içlerine gizlenmiş ya da bizzat uygulama dosyası olarak indirilir ve çalıştırılır. Program çalıştığı andan itibaren sizin internet bağlantınızı kullanarak istenilen hedeflere saldırı düzenler. Böylelikle Hacker yakalanma riskine kendisini değil Zombi Bilgisayarları atmış olur. Diğer bir avantajı ise saldırıyı güçlü hale getirmektir. Tek bir saldırı komutu ile binlerce saldırı gücüne sahip olunmuş olur. University of Illinois at Urbana Champaign (U of I, Illinois Üniversitesi, UIUC ya da sadece Illinois olarak söylenir.) UIUC, ABD'nin Illinois eyaletinde kurulu, araştırma ağırlıklı bir devlet üniversitesidir. Illinois eyaletinin ortak üniversite sisteminin başını çeken en büyük kurumdur. Kampüsünde bulunan kütüphane sistemi ABD'de ikinci en büyük üniversite kütüphanesi ve ülkedeki en büyük beşinci kütüphanedir. Üniversitenin 17 fakültesinde 150'den fazla program sunulmaktadır. Kampüs, Champaign ve Urbana ikiz şehrinin ortasında, 1.468 dönüm arazi üzerinde 286 binadan oluşmaktadır. 2011 yılında yıllık işletme bütçesi 1.7 milyar dolar idi. ATM (İngilizce Automated Teller Machine sözcüklerinin kısaltması), ticari bankalar tarafından kullanılmakta olan bir dağıtım kanalıdır. Önceleri sadece para ödeme ve ekstre basma gibi hizmetler sunabilirken; günümüzde para yatırma, EFT, havale, fatura ödeme ve yatırım gibi birçok konuda müşterilere hizmet vermektedir. Makinenin tasarımcısı, Osmanlı İmparatorluğu doğumlu ABD vatandaşı Ermeni Luther Simciyan'dır ve 1930'larda Amerika'da pek talep görmediği için bir müddet sonra kullanımdan kalkmıştır. Daha sonra İngiliz John Shepherd-Barron tam elektronik bankamatiği icat etmiştir. Tam anlamı ile ATM sayılabilecek ilk cihaz 27 Haziran 1967 tarihinde De La Rue firmasınca Barclays Bank için üretilerek, Londra'nın Enfield kasabasında hizmete sunulmuştur. Çoğunlukla üzerinde manyetik bir banda sahip plastik kartlar ile işlem yapılabilen bankamatiklerde işlemlere başlanmadan önce kullanıcıdan karta ait şifre talep edilerek güvenli giriş temin edilmektedir. Zaman içinde, bankamatik cihazlarına kartsız işlem menüleri de dahil edilmiştir. Susanville, Amerika Birleşik Devletleri'nin Kaliforniya eyaletinde yer alan ve Lassen ilçesinde yer alan bir şehirdir. Şehrin nüfusu 26 Kasım 2009 tarihinde 17.974'tür. Şehir Susan Nehri üzerinde yer almaktadır.
0
6
[425, 770, 1434, 2081, 3126, 3338]
4
b0e66535-7de7-4323-adad-72b54056f543
CAN protokolü neden otomotiv sektöründe yaygın olarak kullanılıyor?
CAN protokolü, otomotiv sektöründe güvenilir ve hızlı iletişim sağlaması nedeniyle yaygın olarak kullanılır. Özellikle yolcu güvenliği kritik sistemleri için öncelik tanıma özelliği, hata tespiti ve düzeltme yeteneği, yüksek veri hızı ve düşük maliyeti onu otomotiv endüstrisi için ideal bir seçim haline getirir.
Tur Han (Turan Han) - Türk ve Altay mitolojisinde söylencesel hakan. Türklerin atasıdır. İran tarihinin söylencelerinde İran’ın baş düşmanıdır. Göktürk çağında İranlılar Turan adını Göktürklerle ilişkilendirir. Türk kavimleri İran efsaneleri ile tanıştıklarında, bizzat kendileri de kendilerini Turan’ın kavmi olarak görmeye başlamışlar ve kendilerini gururla Turan’ın kralı Afrasyab’ın uyruğu saymışlardır. Etrüsklerde Turan adlı bir sevgi ve yaşam Tanrıçası vardır ve Etrüsk dilinde kural koymak anlamı içerir. İlginç bir biçimde Moğolcada Dur/Dura ve Tuvaca Tura sözcüğü sevgi, istek ve arzu anlamları taşırken, Mançucadaki Doron sözcüğü kanun (yasa) demektir. CAN (Controller Area Network), CANopen’ın fiziksel katmanını oluşturan ve otomotiv otomasyonunda kullanılmak üzere Bosch firması tarafından geliştirilen bir seri ağ teknolojisidir. Özellikle Avrupa’da üretilen arabalar için geliştirilmişse de, endüstriyel otomasyonda ve diğer pek çok sektörde tutulan bir ağ olmuştur. İletişim, değişik elektronik modüller arasında elektriksel gürültülerden dolayı oluşabilecek hatalardan etkilenmeyecek CAN-High ve CAN-Low olmak üzere iki ayrı kablo ve çok güvenli bir protokol sayesinde sağlanır. Ayrıca bu şebekenin bir özelliği de modern otomotiv sistemlerinde hayati önem taşıyan hava yastığı, fren, ABS gibi yolcu güvenliğini ilgilendiren modüllere göre bağlantı önceliği tanımasıdır. CAN, çift burulmuş kablolu, half duplex, yüksek hızlı bir ağ sistemidir. Mikrodenetleyiciler arasında gerçek zamanlı iletişim de dahil pek çok ihtiyaca cevap verir. RS232 gibi geleneksel seri iletişim yöntemlerinden çok daha performanslı ve uygun maliyetlidir. Örnek olarak, TCP/IP büyük miktarda veri taşımak için, CAN ise gerçek zamanlı ihtiyaçlar için tasarlanmıştır ve 1 MBit/saniye baud oranıyla 100 MBit/saniyelik TCP/IP bağlantısını tepkime süresinin kısalığı, hata tespiti ve hızlı hata düzeltmesiyle kolayca yener. Motorola, Philips, Intel ve Infineon gibi pek çok büyük yarı iletken üreticisi firma CAN entegreleri satmaktadır ve milyonlarcasının otomobillerde kullanılması, entegrelerin fiyatlarının düşüklüğünü ve uzun vadeli geçerliliğini garantilemektedir. RS232/485 seri iletişimini desteklemek için mikrodenetleyicilerine UART (Universal asynchronous receiver/transmitter)# entegre eden çoğu yarı iletken üretici artık bunun yerine CAN kullanmaktadır. Columbia Platosu veya Kolumbiya Platosu, ABD'nin Washington, Oregon ve Idaho eyaletleri arasında yatan jeolojik ve coğrafi bir bölgedir. Cascade Range ve Rocky Dağları arasında geniş taşkın bazalt bir plato, Columbia Nehri tarafından kesilir. Çeşitli kullanımları biri, terim "Columbia Havzası" Columbia Platosu olarak daha fazla veya daha az aynı alanı ifade eder. Gezer Han (Moğolca: Гэсэр Хаан, Tibetçe: གེ་སར་རྒྱལ་པོ "Gesar Gyalpo", Azerice: Gezər Xan, Farsça: گسار خان, Macarca: Geszer Kán, Rusça: Гесар-хан veya Кесар, Göktürkçe: 𐰏𐰔𐰼:𐰴𐰣) - Türk, Altay, Moğol ve Tibet efsanelerinde adı geçen söylencesel hakan. “Abay Geser” veya Geser (Keser, Kezer) Han olarak da anılır. Türk, Moğol ve Tibet, Tunguz efsane kahramanıdır. Moğol ve Tibet yönü ağır basar. Sezar, Kayzer isimleriyle benzerliği dikkat çekmiştir. Gerçekleştirdiği akınlar ve yaptığı kahramanlıklar uzun destanlarda işlenmiştir. Tarihsel bir kişilik olduğu iddia edilmiş fakat ispatlanamamıştır. Mucizevi bir doğumu olmuş, babasız dünyaya gelmiştir. Türk destanlarındaki gibi yeraltına iner. Geri dönmeyi başarır. Büke Beligte asıl adıdır. Gökyüzünden Tanrılar tarafından yeryüzüne gönderildiğine inanılır. H Scorpii (H Sco), Akrep takımyıldızı yönünde yaklaşık olarak 342 ışık yılı uzaklıkta bulunan K-tipi sarı-turuncu bir dev yıldızdır. H Scorpii, Gökada içinde Güneş'e göre 9,8 km/sn'lik bir hızla hareket eder. Gökada merkezinden uzaklığı, 23.500 ile 38.200 ışık yılı aralığında değişmektedir. Kadastro, bir bölgedeki özel arsaların kaydıdır; bu arsalar sistematik şekilde numaralandırılır, her birinin çevresi ve parsel tanımlayıcısı büyük ölçekli haritalarda gösterilir, hem haritada hem de kayıt defterinde bu arsanın niteliği, büyüklüğü, değeri ve onunla ilgili hukukî haklar belirtilir. Gündelik dilde kadastronun birkaç anlamı vardır: Birincisi, özel arsaların bir kamu kuruluşunda tutulan kayıtlarıdır. İkinci anlamı bu kayıtları tutan ve onları idare eden kuruluşun adıdır. Üçüncü anlamı bu kuruluşun yaptığı işlerdir. Türk Dil Kurumu kadastroyu "bir ülkedeki her çeşit arazi ve mülk yerinin, alanının, sınırlarının ve değerlerinin devlet eliyle belirlenip plana bağlanması işi" olarak tanımlar. Türk Kadastro Kanunu'nda kadastro "taşınmaz malların sınırlarının arazi ve harita üzerinde belirtilerek hukuki durumlarının ve üzerindeki hakların tespit edilmesi işlemi" olarak tanımlanmıştır. Sıfat hali "kadastral"dir. Kadastral haritalara güncel dilde tapu haritası veya kadastro paftası da denir. Kadastrolar dünyada çoğu ülkede, tapu sicili gibi başka belgelerin eşliğinde kullanılır.
0
6
[664, 2357, 2723, 3533, 3825, 4925]
1
f39246ba-60ab-4971-ad7b-ddb11f1cab98
Kontrol sistemleri nasıl sınıflandırılır ve bu sınıflandırmaların ne gibi anlamları vardır?
Kontrol sistemleri, değişim ve birleşime göre iki ana gruba ayrılır: mantıksal veya ardışık kontroller ve geribildirim veya doğrusal kontroller. Mantıksal kontroller, belirli koşulların gerçekleşmesi durumunda cihazları açıp kapatmayı içerirken, geribildirimli kontroller sistemin çıktısını izleyerek istenen bir değere ulaşmasını sağlar. Bu sınıflandırma, kontrol sisteminin nasıl çalıştığı ve hangi tür problemleri çözebileceği hakkında bilgi verir.
Kontrol sistemi, diğer cihaz veya sistemlerin davranışlarını doğrudan veya dolaylı olarak yöneten, kontrol eden bir cihaz veya cihaz grubudur. Endüstriyel ürünler için endüstriyel kontrol sistemi kullanılır. Kontrol sistemi değişim ve birleşime göre ana grubu ayrılır: mantıksal veya ardışık kontroller veya geribildirim veya doğrusal kontroller. Ayrıca doğrusal kontrol uygulamalarını kullanarak mantığın yapısını basitleştiren bulanık mantık vardır. Bazı cihazlar veya sistemler doğal olarak (yapıları itibarıyla) kontrol edilemez. Kirpi Nazo (Nazo the Hedgehog) ilk olarak Sonic X'in pilot bölümünde gözüken bir hayali karakterdir. Sonic Team'in şu anki başkanı olan Takashi Iizuka ile yapılan bir konuşmada bu karakterin aslında Super Sonic olduğu anlaşılmıştır. Sonic X serisi başlamadan önce Super Form bu şekilde dizayn edilmişken, daha sonradan seri başlayınca orijinal görünümüyle devam edilmiştir. Karprofen, karbazol ve propiyonik asit sınıfından, daha önce insan ve hayvanlarda kullanılan, ancak artık sadece hayvanlarda çeşitli durumlar için destekleyici tedavi olarak reçete etmek üzere sadece veteriner hekimler tarafından kullanılabilen, steroidal olmayan bir anti-enflamatuar ilaçtır (NSAID). Karprofen, COX-1 ve COX-2'yi inhibe ederek enflamasyonu azaltır; COX-2 için özgüllüğü türden türe değişir. Dünya çapında birçok marka adı altında pazarlanan karprofen, çeşitli eklem ağrılarından kaynaklanan ağrı ve iltihaplanmanın yanı sıra ameliyat sonrası ağrı için günlük tedavi sağlar.
0
3
[534, 908, 1500]
0
669f01e8-4c7e-416b-9943-27c53a038c2a
OPC standartları endüstride hangi ihtiyaçtan doğmuştur?
OPC standartları, farklı marka endüstriyel kontrol cihazlarının gerçek zamanlı veri alışverişi ihtiyacından doğmuştur.
Open Platform Communications (OPC), endüstride veri haberleşmesi üzerine yayınlanan bir dizi standart ve şartnamenin adıdır. 1996 yılında OLE for Process Control (Türkçesi süreç otomasyonunda nesnelerin ilişkilendirilmesi ve bağdaştırılması) adı altında bâzı endüstriyel cihaz üreticilerinin öncülüğünde endüstride veri haberleşmesi üzerine ilk standart (OPC Data Access) yayınlanmıştır. Düzenleme, farklı marka endüstriyel kontrol cihazlarının gerçek zamanlı veri haberleşmesi ihtiyacından doğmuştur. İlk sürüm yayınlandıktan sonra OPC Derneği (İng. OPC Foundation) kurularak standartların tek elden kontrolü ve denetlenmesi sağlanmış ve o zamandan bu yana standartlar gelişerek çoğalmıştır. OPC standartları günümüzde farklı marka endüstriyel kontrol cihazlarının (DCS, PLC) haberleşmesinden, veri tabanlarına bilgi aktarımına, raporlama yazılımlarından SCADA yazılımlarına kadar birçok uygulamada kullanılmaktadır. Chaos 0, Chaos'un ilk formudur. Tamamen su gibidir. İçindeki tek parça beynidir. Tabii ki yine yeşil gözleri vardır. 3 parmağı ve 2 iki ayak parmağı vardır. Chaos 0 Chaos'un en çevik halidir. Her ne kadar insanüstü bir güce sahip olsa da kendisine göre çok güçsüzdür. Chaos'la her ne formda olursa olsun en iyi anlaşan kişiler her zaman Tikal ve Chao'lardır. Chaos Ana Zümrüt'ün içinde evrimleşmiş bir Chao'dur. PIGS ya da PIIGS, ekonomik kriz içindeki ülkeler Portekiz, İrlanda, İtalya, Yunanistan ve İspanya'yı belirtmek için son dönemde kullanılan kısaltmadır. İngilizcede "domuzlar" anlamına geldiği için kimi çevrelerin tepkisini çekmiştir. Rainbow Warrior (Türkçe çeviri: Gökkuşağı Savaşçısı) ya da resmi olmayan adıyla Rainbow Warrior II, çevre koruma örgütü Greenpeace'e ait bir gemidir. İlk olarak bir balıkçı teknesi olarak yapımına başlanmış, 1957'de ilk kez suya indirilmiş ve daha sonra birkaç kez değişikliğe uğratılmıştır. Orijinal uzunluğu 44 metre olan geminin uzunluğu 1966 yılında 55.2 metreye çıkarılmıştır. İlk ve orijinal Rainbow Warrior gemisinin Yeni Zelanda'da batırılması sonucunda o geminin anısı ve Greenpeace'in sembolü olması nedeniyle bu gemi 10 Haziran 1989'da Hamburg'da resmi olarak yeniden Rainbow Warrior olarak adlandırılmıştır. Küresel anlamda çevresel felaketlere karşı aktivist bir hareket olan Greenpeace çevre örgütünün halen etkin biçimde kullandığı deniz aracıdır. Hugo in the Hut, ITE Media tarafından geliştirilen ve Windows için yayınlanan 2000 yapımı bir platform video oyundur. Almanya'da Hugo im Baumhaus - Die große Party ve İsveç'de Hugo: Den stora djungelfesten olarak da bilinmektedir. Türkiye'de Hugo: Vahşi Ada 4 adıyla yayınlanmıştır. Oyunda üç yeni mini oyun bulunmaktadır.
0
5
[918, 1330, 1564, 2327, 2650]
0
e2f6fcbf-a94f-455a-ad3b-e96f925890d1
Otomat kelimesinin robotlarla ilişkisini açıklar mısınız?
Evet, otomat kelimesi 1920 yılında robot kelimesi kullanılmaya başlamadan önce robotları tanımlamak için de kullanılıyordu. Yani eskiden hem otomatik çalışan makineler hem de bugün bildiğimiz robotlar için otomat kelimesi kullanılırdı.
American Horror Story: Murder House (Türkçesi: Amerikan Korku Hikayesi: Cinayet Evi), FX tarafından yayınlanan korku-gerilim dizisi American Horror Story'nin ilk sezonudur. 5 Ekim - 21 Aralık 2011 tarihleri arasında yayınlanmıştır. Yapımını 20th Century Fox Television'ın üstlendiği ilk sezonda yapımcılar Dante Di Loreto ve serinin de yaratıcıları olan Brad Falchuk ve Ryan Murphy olmuştur. İlk sezon Harmon ailesi etrafında işlenir. Dr. Ben Harmon, karısı Vivien Harmon ve kızları Violet Harmon; Boston'dan Los Angeles'a taşınan bir ailedir. Vivien'in düşük yapmasından sonra ve Ben'in karısını aldatmasından sonra taşınmalarını ve evin daha önceki sahiplerinin ruhlarının eve musallat olmaların anlatır. American Horror Story'nin ilk sezonu eleştirmenlerden ve hayranlardan çok sayıda olumlu eleştiri aldı. Oyuncular; özellikle Frances Conroy ve Jessica Lange fazlasıyla övüldü. Dizi, FX kanalında çok yüksek oranlarda reytingler elde etti ve sezon sonunda dizi en büyük kablolu yayın kanallarından biri haline geldi. Dizi birçok çeşitli ödüller için aday oldu. En İyi Televizyon Dizisi Altın Küre Ödülü - Drama dalında aday oldu ve Emmy Ödülleri'nde ise hem En İyi Drama Dizisi hem de En İyi Yardımcı Oyuncu dallarında aday oldu. Jessica Lange, Altın Küre'de En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu ödülünü, Screen Actors Guild Ödüllerinde drama dalında En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu ödülünü ve Emmy Ödülleri'nde En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu ödüllerini kazandı. 2015'in Ağustos ayında, dizinin beşinci sezonu American Horror Story: Hotel'de; dizinin ilk sezonundaki emlakçı karakterindeki Marcy göründü. Ayrıca ilk sezondaki Dr. Charles Montgomery de beşinci sezondaki Hotel'de "Room 33" adlı bölümde göründü ve dizinin yazarları ilk sezonla ufak bir bağlantı kuruldu. Otomat, otomatik olarak ardışık veya döngüsel işlemleri gerçekleştirebilen mekanik veya elektro-mekanik düzenektir. 1920 yılında robot kelimesi kullanılmaya başlamadan önce robotlar için de otomat kelimesi kullanılmaktaydı. Yaygın kullanımı ile otomatlar, kamuya açık alanlarda, örneğin gazete, meşrubat veya bisküvi satışı için kullanılan makinelerdir.
0
2
[1761, 2115]
1
24a5dc4a-c1a2-4c7e-89e9-d6e257c3ff95
PSS kontrol sistemlerinin güvenlik odaklı tasarımı nasıl sağlanıyor?
PSS kontrol sistemleri, giriş, işleme ve çıkış bölümlerinde özel tasarım unsurları kullanarak güvenliği ve kullanılabilirliği garanti altına alır. Bu unsurlar, sistemin güvenlikle ilgili uygulamalarında hata toleransını artırmayı ve istenmeyen olayları önlemeyi amaçlar.
Teorik bilişim biliminde ve matematikte hesaplanabilirlik teorisi (İng. İngilizce: computability theory), belirli bir hesap modeline ait soruların uygun bir komut silsilesi ile ne kadar verimli bir şekilde çözülebileceğiyle ilgilenen daldır. Alan, üç yan ana dala ayrılmaktatır. Otomat teorisi ve dil, hesaplanabilirlik kuramı ve hesapsal karmaşıklık kuramı ki bunlar şu soru ile birbirine bağlanır:'Bilgisayarların temel kabiliyetleri ve sınırlamaları nelerdir?' Bilgisayar bilimi insanları, hesaplamayı titiz bir şekilde çalışabilmek için hesaplama modeli diye bir kavram ortaya çıkarmışlardır. Bu model bilgisayarların matematiksel olarak soyutlandırılmasıyla ilgilidir. Birçok farklı model mevcuttur, fakat en çok irdelenmiş olan model Turing makinesi'dir. Bilgisayar bilimi insanları bu soyut nesneyi incelemektedirler, çünkü basit bir şekilde formüle edilmesi mümkündür. Ayrıca araştırılması kolaydır. Birçok sonucu kanıtlamakta da kullanılmaktadır. Bunların nedeni, bu nesnenin, birçok söz sahibinin deyişiyle 'en uygun' hesaplama modeli olmasıdır. (bakınız: Church-Turing tezi) Enigma, ABD yapımı uyarlama sinema filmi. Başrollerini Benedict Cumberbatch ve Keira Knightley'in paylaştığı filmin yönetmenliğini Morten Tyldum yapmaktadır. 2014 yapımı film Türkiye'de 20 Şubat 2015 tarihinde Enigma ismiyle vizyona girmiştir. Filmin ismi, kimi yerlerde özgün adının birebir çevirisi olan Yapay Oyun olarak geçmektedir. Bir Programlanabilir Emniyet Kontrol Sistemi PSS genellikle giriş, işleme ve çıkış bölümlerinde, sistemin güvenlikle ilgili uygulamalarında emniyet ve kullanılabilirliği garanti altına alan özel tasarım unsurlarına sahip bir programlanabilir lojik kontrolörüdür (PLC). PSS, Pilz GmbH & Co. KG şirketinin tescilli bir ticari markasıdır. PSS kontrol sistemi geçmişi 1990'lara kadar uzanırken, bu dönemde Berufsgenossenschaft çalışanların sorumluluk sigortası birliğinin onayını almıştır. Emniyetle ilgili ilk kontrol sistemleri programlanabilir lojik kontrolörü|programlanabilir lojik kontrolörü (PLC)'de yapıldığı şekilde benzer olarak fonksiyonları programlama vasıtası ile esnek olarak birbirine bağlama isteğinden ortaya çıktı.
0
3
[1086, 1423, 2153]
2
c9a5992f-ec20-4b5a-a16f-fde130cc61d5
Bufferbloat sorunu nasıl ortaya çıkıyor ve bu durum ağ performansını nasıl etkiliyor?
Bufferbloat, bir yönlendirici veya anahtarın aşırı büyük arabellekleri kullanması sonucu ortaya çıkar. Ağ bağlantısı yoğunlaştığında, paketler bu büyük arabelleklerde uzun süre bekler. Bu da gecikmenin artmasına ve ağ performansının düşmesine neden olur. Özellikle etkileşimli uygulamalar (VoIP, oyun vb.) için sorun yaratır çünkü gerçek zamanlı tepki gerektirir.
Bufferbloat, paketlerin aşırı ara belleğe alınmasından kaynaklanan, paket anahtarlamalı ağlarda yüksek gecikme ve titreşimin bir nedenidir. Bufferbloat ayrıca paket gecikme değişimine (titreşim olarak da bilinir) neden olabilir ve genel ağ verimini azaltabilir. Bir yönlendirici veya anahtar aşırı büyük arabellekleri kullanacak şekilde yapılandırıldığında, çok yüksek hızlı ağlar bile IP üzerinden ses (VoIP), ses akışı, çevrimiçi oyun ve hatta sıradan web'de gezinme gibi birçok etkileşimli uygulama için pratik olarak kullanılamaz hale gelebilir. Bazı iletişim ekipmanı üreticileri, bazı ağ ürünlerine gereksiz derecede büyük tamponlar tasarladılar. Bu tür ekipmanlarda, bir ağ bağlantısı tıkandığında arabellek şişmesi meydana gelir ve bu da paketlerin bu aşırı boyutlu arabelleklerde uzun süreler boyunca kuyruğa alınmasına neden olur. İlk giren ilk çıkar kuyruk sisteminde aşırı büyük arabellekler, daha uzun kuyruklara ve daha yüksek gecikme süresine neden olur ve ağ verimini iyileştirmez. Ayrıca diğer paketlerin zamanında teslimini engelleyen belirli yavaş hızlı bağlantılardan da kaynaklanabilir. Bufferbloat fenomeni 1985 gibi erken bir tarihte tanımlanmıştı.2009'dan itibaren daha yaygın bir ilgi görmeye başladı.Bazı kaynaklara göre, çevrimiçi video oyunlarında yüksek gecikmenin ("gecikme") en sık görülen nedeni, yerel ev ağının arabellek şişmesidir. Yüksek gecikme süresi, modern çevrimiçi oyun oynamayı imkansız hale getirebilir Gau, Nasyonal sosyalistlerin Almanya'yı böldüğü 20 parti bölgesinden biridir. Gattaca, Amerikan bilimkurgu filmi yazarı Andrew Niccol tarafından yönetilen 1997 yılı çıkışlı başrollerini Ethan Hawke, Uma Thurman ve Jude Law'ın paylaştığı bir bilimkurgu filmidir. Loren Dean, Ernest Borgnine, Gore Vidal ve Alan Arkin gibi isimlerin de rol aldığı film ayrıca 1997 yılında Akademi Ödülleri'nde En İyi Sanat Yönetmenliği dalında Oscar Ödülüne aday olmuştur. Omega2 Scorpii (Omega2 Sco, ω2 Sco), Akrep takımyıldızı yönünde yaklaşık olarak 290 ışık yılı uzaklıkta bulunan G-tipi sarı bir dev yıldızdır. Gökyüzünde görsel olarak 0,24° ile ayrıldığı Omega1 Scorpii ile aynı harfi (ω) paylaşır. Çift yıldız gibi görünmesine rağmen aralarında kütleçekimsel bir bağlantı yoktur ve ω1 Scorpii, ω2 Scorpii'den çok daha uzakta yer alır. Parlak görsel arkadaşıyla birlikte geleneksel ismi olan Arapça: جبهة العقرب (Jabhat al Akrab), "akrep'in alnı" anlamına gelmektedir. Amerika ahududu (Rubus strigosus), gülgiller (Rosaceae) familyasından, Kuzey Amerika'da yetişen, meyveleri yenen bir bitki türü. Ahududuna (Rubus idaeus) çok benzer ve bazen onun alt türü (Rubus idaeus subsp. strigosus) olarak da sınıflandırılır; fakat ayrı tür olduğu daha yaygındır. Yine de ahududu ile kültivar melezleri vardır.
0
5
[1447, 1525, 1901, 2403, 2735]
0
570a631d-e458-413d-aa1f-66d76aad9abc
Kapala'nın dini ibadetlerde nasıl kullanıldığı hakkında bilgi verir misiniz?
Kapala, genellikle ölüm ve dönüşümle ilişkilendirilen bir nesnedir. Tibet Budizmi'nde, kapalanın içinde meditasyon yapmak, ölüme karşı korkuyu yenmeye ve aydınlanmaya ulaşmaya yardımcı olduğuna inanılır. Ayrıca, bazı ritüellerde kafatası kutsal su veya diğer maddelerle doldurularak kullanılır.
Tek pencere sistemi (ingilizce: Single-window system), vatandaşlara ve işletme'lere hizmet sağlayan bir teknolojidir. Bu teknolojinin önemli bir bileşeni, birçok işleri çevrimiçi yapabilmek ve başvuru sahibinin belge sayısını ve zaman kaybını en aza indirmektir. Ayrıca burada kullanıcı hesabı, elektronik belge, elektronik imza, dijital imza teknolojileri de uygulanır. Kapala, dini ibadetlerde kullanılan, insan kafatasından yapılmış olan bir kaptır ve hem Hindu hem Budist Tantralarında rastlanır. Özellikle Tibet'te kafatasları değerli metaller ve mücevherlerle ince ince işlenerek süslenir.
0
2
[371, 596]
1
3a77ebe3-ed48-40d7-a6ef-649bde1f4b50
Ramakrishna Paramahamsa'nın farklı dinlere bakış açısı nasıldı?
Ramakrishna Paramahamsa, tüm dinlerin aynı amaca ilettiğine inanıyordu. Advaita Vedanta öğretisini benimseyen Ramakrishna, farklı dinleri ve tanrı kavramlarını birleştirici bir yaklaşım sergiledi. Onun için önemli olan, insanın ilahi gerçekliğe ulaşma yolculuğuydu ve bu yolculukta hangi dini geleneği takip ettiğinin pek bir önemi yoktu.
Prora Colossus olarak da bilinen Prora, 1936-1939 yılları arasında Nazi Almanyası tarafından Sevinçle Güç (Almanca: Kraft durch Freude veya KdF) projesinin plaj tesisi olarak Almanya'nın Rügen adasında inşa edilen bir yapı kompleksidir. Sekiz özdeş binadan oluşuyordu ve sahile paralel 4,5 km uzunluğundaydı. Ayakta kalan yapılar 3,0 km (1,9 mi) uzanıyordu. Binalar bir tatil köyü olarak planlanmasına rağmen inşaat tamamlanmadı ve bu amaçla kullanılmadı. II. Dünya Savaşı'ndan sonra, kompleks Sovyet Ordusu, Doğu Alman Ulusal Halk Ordusu ve Alman Bundeswehr tarafından askerî amaçlarla kullanıldı. Alanda bugün büyük bir gençlik yurdu, bir otel ve tatil daireleri bulunuyor. Kompleks Nazi mimarisinin önde gelen yapıtları arasında sayılmaktadır. Sri Thakur Gadadhar Chattopadhyaya Ramakrishna Paramahamsa (18 Şubat 1836 - 16 Ağustos 1886), Hindu azizdir. Ana tanrıça Kali'ye bağlı ve Advaita Vedanta üstadı olarak "tüm dinlerin aynı amaca ilettiğini" vaaz etti. Ramakrishna Batı Bengal kırsalındaki Kamarpukur köyünde yoksul bir ortodoks Brahman ailesine mensup olarak doğdu. 1855'te kardeşi Ramkumar'ın Dakshineswar Kali Tapınağı'nda keşiş olmasıyla birlikte ona yardımcı oldu ve 1856'da kardeşinin ölümünden sonra onun yerini aldı. 1859'da Saradamani Mukhopadhyaya (daha sonra Sarada Devi) ile evlendi. Bhakti geleneğine bağlandı: İlk spiritual eğitimini Vaishnava bhakti ve Tantra üstadı bir kadın olan çileci Bhairavi Brahmani'den aldı. Bhairavi Brahmani onu 1863'te tamamlanana kadar Tanrta ile inisiye etti. 1864'te guru Jatadhari rehberliğinde Rama'nın çocukluğunu temsil eden metal bir imgeye yoğunlaştı. Ramakrishna'ya göre bu metal imgede çocuk Rama'nın varlığını canlı bir tanrı olarak hissedebilmişti. 1865'te tapınağı ziyaret eden ve gittiği yerlerde çok kısa sürelerle kalmasına rağmen on bir ayını Ramakrishna ile geçiren Ishwar Totapuri'nin rehberliğinde ikiliksizlik temelindeki öğreti olan Advaita Vedanta eğitimi aldı. Ramakrishna Paramahamsa ismi de ona Totapuri tarafından verilmiştir. 1866'da Govinda Roy'un mürşitliği ile tasavvvufu tecrübe ederek İslam'da inisiye oldu ve Araplar gibi giyinerek zikir ve namaz ile meşgul oldu. 1873'ten sonra da birkaç yıl boyunca Hristiyanlık ile ilgilendi. 1886'da gırtlak kanseri nedeniyle öldü.
0
2
[747, 2258]
1
717cf1de-3769-4a0d-8049-281a8d061070
GLONASS sisteminin geliştirilmesinde Sovyetler Birliği'nin çöküşünün etkisi ne olmuştur?
Sovyetler Birliği'nin çöküşü sonrasında yaşanan ekonomik sıkıntılar nedeniyle GLONASS sistemi ihmal edilmiş ve 2001 yılına kadar sadece 7 uydu aktif durumda kalabilmiştir. Ancak Başkan Vladimir Putin, sistemin yenilenmesi için bir program başlatmıştır.
GLONASS (Rusça: ГЛОНАСС, Rusça telaffuz: [ɡlɐˈnas]; Rusça: Глобальная навигационная спутниковая система), Globalnaya navigatsionnaya sputnikovaya sistema veya Global Navigation Satellite System, tanımlamalarının kısaltmasıdır. Türkçe: Küresel Uydu Konumlandırma Sistemi veya Türkçe: Küresel Uydu Seyir Sistemi); Rusya tarafından geliştirilmiş ikinci kuşak bir küresel uydu konumlandırma sistemidir. Dünyanın GPS'den sonra ikinci işler hale gelmiş uydu konumlandırma sistemidir. En uygun durumda çalışabilir olarak gelişimi 1976 yılında Sovyetler Birliği'nde başlayan GLONASS, uydu takımları o zamana kadar çok sayıda taşıyıcı roketle eklemeler yoluyla 1995 yılında tamamlanabilmiştir. Sovyetler Birliği'nin çöküşünü takiben ekonomik daralma yüzünden 2001'e kadar sadece 7 uydu işler halde bulunmaktaydı. O yıl Başkan Vladimir Putin GLONASS'ın yenilenip tekrar etkinleştirilmesi için bir programı başlattırmıştır. GLONASS, Rusya Federal Uzay Kurumu'nun 2010 yılında bütçesinin neredeyse üçte birini tüketen en pahalı yapımı olmuştur. 2010 yılına kadar GLONASS Rusya topraklarının tamamına ulaşmış ve 2011 yılı Ekim ayında, toplam 24 uydudan oluşan tüm yörünge takımları ile tam küresel kapsama alanına etkinleştirilmiştir. GLONASS uydularının, 2011'de başlayan ve 10 yıllık yaşam süresi olan GLONASS-K sürümü ile, tasarımları bir takım yükseltmeler içermektedir. Sistem, ABD'nin GPS sistemi ve Avrupa Birliği tarafından hayata geçirilen Galileo konumlandırma sistemi'nin bir dengidir. Ayrıca benzer şekilde Çin tarafından geliştirilen Compass adlı bir konumlandırma sistemi bulunmaktadır. Tundra iklimi, Kuzey Yarım Küre'de 60 derece paraleli civarı ile kutup ikliminin yayılış alanlarının arasındaki bölgelerde görülür. Avrupa'nın Kuzey kıyıları, Kuzey Sibirya, Kuzey Kanada, Krolla Adası kıyıları ve orta kuşaktaki yüksek dağlarda etkilidir. En sıcak ayın ortalaması 10 dereceyi geçmez. Yıllık sıcaklık farkının 60 dereceyi bulduğu yerler vardır. Sıcaklıklar kışın -30 ile -40 derece arasındadır. Yağışlar 200–250 mm'dir ve genelde kar şeklindedir. Toprak yılın büyük bir bölümünde donmuş olarak bulunur. Yazın toprağın üst kısmının buzları çözülür ve zemin bataklık haline dönüşür. Bitki örtüsü çalı yosun ve yazın yetişen otlar tundra bitki örtüsünü oluşturur. Genel geçim kaynağı balıkçılıktır. Teknolojik belirlenimcilik ya da teknik determinizm, genel olarak teknolojinin, politik, kültürel ve sosyal alanlarda büyük bir değişimi beraberinde getirdiği ve yaşanan bu değişimin toplumu değiştirdiği iddiasını içinde barındıran kavramdır. Terimi ilk kullanan kişinin Amerikalı toplumbilimci ve ekonomist Thorstein Veblen olduğu sanılmaktadır. Teknolojik belirlenimci düşüncenin ilk örneklerine ise Alman filozof ve ekonomist Karl Marx'ın yapıtlarında rastlanmaktadır. Lhamana, geleneksel Zuni kültüründe genellikle kadınların kendi kültürlerinde sergiledikleri sosyal ve törensel rolleri üstlenen erkeklerdir. Kadın ve erkek kıyafetlerinin bir karışımı giyiyorlar ve işlerinin çoğu genellikle Zuni kadınlarının dolu olduğu alanlarda oluyor. Bazı çağdaş lhamana bireyleri, kızılderilicilik iki ruhlu topluluğa katılır. En ünlü lhamana, 1886'da Başkan Grover Cleveland ile görüştükleri Washington D.C.'deki Zuni delegasyonunun bir parçası olan We'wha (1849–1896) idi. Hidrojen benzeri atom (veya hidrojenik atom), tek bir değerlik elektronuna sahip herhangi bir atom veya iyondur. Bu atomlar hidrojen ile izoelektroniktir. Hidrojen benzeri atomların örnekleri arasında, hidrojenin kendisi, Rb ve Cs gibi tüm alkali metaller, Ca + ve Sr + gibi tek başına iyonize toprak alkali metaller ve He +, Li2 + ve Be3+ ve yukarıdakilerden herhangi birinin izotopları bulunur. Hidrojen benzeri bir atom, atom çekirdeği ve herhangi bir çekirdek elektronunun yanı sıra tek değerlik elektronundan oluşan pozitif yüklü bir çekirdek içerir. Helyum evrende yaygın olduğundan tek başına iyonize helyumun spektroskopisi, örneğin beyaz cüce yıldızların EUV astronomisinde önemlidir. Göreli olmayan Schrödinger denklemi ve hidrojen atomu için göreli Dirac denklemi, iki parçacıklı fiziksel sistemin basitliği sayesinde analitik olarak çözülebilir. Tek elektronlu dalga fonksiyonu çözümleri, hidrojen benzeri atomik orbitaller olarak adlandırılır. Hidrojen benzeri atomlar karşılık gelen orbitalleri hidrojen atomik orbitallerine benzerlik gösterdiği için önemlidirler. Muonyum (bir antimüonun yörüngesinde dönen bir elektron), pozitronyum (bir elektron ve bir pozitron), bazı egzotik atomlar (diğer parçacıklarla oluşturulmuş) veya Rydberg atomları gibi diğer sistemler "hidrojen benzeri atomlar" olarak da adlandırılabilir. Fitoplanktonlar, plankton topluluğunun ototrof bileşenleri ve okyanus, deniz ile tatlı su ekosistemlerinin anahtar faktörlerinden biridir. Dünyadaki oksijen kaynağının büyük kısmı bu canlılar tarafından üretilir. Adı Grekçe "bitki" anlamına gelen φυτόν (phyton) kelimesi ile "gezici" anlamına gelen πλαγκτός (planktos) kelimelerinden gelir. fitoplanktonların çoğu çıplak göz ile görülemeyecek kadar küçüktür. Ancak yeteri kadar sayıda bir arada olduklarında hücrelerinde bulunan klorofil sayesinde suda yeşil renkli olarak görülebilirler. Suda görülen renk fitoplanktonun türüne göre klorofilin derecesine ve fikobiliproteinler ile zantofiller gibi diğer pigmentlerin var olup olmamasına göre değişiklik gösterebilir.
0
6
[1588, 2299, 2771, 3269, 4604, 5322]
0
41228b34-bb75-4a41-9f22-061c850cdd97
Sisin oluşumunda hava sıcaklığı nasıl bir rol oynar?
Sis, havadaki su buharının yoğuşması veya donarak kristalleşmesiyle oluşur. Bu süreç için hava sıcaklığının düşmesi gerekir. Hava soğuyunca, içindeki su buharı doygunluk noktasına ulaşır ve artık gaz halinde kalamaz. Bunun sonucunda su damlacıkları veya buz kristalleri oluşarak sisin meydana gelmesine neden olur.
Sis, yatay görüş mesafesini 1 km'nin altına düşüren bir hava olayıdır. Stratüs bulutlarının yerde veya yere yakın seviyede oluşması olarak da bilinir. Hava içindeki su buharının yoğuşması veya donarak kristalleşmesi sonucu ortaya çıkan çok küçük su damlacıkları veya buz kristallerinden meydana gelir. Görüşü fazla düşürmeyen hafif sise pus denir. Sisin içinde çisenti biçiminde çok hafif yağış olabilir. Güneşe engel olduğu için gündüz sıcaklıklarının artmasını engeller; deniz, kara ve hava ulaşımını büyük ölçüde olumsuz etkileyebilse de estetik görünüm sağlayabilir ve zirai açıdan faydalıdır. Radyoaktif kirlenme ya da radyolojik radyoaktif maddelerin yüzeylerde veya katılar, sıvılar ve gazlar (insan vücudu da dahil) içinde kasıtsız ve istemeden bulunması durumudur. Böyle kirlenmeler atık maddelerin radyoaktif bozulmalarından dolayı alfa veya beta parçacıkları, gama ışınları ya da nötronlar gibi iyonlaşan zararlı radyasyon yayması açısından risk arzeder. Riskin derecesi atık maddelerin yoğunluğuna, yayılan radyasyonun enerjisine, radyasyonun çeşidine ve kirletmenin vücut organlarına olan yakınlığına bağlıdır. Şuna açıklık getirmek önemlidir ki kirlenme radyasyon riskini arttırır ve “radyasyon” ve “kirlenme” terimleri kendi içlerinde yer değiştiremez. Kirlenme bir insanı, bir yeri, bir hayvanı veya giysi gibi bir objeyi etkileyebilir. Atmosferik bir nükleer silah ateşlenmesi veya bir nükleer reaktörden atık sızıntısının ardından civardaki hava, toprak, insanlar, bitkiler ve hayvanlar nükleer yakıt ve fizyon ürünleri tarafından kirletilmiş olacaktır. Uranil nitrat gibi bir nükleer maddenin dökülen bir şişesi yeri ve temizlemek için kullanılan paçavraları kirletecektir. Yaygın radyoaktif kirlenmelere örnek olarak Bikini Mercanadası, Colorado’daki Rocky Flats tesisi, Fukushima Daiichi nükleer felaketi, Kiştim Kazası sebebiyle Rusya’da Mayak tesisi etrafındaki alandaki kirlenme ve Çernobil felaketi verilebilir. Hugo in Space, ITE Media tarafından geliştirilen ve yayınlanan 2002 yapımı "Play and Learn" serisine ait bir eğitim video oyunudur. Danimarka'da Hugo På Rumfart/Hugo: Leg Og Lær 8, Finlandiya'da Hugo Avaruudessa, Almanya'da Hugo im Weltraum, Polonya'da Hugo w kosmosie ve Rusya'da Кузя в космосе olarak da bilinmektedir. Oyun daha önceden iptal edilen Hugo and the Diamond Moon animasyon filminden belirli öğeler içermektedir. 2007 yılında Quest for the Sunstones ile birlikte Best of Hugo serisiyle tekrar yayınlanmıştır. Antojitos (kelimenin tam anlamıyla "küçük arzu") olarak adlandırılan Meksika sokak yemekleri, sokak satıcıları tarafından ve Meksika'daki küçük geleneksel pazarlarda hazırlanır. Sokak yemekleri arasında taco, tamal, gordita, quesadilla, empalme, tostada, chalupa, elote, tlayuda, cemita, pambazo, empanada, nachos, chilaquiles, fajita ve torta gibi yemeklerin yanı sıra taze meyve, sebze, içecek ve menudo, pozole ve pancita gibi çorbalar yer alır. Gün içinde ana yemek genellikle öğleden sonra yendiği için bu gıdalar çoğunlukla sabah ve akşam yenir. Meksika, Latin Amerika çapında en kapsamlı sokak yemeği kültürlerinden birine sahiptir. Forbes, Meksiko'yu dünyada sokakta yemekleri yenebilecek en önde gelen şehirlerden biri olarak adlandırmıştır.
0
4
[598, 1938, 2461, 3212]
0
d151660f-e1bc-4562-803a-231d4c9882d5
Oort Bulutu'nun yaşam süresi ne kadar tahmin ediliyor ve bu süreçte neler oluyor?
Oort Bulutu'nun 100.000 AB yarıçaplı bir yörüngeye sahip olduğu ve yaşam süresinin yaklaşık 1,1 milyar yıl olduğu tahmin ediliyor. Bu süreçte, bulut içindeki kuyruklu yıldızlar, yakınlardaki yıldızların yerçekimi etkisiyle Güneş Sistemi'ne doğru veya yıldıza doğru yönlendirilebiliyor. Bu da Oort Bulutu'nun zamanla dağılmasına ve kuyruklu yıldızlarının sayısında azalmaya yol açıyor.
Lake St. Louis, Amerika Birleşik Devletleri'nin Missouri eyaletinde yer alan ve St. Charles ilçesinde yer alan bir şehirdir. Şehrin nüfusu 26 Kasım 2009 tarihinde 14.545'tir. Ronald David Laing (7 Ekim 1927 – 23 Ağustos 1989), İskoç psikiyatrist, akıl sağlığı ve psikozlar hakkında yazmıştır. Varoluşçuluktan mistizme yönelmiş, yaşanılan hayatın gerçekliğini hesaba katmayan ve sadece genel çerçeveyi çizen psikiyatrik anlayışa insani boyutu ekleyen 20. yüzyılın önemli psikiyatri kuramcısı ve uygulayıcısı. Antipsikiyatrinin oluşumuna önayak olan, uyum ve delilik problemlerine ciddi katkılar sağlayan Laing hayatın tüketen diyalektiğine kendince bir çözüm olarak 'hastaların' deliliğiyle sağlıklı bir tepki verdiğini savunmuştur. Gerçek deliliği hiçbir zaman inkâr etmeyen Laing, yanlış bir değer ve inanca dayalı modern dünyada aklı başında kalmanın ancak bu tür bir olumsuzlamayla mümkün olduğunu belirtmiştir. Hayatın akışının "sosyal oyun"a dayandığı ve kurtarıcı ışığın görülmediği bir dünyada mistizmin egemenliğindeki içsel hayata devam kararı aldırtan bir tercih olarak süreci ifade eder. Örnek olarak kendi karnında atom bombası olduğunu söylediği için şizofren olarak teşhis edilmiş genç bir kadın hastanın hastalığına yaklaşırken, günümüz dünyasında atom bombasını üreten ve kullanma durumunda olan kişilerin ne kadar sağlıklı olduğunu sorgulamış ve hastanın böyle dış çevre olumsuzluklarını kendince içselleştirmesini normal bulmuştur. Oort Bulutu veya Öpik-Oort Bulutu, Güneş'in etrafında dönen kuyruklu yıldız kümesi. Bu kuyruklu yıldızların enberi ölçeği 5-50 AB (Astronomi birimi) ve enöte ölçeği ise 30.000-100.000 AB'dir (bu uzaklıkların hepsi güneş merkezlidir). Unutulmamalıdır ki enöte yörüngeleri Plüton'un yörüngesinin (ortalama 39 AB) çok ötesindedir. Güneş'e en yakın yıldız olan Proxima Centauri 270.000 AB uzakta olduğundan, bu kuyruklu yıldızların yörüngeleri yakınından geçtikleri yıldızlar tarafından değiştirilebilir. Bunun sonucu ya Güneş Sistemi'ne doğru ya da yörüngeyi değiştiren yıldıza doğru yönelirler. Doğal olarak bu tür kuyruklu yıldızların yörüngeleri yüz binlerce yıl olabilir. Bu özelliklerinden dolayı Oort Bulutu, donmuş kuyruklu yıldızların deposu olarak da anılır. İlk olarak 1932'de Ernst Öpik, bir kuyruklu yıldız deposunun varlığından söz etmiştir. 1950'de Jan Hendrik Oort, çok uzak bir gezegenden gelen kuyruklu yıldızlardan söz etmiştir. Bulut'taki tahmini kuyruklu yıldızların sayısı 1011 ile 1012 (100 milyar ile 1000 milyar)'dır. Tahmini toplam kütlesi 3•1025 kg'dır. 100.000 AB yarıçaplı bir bulut yörüngesinin yaşam süresi ise, 1,1 milyar yıl tahmin edilmektedir. Oort Bulutu'nun iki ayrı bölgeden oluştuğu düşünülmektedir: Küre şeklindeki dış Oort Bulutu ve disk şeklindeki iç Oort Blutu veya Hills Bulutu.
0
3
[175, 1450, 2769]
2
c02ce4a1-5c0b-4784-b58a-49ac5c3c5b60
Galaktik gelgitlerin etkisiyle Oort Bulutu nasıl değişir?
Galaktik gelgitler, Oort Bulutu'ndaki kuyruklu yıldızların yörüngelerini bozabilir ve hatta bazı kuyruklu yıldızları Güneş Sistemimizden atabilir. Ayrıca, bu gelgitler Oort Bulutu'nun şeklini de değiştirebilir.
Yerel regresyon, diğer adıyla yerel polinom regresyonu ya da hareketli regresyon, hareketli ortalama ve polinom regresyonunun genelleştirilmesidir. LOESS (yerel olarak tahmin edilen dağılım grafiği yumuşatma; İngilizce: Locally estimated scatterplot smoothing) ve LOWESS (yerel ağırlıklı dağılım grafiği yumuşatma; İngilizce: Locally weighted scatterplot smoothing) için yaygın olarak kullanılan bir yöntemdir. LOESS aynı zamanda yaygın olarak Savitzky-Golay filtresi olarak adlandırılır. Windsor, Amerika Birleşik Devletleri'nin Kaliforniya eyaletinde yer alan ve Sonoma ilçesinde yer alan bir şehirdir. Şehrin nüfusu 26 Kasım 2009 tarihinde 63,632'dir. Samanyolu Galaksi'si gibi galaksilerin yerçekimsel alanına maruz kalan cisimlere etki eden gelgit dalgaları galaktik gelgit olarak bilinmektedir. Galaktik çarpışmalar, cüce galaksi ya da uydu galaksileri ve Samanyolu Galaksisi'nin Güneş Sistemimizde bulunan Oort bulutundaki gelgit etkisi yaratmaktadır.
0
3
[489, 655, 959]
2
4c912d48-eca2-4456-be04-ddf7a5c24803
Atom probu ile elde edilen bilgiler, materyalin yapısı hakkında nasıl bir anlayış sağlar?
Atom probu, bir maddenin yüzeyini ve içyapısını atomik düzeyde incelememizi sağlar. Bu sayede, maddenin üç boyutlu yapısını, atomların düzenlenmesini ve hangi tür atomlardan oluştuğunu tespit edebiliriz.
Atom probu, 1967'de 3 Ağustos 2020 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. Erwin Wilhelm Müller ve JA Panitz tarafından 14. Alan Emisyon Sempozyumunda 3 Ağustos 2020 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. tanıtıldı. Atom probu alan iyon mikroskobu ile tek bir parçacık algılama özelliğine sahip bir kütle spektrometresini birleştirdi ve böylece ilk kez bir alet "... metal bir yüzeyde görülen ve gözlemcinin takdirine bağlı olarak komşu atomlardan seçilen tek bir atomun doğasını belirleyebildi". Atom probları, geleneksel optik veya elektron mikroskoplarından farklıdır, çünkü büyütme etkisi, radyasyon yollarının manipülasyonundan ziyade oldukça eğimli bir elektrik alanı tarafından sağlanan büyütmeden gelir. Yöntem, doğası gereği tahrip edicidir, iyonları görüntülemek ve tanımlamak için bir numune yüzeyinden uzaklaştırır ve numune yüzeyinden çıkarılırken tek tek atomları gözlemlemek için yeterli büyütmeler üretir. Bu büyütme yönteminin uçuş zamanı kütle spektrometresi ile birleştirilmesi yoluyla, elektrik darbelerinin uygulanmasıyla buharlaşan iyonların kütle-yük oranı hesaplanabilir. Materyalin art arda buharlaştırılmasıyla, bir numuneden atom katmanları çıkarılır, bu da sadece yüzeyin değil, aynı zamanda materyalin kendisinin de araştırılmasına izin verir. Numunenin buharlaştırılmadan önce üç boyutlu görünümünü yeniden oluşturmak için bilgisayar yöntemleri kullanılır, bir numunenin yapısı hakkında atomik ölçek bilgisi sağlanır ve ayrıca tip atomik tür bilgileri sağlanır. Cihaz, keskin bir uçtan milyarlarca atomun üç boyutlu yeniden yapılandırılmasına izin verir. PirateBox, genellikle bir Wi-Fi yönlendirici ve depolama aygıtından oluşan, kullanıcılara anonim ve yerel olarak dosya paylaşımı imkânı sağlayan bir kablosuz ağ oluşturmak için taşınabilir bir elektronik cihazdır. Doğası gereği cihazın internet bağlantısı yoktur. PirateBox aslen kamu malı ve özgür lisanslı verilerin özgürce değiş tokuş yapılması için geliştirilmiştir. Gana Uzay Bilimi ve Teknoloji Merkezi (GSSTC) 2 Mayıs 2012'de Gana'nın ilk uzay bilimi, uzay araştırması, astronomi ve teknoloji uzay ajansı olarak resmen açıldı. GSSTC ve Gana Uzay Ajansı (GhSA), öğretim, öğrenme, özel uzay uçuşu ve uzay araştırması ticarileştirme yoluyla uzay bilimi, uzay keşfi ve uzay teknolojisinde mükemmellik arenası olmayı hedeflemektedir. Merkezi ve uzay ajansı ayrıca bilim insanları ve astronotların doğal kaynak yönetimi, hava durumu tahmini, tarım ve ulusal güvenlik konularında araştırma yapmalarına izin verecek.
0
3
[1602, 1973, 2518]
0
d5dad3ed-ed26-48cb-a414-3d0b71327ec6
Brown motorları neden sadece nano skalada mümkün olduğu düşünülüyor?
Brown motorlarının çalışması ısıl gürültüye bağlıdır ve bu gürültü, moleküler seviyede daha belirgindir. Nano ölçekte, bu rastgele hareketler daha etkili hale gelir ve istenen yönde hareketi yönlendirmeyi mümkün kılar. Daha büyük ölçeklerde ise ısıl gürültünün etkisi azalır ve Brown motorlarının kontrolsüz hareket etmesi muhtemeldir.
Brown motorları, ısıyla etkinleştirilen kimyasal reaksiyonların kontrol edilerek uzayda yönlü hareket oluşturmasını ve mekanik veya elektronik iş yapmasını sağlayan nano skalada veya moleküler aletlerdir. Bu küçük motorlar akışkanlığı eylemsizliğinden daha etkili olan ve ısıl gürültünün belirli bir yönde hareketi, fırtına'da yürümek kadar zor hale getirdiği ortamlarda kullanılır. Bu tip motorları istenen yönde döndüren kuvvet, rastlantısal yönlerde etki eden kuvvetlere kıyasla çok küçüktür. Bu tip motorun çalışması ısıl gürültüye bağlı olduğundan bu tip motorların ancak nano skalada mümkün olduğu düşünülür. Biyolojide rastladığımız protein tabanlı moleküler motorlardan birçoğu gerçekte birer Brown motoru olabilir. Bu moleküler motorlar ATP'de saklı olan enerjiyi mekanik enerjiye çevirirler. Brown motorlarının dinamiği şu anda teorik ve deneysel biyofiziğin alanına girmektedir. Brown motorları bazen Fokker-Planck denklemini kullanarak, bazen de Monte Carlo metodu ile modellenirler. Günümüzde birçok araştırmacı moleküler motorların ihmal edilemeyecek kadar ısıl gürültü içeren ortamlarda nasıl çalıştığını araştırmaktadır. Proporsiyon,soyut olarak iki büyüklük arasındaki sayısal bağıntı ya da bütünle onu oluşturan parçalar arasındaki oransal ilişkiler anlamına gelmektedir. Proporsiyon, mimarlık teorisinin merkezi bir ilkesidir. Bu birbirlerine ve bütün bir yapıyı oluşturan çeşitli nesneler ve mekanların ilişkilerinin görsel etkisidir. Bu ilişkiler, genellikle modül olarak bilinen standart bir uzunluk birimi katları tarafından yönetilir. Mimaride proporsiyon Vitruvius, Leone Battista Alberti, Andrea Palladio ve Le Corbusier gibi mimarlar tarafından hep tartışılmıştır. I-TASSER (Iterative Threading ASSEmbly Refinement) amino asit sekanslarından protein moleküllerinin üç boyutlu yapısını tahmin etmek için kullanılan bir biyoinformatik yöntemi. Katlama tanıma adı verilen bir teknikle Protein Veri Bankası'ndan yapı şablonlarını algılar. Kopya değiştirme Monte Carlo simülasyonları kullanılarak katlanma şablonlarından yapısal parçalar yeniden bir araya getirilerek tam uzunlukta yapı modelleri oluşturulur. I-TASSER, topluluk çapındaki CASP deneylerine göre en başarılı protein yapısı tahmin yöntemlerinden biridir. I-TASSER, hedef proteinin yapısal modellerini protein fonksiyon veritabanlarındaki bilinen proteinlerle yapısal olarak eşleştirerek ligand bağlanma bölgesi, gen ontolojisi ve enzim komisyonu hakkında ek açıklamalar sağlayan yapı tabanlı protein fonksiyon tahminleri için genişletilmiştir. I-TASSER, Michigan Üniversitesi, Ann Arbor'daki Yang Zhang Laboratuvarı'nda yerleşik olarak bulunan bir çevrimiçi sunucuya sahiptir. Bu sunucu kullanıcıların diziler göndererek yapı ve işlev tahminleri elde etmelerine olanak tanımaktadır. Sunucu kullanmak yerine bağımsız bir I-TASSER paketi olan I-TASSER Suite I-TASSER web sitesinden indirilebilir. Kavramsal mimari, mimarlıkta kavramsallıktan faydalanan belirli binaları ve pratikleri tanımlamak için kullanılan bir terim. Kavramsal mimari, alan dışından gelen fikirleri ve kavramları mimari disiplinini genişletmek amacıyla alanla birleştirmesiyle karakterize edilir. Bu zanaatin ve inşanın temel prensipler olarak belirlendiği ve yaygın bir biçimde "yapı ustası olarak mimar" modeli tarafından üretilen binalardan farklı bir tür bina üretir. Bir ürün olarak tamamlanmış bina, kavramsal mimaride ona yol gösteren fikirlerden daha az önemlidir. Bu fikirler öncelikle metinler, diyagramlar ya da sanatsal enstalasyonlardan oluşur. Bu damarda çalışan mimarlar arasında Bernard Tschumi, Peter Eisenman ve Rem Koolhaas sayılabilir. Bu alan, Peter Eisenman tarafından 1970 tarihli Kavramsal Mimari Üzerine Notlar: Bir Tanıma Doğru ve 2003 sonbaharında yazılmış olan Kavramsal Sanat Olarak Mimari başlıklı makalelerde incelenmiştir. Tasarımın kendisinin bir kavram inşa edilmesi olduğu anlayışı pek çok modernist mimar tarafından da kabul edilen bir anlayıştır.
0
4
[1137, 1692, 2883, 3941]
0
22f17a9c-0e65-4eb0-b793-8c4dc1695b9a
Brownian ratchet termodinamiğin ikinci yasasını nasıl ihlal ediyor gibi görünüyor ve neden aslında ihlal etmiyor?
Brownian ratchet, rastgele termal dalgalanmaların bir yönlü hareketi tetiklemesiyle çalıştığı için, ilk bakışta termodinamiğin ikinci yasasını ihlal ediyor gibi görünebilir. Ancak, bu makine iş üretmek için sürekli olarak dışarıdan enerji alır. Bu enerji, sistemdeki rastgele hareketleri yönlendirmek ve düzenli bir harekete dönüştürmek için kullanılır. Dolayısıyla, Brownian ratchet termodinamiğin ikinci yasasını ihlal etmez çünkü enerjinin korunumu ilkesine uyar.
Termal ve istatistiksel fizik felsefesinde, Brownian ratchet ya da Feynman-Smoluchowski ratchet 1912 tarihinde Polonyalı fizikçi Marian Smoluchowski tarafından analiz edilen ve 11 Mayıs 1962 tarihinde, Kaliforniya teknoloji enstitüsünde, Nobel Ödülü kazanmış Amerikan fizikçi Richard Feynman tarafından bilinir hale getirilen görünür devridaim makinedir. Bu basit makine küçük kısa kürekler ve mandallı çark içerir. Maxwell’in cini olarak görülse de, termal denge sistemindeki gelişigüzel dalgalanmadan işten kazanç sağlayabilmek için kullanılır. Termodinamiğin ikinci yasası ihlali, termal denge sistemindeki gelişigüzel dalgalanmayı kapsar. Detaylar Feynman ve diğerleri tarafından analiz edilmiş ve neden bunu yapamadığını göstermişlerdir. Icarus olarak da bilinen MACS J1149 Lensed Star 1, kütle çekimsel merceklenme yardımıyla gözlemlenen bir mavi süperdev yıldızdır. Dünya'ya olan yaklaşık 14 milyar ışık yılı uzaklığıyla (kırmızıya kayma z = 1,49; 14,4 milyar ışık yılı comoving uzaklığı; 9,34 milyar yıllık kozmik zaman) şimdiye kadar tespit edilen ikinci en uzak tekli yıldızdır (Mart 2022 itibarıyla WHL0137-LS'den sonra). Yıldızın ışığı, Büyük Patlama'dan 4,4 milyar yıl sonra oluşmuştur. Kaşiflerden Patrick Kelly'ye göre bu yıldız, şimdiye kadar keşfedilmiş en uzak yıldız olan SDSS J1229+1122'den en az yüz kat daha uzakta yer almakta ve ayrıca gözlemlenmiş ilk büyütülmüş tekli yıldızdır.
0
2
[744, 1405]
0
21d5b86a-cf6a-4f0b-9fe6-907b046f1ea6
Fotonik kristallerin üretimi zor mu? Neden?
Evet, özellikle üç boyutlu fotonik kristallerin üretimi oldukça zordur. Bunun sebebi, bu kristallerin periyodik yapısının ışığın dalga boyuyla orantılı olması gerektiğidir. Optik spektrumdaki geniş dalga boyu aralığı ve üç boyutlu yapı karmaşıklığı, üretim süreçlerini zorlaştırmaktadır.
Erich Julius Eberhard von Zelewski veya Erich von dem Bach-Zelewski (1 Mart 1899, Lauenburg, Pomeranya, Alman İmparatorluğu - 8 Mart 1972, Münih, Batı Almanya), Alman Nazi görevlisi ve SS-Obergruppenführer rütbesine yükseltilmiş SS üyesi. Erich von dem Bach, Dortmund'da 17 Nisan 1911 tarihinde babasının ölümünden sonra bir sigorta memuru olarak istihdam etti. Kasım 1914'te Erich von Zalewski, genç acemi biri olarak savaşta iki kez yaralandı ve Demir Haç madalyası kazandı. I. Dünya Savaşı sonuna kadar hizmet ederek Prusya ordusu için gönüllü oldu. Savaştan sonra Reichswehr'e katıldı. Silezya Ayaklanmaları'nda savaştı, burada bir itibar kazandı ve çeşitli madalyalar aldı. 1924 yılında, Grenzschutz'a (sınır muhafızları) transfer oldu. 23 Ekim 1925'te yasal yolla von dem Bach Zalewski olarak soyadını değiştirdi. 1930 yılında Nazi Partisi'ne katılarak Grenzschutz'u bıraktı. 1931 yılında SS üyesi oldu. 1933 yılı sonunda SS-Tümgenerali rütbesine ulaşmıştı. Kurmay subay Anton von Hohberg und Buchwald ile kişisel çatışmalara girdi. 1934 yılında Onur Madalyası aldı. Erich von dem Bach'ın Askeri kariyerinde üç kız kardeşininde Yahudi erkekler ile evli olduğu kendisi için önemli bir sıkıntı kaynağı olmuştur. 1932 ile 1944 yılları arası Reichstag'da Nazi partisi üyesi idi. Anton von Hohberg und Buchwald'un öldürülmüş olması ile bu fırsattan yararlanarak, 1934 yılında Uzun Bıçaklar Gecesi'ne katıldı. 1936 tarihinden sonra, Doğu Prusya ve Silezya'da görev yaptı. 1937'de Silezya'da Höherer SS-und Polizeiführer (HSSPF - Yüksek SS ve Polis Lideri) olmuştu ve aynı zamanda SS-Oberabschnitt Südost (SS Bölümü Güneydoğu) Tümen Komutanı olarak görev yaptı. Aran Atya (Aran Ata, "Altın Ata"; Macarca: Arany Atya veya Arany Atyácska) Macar mitolojisinde yer alan bir tanrıdır. Sözcük birebir "Altın Baba" anlamına gelir. Savaş tanrısı Hadur'un babasıdır. Karısının adı Hajnal Anyácska (Şafak Ana)'dır. 2709 Sagan, geçici isim 1982 FH, Asteroit kuşağının iç bölgelerinden gelen, yaklaşık 6,7 kilometre çapında taş bir Flora tipi asteroittir. 21 Mart 1982'de Amerikalı astronom Edward Bowell tarafından Flagstaff, Arizona yakınlarındaki Anderson Mesa İstasyonu'nda keşfedilmiş ve adını astronom ve popüler bilim yazarı Carl Sagan'dan almıştır. Windows Server 2008, sunucu tabanlı Microsoft Windows işletim sistemlerinin bir sürümüdür. Üretim için 4 Şubat 2008 tarihinde çıktı ve resmen 27 Şubat 2008 tarihinde yayınlandı, Windows Server 2003, halefine göre yaklaşık beş yıl önce piyasaya çıktı. Windows Server 2008 R2 adlı ikinci bir sürümü, üretim için 22 Temmuz 2009 tarihinde yayınlanmıştır. Windows Server 2008, Windows Vista ve Windows 7 gibi, Windows 6x üzerine kuruludur. Fotonik kristaller, ışığın hareketini kontrol eden periyodik yapılardır. Işığın bu yapılarla etkileşimi, Katı hâl fiziğinde kristal yapıların elektronlarla etkileşimine benzetilebilir; yapının periyodikliği, ışığın ilerleyemeceği bir fotonik bant aralığı oluşturur; bu bant aralığında bulunan dalga boylarındaki fotonlar fotonik kristalde ilerleyemez. Fotonik kristaller, doğada bazı canlılarda bulunmaktadır. 1887'de Lord Rayleigh tek boyutta periyodik olan dielektrik katmanlarında fotonik bant aralığı olduğunu gözlemlemiştir; tek boyutlu bu yapılar aynı zamanda dielektrik ayna Bragg yansıtıcısı olarak bilinmektedir. 1987'de Eli Yablonovitch ve Sajeev John çok boyutlu periyodik yapılarda ışığın engellenmesini incelemiş ve bu yapılara fotonik kristal ismini vermiştir. İlk üç boyutlu fotonik kristal Yablonovitch'in araştırma grubu tarafından 1991'de mikrodalga frekansları için üretilmiştir ve Yablonovit olarak bilinmektedir. Yakın-kızılötesi dalga boyları için iki boyutlu fotonik kristaller ise Thomas Krauss ve araştırma ekibi tarafından 1996'ta tasarlanmıştır. Fotonik kristallerin periyodikliğinin etkileşime geçeceği ışığın dalga boyu ile orantılı olması gerektir; bu nedenle optik spektrum ile 3. boyut için bu yapıların fabrikasyonu zor bir süreçtir. İki boyutlu fotonik kristaller fotolitografi ve elektron demeti litografisi gibi yöntemlerle üretilebilmektedir. Tek boyutlu fotonik kristal dalga kılavuzları ve iki boyutlu fotonik kristal fiberler fiber optik iletişim gibi alanlarda kullanılmaktadır. Fotonik kristal kaviteler ve dalga kılavuzları aynı zamanda kuantum bilgisayar sistemlerinde kullanılabilmektedir. Fotonik kristallerin simülasyonu ve analizinde düzlem dalga açılımı ve zamanda sonlu farklar yöntemi gibi hesaplamalı metotlar kullanılabilmektedir.
0
5
[1661, 1904, 2244, 2679, 4464]
4
32a58d37-7784-4b1c-acc1-15a698740e8a
Ksenobotların insan vücuduna güvenli bir şekilde ilaç gönderebilmesi nasıl mümkün oluyor?
Ksenobotlar, kurbağa hücrelerinden yapıldığı için biyolojik olarak uyumludur ve vücut tarafından reddedilme olasılığı düşüktür. Ayrıca, boyutları çok küçük olduğu için dolaşım sisteminde kolayca hareket edebilir ve ilaçları hedeflenen bölgelere taşıyabilirler.
Ksenobotlar (Xenobot), bir bilgisayar (evrimsel algoritma) tarafından tasarlanıp programlanan, biyolojik hücreler kullanılarak baştan inşa edilmiş kendi kendini iyileştirebilen ve adını Afrika pençeli kurbağası'ndan (Xenopus laevis) alan mikrobotlardır. Ksenobot, insan vücudunun içine girecek kadar küçük, 1 milimetre (0,039 inç) genişliğindeki bir biyolojik makinedir. Kurbağa embriyolarından alınan kök hücreler, deri ve kalp hücreleriyle yapılır. Vermont Üniversitesi ve Tufts Üniversitesi'nden bilim adamları, insan vücuduna güvenli bir şekilde ilaç gönderebilecek ve onarıcı tıp için organların nasıl oluşturulacağını anlamanın yolunu açabilecek bu canlı makineyi oluşturdular. Ksenobotlar yürüyebilir, yüzebilir, haftalarca yiyeceksiz hayatta kalabilir, gruplar halinde birlikte çalışabilir ve çalışmaya devam ederken kendi başlarına iyileşebilirler. Semadirek Deniz Muharebesi, 1684-1699 Osmanlı-Venedik Savaşı'nda evre. Mezamorta Hüseyin Paşa komutasındaki Osmanlı donanması 21 Eylül 1698'de Semadirek adası açıklarındaki deniz muharebesinde Lord Contarini komutasındaki Venedik donanmasını yenilgiye uğrattı. Lesitin, diğer adıyla fosfatidilkolin, genel olarak glikolipidler, trigliseridler ve fosfolipidlerden oluşan bir karışımdır. Biyokimyada lesitin saf fosfatidilcolin adı verilen fosfolipid ile eşanlamlı olarak kullanılır. Bu madde yumurta sarısından ya da soya fasulyesinden elde edilir. Lesitin kelimesi de zaten Yunanca yumurta sarısı demek olan lekithos—(λεκιθος)dan gelir. Lesitin ticari olarak yüksek derece saflıkta bulunabilmekte ve bir gıda katkı maddesi olarak yahut ilaç yapımında kullanılmaktadır. Oklo bir Orta Afrika devleti olan Gabon'un Haut-Ogooué bölgesindeki Franceville şehri yakınlarındaki bir yerdir. 1972 Eylül'ünde uranyum madenlerinde çeşitli doğal nükleer yarılım (ing:fission) reaktörlerinin keşfedilmesi bilimadamlarının hayallerini ve merakını ateşledi. Kriptografik ilkeller, bilgisayar güvenlik sistemleri için kriptografik protokoller oluşturmak için sıklıkla kullanılan, iyi kurulmuş, düşük seviyeli kriptografik algoritmalardır. Bu rutinler, bunlarla sınırlı olmamak üzere, tek yönlü karma işlevleri ve şifreleme işlevlerini içerir . Portokale Deniz Muharebesi, 1787-1792 Osmanlı-Rus Savaşı'nda evre. Kaptan-ı derya Küçük Hüseyin Paşa komutasındaki Osmanlı donanması 1787-1792 Osmanlı-Rus Savaşı'nda Rusya lehine Ege ve Akdeniz'de korsanlık faaliyeti yürüten Rum Lambros Katsonis komutasındaki filoyu Manya Burnu'ndaki Portokale mevkii açıklarında imha etti.
0
6
[859, 1120, 1628, 1901, 2187, 2512]
0
86c186a8-a98e-4359-bba3-9aba2909e504
Langmuir-Blodgett filmlerinin sıvı-gaz interfazinden katı faza geçişi nasıl sağlanır?
Langmuir-Blodgett filmleri, bir sıvı yüzeyine amfifiilik moleküllerin yayılmasıyla oluşturulur. Bu moleküller, hidrofobik kuyrukları ve hidrofilik başlıkları olan yapıya sahiptir. Yüzey basıncı kontrol edilerek moleküller sıkıştırılır ve monomoleküler bir tabaka oluşur. Daha sonra bu tabaka, katı bir altlık üzerine yavaşça transfer edilir. Bu işlem tekrarlanarak çoklu tabakalı bir film elde edilebilir.
Langmuir-Blodgett filmi, Langmuir filmlerinin sıvı-gaz interfazdan katı faza geçmesiyle meydana gelen nanoyapısal bir sistemdir. Terzan 1 (ayrıca HP 2 olarak da bilinir), Akrep takımyıldızı yönünde yaklaşık olarak 21.800 ışık yılı uzaklıkta bulunan bir küresel yıldız kümesidir. Agop Terzan tarafından 1966 yılında keşfedilmiştir.
0
2
[129, 331]
0
7bd497a4-be11-49cb-8408-1cfa4c8e1e26
Mikrofabrikasyon tekniğinin gelişiminde nanometre ölçekli sistemler nasıl bir rol oynamıştır?
Yazıda belirtildiği gibi, nanometre ölçeğinde çalışan mikro elektro-mekanik sistemler üzerindeki araştırmalar, mikrofabrikasyon tekniğinin gelişimini hızlandırmıştır. Bu, nanoteknolojinin ilerlemesinin mikrofabrikasyon tekniklerini daha da hassas ve gelişmiş hale getirdiğini göstermektedir.
.arpa alan adı, internetin Alan Adı Sistemi'nde (DNS) bir üst düzey alan adıdır (TLD). Çoğunlukla teknik ağ altyapısının yönetimi için kullanılır. Bu tür işlevlerin başında, sırasıyla IPv4 ve IPv6 adreslerinin ters DNS araması için ad alanları sağlayan in-addr.arpa ve ip6.arpa alan adları gelir. Alan adının ismi Advanced Research Projects Agency'nin eski kısaltması (Sonradan tam adı değiştirilmişti.) olan "ARPA"dan gelir. ARPA, internetin öncüsü olan ARPANET'i geliştiren ABD'deki kuruluştu. Daha sonra ismi "DARPA" hâline geldi. Ağ için hiyerarşik bir adlandırma sistemine hazırlık olarak tanımlanan ilk alan adıydı. Başlangıçta yalnızca ARPANET bilgisayarlarının sistematik olarak adlandırılmasını kolaylaştırmak için geçici bir işlev görmek üzere tasarlandı. Ancak, altyapı kullanımları onaylandıktan sonra alan adını kaldırmak pratikte zorlaştı. Sonuç olarak, adı Adres ve Yönlendirme Parametre Alanı anlamına gelen backronym olarak yeniden tanımlandı. Arpa alanında herkesçe alan adı kaydı yapılamaz ve yeni alt alan adları nadiren İnternet Mühendisliği Görev Gücü tarafından eklenir. Mikrofabrikasyon, mikrometre ölçekli yapılar üzerinde çalışan bir üretim tekniğidir. İlk örnekleri tümleşik devreler üzerinde uygulanan teknik "yarı iletken aygıt üretimi" olarak da adlandırılmaktadır. Nanometre ölçeğinde çalışan mikro elektro-mekanik sistemler üzerindeki araştırmalar da mikrofabrikasyon tekniğinin gelişimini hızlandırmıştır.
0
2
[1095, 1440]
1
84cfa579-35b7-4389-afbd-ea5ebc526809
Nadrian Seeman DNA nanoteknolojisini icat ettiği için neden önemlidir?
Nadrian Seeman'ın DNA nanoteknolojisini icat etmesi, biyolojik molekülleri kullanarak yeni malzemeler ve yapılar oluşturmak için devrim niteliğinde bir adımdır. Bu teknoloji, ilaç teslimatından nanoelektroniğe kadar birçok alanda potansiyel uygulamalara sahiptir.
Nadrian Seeman (16 Aralık 1945 - 16 Kasım 2021), DNA nanoteknolojisi alanını icat etmesiyle tanınan Amerikalı nanoteknolog ve kristalograf. Global 200, küresel koruma organizasyonu olan WWF tarafından korumanın öncelikleri olarak tanımlanan ekolojik bölgelerin listesidir. WWF'ye göre, bir ekolojik bölge "tür dinamiklerinin ve çevresel koşulların büyük çoğunluğunu paylaşan karakteristik bir doğal topluluklar kümesini içeren nispeten büyük bir arazi veya su birimi" olarak tanımlanmaktadır. Örneğin, endemizm düzeylerine bağlı olarak Madagaskar listede birden fazla kez listelenir, eski Baykal Gölü bir kez listelenir ve Kuzey Amerika Büyük Gölleri hiç listelenmez. WWF, Global 200'deki her bir ekolojik bölgeye bir koruma statüsü atar: kritik veya tehlike altında; savunmasız; ve nispeten kararlı veya sağlam. Global 200'deki ekolojik bölgelerin yarısından fazlası tehlike altında olarak derecelendirilmiştir. Ekopsikoloji, psikoloji ile ekolojiyi birleştirir. Yabancılaşmayı tedavi etmek üzere sürdürülebilir bir doğa dengesi oluşturmayı gözeten siyasi ve uygulamalı kuramları inceler.
0
3
[140, 913, 1090]
0